'İslam aleminin tüm umudu Türkiye'

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Brüksel Yunus Emre Türk Kültür Merkezinde düzenlenen, "Yeni Güzel Adam'ın ağabeyi Nuri Pakdil ile edebiyat söyleşisi" programında konuşan ünlü fikir adamı "Ülkemizde Batıcılığa yönelinen dönemlerden bu yana tüm Batıcı yazarlar ve şairler sömürgecilerle iş birliği yapmışlar ve yabancılaştırma girişimlerinin uygulayıcıları olmuşlardır. Ülkemize sanatla, edebiyatla gelen ve yerleşen bu yabancılaşmanın yine ancak sanatla ve edebiyatla alt edilebileceğine inanıyorum. Türkiye üzerinde Batıcıların oluşturduğu karanlığı geriletebilecek tek güç yoğun sanat ve edebiyattır. Çünkü sanatın ve edebiyatın aslı işlevi tüm sömürülere karşı durmaktır" ifadesini kullandı.
Müslümanların yaşadığı coğrafyalardaki mevcut trajedilerden büyük ızdırap duyduğunu belirten Pakdil, "İslam ülkelerine baktığınız zaman bütün umudun Türkiye'de olduğunu, Türkiye'nin özellikle Ortadoğu bağlamında tartışılmaz önemde bir işlevi olduğunu görüyorum. Yeryüzünü kurtaracak hareketin ancak ve ancak Türkiye'den başlayacağına inanıyorum" şeklinde konuştu.
Pakdil, Batıcıların Türkiye'nin ilerlemesini durdurmak ve birliğini bozmak için bütün dünyada tuzaklar kurmaya devam ettiklerini fakat Allah'ın izniyle sonuç alamayacaklarını söyledi.
İslam ülkelerinin bugünkü "içler acısı" halinin başsız olmalarından kaynaklandığını ifade eden Pakdil, "Birliği sağlayan hilafet idi. Onun içindir ki İslam birliğinin düşmanlarının bütün gayesi hilafetin kaldırılmasını sağlamaktı. Hilafet kaldırılınca bu birlik dağıldı ve yok oldu. Fakat İslam ülkelerinde yavaş yavaş bir uyanış gözlemlenmektedir. Özellikle Türkiye'de büyük bir uyanış hareketi vardır. Ben çok umutluyum ve bütün umudun Türkiye'de olduğu kanaatini besliyorum" dedi.
Nuri Pakdil, ailelerden çocuklarına öncelikle Peygamberimiz Hz. Muhammed sevgisini aşılamalarını istedi.
"Kudüs şairi" olarak da tanınan Pakdil, bu şehre olan sevgisini ise şöyle anlattı:
"Kudüs'ü çok seviyoruz çünkü Kudüs, ezeli ve ebedi ulu önderimiz Hz. Muhammed'in miraca çıkarken son ayak bastığı yeryüzü parçasıdır. Çocukluğumda annem bana sürekli Kudüs hikayeleri anlatırdı. Bendeki Kudüs sevgisi annem rahmetli Veciha hanımın bunu bana aşılamasıyla başlamıştır."
Kudüs gibi Mekke'yi, Medine'yi, Şam'ı, Halep'i ve İstanbul'u da çok sevdiğini anlatan Pakdil, İstanbul aşkının Peygamber Hz. Muhammed'in fetholunacağını söylediği tek şehir olmasından kaynaklandığını belirtti.
"İstanbul mutlaka fetholunacaktır. Ne güzeldir o fethi yapacak olan emir, ne güzeldir o fetihte rol alacak askerler" Hadis-i Şerif'ini okuyan Pakdil, "İstanbul sevgisi imandan gelir. İstanbul'u sevmek Türkiye'yi sevmektir. İstanbul yeryüzünün en ünlü ve en güzel şehirlerinden birisidir. Ben Paris'i de gördüm. İstanbul'un yanında on para etmez" dedi.

YŞ Haber
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Islam aleminin tum umudu Turkiye ???

Bati bunu neden isliyor?
Batinin, müslüman ülkelere demokrasi ihrac etmekteki asil maksadi nedir?
Gercekten dogru isleyen bir demokratik yonetim mi yoksa demokratik dusunce tarzini ihrac mi?

Bati affedersiniz pusttur, sinsidir, müslümanlarin hayrini istemez.

O halde bati arka planda, Islam'la asla bagdasmayan "kesin dogru ve kutsal olan cogunlugun dedigidir"
sozuyle demokrasiyi Islam inancinin yerine kaim kilmaya calisiyor. Bunu gormemek icin kör olmak lazim.
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Katılıyorum Kaptan böyle düşünen ne yazık ki bir elin parmakları kadarız
Bizi içten vurdular...
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,982
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Konu İslam aleminin umudu olan Türkiye'den demokrasiye kaymış...

Bazen deriz ki batı dünyası sistemi kurmuş...

Adalet var, düzen var, temizlik var, o var bu var, hepsi var...

Adamlarda olmayan bir tek iman...

Eksik olan bir tek iman...

Bu açıdan baktığımızda örneğin 4 halifenin dördünün de seçiliş şekli farklıdır.

İslami bir demokratik yönetim olamaz mı.

Olabilir neden olmasın.

Demokrasi halkın yönetmesidir.

Bu noktada halkın müslüman ise halkın islam ise onların seçtikleri müslüman islam yöneticiler seni yönetebilir.

Bunda bana göre bir sakınca yok.

İslam ülkeleri arasında demokrasi olan seçim olan nadir ülkelerden biri Türkiye.

Libya dahamı ileri gitti, Mısır dahamı ileri gitti, diğer İslam ülkeleri dahamı ileri gitti...

Kızmayın ama bende böyle düşünüyorum...

Demokratik islami bir yönetim yerine alternatifiniz nedir...

cn8zm.gif
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
syn Computer halkın kendini yönetmesi sanırım cumhuriyet idi
demokrasi başka ilahlık mercii gibi bir şey salt mana da yasa çıkarıyorsun menşei islama aykırı firavuni islam olur mu ?
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,982
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Sayın Büşra

Cumhuriyet ve Demokrasi, ikisi arasındaki fark nedir.

Benim bildiğim ikisinin arasında birinin kelime manasının Latince diğerinin Arapça olması dışında bir fark yok.

İkisi de halkın çoğunluğunun yönetimi.

Selam ve dua ile...
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
yanılıyorsunuz demokrasi de eşitlik söz konusu misal
bu ülke de ne eşitlik var ne adalet
ki islam da eşit hak değil adalet olması gerekir
kadın ve erkek kulluk bazında eşittir ama hakları konusunda eşit olamazlar
demokrasi de kuralları kişiler belirler oysa bizler ilahi kurallar doğrultusunda yaşamak zorundayız . yönetimi dine uygun hale getirmeliyiz ,
bizimkiler dini yönetime uydurma çabasında ..

siyaset derin bir mesele Allah Rasulü teklifleri red ediyor imkansız değil
bedel ödenmeden de refaha erilmez , bizi yöneten ve ezenlerin bizden olması daha acı verici..
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Sayın Büşra

Cumhuriyet ve Demokrasi, ikisi arasındaki fark nedir.

Benim bildiğim ikisinin arasında birinin kelime manasının Latince diğerinin Arapça olması dışında bir fark yok.

İkisi de halkın çoğunluğunun yönetimi.

Selam ve dua ile...

Islam bir demokrasi dini degil ki, cokluk neredeyse hak da orada olsun sevgili Ebu Computer.

Demokrasilerde esas olan, insanlarin otoritesi ve hakimiyetidir. Ser'i hukumlerin demokratik dinde zerre kadar itibari yoktur.
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Bir de risalesi varmış
Allah şifa versin @veri geldi aklıma iyi mi
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Bir de risalesi varmış
Allah şifa versin @veri geldi aklıma iyi mi
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,982
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Pişmiş tavuğun başına gelmeyen ama bir kitabın başına gelen ne olabilir?

Türkiye’nin, haklar ve özgürlükler konusunda adaleti önceleyen bir sistematiğe kavuştuğunu söylemek çok zor olsa bile, gelinen nokta itibarıyla bir şeylerin değişeceğine olan inancımızı korumak arzusundayız. Bu arzunun gerçekleşmesi için demokrasi adına seçilmiş metotların, uygulama pratiği bulunmayan sözde özgürlüklerin, mukavemetimizi sınamak, Müslüman kimliğimizi yok saymak isteyenlerin sözde hoşgörülerini iyi niyet gösterisi olarak ebette yutacak değiliz.

Özellikle seksenli yıllardan günümüze kadar çeşitli şekillerde, Müslümanların sınanan sabrı karşısında demokrasiyi bir alternatifmiş gibi sunan lâik düzen, sözde demokrasinin nimetlerine nankörlük eden Müslümanları cezalandırmak; onlara, ellerine geçirdikleri her fırsatta gözdağı vermek adına akla hayâle gelmedik fiziksel ve psikolojik saldırılara devam etmektedir. Yaşar Kaplan’ın kaleme aldığı, her satırı altı çizilerek, önemle okunması gereken bir kitabın varlığından haberdar etmek isterim genç kuşak arkadaşları; Demokrasi Risalesi.

“Bu memlekette brüt 205 bin, net 200 bin adet vatan haini var..” demişti

Demokrasi düşüncesi, bir kurum olarak sözde Cumhuriyetle birlikte pratik olarak varlığını partiler ve seçimler adına sunma gayretkeşliğinde olmuştur. Yani vatandaşın dirliği ve düzeni açısından partiler, yani siyasal sistemin olmazsa olmazları, vatandaşın huzurunu, düşüncesini ve inancını teminat altına almakla görevlerini ifa eylemektedirler. Lâik sistemin beslendiği, daha doğrusu dünya sisteminin güçlülere ve zalimlere bir hak olarak verdiği demokrasi, sözde % 51’lik çoğunluğun % 49 azınlık üzerine kurduğu tahakkümden oluşmaktadır.

Bu işin böyle olmadığına dair yakın tarihimiz orijinal örnekler taşımaktadır. Hatırlarsanız, bir dönem Cumhuriyetin başsavcısı konumunda bulunan bir zat, “demokrasiymiş, hukuk devleti imiş, geçiniz efendim, bunlar ıvır zıvır şeyler; çünkü bu memlekette brüt 205 bin, net 200 bin adet vatan haini var..” demişti. Ve bunları demokrasiye rağmen söylemişti!..

Yani ıvır zıvır şeyler, bugün varlığını yeni dünya düzeninin temsilcilerine borçlu olanlar tarafından zulümlerine çeşitli kılıflar uydurarak devam edebiliyorlar. Hani demokrasi de olmasa, büsbütün yandığımızın resmidir!..

6976.jpg


Fırtınalı dönemde kitap, –toplatılmasına rağmen- 42 baskı yaptı

Yaşar Kaplan, bir dönem fırtına olup, düzeninin payandalarını hop oturtup hop kaldıran eseri Demokrasi Risalesi’nde, içinde bulunduğumuz şartların Müslümanlar açısından varacağı noktaları sesli bir biçimde düşünmüştü. Bir şekilde Müslümanların sisteme angaje olmadan varlıklarını devam ettirebilme lükslerinin bulunup bulunmadığını sorguladığı için demokrasi içinde kitap çabucak toplatılmış, yazarı da tam yedibuçuk yıl hapis cezasına çarptırılmıştır.

Bugün kitapta bahsi geçen DGM (Devlet Güvenlik Mahkemeleri) kaldırıldı, 163. madde aynı şekilde kaldırıldı, düşünce özgürlüğünün önündeki engeller halen devam etmiş olsa bile 12 Eylül artığı kanun ve yasaların sivil irade karşısında dayanacak gücünün kaldığını sanmıyorum. Fakat bununla beraber Yaşar Kaplan’ın kaleme aldığı yazılar 12 Eylül’ün hemen ertesinde gün yüzüne çıkmıştı ve sistem, ihtilalin meşum mantığını sivil iradeye iyice ezberletmeliydi. Bu doğrultuda hazırlanan fezlekeye binaen, kitap anında toplatılmış, yazarı hemen derdest edilmiş ve kitap kısa bir süre içerisinde tam kırk ikinci baskıyı yapmıştı. (Kitabın baskı adedini titizlikle araştırmama rağmen ortaya net bir sonuç, rakam çıkaramadım.)

90858.jpg


Zekânın, cesaretin, bilginin ve vicdanın bir araya getirildiği bu kitapta Yaşar Kaplan, Müslümanların demokratik taleplerinin yine demokrasi çerçevesinde nerelere kadar uzanabileceğini bu kitap vesilesiyle göstermiş oldu. Sistem, doğrudan rejime yönelik olarak algıladığı bütün tercihleri bir anda suçlu ve yok edilmesi gereken ciddi bir tehdit olarak algılamaktadır.

Bu algının 12 Eylül mantığı ve yasaları göz önünde bulundurulduğu vakit, bugün için aynı çerçevede değerlendirildiğini söylemek elbette haksızlık olur, fakat Müslümanların en temel hak ve özgürlüklerini dile getirmeleri noktasında 28 Şubat benzeri bir postmodern darbenin yeniden gerçekleşmesi durumunda elde edilmiş hak ve özgürlüklerin bir çırpıda yok edilmesi uzak bir ihtimal olarak düşünülmemeli. Nitekim dünya siyasetinde bunun örneklerini çok yakın zamanlara kadar Cezayir, Lübnan, Mısır, Tunus üzerinde görmek mümkün. Durum elbette kıyasa muhtaç bir seyir üzerinden irdelenmeli, bunun farkındayım. Yani lâik Türkiye ile diktatör Tunus’un, Mısır’ın, Suriye’nin siyasal tabiiyetleri bir değil. Bununla birlikte Yaşar Kaplan’ın sözünü ettiği demokrasi acaba Müslümanların haklı taleplerini ne derece içselleştirebiliyor, konu aslında tamamen bu soruda düğümleniyor.

Son sözümüz, Demokrasi Risalesi okunmadan ‘demokrat’ olunmaz hacı!..

Arif Akçalı.

 

yah_ya

Üye
Katılım
10 May 2015
Mesajlar
70
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Bugüne 1 günde gelmedik Sayın Erdogana güvenelim destekleyelim yoksa hep beraberce hem HAİN hem NANKÖR hem de ZELİL oluruz hafizanallah....neyin derdindeyiz ?
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Bugüne 1 günde gelmedik Sayın Erdogana güvenelim destekleyelim yoksa hep beraberce hem HAİN hem NANKÖR hem de ZELİL oluruz hafizanallah....neyin derdindeyiz ?

Allah size de şifa versin

syn @Ebu Computer kaplan ismi yabancı gelmedi ama hatırlayamadım
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Bugüne 1 günde gelmedik Sayın Erdogana güvenelim destekleyelim yoksa hep beraberce hem HAİN hem NANKÖR hem de ZELİL oluruz hafizanallah....neyin derdindeyiz ?

Allah size de şifa versin

syn @Ebu Computer kaplan ismi yabancı gelmedi ama hatırlayamadım
 

yah_ya

Üye
Katılım
10 May 2015
Mesajlar
70
Tepkime puanı
4
Puanları
0
hoş bulamadım ne yazık ki ve yasakçılık da hasımlarınızla FARKINIZ yok ,,,merak ettim neyinden rahatsızsınız ? rahatsızlığınızın nedeni ne ? sokak da kitap da iş yerinde yolda araç da hep rahatsız mı oluyorsunuz ? ..
eğer ben bu hal üzere istenmiyorsam BANLAYIN kurtulun..eğer çok edep dışı bir resim olsa Allah şahittir ki yemin ile kaldırırdım ...
 
Üst