ukubat
Profesör
- Katılım
- 9 May 2007
- Mesajlar
- 1,942
- Tepkime puanı
- 103
- Puanları
- 0
- Konum
- istanbul,fatih
- Web sitesi
- www.ismailaga.org.tr
93 Harbi olarak tarihimizde yer alan Osmanlı-Rus Harbi, 24 Nisan 1877 yılında başlamıştır. 1 sene boyunca süren savaş sonrası, Osmanlı devleti çok fazla toprak kaybına uğramıştır. Tek başına birçok devlet ile savaşmak zorunda kalması sebebiyle, gösterilen kahramanlıklar ve fedakarlıklar, sonucu değiştirmemiştir.
93 Harbi içerisinde, Bulgaristan’ın kuzey tarafında kalan Plevne çevresinde, Osmanlı ve Rus orduları arasında çok şiddetli çarpışmalar yaşanmış ve tarihe geçen 3 büyük Plevne zaferi kazanılmıştır. Gazi Osman Paşa ve kahraman askerleri, bütün dünyaya savunma savaşı dersi vermiştir.
Düşman Tuna’yı Atladı
Rus ordularının, Osmanlı ordusunun geç kalması sebebi ile, fazla bir direniş görmeden, Tuna nehrini teknelerle aşması, Osmanlı devleti aleyhine büyük bir tehlikeye sebep olmuştu. Romen askerleri ile desteklenen Rus ordusunun amacı, Balkanlara sarkarak, savaşı neticelendirmekti.
Tuna nehri ise önlerinde bulunan tek engeldi ama bunu kolayca aşmışlardı. Osmanlı Ordusunun planları ise böylece bozulmuş oluyordu. Artık bu Rus-Romen ordusu ile Osmanlı toprakları arasında sadece Gazi Osman Paşa ve ordusu kalacaktı.
Hristiyanların Acziyeti
Ruslar sayıca üstün olmalarına rağmen bir türlü Plevne’yi ele geçiremediler. 2 büyük taaruzdan sonra büyük kayıplarla mağlup olup geri hatlara çekilmek zorunda kaldılar. Ayrıca bu geri çekilme esnasında bıraktıkları birçok cephane ve hayvan, Osmanlı ordusu tarafından ele geçirildi. Bu büyük yenilgilerden sonra Rus Çarı, Romanya Prensi 1. Carol’a yardım için şu tarihi telgrafı çekmiştir:
“İmdadımıza gel. İstediğin gibi, istediğin yerden, dilediğin şartlarda Tuna’yı geç. Türkler bizi mahvediyorlar. Hristiyanlık, dâvâsını kaybetmek üzeredir. Acele Plevne’de yardımımıza yetiş!”
Romen ordusunun ve diğer Rus askeri destek birliklerinin katılması ile sayıları 100 bini aşan askerleri ve 432 top ile 11 Eylül günü, büyük bir taaruza kalktılar. Günlerce süren top ateşi peşinden yapılan bu büyük taaruz, Gazi Osman Paşa ve kahraman askerlerinin kahraman savunması karşısında hüsrana uğradı. Defalarca yapılan saldırıların hepsi püskürtüldü ve 15 binden fazla ölü vererek tekrar geri çekilmek zorunda kaldılar.
Gazi Osman Paşa yeterli süvarisi olmadığı ve düşman kuvvetleri hakkında yeterli malumatı olmaması sebebiyle bu düzensiz geri çekilmelerde düşmanı takip etmedi. Ama geride bırakılan cephane ve erzaklar, Osmanlı siperlerinde taşındı.
Dünya gazetelerinde büyük yankı yapan, 3. Plevne Zaferi ile Ruslar artık Plevne’nin taaruz ile alınacağı fikrinden vazgeçtiler. Verilen ağır kayıplar ve askerin moralinin çok bozuk olması sebebi ile büyük bir kuşatma ile Plevne’yi almaya karar verdiler. Ayrıca Osmanlı Ordusuna gelebilecek her türlü desteği kesmek için bütün ikmal yollarını kapattılar.
Bu savaşlarda gösterdiği kahramanlık ve başarılar sebebi ile, Gazi Osman Paşa’ya, Sultan Abdülhamid Han tarafından “Gazilik” unvanı verilmiştir.