Ayet Tefsirleri ve Hadisler

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Ayet Tefsirleri ve Hadislerilerle ilgili paylaşımları bu konu başlığı altında yapabiliriz. En azından diğer konular dağılmaz.

"Muhacirler ve ensardan ilk öncüler ve iyilikle onları takip edenler var ya, Allah onlardan razı olmuştur; onlar da O'ndan razı olmuşlardır. Allah onlara, içinde e-bedî kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu, büyük başarıdır." (Tevbe 100)

Ayette geçen muhacir ve ansar kavramları bizlerin bildiği (İslâm'ı kabul edip hicret etme ve Resulullah'ın yardımına koşma) anlamda söylenmemiştir. Nebiler ve vasileri kastedilmiştir.

Eban, Süleym'den şöyle dediğini naklediyor; "Osman'ın halifeliği zamanında peygamberin mescidinde imam Ali (a.s) ve bir grup insanın birbiriyle sohbet edip, ilim ve İslâm hukuku hakkında müzakere ediyorlardı.

Topluluktakiler, imam Ali (a.s)'ye döndüler ve şöyle dediler; "konuşmana engel olan nedir?"

İmam Ali (a.s) şöyle dedi: "Her iki grupta üstünlüğü dile getirdiler ve hakkı söylediler."
...

İmam Ali (a.s) şöyle dedi; "Allah'ı şahit tutuyorum! Acaba, Ensar ve Muhacir'den ilkler ve öne geçenler (Tevbe 100) ayeti ve Öne geçenler; öne geçenlerdir yakınlaştıranlar (Vakıa 10-11) ayeti indiğinde bu konunun peygambere sorulduğunu, O'nun; "Allah bu ayeti Nebiler ve vasileri hakkında indirmiştir. Ben peygamberlerin en üstünüyüm ve benim vasim Ebu Talip oğlu Ali vasilerin en üstünüdür." dediğini biliyor musunuz?

Topluluk; "Allah'a yemin olsun, evet" dediler.

KAYNAK; Esrar-ı Âl-i Muhammed (Ehlibeyt'in sırları)
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
tamamen uydurma bir tefsir..
neymiş ayet nebileri kastetmiş, sanki Hz. Muhammedle beraber başka nebiler de vardı o sırada..

caferilerin ve şiilerin kabul ettikleri mizan tefsiri bile muhacir ve ensar kelimesinden açık anlamı anlayıp Mekkeden Medineye hicret edenleri ve Medinedeki ensarı anlamışken,
yukarıdaki uyduruk tefsire göre sanki şöyle bir ayet var..
biz muhacir dersek siz muhacir anlamayın nebiler anlayın..
biz ensar dersek siz ensar anlamayın siz vasisi anlayın..
biz ekmek dersek siz süt anlayın..
biz balık dersek siz kedi anlayın..
acayip bir batıni tefsir dalaleti..


sonra bu tefsire göre aynı suredeki geçen şu ayette geçen muhacir ve ensarı nasıl nebi ve vasileri yapacaklar oturup izlemek lazım..

tevbe 117: Andolsun ki Allah, müslümanlardan bir gurubun kalpleri eğrilmeye yüz tuttuktan sonra, Peygamberi ve güçlük zamanında ona uyan muhacirlerle ensarı affetti. Sonra da onların tevbelerini kabul etti. Çünkü O, onlara karşı çok şefkatli, pek merhametlidir.
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Şiilerin meşhur Mizan tefsirinden tevbe 100'ün tefsirinden bir parça sunalımki ayette geçen muhacir ve ensarın "nebiler ve vasiler" gibi uyduruk batıni bir anlam olmadığı anlaşılsın.. şiiler bile bunu kabul etmez.. muhacir ve ensar kavramları sabittir..

"Hiç kuşkusuz bu; "ilk öncüler" ifadesiyle, temeli sağlam olmadığı, bayrağı özgürce dalgalanmadığı bir zamanda dinin temellerini atan ve ilkelerini yüceltip pratik hayata egemen kılan kimselerin kastedildiğini gösteren en güzel şahittir. Bunlar, ya Peygamber'e (s.a.a) inanmak, ona tâbi olmak, dinden döndürme amaçlı baskı ve işkencelere sabretmek, Habeşistan'a ve Medine'ye hicret ederek evlerini ve mallarını terk etmek suretiyle ilk öncülerden olmuşlar; ya da Resul'e (s.a.a) iman etmede, ona yardımcı olmada, kendilerine sığınan Peygamber'i (s.a.a) ve muhacirleri barındırmada ve olaylar peş peşe vuku bulmadan dini savunmada ilk öncüler grubunda yer almışlar.
O hâlde bu vasıflar, hicretten önce (Mekke'de) Hz. Peygamber'e (s.a.a) iman eden, daha sonra İslâm'ın küfre karşı üstünlük kazanmaya başladığı Bedir Savaşı'ndan önce Medine'ye hicret eden kimseler ile, Peygamber'e (s.a.a) iman eden, Medine'ye hicret ettiğinde onu barındıran ve ona yardım etmeye hazırlanan kimselere uyuyor."
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Ayet Tefsirleri ve Hadislerilerle ilgili paylaşımları bu konu başlığı altında yapabiliriz. En azından diğer konular dağılmaz.

"Muhacirler ve ensardan ilk öncüler ve iyilikle onları takip edenler var ya, Allah onlardan razı olmuştur; onlar da O'ndan razı olmuşlardır. Allah onlara, içinde e-bedî kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu, büyük başarıdır." (Tevbe 100)

Ayette geçen muhacir ve ansar kavramları bizlerin bildiği (İslâm'ı kabul edip hicret etme ve Resulullah'ın yardımına koşma) anlamda söylenmemiştir. Nebiler ve vasileri kastedilmiştir.

Eban, Süleym'den şöyle dediğini naklediyor; "Osman'ın halifeliği zamanında peygamberin mescidinde imam Ali (a.s) ve bir grup insanın birbiriyle sohbet edip, ilim ve İslâm hukuku hakkında müzakere ediyorlardı.

Topluluktakiler, imam Ali (a.s)'ye döndüler ve şöyle dediler; "konuşmana engel olan nedir?"

İmam Ali (a.s) şöyle dedi: "Her iki grupta üstünlüğü dile getirdiler ve hakkı söylediler."
...

İmam Ali (a.s) şöyle dedi; "Allah'ı şahit tutuyorum! Acaba, Ensar ve Muhacir'den ilkler ve öne geçenler (Tevbe 100) ayeti ve Öne geçenler; öne geçenlerdir yakınlaştıranlar (Vakıa 10-11) ayeti indiğinde bu konunun peygambere sorulduğunu, O'nun; "Allah bu ayeti Nebiler ve vasileri hakkında indirmiştir. Ben peygamberlerin en üstünüyüm ve benim vasim Ebu Talip oğlu Ali vasilerin en üstünüdür." dediğini biliyor musunuz?

Topluluk; "Allah'a yemin olsun, evet" dediler.

KAYNAK; Esrar-ı Âl-i Muhammed (Ehlibeyt'in sırları)

Bile bile gerçeği örtmek buna ve buna benzer çarpıtmanıza örnek teşkil ediyor.
EEE baktınız ayet ilk üç halifeyi cennetle müjdeliyor küfrünüzü örmek için ayete başka anlamlar yüklemeye çalışıyorsunuz.ayettte apaçık muhacir ve ensarda bahederken kakıp bu ayet nebılerden bahsedıyor demek apaçık ikiyüzlülük ve alçaklıktır.Sahabeye olan kininizle Allahın ve resulünün karşısına hangi yüzle çıkacaksınız
 

ilke

Paylaşımcı
Katılım
6 Kas 2017
Mesajlar
875
Tepkime puanı
188
Puanları
0
alıntı : @Aleviyyun


"...Ayette geçen muhacir ve ansar kavramları bizlerin bildiği (İslâm'ı kabul edip hicret etme ve Resulullah'ın yardımına koşma) anlamda söylenmemiştir. Nebiler ve vasileri kastedilmiştir. "

Bu ayetin tefsirinin böyle demek olduğunu ne biliyorsun çakma müfessir ! Burada zikredilen muacir ve ensar bütün ehl-isünnet alimleri ve tefsirlerince Sahabe-i Kiram'dır.
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Bir de sizin (Sünni) kaynaklara bakalım.

Sözlükte muhâcirûn “bir yeri terkeden, ülkesinden ayrılıp başka yere göç eden kişi” anlamındaki muhâcir kelimesinin çoğuludur. İslâmî terminolojide muhâcirûn kelimesiyle, Allah’a ve Hz. Muhammed’in O’nun peygamberi olduğuna iman ettikleri ve müslümanca yaşamak istedikleri için Mekkeli müşriklerce çeşitli eziyetlere uğratılan ve yurtlarından çıkmaya mecbur edilen kimseler kastedilir. Bu baskılar karşısında gerçekleşen ilk hicret, peygamberliğin beş ve altıncı yıllarında az sayıda müslümanın Habeşistan’a göç etmesi şeklinde olmuştur. Asıl büyük hicret ise peygamberliğin on üçüncü yılında Resûlullah’ın da katıldığı Medine’ye yapılan göçtür. Sözlükte ensar “çok yardım edenler” anlamına gelir; İslâmî bir terim olarak Resûlullah’a ve Mekke’den göç eden müminlere kucak açan Medineli müslümanları ifade eder. Bu topluluktan bir kişiyi belirtmek üzere ensarî kelimesi kullanılır. Hz. Peygamber’in zorlu iman mücadelesinde onun en yakınında yer alan muhacirlerle gerek onu gerekse muhacirleri bağırlarına basan ensar, birçok âyet ve hadiste övgüyle anılmışlardır.

“Muhacir ve ensarın ilkleri” ifadesiyle kimlerin kastedildiği hakkında değişik yorumlar yapılmıştır. Bunların başlıcaları şöyledir: İki kıbleye (hem Mescid-i Aksâ’ya hem Mescid-i Harâm’a) doğru namaz kılmış olanlar, Bedir Savaşı’na katılanlar, Bey‘atürrıdvân’da hazır bulunanlar (Taberî, XI, 6-8; Râzî, XVI, 168). Râzî’ye göre âyette bu erdemli kişilerin hangi hususta “ilk” oldukları açıklanmadığına göre bu sözcüğü muhacir ve ensar nitelemesiyle birlikte kullanıldığı dikkate alınarak yorumlamak isabetli olur. Buna göre anılan ifadeyi “ilk hicret edenler ve Resûlullah’a ilk yardım edenler” şeklinde anlamak uygun olur (XVI, 168-169). Burada sahâbenin belirli bir kısmının değil, “muhacirler ve ensar olarak nitelenen ilk müslümanlar” anlamının yani bütün sahâbenin kastedildiği yorumu da yapılmıştır. Yine, âyetin “onlara güzelce uyanlar” diye tercüme ettiğimiz kısmını tâbiîn nesli şeklinde anlayanlar olduğu gibi, bu ifade “kıyamete kadar onların yolunda yürüyen müminler” şeklinde de tefsir edilmiştir. Öte yandan, “onlara güzelce uyanlar” denince hatıra ilk gelen mâna, onların iyi davranışlarının örnek alınmasıdır; ancak bu ifadeye “onları iyilikle ananlar, onların hâtırasına saygı duyanlar” anlamı da verilmiştir (İbn Atıyye, III, 75; Râzî, XVI, 171-172; Şevkânî, II, 452-453).

Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 3 Sayfa: 51-52

Söz konusu ayette sizin bahsettiğiniz gibi sözde ilk üç halife kastedilmediği açıkça görülmektedir. Bu Diyanet tesfirinde bir yorum olarak geçmektedir.
İslam dini ihitmaller üzerine kurulan bir din olamaz. Kaldı ki hiç bir Ehlibeyt kaynağında sizin iddia ettiğiniz bir yorum bulunmamaktadır. Biz İslam dinini katışıksız saf bir şekilde Ehlibeyt kaynaklarından öğreniriz.

Sizce İslam dinini ve bütün müslümanları ilgilendiren bu kadar önemli hususlarda sağlam Ehlibeyt kaynaklarına mı dayanmalıyız ya da ihtimallere mi? gördüğünüz gibi Diyanet tesfirinde kişi ismi zikredilmemektedir.
Size sorduğum soruya kısa ve kesin cevap vermenizi bekliyorum. Lütfen cevaplarınızda ihtimaller bulunmasın.
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
tamamen uydurma bir tefsir..
neymiş ayet nebileri kastetmiş, sanki Hz. Muhammedle beraber başka nebiler de vardı o sırada..
Acaba Kur'an sadece o dönemden mi bahsediyor ve Allah’ın hükmü zamandan zamana değişir mi? Tabi ki hayır.
Hz. Muhammed (s.a.a.v)'ten önce nebi ve vasi yokmuydu? Tabi ki vardı.

Bu bilgiler ışığında ayet geçmiş dönemdeki nebi ve vasileri de kapsıyor. Çünkü ilk öncülük edenler nebiler ve vasilerdir.

sonra bu tefsire göre aynı suredeki geçen şu ayette geçen muhacir ve ensarı nasıl nebi ve vasileri yapacaklar oturup izlemek lazım..

tevbe 117: Andolsun ki Allah, müslümanlardan bir gurubun kalpleri eğrilmeye yüz tuttuktan sonra, Peygamberi ve güçlük zamanında ona uyan muhacirlerle ensarı affetti. Sonra da onların tevbelerini kabul etti. Çünkü O, onlara karşı çok şefkatli, pek merhametlidir.
Siz bu yorumunlarınızla namazı inkâr eden ve "Kur'an da namaz yoktur, Salat vardır ve salat dua demektir." diyen Bektaşilere benzediniz. Oysa ki, Salat sözcüğünün bazı ayetlerde namaz anlamına geldiğini biliyoruz.

Sözcüklerin gerçek, mecaz ve yan anlamları vardır. Sözcüklerin anlamı, cümlenin akışına göre değişebilir ve Arapça'da bu yönden zengin bir dildir.

"Andolsun Allah; Peygamber ile içlerinden bir kısmının kalpleri eğrilmeğe yüz tuttuktan sonra, sıkıntılı bir zamanda ona uyan muhacirlerle ensarın tövbelerini kabul etmiştir. Evet, onların tövbelerini kabul etmiştir. Şüphesiz O, onlara çok şefkatli ve çok merhametlidir." (Tevbe 117)

Ayeti okuduğumuzda sözcüklerin gerçek (İslâm'ı kabul edip hicret etme ve Resulullah'ın yardımına koşma) anlamda kullanıldığını görmekteyiz.
 
Son düzenleme:

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Bile bile gerçeği örtmek buna ve buna benzer çarpıtmanıza örnek teşkil ediyor.
EEE baktınız ayet ilk üç halifeyi cennetle müjdeliyor küfrünüzü örmek için ayete başka anlamlar yüklemeye çalışıyorsunuz.ayettte apaçık muhacir ve ensarda bahederken kakıp bu ayet nebılerden bahsedıyor demek apaçık ikiyüzlülük ve alçaklıktır.Sahabeye olan kininizle Allahın ve resulünün karşısına hangi yüzle çıkacaksınız
Sizler baktınız yalan hadislerinize kılıf bulamıyorsunuz, yalanlarınızı örtmek için ayette geçmediği halde ayeti "İslamı ilk kabul edenler" diye okuyup değiştirmeye kalkıyorsunuz. Ayetleri değiştirmeye kalkışarak ikiyüzlülüğü ve alçaklığı siz yapıyorsunuz. Peygamberin Ehlibeyt'ine, sadık sahabelerine olan kininizle Allah'ın ve Resulü'nün karşısına hangi yüzle çıkacaksınız.
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
وَالسَّابِقُونَ الْاَوَّلُونَ مِنَ الْمُهَاجِر۪ينَ وَالْاَنْصَارِ وَالَّذ۪ينَ اتَّبَعُوهُمْ بِاِحْسَانٍۙ رَضِيَ اللّٰهُ عَنْهُمْ وَرَضُوا عَنْهُ وَاَعَدَّ لَهُمْ جَنَّاتٍ تَجْر۪ي تَحْتَهَا الْاَنْهَارُ خَالِد۪ينَ ف۪يهَٓا اَبَداًۜ ذٰلِكَ الْفَوْزُ الْعَظ۪يمُ
Sâbikunun birincileri Mühacirîn ve Ensar ve ihsan ile onların ardınca gidenler, Allah onlardan razı oldu onlar da Allahtan razı oldular ve onlara altlarında nehirler akar cennetler hazırladı ki içlerinde ebeden muhalled olacaklar, işte fevzi azîm,

Yahu sen ne iflah olmaz bir adamsın
git araştır sabikun nedir bak yukarda ayetin arapçası var. bak arkadaş ben arap kökenliyim
evvelinin anlamını sende biliyorsun sende arapsın deği mi.evvelin minel muhacirin velensar diyor ayyette
anlamı ne .evvelinin arapça anlamı öncü önce ilk anlamı taşımıyormu muhacirin ve ensarın öncüleri ilkleri anlamı çıkmıyormu al sana ayetin orjinali. muhacirinin ilkleri kim onların içinde 3 halife olduğu için ayeti red edip anlam sapmasına giriyorsunuz yanı tam zındıklık yapıyorsunuz
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
evvel kelimesini türkçede de kullanırız arapça kökenli bir kelimedir
Arapça Awl kökünden gelen ˀawwal أوّل "birinci, ilk, en önce gelen" sözcüğünden alıntıdır.

alevviyyun küfrünü örtmek için güneşi balçıkla sıvıyamazssın çatlasanızda patlasanızda ilk 3 halife de bu ayete mazhar olmuştur ve kurtuluş ehlidir. HZ ALİ ile beraber cennette komşulardır.siz kendi halinize dövünün.
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Acaba Kur'an sadece o dönemden mi bahsediyor ve Allah’ın hükmü zamandan zamana değişir mi? Tabi ki hayır.
Hz. Muhammed (s.a.a.v)'ten önce nebi ve vasi yokmuydu? Tabi ki vardı.

Bu bilgiler ışığında ayet geçmiş dönemdeki nebi ve vasileri de kapsıyor. Çünkü ilk öncülük edenler nebiler ve vasilerdir.

Siz bu yorumunlarınızla namazı inkâr eden ve "Kur'an da namaz yoktur, Salat vardır ve salat dua demektir." diyen Bektaşilere benzediniz. Oysa ki, Salat sözcüğünün bazı ayetlerde namaz anlamına geldiğini biliyoruz.

Sözcüklerin gerçek, mecaz ve yan anlamları vardır. Sözcüklerin anlamı, cümlenin akışına göre değişebilir ve Arapça'da bu yönden zengin bir dildir.

"Andolsun Allah; Peygamber ile içlerinden bir kısmının kalpleri eğrilmeğe yüz tuttuktan sonra, sıkıntılı bir zamanda ona uyan muhacirlerle ensarın tövbelerini kabul etmiştir. Evet, onların tövbelerini kabul etmiştir. Şüphesiz O, onlara çok şefkatli ve çok merhametlidir." (Tevbe 117)

Ayeti okuduğumuzda sözcüklerin gerçek (İslâm'ı kabul edip hicret etme ve Resulullah'ın yardımına koşma) anlamda kullanıldığını görmekteyiz.
uydurmada level atlıyorsun.
tevbe 100 ayeti apaçık muhacir ve ensar diyor, sen kelimelere takla attırıp ayete takla attırıp kendi sapkın inancına delil arıyorsun.
senin sakat anlayışına göre Allah muhacir ve ensardan bahsedemeyecek.
sonra tevbe 117ye gelince kaçacak deliğin kalmıyor gerçek anlam deyip geçiyorsun..
yahu zaten birbiriyle bağlantılı ayetler..

kaldıki şiiler bile tefsirlerinde bu gerçek anlamları kabul ederken, senin gibi batıni tefsirciler kendi sapkın anlamlarını kabullendirmek için ayetleri inkar ediyorsunuz.

salat örneği vermişsin, verdiğin örneği hiç kendi üstünde düşündün mü ?
salatın namaz olması zaten ıstılahi anlamda kesin olarak bellidir.
sözlük anlamı ise çeşitlidir.
halbuki muhacir ve ensarın ,nebiler ve vasiler anlamı nerde yer alıyor a benim üşütüğüm..
sen ayette apaçık geçen muhacir ve ensarı gerçek anlamı dışında kullanamazsın..
mesela salat ne zaman namaz anlamında olmaz, namaz anlamı veremeyeceğin barizdir. Allah salat eder..Allah namaz kılar olmayacağı açıktır zaten kimse de Allah namaz kılar dememiştir..
halbuki muhacir ve ensar kelimesine senin uyduruk anlamını veren de yoktur..senin uyduruk anlamını kullanacak bir zemin de yoktur.. muhacir nebilerdir, ensar vasilerdir diye mecaz bir anlam bir sözlükte yoktur.. işkembeden sallarsan her tür anlamı çıkarırsın.. muhacirler ufolardır, ensar ufoları karşılayan dünyalılardır bile diyebilirsin..

tevbe 117 de bahsedilen tevbe 100deki bahsedilen muhacir ensar aynı taifedir.
sen keyfi olarak batıni anlam veriyorsun.
arapça zengin bir dil evet, senin gibi uydurukçuların da kullanabileceği sünger gibi çekebildiğini biliyoruz..
salat namaz değil de mealistlerdir.. aynı senin gibi kafadan uydurma anlam verirler..
bektaşileri örnek verirken kendi taifeni söylemişsin aslında.. kendi kendini ele vermişsin..
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
uyanık bir de güya aleviyim diyor, reenkarnasyonu kabul eden bir ehli beyt imamı yok kalkmış aleviyim diyor.
ehli beyt imamlarından reenkarnasyon küfürdür nakilleri mevcutken , senin aleviyim demen ateist aleviyim diyenlerden bir farkın olmadığı anlaşılıyor..
ateist aleviler ne kadar aleviyse reenkarnasyona inanıyorum diyen bir alevi o kadar alevidir..
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
evvel kelimesini türkçede de kullanırız arapça kökenli bir kelimedir
Arapça Awl kökünden gelen ˀawwal أوّل "birinci, ilk, en önce gelen" sözcüğünden alıntıdır.

alevviyyun küfrünü örtmek için güneşi balçıkla sıvıyamazssın çatlasanızda patlasanızda ilk 3 halife de bu ayete mazhar olmuştur ve kurtuluş ehlidir. HZ ALİ ile beraber cennette komşulardır.siz kendi halinize dövünün.
Yukarıda tevbe 100 ayetiyle ilgili diyanetin tefsirini paylaştım. Rica etsem okur musunuz?

Söz konusu ayette sizin bahsettiğiniz gibi ilk üç halife kastedilmediği açıkça görülmektedir.
Bu Diyanet tesfirinde bir yorum olarak geçmektedir. İslam dini ihitmaller üzerine kurulan bir din olamaz.
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Yukarıda tevbe 100 ayetiyle ilgili diyanetin tefsirini paylaştım. Rica etsem okur musunuz?

Söz konusu ayette sizin bahsettiğiniz gibi ilk üç halife kastedilmediği açıkça görülmektedir.
Bu Diyanet tesfirinde bir yorum olarak geçmektedir. İslam dini ihitmaller üzerine kurulan bir din olamaz.
Arkadaşım tevbe 100. ayet sadece ilk 3 halifeyi mi kastediyor dedim ve ya dedik.Tevbe 100. ayet muhacirlerin öncüleri diyor ve ensarın öncüleri. Yani muhacirlerin ilkleri. Şimdi muhacirlerin ilkleri kimlerdir. İlk iman edenler sonradan muhacir olanlar kimlerdir.? hz ebubekir ilk iman edenlerdendir haz osman ilk iman edenlerdendir hz ali hz ömer keze müslümanlığı kabul ederken muslumanların sayısı 40 olmuştu.Bunların arasında saad bin vakkas zubeyr bın avvam talha bın ubeydullah ammar bin yasir gibi zeyd bın harise gibi bilali habeşi gibi sahabeler var.Yani tüm bu sahaeler muhacirlerin ilklerindendir.Ve ayet bunlarla beraber ilk hicret edenleri kapsıyor.Ayrıca bunları kucaklayan ensarı ve bunların izinden giden salih müslümanlarıda kapsıyor.

ŞİMDİ SENİN DERDİN NE İLK 3 HALİFE MUHACİRLERİN İLKLERİNDEN DEĞİLMİDİR DİYORSUN
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
uyanık bir de güya aleviyim diyor, reenkarnasyonu kabul eden bir ehli beyt imamı yok kalkmış aleviyim diyor.
ehli beyt imamlarından reenkarnasyon küfürdür nakilleri mevcutken , senin aleviyim demen ateist aleviyim diyenlerden bir farkın olmadığı anlaşılıyor..
ateist aleviler ne kadar aleviyse reenkarnasyona inanıyorum diyen bir alevi o kadar alevidir..
"Reenkarnasyon, tekrar yaratılma Kur'an da var mıdır?" Başlıklı konuda yanıt verilmiştir.

Senin iyi niyetinden şüphe ettiğimi de belirtmek isterim.
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
"Reenkarnasyon, tekrar yaratılma Kur'an da var mıdır?" Başlıklı konuda yanıt verilmiştir.

Senin iyi niyetinden şüphe ettiğimi de belirtmek isterim.
yanıtına yanıt verilmiştir.

ateist aleviyim diyenlerin müslüman olmadığından nasıl şüphe etmiyorsam reenkarnasyona inanıyorum diyen bir alevinin alevi olmadığında şüphe etmiyorum..
 
Üst