Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Sekreteri Yalçın Topçu, başörtüsünü yükseköğretimde serbest bırakan Anayasa değişikliğine yönelik tepkilerle ilgili olarak, "Demokratik olgunluktan uzak, malum çevrelerin tepkileri, bir nevi laikçi psiko-teröre dönüşmüştür" dedi.
Topçu, yaptığı yazılı açıklamada, Anayasa değişikliği süreci ve sonrasında "toplumsal psikolojinin üzüntü ve endişe verici bir hal aldığını" belirtti.
Başörtüsünün "inat değil, inanç meselesi olduğunu ve bunun dışındaki bütün bakış açılarını reddettiklerini" ifade eden Topçu, şöyle devam etti:
"Demokratik olgunluktan uzak, malum çevrelerin tepkileri bir nevi laikçi psiko-teröre dönüşmüştür. Laiklik adına ortaya çıkanların, manevi değerlerimize fütursuzca saldırmasını anlamak ve başörtüsü üzerinden mütedeyyin kesimlere yönelik nefretlerini kusmalarına hoşgörü göstermek artık sabrımızı taşıracak seviyeye gelmiştir.
"Son günlerde, 28 Şubat senaryosunu özellikle bir kısım basın marifetiyle uygulamaya çalışanlar" olduğunu ifade eden Topçu, 9.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in de "Laikçi koro şefi gibi davrandığını" öne sürdü.
Topçu, "1970’li yıllarda ’elinde Kur’an, göğsünde iman, geliyor muhteşem Süleyman’ gibi sloganlarla seçim meydanlarında coşan Demirel’in bugün manevi değerlerle kavgalı anti-demokrat bir görüntü vermesi bizim ülkemize özgü bir çelişkidir. Demirel’in bu siyasi çelişkisi ’dün dündür, bugün bugündür’ gibi kendi veciz ifadesiyle ancak izah edilebilir. Demokrasi dışı çevreleri tahrik edici bir üslupla hareket eden Demirel’in demokratlığındaki samimiyet ise siyaseten emekliye ayrılıp, şapka düşüp kel görününce ortaya çıkmıştır" dedi.
Topçu, "9. Cumhurbaşkanı Demirel ile laikçi tutumlarını psiko-terör boyutuna getirenleri millete karşı Fransız olmamaya çağırdığını" kaydetti.
http://www.haber3.com/haber.php?haber_id=339065
Topçu, yaptığı yazılı açıklamada, Anayasa değişikliği süreci ve sonrasında "toplumsal psikolojinin üzüntü ve endişe verici bir hal aldığını" belirtti.
Başörtüsünün "inat değil, inanç meselesi olduğunu ve bunun dışındaki bütün bakış açılarını reddettiklerini" ifade eden Topçu, şöyle devam etti:
"Demokratik olgunluktan uzak, malum çevrelerin tepkileri bir nevi laikçi psiko-teröre dönüşmüştür. Laiklik adına ortaya çıkanların, manevi değerlerimize fütursuzca saldırmasını anlamak ve başörtüsü üzerinden mütedeyyin kesimlere yönelik nefretlerini kusmalarına hoşgörü göstermek artık sabrımızı taşıracak seviyeye gelmiştir.
"Son günlerde, 28 Şubat senaryosunu özellikle bir kısım basın marifetiyle uygulamaya çalışanlar" olduğunu ifade eden Topçu, 9.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in de "Laikçi koro şefi gibi davrandığını" öne sürdü.
Topçu, "1970’li yıllarda ’elinde Kur’an, göğsünde iman, geliyor muhteşem Süleyman’ gibi sloganlarla seçim meydanlarında coşan Demirel’in bugün manevi değerlerle kavgalı anti-demokrat bir görüntü vermesi bizim ülkemize özgü bir çelişkidir. Demirel’in bu siyasi çelişkisi ’dün dündür, bugün bugündür’ gibi kendi veciz ifadesiyle ancak izah edilebilir. Demokrasi dışı çevreleri tahrik edici bir üslupla hareket eden Demirel’in demokratlığındaki samimiyet ise siyaseten emekliye ayrılıp, şapka düşüp kel görününce ortaya çıkmıştır" dedi.
Topçu, "9. Cumhurbaşkanı Demirel ile laikçi tutumlarını psiko-terör boyutuna getirenleri millete karşı Fransız olmamaya çağırdığını" kaydetti.
http://www.haber3.com/haber.php?haber_id=339065