Bir Milyon Liralık Kol Saati

İsmini vermeyeceğim bir zattan bahs ettiler, bileğindeki saat bir milyon lira ediyormuş. Ne büyük akılsızlık!.. O saatin taklidi, replikası bin liraya alınabilir. Geriye kalan 999 bin liraya neler yapılmaz ki...

Mesela bir dükkân, bir iş yeri açılabilir, ticaret üretim yapılabilir, birkaç kişiye iş temin edilebilir. Bu, daha hayırlı olmaz mı?

Bir milyon liralık saat kazara kaybolsa, çalınsa, sahibinin yüreğine iner.

Böyle lüks bir saat insanların diline düşer, dedikodu edilir, hasede sebep olur.

Haydutlar hırsızlar saati almak için adamın canına bile kasd edebilir.

Bendeniz çok eminim ki, saati bir milyon olan adamın cebinde beş bin liralık güzel bir dolmakalem yoktur.

İnsanlığın başındaki büyük belalardan biri tüketim toplumu felsefesi ve zihniyetidir.

Lüks, gösteriş, şatafat insanları esir etmiş, insanlıktan çıkartmış.

Benim evimin mutfağı ve banyosu Brezilya graniti ile kaplıdır diye övünen böbürlenen gurur ve kibre kapılan kimseler bile gördüm.

Recaizade Ekrem, bu çağda yaşasaydı, önceki Araba Sevdası romanına, Otomobil Sevdası başlıklı ikinci bir cilt yazardı.

Zamanımız Müslümanları da tüketim toplumu gayyasına düştü.

Çocuklarımıza gençlere islamî faziletleri öğretemiyoruz.

Kanaat... Zühd... Alçakgönüllülük... Tevazu... Mürüvvet... Ölçülü yaşamak... Fütüvvet ahlakı.

Cep telefonu çılgınlığı toplumu kasıp kavuruyor...

Katlanan telefon çıkmış... Eski lüks telefonunu atıp, daha lüksüne almak için kuyruğa girenlerin haddi hesabı yok.

Koreliler üretir, biz tüketiriz.

Lüks, pahalı, masraflı otomobiller seller gibi akıyor. Otomobil uçar gider, ufukları aşar gider...

Geçen gün yol kenarında çok bakımlı pırıl pırıl bir Serçe otomobili gördüm, yanımdakine bunun sahibine madalya vermek lazım dedim.

Gururlu kibirli gösteriş hastaları Serçe’ye binseler kahırlarından ölebilir.

Ölürlerse ölsünler.

Devamı: Bir Milyon Liralık Kol Saati