Cahillerin En belirgin ve Çok Sırıtan Özellikleri !

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Bakış acısına göre değişir,
dedeye göre cıvık biri :)
ölmedi ya, sor :)
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,082
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Niye ihale bana kaldı yahu ...
Adam ortaya sallamış neden ben ?
Günah keçisi lazım size zaar ..
Lakin o muhteşem şahsiyet ben olamam ?
Because ; ben forum kapansın diyen taraftayım yahu ...
Hemde acilen kapansın :)
Tüm teoriler işte burda çöker ??‍♂️
İzzet hürmet ve selamlarımla :)


Mühendis bey Ramazanda 2 defa kapattılar forum kabul etmedi. Üçüncüye çarpılacaklar diye korktuklarından cesaret edemezler. Senin teori baştan çökük :)
 

kirmizili

İhvan Forum Üye
Katılım
15 Şub 2019
Mesajlar
21
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Cahil insanlardan allah uzak etsin bizi.
 

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
3. Şiddetle savunurlar

Forumda veya herhangi bir ortamda özellikle kendi görüşlerine karşı çıkanların bir a önce yasaklanmasını ve böylece rahat hareket etme imkanına kavuşmayı çok isterler !
Çünkü ne kadar çok az bilirsen, o kadar şiddetle savunursun!

Zeki insanların en belirgin özelliği, her şeyi bilmenin mümkün olmadığının farkında olmalarıdır, demiş Einstein.

Başlığınızdan bağımsız olarak, şu maddenizdeki tespitinize katılabilirim. Moderatör seçimide elbette çok önemlidir. Forumu kendi yandaş düşünceleri ile örtüşen kişilerle donatıp.. Sizi dini bir forumdan bile t*ksindirebilir.. Hülasa insan olmaya çalışmak bile çok büyük bir çabaya ve çok büyük bir özveriye ve gelişime daimi açıklığı gerektirir.
 

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Cahil' in en kötüsü okumuşudur;Sözde imansız, sözde Atatürk imanlı bir forumda, Hasan Mezarcı yı dillerine dolamış, karakter yoksunu, anaplı imamınoğlunu, cehepe jelatini ile, dini takiyye ile, pazarlayan acizler var bu ülkede.. Sözüm ona, işlerine gelmeyen her vakaya komplo teorisi diyip, örtbas edip, geçiştirenler.. Söz konusu başkaları(U.Mumcu) olunca komplo teorisi üretmekten geri kalmamakta.. Ve bu safsata masalı da millete gerçek diye anlatmaktalar.. ''Hazan Mezarcı öldü defnettik Allah rahmet eylesin!.''

Neymiş efenim, Hasan Mezarcı riyakarmış, hadi oradan, sen hile yaparsan, karşındaki de kalınan hileye mukabil, meclise girer, yemin de(geçersiz hileli) eder.. Bu nasıl laiklik? diyanet işleri devlet kurumu değil mi? Bu hile değilde, çelişki değilde ne? Efendim olmazmış, devlet kontrol edecekmiş her şeyi.. E o zaman laik devletim deme.. İşime gelen, her türlü toplumu manipüle edici, resmi -sivil kurumu bünyeme katarım de.. Hatta adına da Cumhuiryet deme.. Çünkü böyle bir cumhuriyet dünyada, evrende yok!. Sivil toplum örgütlerine kadar devlet ajanları(kutsal kişilerle) ile kuşatılmışız..

Fransa' da ki orijinal laiklik niçin işinize gelmiyor? Millete yalan konuşmaya utanmıyor musunuz? da kalkmış Hasan Mezarcı gibi birine şöyle -böyle diyorsunuz.. Ya adam gibi laik olun, ya adam gibi Atatürkçü olun.. Sonra yüz bulursanız, oraya buraya çemkirin.

Bi acayip memleket burası.. Adam ateistim diyor; Atatürkü kutsallaştırp, putlaştırmış. Torkishlaisizma dinine mensup. Halen imansızım diye iddia ediyor(Öyle olsa, A.Nesin; Atatürkçüyüm derdi.). Kalkmış birde millete, kendi riya içinde yüzerken, riyadan bahsediyor. Bugünlere işte böyle gelindi.. Sorunu, canavarları- çeteleri- terör örgütlerini yaratan bizatihi kendileridir.. Devlet den habersiz kuş uçmaz kervan geçmez..

Hülasa, ''kutsal devlet istemiyoruz'' müthiş bir dava esasında.. Etrafında toplanılarak- mücadele verilecek tek dava bana göre.. Bu davanın müşterisi olmadığın gören, Mezarcı da mezara girdi sanırım.. ''Allah rahmet eylesin Hasan Mezarcı yı defnettik gitti..'' Para'leller kurup, kutsallaşan bu sözde devletçi kişilik - şahıslar, bu para'lel üçgende. Kutsal eroin satıyor, kutsal kumar satıyor, kutsal silah satıyor, kutsal kadın satıyor.. Ve devlet- vatan hizmeti yapıyor öyle mi? Devlet zaten eroin hariç bu hizmetleri görünür olarak ta verebilir iken, yeraltına niye sokar.. Onun için,

''İslam adına da olsa'' bu ülkede kutsallaşmak sakıncalıdır. Bizim, kutsalları aşırı suistimal sorunumuz vardır.
 
Son düzenleme:

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
Ne mod olmak umurumda ne olmamak. Hatta olmamak daha iyi ki benim talebim de degildi. Sorumluluk olmayinca gerginlikte olmuyor. İstemedigimi engelleyebiliyorum. Sinirlenmiyorum.

Yaziya cevap sebebim: senin gibi “ ongutu prygamberlerin onune koyan” birinin baskalarini yaftalamasi sacma geliyor.
Bu forum cok tip insan gordu.
Peygamber sav sahis olarak yasamamistir diyeni gordum, sunneti reddedeni gordum, peygamber efendimize tam ittiba ile bagli olani gordum, hristiyani alevisi..vs ama senin gibi peygamberin nubuvvet nurunu omer ongutten aldigini iddia edecek kadar cahil, cehaletinin ve sapkinliginin farkina varamayacak kadar aciz birini gordukce hepsinden fazla sasiriyorum.

Forum ne hakperest icin ne benim icin ne muallim icin ne de digerleri icin yayina devam etmiyor. Tek tek kimse bir anlam ifade etmiyor. Yoksa hepimizin facebook sayfasi vardir eminim. Senden kapasitenin ustunde birsey istiyorum farkindayim ama lutfen dusunmeyi dene. Forumu uzun soluklu kilan sey farkli farkli karakterlerin kvga gurultu, saka samata takilabilmesi. Fikir alisverisinde bulunabilmesi. Mesela bana kalsa senin itikadin sapkin. Elimde firsat varken banlamadim. Simdiki mod da banlamiyor bundan sonrakide sen sapiksin diye banlamayacak. Forum yonetimi senin omer ongutu peygamberin onune koyan inancina saygi duymuyor olabilir ama tahammul gosteriyor. Bu hep boyleydi muhtemelen acik kaldigi surecede boyle olacak. Artik anla!
Peki efendinin! (Mahmut'un) "Azrail canımı almaya gelse onu geri gönderirim" sözünede bu kadar şaşırdınmı? Peki cübbeli hocanın ve müritlerin yüzlerce yediği nanelerine, binlerce sapıklığına, hatta onlarca cinsi sapıklığına bu kadar şaşırdınmı?, Acaba bu sapıklığınıza rağmen yönetimin seni bir zaman modluğa kadar getirdiklerine, sapıklığınızı bildiği halde tasvip etmeyip saygı duyduklarına şaşırdınmı?
Ha senin şaşırdıklarına gelince! Anlatsanda boş çünkü senin havsalan almaz! , sen ecnebi küfür içerikli filmlerini izlemeye, kadınlarla kızlarla boş muhabbet etmene bak..!
Bak ne oldu @ihvanistanbul 'a kinimi hocasına ve sevdiklerine saldırarak yaptım ve kendi egomu tatmin ettim! , aynı onun fakiri' ye, şimdiki adı ilke'ye olan kinini sözde sevdiklerine saldırarak yaptığı gibi...! (kimse burada bir cemaatin, vakfın, görüşün, tarikatın veya ideolojinin temsilcisi değil, @ilke 'nin olduğu gibi..!)
"Evin kristalse başkasının camına taş atmayacaksın! "
Bilmediğin, aklıyın ermediği hususlardada ahkam kesmeyeceksin..!
Sözde aklınca Herkese had bildirmeye kalkışıp, Allah dostlarına saldırarak hadsizlikde etmeyeceksin! , bir gün öyle bir tokat yersinki haberin bile olmaz..!!
Bilmem anlata bildikimi....!
 

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
İftira, belatı vurma, özel hayat(mahrem kayıt-şantaj-montaj) bunlar hep fetöcülük alametleridir.
Mahmut Ustaosmanoğlu Azrail canını almaya gelmiş ve gerimi göndermiş? Nerenden uydurdun bu masalı? Kürd said in amerikanyanın(cia'nın) yazıp eline tutuşturduğu kemalarından mı? Yoksa talebesi fetoş dan mı?
 

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Peki cübbeli hocanın ve müritlerin yüzlerce yediği nanelerine, binlerce sapıklığına, hatta onlarca cinsi sapıklığına bu kadar şaşırdınmı?

Kendi kendisini ifşa etmiş!. ''Siz istihbarat görevlisimisiniz(tecessüs) yoksa din hocasımısınız'' RTE. Ayrıca, Cübbeli fetoşa hoca demekle zaten bitmiştir. Müridlerine yazık!. Ayrıca, Kişilerin özel hayatını araştırma hakkını size kim veriyor? Laik devlet' in bile böyle bir özel hayatı araştırma, fişleme, yayma, kaset-şantaj-montaj hakkı yok..
Forumda aleni FETÖ' cü var. Yönetimin bilgisine..

 
Son düzenleme:

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
İftira, belatı vurma, özel hayat(mahrem kayıt-şantaj-montaj) bunlar hep fetöcülük alametleridir.
Mahmut Ustaosmanoğlu Azrail canını almaya gelmiş ve gerimi göndermiş? Nerenden uydurdun bu masalı? Kürd said in amerikanyanın(cia'nın) yazıp eline tutuşturduğu kemalarından mı? Yoksa talebesi fetoş dan mı?
Pazartesi üye olduğun için tanımazsın sen bizi, Allahı'ın nur saçan bir kandili olan Said - I Nursi hazretlerine,Kürt sait CIA 'nın amerikanın ajanı diyerek cüretsizlik yapan senmi iftira, özel hayat ve bel altı vurmaktan bahsediyorsun?
Bre cahil, hadsizlik yapanlar, yukarda bahsettiklerini yapanlar kendilerini aynada görsün diye öyle yazdım...!
Okursan anlarsın belki...!
 

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
Kendi kendisini ifşa etmiş!. ''Siz istihbarat görevlisimisiniz(tecessüs) yoksa din hocasımısınız'' RTE.
Forumda aleni FETÖ' cü var. Yönetimin bilgisine..
Çocuklaşma, cübbelinin yediği naneler ve sapıklıklar diye Google'de yazarsan görürsün, bunun için istihbaratcı olmaya gerek yok,
Feto cü mü :)
 

ilke

Paylaşımcı
Katılım
6 Kas 2017
Mesajlar
875
Tepkime puanı
188
Puanları
0
Şu bir hakikat ki, forum yönetimi forumun başlangıcında F.G.' ye korkunç derecede sahip çıkıyordu ve muhaliflerine de şiddetle karşıydı ! F.G.'nin maskesi düşünce bu kez yönetim, olanca gücüyle bir otel lobisinde kendisini içlerinde Fazıl Akgündüz gibi dolandırıcıların da bulunduğu bir cemaate "zamanın müceddidi" diye ilan ettiren Mahmud Ustaosmanoğluna sarıldı ! Oysa, bize göre yanlış yürümekle ve amel etmekle FETÖ ile eş-değerde olmasa bile, Cübbeli Tayfası da tercih edilecek bir yol değildi ! En sonunda, bu minval üzere devam edilerek ve ne yazık ki, hakikat yolunda bir ilerleme kaydedilmeden forumun bugünkü hali ortaya çıktı ve kapanma arefesine gelindi !
Başlangıcından bugüne forumun özeti budur !
 
Son düzenleme:

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Çocuklaşma, cübbelinin yediği naneler ve sapıklıklar diye Google'de yazarsan görürsün, bunun için istihbaratcı olmaya gerek yok,
Feto cü mü :)

İkrar etmiş fetöcülüğünü.. Benim muhatabımım muhatabı bile olamazsın.. Ben yönetime sesleniyorum..
 

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
İkrar etmiş fetöcülüğünü.. Benim muhatabımım muhatabı bile olamazsın.. Ben yönetime sesleniyorum..
Arkadaş, biz bu forum kuruldu kurulalı takip ederiz, zaman, zaman yazar, zaman, zaman takip ederiz, bizi bilen çok iyi bilir!, sizin gibi 15 Temmuz sonrası değil tam 20 senedir Feto nun küffar ve kafire hizmet ettiğini, Gülenin amerikan ajanı bir münafık olduğunu söyler ve savunuruz, bu hususda yazı ve konuklarımız forumda mevcuttur.
Saçma sapan iftirada bulunup müfteri konumuna düşmekten öte birşey yapmıyorsun...
Seni muhtap alan olmadıki zati, sen anlamadığın mevzuya burnunu soktun..!
Fiziki yaşını bilmiyorum lakin yazdıklarından akıl yaşıyın çocukca olduğunu belirteyim!
Saçmalamayı bırak olurmu..
Daha fazla saçmalamaya devam edersen hakkettiğin muameleyi görürsün bilmiş ol...!!
 

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Peki cübbeli hocanın ve müritlerin yüzlerce yediği nanelerine, binlerce sapıklığına, hatta onlarca cinsi sapıklığına bu kadar şaşırdınmı?,

Ben kimsenin avukatı değilim , lakin, burada alenen iftira atışlı, belaltı ileti mevcut ve sabit iken, bir de zeytinyağı gibi üste çıkmaya kalkılmış. Feto kürd said in öğrencisi ve kitaplarının öğreticisidir. Dolayısı ile, ben kimsenin özel hayatı üzerinden, kimseyi itbarsızlaştırmadığım halde.. Ve iyiniyetle bu kürd satin sapkınlığını delilleri ile sunmuş iken, kürd sait taraftarı olanlar ve biz fetocu değiliz takiyyelerini ancak aldatılanlara, yutturduğunuzuda pekala biliyoruz. Sizler istediğiniz kadar feto bizden değil, bizim sapkınlıklarımızın dışa vurumu değil, diyip yırtına durun, şu belatı kelamlarından zaten fetonun kimin öğrencisi olduğu ve aynı öğretiler doğrultusunda sapkınlık ve delalet içerisine düşüldüğü çok açıktır.
sizin gibi 15 Temmuz sonrası değil
Saçma sapan iftirada bulunup müfteri konumuna düşmekten öte birşey yapmıyorsun...
Fetöcü değiliz diyorlar, ama fetöcü yöntemlerle insanlara belaltı saldırıyorlar. Buda iyiymiş!. Ben kendimi bildim bileli feto alerjisine sahipim. Kimseden de kapmadım bu iriteyi, kendi ilhamımdır, hissiyatımdır.. Kimmiş acaba müfteri şimdi bu durumda? Benim için ayrıca RTE, ulusalcılar, Erbakan hoca tarafı harici herkez fetoş şüphelisidir. Bu şahıs da dahil!. kürd saiti şu fikirlerine yazılı sapkın beyanlarına rağmen, reddetmeleride zaten bu şüpheme alaniyet kazandırmıştır..

Gözü olan, görüyor.. kürd akıl fukarası sait in(said nur/si/cu) biz özel hayatına saldırmıyoruz .. Fikirlerinin sapkınlığından dem vuruyor, gerçeği gözünüze sokuyoruz. Buna rağmen halen taraftar buluyor olması da üzücü elbette.. Cübbeli de akkaşık değil elbette.. Lakin bu kimseye belatı vurma hakkını vermez. Bu düpedüz acizlik ve karakter ve ahlka yoksunluğu göstergesidir..
 
Son düzenleme:

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
Ben kimsenin avukatı değilim , lakin, burada alenen iftira atışlı, belaltı ileti mevcut ve sabit iken, bir de zeytinyağı gibi üste çıkmaya kalkılmış. Feto kürd said in öğrencisi ve kitaplarının öğreticisidir. Dolayısı ile, ben kimsenin özel hayatı üzerinden, kimseyi itbarsızlaştırmadığım halde.. Ve iyiniyetle bu kürd satin sapkınlığını delilleri ile sunmuş iken, kürd sait taraftarı olanlar ve biz fetocu değiliz takiyyelerini ancak aldatılanlara, yutturduğunuzuda pekala biliyoruz. Sizler istediğiniz kadar feto bizden değil, bizim sapkınlıklarımızın dışa vurumu değil, diyip yırtına durun, şu belatı kelamlarından zaten fetonun kimin öğrencisi olduğu ve aynı öğretiler doğrultusunda sapkınlık ve delalet içerisine düşüldüğü çok açıktır.

Fetöcü değiliz diyorlar, ama fetöcü yöntemlerle insanlara belaltı saldırıyorlar. Buda iyiymiş!. Ben kendimi bildim bileli feto alerjisine sahipim. Kimseden de kapmadım bu iriteyi, kendi ilhamımdır, hissiyatımdır.. Kimmiş acaba müfteri şimdi bu durumda? Benim için ayrıca RTE, ulusalcılar, Erbakan hoca tarafı harici herkez fetoş şüphelisidir. Bu şahıs da dahil!. kürd saiti şu fikirlerine yazılı sapkın beyanlarına rağmen, reddetmeleride zaten bu şüpheme alaniyet kazandırmıştır..

Gözü olan, görüyor.. kürd akıl fukarası sait in(said nur/si/cu) biz özel hayatına saldırmıyoruz .. Fikirlerinin sapkınlığından dem vuruyor, gerçeği gözünüze sokuyoruz. Buna rağmen halen taraftar buluyor olması da üzücü elbette.. Cübbeli de akkaşık değil elbette.. Lakin bu kimseye belatı vurma hakkını vermez. Bu düpedüz acizlik ve karakter ve ahlka yoksunluğu göstergesidir..
Akıl fukarası senin gibi zınnıklara denir, bre Ahmak, sen kimsinki Saidi Nursi gibi bir Allah dostuna dilini uzatırsın, senin fetocu dediğin münafıklarla mübareklerin ne alakası var!
Yok bel altı vurmaymış yok şuymuş,yok buymuş,
biz birine anlayacağı bir dille yaptığını kendisine yansıtmaya çalıştık, sen alakasız şekilde konuya maydanoz olup zırvalayıp hala saçmalıyorsun...!
Senin ulusalcı dediklerin Perinçek gibiler bu dinin (islamın) en büyük düşmanıdır, onu savunan senin gibi ahmaklarda çıkıp burda islamdan müslünanlıktan bahsetmesin..!
Git salyangozlarını başka mahallede sat...!
 

ihs@n

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Haz 2019
Mesajlar
71
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Türk düşmanı kürtcü sa'it in görüşleri ortadadır. Ne palavra sıksalar boşadır.. Ne kadar ahlak sahibi oldukları fetoş terör örgütü ile sabittir.

"Özgür bir Kürdistan tohumu ekiyorum. Onu geliştirip büyütün" kürt sa'it


Yalnızca bir dakika durup düşünün. Yukarıdaki tümceyi kim söylemiş olabilir? Apo mu? Aklınıza hemen Apo geldiyse, aslında bir bakıma başarılı oldular demektir. Görünen düşmana karşı Türkün savaşması zor olmaz.

Ama saf Türk halkının görünmeyen sinsi düşmana karşı savaşması çok daha zordur. Yukarıdaki tümceyi söyleyen kişi amansız bir Türk düşmanı olan ve son soluğuna kadar Türkiye toprakları üzerinde bir Kürdistan kurma düşüyle ölen Kürt Said ya da çoğunun bildiği adıyla Nurculuğun kurucusu Said Nursuz nursidir.

Bu tümce, bir zamanlar çıkarılan ve kime hizmet ettiğini herkesin çok iyi bildiği Özgür Ülke gazetesinde yayınlanmıştır. Yine bu gazetenin ifadesinde ve diğer Kürtçü yayın organlarında Kürt Said için devrim şehidi ifadesinin kullanılması nurculuğun hangi ereğe hizmet ettiğinin en kesin kanıtıdır

Nurculuk savaşla ulaşılamayan bir hedefin sinsi bir düşünce yapısı ile başarılması uğraşıdır. Bu uğraşın ana hedefini de Türkiyenin doğusunda bağımsız bir Kürdistan kurmadır. Yukarda da anlattığımız gibi bu işi ilk başta savaş ile başarmaya çalışmışlar fakat devlet ve ordu gelenekleri olmadığından dolayı sonları hep bozgun, hezimet olmuştur.

1876 yılında Bitlisin Nurs köyünde dünyaya gelen Said-i Nursi bağımsız Kürdistan çalışmalarına II. Abdülhamit zamanında başlar. Bu zamanlar, Türk topraklarının birer birer elden çıktığı zamanlardır. Said-i Nursi de bu durumdan yararlanmak için Abdülhamite bir dilekçe ile başvurur. Dilekçede Kürdistanın geleceği (!) için Kürdistan olarak adlandırdığı bölgede 3 tane medrese açılmasını ve bu burada Kürt gençlerinin eğitim görmesini ister. II. Abdülhamit bunun altındaki sinsi planı hemen fark eder. Bu dilekçeden sonra Said-i Nursiyi önce sürgüne göndermeyi düşünür fakat akli dengesinin yerinde olmadığını anladığından tımarhaneye kapatılması kararlaştırılır. Said, Zalimler için yaşasın cehennem! sözünü Abdülhamit için söyler.

31 Mart ayaklanmasında da Kürt Said, Volkan gazetesi ile beraber yeniden sahneye çıkar. İngilizlerin tek bir kurşun atmadan bir Türk toprağı olan Kıbrısı ele geçirmesinden büyük bir sevinç duyarlar. İnsanın midesini bulandıracak şekilde, Volkan gazetesinde İngiliz propagandası yaparlar. Çünkü umdukları şey Kürdistan için İngilizlerden görecekleri yardımdır. 31 Mart ayaklanmasında birçok Türk subayını vahşice katlettikleri halde Hıristiyanların kapısına birer nöbetçi koyarak onları korurlar. Yağmalanan Türkler ise umurlarında değildir. Fakat Mustafa Kemalin kurmay başkanlığını yaptığı Yıldırım Orduları çok geçmeden bu isyanı bastırınca Ispartaya sürülür. Bu andan itibaren Kürt Said Mustafa Kemali artık unutamayacak ve onun kurduğu Türkiye Cumhuriyetine karşı tüm kinini kusacaktır.

Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşından yenik çıkınca Said-i Nursi tekrar sahneye çıkar. İngilizlerin güdümünde Kürt Teali Cemiyetini kurar ve İngilizlerin işgal planlarına uygun olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde yeniden Kürdistan düşleri görmeye başlar. Uyan ey Selahattin Eyyübinin torunları Kürtler! diyerek Kürtleri ayaklanmaya çağırır. 16 Eylül 1919da İkdam gazetesinde bir bildiri yayınlayarak, Türk Ulusunu Kuvayı Milliyeye destek vermemeye, hatta onlara karşı mücadele etmeye çağırır.

Cumhuriyetin ilanından sonra da Kürtlerin isyan dalgası devam eder. Said-i Nursi de bu isyanlara katılır. Biraderi azamım dediği Şeyh Saitin isyanına katıldığından dolayı yeniden sürgüne gönderilir. Onun biraderinin, Bir Türk öldürmek yetmiş gavur öldürmekten daha üstündür sözü Said-i Nursinin düşünce yapısını dolaylı yoldan bize gösterir. Şeyh Sait Türk Ulusuna karşı bu hainliğinin bedelini darağacında sallanarak öder. Said-i Nursi bunu asla unutmaz. Hasta yatağında yatarken şimdi Hakpar Başkanı olan Abdülmelik Fırata Biraderi azamım Şeyh Saitin öcünü alacağım. der. Öcünü almak istediği kişi, yaşamını Türkü sırtından vurmakla geçiren, İngilizlere ruhunu satarak Musul ve Kerkükün Türklerin eline geçmesini engelleyen, Türkiye Cumhuriyetini parçalayarak bir Kürdistan kurma düşü olan kişidir.

Sıkça hezeyanlara kapılan Said-i Nursinin bir hezeyanı ise Atatürk ile ilgilidir. Emirdağ Lahikasındaki Ulusal Kurtuluş Savaşının kahramanlığını Mustafa Kemale vermediğim için bana hücüm ediyorlar. sözü, en koyu ikinci cumhuriyetçilerin bile akıllarına getiremeyecekleri ve kargaları bile güldürecek kadar komik bir laftır.

İslam ile çelişkileri

Said-i Nursinin düşünce yapısı da İslam inanışı ile çoğu yerde çelişki gösterir. Ve bu çelişkiler İslam alimi olmayanlar tarafından bile hemen anlaşılacak şekilde çok açıktır. Hiç evlenmemesi, Cuma namazına gitmemesi, kendisine Kuran öğreten hocalarına karşı gösterdiği saygısızlık gibi. Ne Yunus Emre ne de diğer İslam büyükleri kendilerini yetiştiren hocalarına karşı Sen bir şey bilmiyorsun. lafını kullanmamıştır. Belki de bundan dolayı Said-i Nursi ders almak üzere gittiği tüm medreselerden kovulmuştur. Cuma namazı kalabalık olarak kılındığından ve kendisinin kalabalık yerlerde namaz kılmaktan huzur bulmadığını söyleyen Saidin durumu son derece ilginçtir. Çünkü Cuma namazı inananlar için müminlerin bir araya toplandığı bir andır ve cemaat ile kılınması zorunludur. Üst üste üç Cuma namazı kılmayan bir Müslümanın cenaze namazı bile kılınmaz.

Risaleleri ile ilgili söylediği sözler bile İslamı nasıl yorumladığını bizlere gösterir. Risale-i Nur okumak ona hizmet etmek bir ibadettir. Ona hizmet üç aylarda yapılan zikirlere bile tercih edilmelidir. Kısacası Said-i Nursi kendi yazdığı kitapları okumanın Allaha karşı yapılan ibadetten daha hayırlı olduğunu söyler ve İslama yeni bir yorum getirir.

Bu noktada akla İngiliz casus Hempherin anıları geliyor. Az sayıdaki İngiliz casusa verilen İslamı Nasıl Yıkarız adlı kitapta da cihadın geçici bir farz olduğu ve artık cihad yerine başka işlerle uğraşmasının Müslümanlar için daha iyi olduğu propagandasının yayılarak İslamiyetin zayıf düşürülmesi öneriliyordu. Kurtuluş Savaşı sırasında da İkdam gazetesinde Kuvayı Milliyecilerin İngilizlere karşı savaşmaması için bildiri yayınlayan Said-i Nursinin davranışının bir nedeni de bu olabilir mi?

Said-i Nursi, Risale-i Nur okumak ya da yazmak alim olmak için yeterlidir. Başka şey istemez. sözü ile Kuranı, hadisleri ve diğer tüm İslam bilimlerini bir çırpıda silmiş temel kaynak olarak kendi risalelerini koymuştur. Hattâ Hizbullahın öldürdüğü Zehra Vakfının bir üyesinin cenazesinde de Kuran yerine risale okuyacak kadar ileri gitmişlerdir.

Bu ve bunun gibi İslamdışı yorumlarından dolayı nurcular, diğer bazı tarikatlar tarafından narcılar yani cehennemlikler diye adlandırılmaktadır.

Said-i Nursiden sonra Bayrak Fethullahta
 

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
Bediüzzaman Hazretlerinin o devirleri ne güzel bir saâdet devri idi. Bütün gayeleri imanlı müslümanlar yetiştirmek idi. O bir iman âbidesi ve nümunesi idi.

Nur Hakk’tan olduğu için, bu zât-ı âlî Bediüzzaman Hazretleri nûr-i imanı seçtiği için onu kendisine lâkap olarak aldı. Said-i Nursî denildi. Kitaplarına da “Risale-i Nur Külliyatı” ismini verdi. Aynı zamanda Bitlisin Hizan kasabasına bağlı Nurs köyündendir.

O öyle bir zât-ı âlîdir ki, Allah-u Teâlâ onu zâhirî ilimle, tarikat ilmiyle, mârifetullah ilmiyle mücehhez kılmıştı. O Allah-u Teâlâ’nın sevdiği, seçtiği veli kullarından idi. Nur saçan kandildi, etrafını nurlandırdı. Daima nur saçtı. Bütün gayesi imanı kurtarmaktı. Allah-u Teâlâ’nın dostlarına, velilerine nasıl tazim edilmesi gerektiğinin izahını yapardı. Hayatı boyunca Allah-u Teâlâ’nın ve Resulullah Aleyhisselâm’ın emir ve hükümlerine gönülden bağlı idi, istikametten ayrılmadı. Ömrünün son nefesine kadar bu yolda yürüdü, bununla mücadele etti. Her cefâya katlandı ve fakat bu cefâlar onun imanını artırmaktan, azmini çoğaltmaktan başka bir şeye yaramadı. Hiçbir zaman haksızlığa boyun eğmedi. Canını hiçe saydı, dinde imanda aslâ en küçük taviz vermedi. Etrafı da öyle idi. Onun izinden gidenler harama ve helâle çok dikkat ederlerdi. Hapishaneden hapishaneye sürüklenirlerdi ve fakat her çıkan iman ile gürlerdi. Onları hiçbir tehdit yıldıramadı. Canlarını verdiler imanlarını vermediler. Bu yolun başlangıcı böyle idi. Her türlü eziyete katlanırlardı. Aç dururlar, hasır üstünde yatarlardı. Bu onların imanlarını artırıyordu. Cenâb-ı Hakk hidayetlerini artırıyordu. Aslâ kimseden para toplamaz, aslâ dilenmezlerdi.

Ona tâbi olanlar, onun ahlâkını alanlar da yine aynı öyledir.

İbadet ve taata çok düşkündü. Çok büyük feragat sahibi idi. Bütün hayatı feragat misalleri ile dolup taşmaktadır. Dünyaya aslâ meyil ve iltifat etmedi. Bir kap çorba, bir lokma ekmek, bir bardak su ile yetinirdi, elbisesi pek basit ve fakirâne idi. En sevmediği şey siyasetti, talebelerini de siyasetten şiddetle menederdi.

Allah-u Teâlâ’nın koyduğu iman ile küfür arasındaki berzaha daima dikkat ederdi. Koyduğu hudutları muhafaza ederdi. Bunu en mühim vazife sayardı. Hakk ve hakikatı bildirmek için, bütün ömrünü bu yolda ve bu uğurda geçirdi.

Ömrünü bu nurlu yolda geçirdiği gibi, iman edenler için de güzel bir iz bıraktı. Öylesine bir iz ki, Resulullah Aleyhisselâm’ın izinde idi. Nur kaynağı ancak Resulullah Aleyhisselâm’dır.

Birinci Dünya Savaşı patlak verdiğinde Van’da bulunan Hazret, daha önce “Hazır olunuz, büyük bir musibet geliyor!” diye haber verdiği savaşa talebeleri ile birlikte gönüllü milis alayları teşkil ederek katıldı. Ruslarla yapılan savaşta pek çok talebesi şehid oldu, kendisi de esir düşerek ikibuçuk sene kadar Sibirya taraflarında esaret hayatı yaşadı. Nihayet firar ederek, Allah-u Teâlâ’nın yardımıyla İstanbul’a geldi.

İstanbul’da büyük bir teveccühle karşılandı ve “Dâr’ül-Hikmetü’l-İslâmiyye” âzâlığına tayin edildi. Bu devrede resmi vazifesinden aldığı maaşla kendi kitaplarını bastırdı ve parasız olarak yaymaya çalıştı.

Bütün ömrü Nûr-i Muhammedi’yi yaymakla geçti. Bu cihatla ömür geçirdi. Ömrünün son nefesine kadar bu yolda ve bu uğurda yürüdü, bununla mücadele etti.

1960 yılında vefatından sonra, ona tâbi olan yakınları, o zât-ı muhteremin izinden gitmeye ve yolunda yürümeye çalıştılar. Bir çok sahada hayırlı hizmetler yaptılar.

Fakat bu gidişat çok sürmedi. Kimi takvâ yolunu tuttu, kimi siyaset çukuruna düştü, kimi nam, şöhret yolunu tuttu, kimi de dünyaya daldı. “O abi, o abi...” dediler, cemaat dağıldı, paramparça oldular. Bu birlik ve beraberlikleri bir çok parçalara, gruplara ayrıldı. Bu büyük zâtın izinden gidenler kurtuldu. Çok azı onun izini takip etmek istedi. Ona uyanlar nurlandı, küfrü hoş görenler ise narlandı. Uyanlara “Nurcu”, ayrılanlara “Narcı” denilmesi bundandır.
F.G. Ve avaneleride işte bu narcılardandır, sapla samanı karıştırmanın bi manası yok..!!
 
Üst