Harra olayı – büyük katliam

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
[FONT=&quot]HARRA OLAYI – BÜYÜK KATLİAM
MEKKE VE MEDİNELİLERİN KATLİAMI – Kabe’nin yakılıp Yıkılması – Vahşet – Tecavüz -Yağma – Talan

Aralarında, Medine eşrafından Abdullah b. Hanzala, Abdullah b. Ebu Amr ve Münzir b. Zübeyr’in de bulunduğu bir heyet, Şam’a gidip Halife Yezid ile görüşmüşlerdi. Heyet, Medine’ye dönünce Yezid’in dinsiz olduğunu, içki içtiğini, çalgı çaldırdığını, yanında şarkıcı kadınlar bulundurduğunu, köpek ve maymun beslediğini vs. söyleyerek, kendisini halife olarak tanımadıklarını açıklamışlar; bunun üzerine Medineliler ayaklanarak henüz çocuk denilecek yaşta bulunan Medine valisi Osman b. Muhammed b. Ebu Süfyan’ı Medine’den sürüp çıkardıkları gibi, Medine’deki Emevîleri de Mervan b. Hakem’in evinde muhasara etmişlerdi.
Emevîlerin acele imdat istemeleri üzerine, Yezid, Müslim b. Ukbe’yi oniki bin kişilik bir ordu ile Medine ve Mekke halkını tepelemeye memur etmişti.
Müslim, Medine’de Kureyş’ten ve Ensardan binlerce kişiyi asıp kesmiş, şehri yağmaladıktan sonra Mekke üzerine yürümüş, Müsellel’e geldiğinde hastalanıp ölmüştü. Ölürken, Husayn b. Numeyr’i yerine bırakmıştı. O da mancınıklar kurdurarak Mekke’yi taşa tutmuş, Kabe’nin duvarları yıkılmış ve yakılmıştı.
(Ezrakî, Ahbânj M ekke, c. 1, s. 196-204, İtan Abdi Rabbih, Ikdu’l-ferfd, c. 4, s. 387-391 , Belâzurî, Ensâbu’l-eşrâf, c. 4, s. 42, Taberî. Târîh. c. 7. s. 3-5. M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 4/349-350.)
Kaynakların uzun uzadıya kaydettiklerine göre Medine’de gerçekleşen isyanın asıl sebebi sarayına yaptıkları ziyaret esnasında Yezid’in ahlaksızca yaşantı içerisinde olduğunu gördükten sonra Medinelilerin ona olan biatlerini geri çekmesi olmuştur.
İslâm Tarihçilerinden büyük çoğunluğu, Medinelilerin Yezid b. Muaviye’ye karşı isyan etmeleri ve sonrasında gerçekleşen Harra vakasında (63/683) dinî veya siyasî sebeplerin etkili olduğu görüşündedirler.
Studies in Jahiliyya and Early Islam kitabının yazarı Kister ise Medinelilerin isyanında dinî veya siyasi sebeplerden ziyade sosyo-ekonomik nedenlerin etkili olduğunu iddia etmekte ve bunu ilk dönem kaynaklarından olan ancak İslâm Tarihi araştırmacıları tarafından gözardı edilen kaynaklardan istifade ederek delillendirmektedir.
Olayın sosyo-ekonomik sebepleri:
Medine’deki isyanın gerçek sebebiyle ilgili olarak Yakubî’nin ‘Tarih’inde tamamen farklı bir bilgi yer almaktadır. Sorun aslında Muaviye’nin Medine’deki arazilerinin, tarlalarının, hurmalıklarının işlenmesi ve mahsüllerinin toplanması ile ilgilidir. Muaviye, bir çok bölgede bu tür mülkler edinmiş ve buralarda köleleri ya da kölelikten kurtulmuş mevali işçileri sistemli olarak çalıştırmaktaydı. Denildiğine göre Muaviye, zor kullanarak işçi çalıştıran ilk halife olmuştur.
Medine’liler valiye “Biz çok zor durumda kalıp açlıkla karşı karşıya gelince Muaviye bizim bu durumumuzdan istifade etmek istedi ve bizim arazilerimizi gerçek değerinin yüzde biri kıymetinde bir parayla satın aldı.” diyerek şikayetlerde bulunmuşlardı.
Bu arazi sorununa ilave siyasi bir sorun vardır ki o da Muaviye ölmeden önce oğlu Yezid’i halife yapmak istemiş, tüm bölgelerden biat edilmesine rağmen Mekke ve Medine’den biat gelmemiştir.
Yezid, Osman b. Muhammed b. Ebû Süfyan’ı Medine’ye vali olarak tayin edince Muaviye’nin Medine’deki arazilerinin âmili olan İbn Mîna, Osman b. Muhammed’e gelerek Medinelilerin daha önceki yılların aksine bu sene buğday ve hurma mahsulünü ve vergileri toplamasına engel oldukları hususunda bilgiler verdi.
Vali Osman b. Muhammed, bir grup Medineliyi yanına getirtti ve onları bu tür davranışları sebebiyle sert bir şekilde azarladı. Bu tavır Medinelileri çok kızdırdı.
Bir gün Medine’ye çokça yağmur yağdı ve halk yağmur sularını kendi tarlalarına akıtabilmek için koşuşturmaya başladı. Muaviye’nin Mevâlîsi de yağmur sularını Muaviye’nin arazisine bağlamak için harekete geçti. Bunun üzerine Medineliler, onlarla mücadele etmeye başladılar. Tansiyon yükseldi.
Kerbela katliamının haber alınmasıyla ipler tamamen koptu. Abdullah b. Zübeyr, Yezid’e olan biatini geri çekti. Çarşı halkı bir bayrak açarak onun mevâlîsi ile çarpışarak bazılarını öldürdü. Bu olay, Kerbela katliamının duyulmasından sonra bardağı taşıran son damla oldu ve Medineliler, vali ve Emevi oğullarına karşı isyanı başlattılar; onları Medine’den kovdular. Kovulan Emevi oğullarının geçecekleri yolları kayalarla tıkadılar.
Katliam:
Yezid’in ordusu Müslim b. Ukbe komutasında Medine’yi kuşatıp teslim olmaları için 3 gün mühlet verdi. 3. günün sonunda şehre saldırdı ve kısa sürede şehri teslim aldı. Üç gün boyunca şehir yağmalandı, talan edildi. Kadınlara, kızlara üç gün boyunca tecavüz serbest bırakıldı. Birçoğu ganimet olarak alındı. Mekke ve Medine’de onbine yakın insan katledildi.
Bu olaydan sonra aileler kızlarını evlendireceklerinde bekaret konusunda garanti veremiyorlardı. Harre katliamı da denilen bu olay İslam tarihinin yüz karası olarak nitelendi ve Kerbela’dan değil asıl bundan dolayı Yezid’e lanet edilmesi caiz görüldü.
Medine katliamından sonra Mekke kuşatıldı. Şehir mancınıklarla dövüldü. Bu saldırılar sırasında Kabe’nin duvarları yıkıldı. Ahşap kısımları ve örtüsü yandı.
1. Mekke kuşatması sırasında Yezid’in ölüm haberi gelince kuşatmaya son verildi ve Emevi ordusu geri çekildi.
Abdullah, harap olmuş Kabe’yi temellerine kadar yıktırıp yeniden inşa ettirdi.
Diğer taraftan Yezid’in yerine önce oğlu II. Muaviye’ye, iki ay sonra onun da ölümü üzerine Mervan b. Hakem’e biat ettiler. Emevi ailesinden iki yöneticinin art arda ölümüyle meydana gelen kargaşa döneminde Filistin, Humus ve Kınnesrin ordugâhları Abdullah b. Zübeyr’e biat etmeye hazırlandılar. Fakat Mervan b. Hakem, kısa zamanda duruma hakim oldu. Bu arada, Abdullah’ın Filistin’i almak için kardeşi Mus’ab idaresinde gönderdiği ordu başarısızlığa uğradı. Bu mücadeleler devam ederken, 7 Mayıs 685′te Mervan öldü ve yerine oğlu Abdülmelik geçti.
Karışıklıklar devam ediyordu. Müslümanlar ikiye bölündü. Hicaz ve doğu eyaletlerinde Abdullah b. Zübeyr, Suriye, Filistin ve Mısır’da Abdülmelik hakimdi. Diğer taraftan Hariciler de çetelerle Abdülmelik’e karşı savaşıyordu.
Karışıklıkları bastırıp duruma hakim olan Abdülmelik, hiç zaman kaybetmeden ünlü komutanı Haccac b. Yusuf’u bir orduyla Mekke üzerine gönderdi.2. Mekke kuşatmasında yine mancınıklarla Kabe saldırıya uğradı ve 2. kez büyük hasar gördü. Şehir direnmekteydi. Haccac, Abdülmelik’ten hem takviye birlikler göndermesini hem de gerektiğinde şehre şiddetli bir taarruzda bulunmaya izin vermesini istedi. Abdülmelik, 5 bin askerden oluşan takviye bir birlik gönderirken taarruz iznini de vermişti.Kuşatmanın altıncı ayında evlerde yiyecek bir şey kalmamıştı. Birçok mahallede bulaşıcı hastalıklar ortaya çıkmıştı. Haber gönderilemiyor, yardım gelmiyordu. Kaynakların çoğunda, kuşatma altında çok zor günler geçiren Müslümanların binek hayvanlarını, hatta hakaret amacıyla Haccac tarafından kendilerine mancınıkla atılan köpekleri bile yemek zorunda kaldıkları anlatılmaktadır.Yorulan, bıkan, açlıkla baş başa kalan bazı direnişçiler; Abdullah b. Zübeyr’in etrafından ayrılmaya başladılar. Bunların arasında Abdullah’ın oğullarının dahi bulunduğu kaydedilmektedir. Abdullah, durumun çok kötüye gittiğini ve başka bir çıkış yolu olmadığını görmüştü. Teslim olmak yerine ölümü tercih etti. Şehirde yaşanan faciaya bir son vermek ve daha fazla insanın ölmesini engellemek amacıyla bir çıkış hareketi yaptı ve vuruşarak öldü (1 Ekim 692).Adı, zamanla zulüm ve zorbalıkla özdeşleşecek olan Haccac; büyük bir vahşet ve gururla Abdullah b. Zübeyr’in başını kestirerek önce secdeye kapandı, daha sonra da onun başını Suriye’ye gönderdi. Haccac, haram ayda haram kılınan bir bölgede kan dökmekten, Allah’ın evini taşa tutmaktan ve Kabe’nin içine sığınan insanları bile katletmekten çekinmemişti.
Kerbela’dan sonra Mekke ve Medine katliamlarıyla Müslüman sahabenin kökü kazınmış sayılırdı. Geride sesi çıkacak, karşı koyacak, Müslümanlara önderlik yapacak kimse kalmamıştı.
Belki de karşı devrim tamamlanmıştı.

Kaynaklar:
Muhammed İbn Sa’d, et-Tabâkâtu’l-Kübrâ, V, 66;
Belâzürî, Ensâbu’l-Eşrâf, thk.,
Süheyl Zekkâr,-Riyad Ziriklî, Beyrut 1417/1996, V, 341;
Taberî, Tarihu’l-Ümem ve’l-Mülûk, Beyrut trz., IV, 371;
İbnü’l-Esir, el-Kâmil fi’t-Tarih, yay.
Carolus Johannes Tornberg, Beyrut 1399/1979, IV; 111-112;
Muhammed b. Hasan ed-Diyarbekrî, Tarihu’l-Hamîs fî Ahvâli Enfesi Nefîs, Dâru’s-Sadr, trz., II, 300;
İbnü’l-İmâd, Şezerâtu’z-Zeheb fî Ahbârimen Zeheb, thk., Abdulkadir el-Arnavut-
Mahmud el-Arnavud, Beyrut 1406/1986, IV, 283; Hudarî, Tarihu’d- Devleti’l-Ümeviyye, thk., Muhammed Osmanî, Beyrut 1406/1985, s. 461;
Muhammed Hüseyin Hudarî, Nakdu Kitabu fi’ş-Şi’ri’l-Câhilî, thk.,
Ali er-Rıda et-Tunûsî, Beyrut trz., s. 165; Julius Welhausen, Arap Devleti veSukutu, trc., Fikret Işıltan, Ankara 1963, s. 72İbn Sa’d, V, 66; Halîfe b. Hayyât, Tarih, thk.,
Ekrem Ziya el-Umerî, Riyad 1405/1985, s. 237; Belâzürî, Ensâb,V, 338;
Taberî, IV, 380;
İbn Abdirrabbih, el-Ikdu’l-Ferîd, thk., Muhammed Sâd Uryan, Kahire 1359/1940, IV,355; İbnü’l-Esir, Kâmil, IV, 102-103; Diyarbekrî, II, 300; Nüveyrî, Nihâyetü’l-Ereb fî Fünûni’l-Edeb, thk., Muhammed Rıfat Fethullah-İbrahim Mustafa, Kahire 1395/1975, XX, 486-487; İbnü’l-İmâd, IV, 283.
[/FONT]
 

alı

Yeni
Katılım
12 Eki 2006
Mesajlar
1,784
Tepkime puanı
51
Puanları
0
Bazı kaynaklarda 2. Muaviye( yezid in oğlu) nin zehirlenerek öldürükdüğü kaydedilmiştir...
Bu husus çok ilginçtir... Emevi hanedanı bir aile hükümdarlığından daha çok bir ideoloji hükümdarlığıdır. Emevi ideolojisi emevi de olsa ideoloji ye zarar verecek herkesi ortadan kaldırmaya çalışmıştır...
Emeğine sağlık @PUTKIRAN...
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
Emeviler çok zülüm yaptılar sonunda da yıkıldılar

Ebu müslim horasani hazretlerinin Emeviler için söylediği dizeler emevileri kısa ve net anlatıyor...

"Onlar dostlarının dostluklarından emin oldukları için düşmanlarına yaklaştılar, yaklaştıkları düşman dost olmadığı gibi uzaklaştıkları dostları düşman oldular bölyece yıkımaları kaçınlmaz oldu "


Ebu müslim horasani hazretleri abbasi hükümdarlığının kurulmasında büyük rol oynamıştı...
 

alı

Yeni
Katılım
12 Eki 2006
Mesajlar
1,784
Tepkime puanı
51
Puanları
0
Güncelleme...

Gundeme getirme nedenim bazı arkadaşlar Yezid i kurtarma operasyonuna başlamış ve gerçek tarihe ihanet etmiştir. ..
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Güncelleme...

Gundeme getirme nedenim bazı arkadaşlar Yezid i kurtarma operasyonuna başlamış ve gerçek tarihe ihanet etmiştir. ..

hangi müslüman, yezidi savunmuş veya sevmiş... amma derdin Hz. Muaviye ise bütün şiiler onun bastığı yere kurban olun...
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
Hilafeti saltanata çeviren adam, Müslümanların bölünmesini başlatan adam, Krallık ve saray oluşturan adam. En iyisini RABBİM bilir. Araştırın okuyun kıyas yapın ama geçmişe birşeyler demek için değil öğüt ve hisse almak için.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Hilafeti saltanata çeviren adam, Müslümanların bölünmesini başlatan adam, Krallık ve saray oluşturan adam. En iyisini RABBİM bilir. Araştırın okuyun kıyas yapın ama geçmişe birşeyler demek için değil öğüt ve hisse almak için.

Hangi adamı kastediyorsun?

Hz. Muaviyeyi mi?

Eğer onu kastediyorsan Hz. Osman evinde hapsedilirken, kendisine ve ev halkına su ve yemek verilmezken bunların da sebebi Hz. Muaviye miydi?
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
Hazreti osman onun akrabası ümeyye oğullarından Hazreti osmanı korumak için oğullarını gönderen kim? Sıffın ssavaşını çıkaran kim Hazreti osmanın kanını bahane ederek ümmeti ikiye bölen kim hazreti hasan nasıl zehirlenerek vefat etti. Lütfen tarihi tarafsız okuyun. Benim hepisine saygım var. Ama hisse almazsak birbirimize yaptıklarımızı düşman bile yapamaz. Daha efendimiz vefat ettiğinden 30 40 sonra Kabe mancınıkla taşlanmış kan akıtılmıştır. ALLAH c.c. bizlere doğruyu göstersin. Hidayetten ve tevhidden ayırmasın.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Hazreti osman onun akrabası ümeyye oğullarından Hazreti osmanı korumak için oğullarını gönderen kim? Sıffın ssavaşını çıkaran kim Hazreti osmanın kanını bahane ederek ümmeti ikiye bölen kim hazreti hasan nasıl zehirlenerek vefat etti. Lütfen tarihi tarafsız okuyun. Benim hepisine saygım var. Ama hisse almazsak birbirimize yaptıklarımızı düşman bile yapamaz. Daha efendimiz vefat ettiğinden 30 40 sonra Kabe mancınıkla taşlanmış kan akıtılmıştır. ALLAH c.c. bizlere doğruyu göstersin. Hidayetten ve tevhidden ayırmasın.

Yukardaki iletinde:

Hilafeti saltanata çeviren adam, Müslümanların bölünmesini başlatan adam,



Evet kimdir bölünmeyi başlatan, buyrun cevaplayın...
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
El bidaye ven nihaye (ibni Kesir)


Medineliler, Yezid'in emri dışına çıkıp ona asi oldukları ve onu hilafetten hal ettikleri zaman başlarına İbn Mutî ile İbn Haznele'yi geçirmişlerdi. Ona karşı çok- düşman oldukları halde Yezid'in sadece içki içtiğini ve bazı kötülükleri irtikab ettiğini söylemişler, ancak bazı Rafıziler gibi onu zındıklıkla suçlamamışlardı. Yezid, dinsiz ve zındık değildi, aksine fasık ve günahkardı. Fasıkın ve günahkarın -fitneye sebep vereceği ve anarşiye yol açacağı endişeyle- hal edilmesi caiz olmaz. Nitekim Harre vak'asında fitne meydana gelmiş ve anarşiye prim verilmişti.






Yezid, Medinenlerin üzerine kendisine itaatlarını sağlayacak bir adamı gönderdi. Onlara üç gün süre tanıdı, süre dolduğu halde itaat etmediklerinden onlarla savaştı. Harrelilerle savaşmak yeterli idi.

Ancak Yezid, Medine'nin saygınlığını üç gün süreyle hiçe sayıp Medine'de savaş yaptırmakla haddi aştı. Önceki kısımlarda da anlattığımız gibi bu sebeple büyük bir şer meydana geldi.


Abdullah b. Ömer ve peygamber ailesinden bir topluluk ahdi bozmadı ve Yezid'e bey'atlarından sonra da başka kimseye bey'at etmediler.


Nitekim imam Ahmed b. Hanbel, Nafi'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir:


"İnsanlar, Yezid'i hilafetten hal ettikleri zaman İbn Ömer, oğullarını ve aile efradını topladı. Teşehhüd getirdikten sonra şöyle dedi:
- İmdi biz şu adama (Yezid'e), Allah ve Rasûlünün yolunda gitmesi şartıyla bey'at ettik. Doğrusu ben, Rasûlullah (s.a.v.)'ın şöyle buyurdu*ğunu işittim: "Hıyanet yapan kimse için kıyamet gününde bir bayrak di*kilir ve; "Şu, falanın hıyanetidir." denilir. Allah'a ortak koşma dışında hıyanetin en büyüğü, kişinin Allah'la Rasûlünün yolunda gitmek şar*tıyla birisine bey'at etmesinden sonra bu bey'atını bozmasıdır." Sizden herhangi biri, Yezid'i hilafetten hal etmesin ve hiçbiriniz bu hususta aşırı gitmesin. Aksi takdirde benimle böyle yapan biri arasına kılıç gi*rer.



Medineliler, Yezid'in yanından döndükten sonra Abdullah b. Mutî ile arkadaşları, Muhammed b. Hanefiye'nin (Hz. Hüseyin’in oğlu) yanına giderek onu Yezid'i hal etmeye teşvik ettiler. Ancak o, gelenlerin bu isteğini kabul etmedi, îbn Mutî, ona: 'Yezid, içki içiyor, namazı kılmıyor, kitabın hükmü dışına çıkıyor." deyince Muhammed b. Hanefîye, onlara şöyle cevap verdi:
- Bu anlattıklarınızı Yezid'de görmedim. Oysa ben onun yanında bir süre kaldım. Onun namaza devam ettiğini, hayır ve iyiliği araştırdı*ğını, fıkhı sorduğunu, sünnete bağlı olduğunu gördüm.
- O, böyle yapmışsa, sana karşı riyakarlık için yapmıştır.
- O, benden korkacak veya benden birşey umacak durumda değildir ki bana karşı huşulu olduğunu göstersin. Onun içki içtiğini nereden biliyorsunuz, gördünüz mü? Eğer görmüşseniz demek ki, sizde onun ortaklarısınız. Görmemişseniz o zaman bilmediğiniz hususta şahitlik yapmanız size helal olmaz.
- Her ne kadar görmemişsek de onun böyle yaptığı gerçektir.
- Cenâb-ı Allah, şahitlerin sizin gibi görmeden konuşmalarına izin vermez. "Ancak hakkı bilip ona şahitlik edenler bunun dışındadır." (ez-Zuhruf, 86.) Ben sizin işinizde yokum.
- Belki de sen, senden başkasını başımıza emir yapmamızdan hoş*lanmıyorsun. Öyleyse seni başımıza emir yapalım.


- Beni kendisine karşı kışkırttığınız adamla savaşmayı, ne amiri*niz ne de memurunuz olarak helal saymıyorum.
- Ama babanla omuz omuza vererek bunlara karşı savaşmıştın.
- Babam gibi birini bana getirin. O zaman babamın idealleri uğru*na bunlarla savaşayım.
- Oğulların Ebu'l-Kasım ve Kasım'a, gelip bizimle bunlara karşı savaşmaları için emir ver.
- Eğer oğullarıma bu emri verirsem ben de savaşırım.
- O zaman bizimle beraber bulun ki, insanları bunlara karşı savaş*maya teşvik edersin.
- Fesübhanallah! Kendim yapmayacağım ve uygun görmeyeceğim bir işi yapmaları için insanlara emir mi vereceğim? Eğer böyle yapacak olursam, Allah için Allah'ın kullarına nasihat vermiş olmam.
- Seni buna zorlasak da mı yapmazsın?
- O zaman insanlara Allah'a karşı takvalı olmalarını emrederim. Yaratıcıyı gazablandırmak pahasına yaratılanı memnun etmemelerini söylerim.

Böyle dedikten sonra Muhammed b. Hanefî’ye çıkıp Mekke'ye gitti.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Ebu'l-Kasım el-Beğavî, Zeyd'in babası Eslem'in şöyle dediğini riva*yet etmiştir:




"İbn ömer, Ali b. Mutî ile beraber yanıma geldi. Yanıma geldiğinde ben: "Ebu Abdurrahman merhaba" dedim ve yanımdakilere de, "ibn Ömer için yastık koyun." dedim. Bunun üzerine bana dedi ki: Rasûlul*lah (s.a.v.) 'dan duyduğum bir hadisi sana nakletmek için buraya gel*dim. Rasûlulîah (s.a.v.)'m şöyle buyurduğunu işittim:


"Bir kimse elini itaattan çekerse, kıyamet gününde hüccetsız olarak gelir. Bir kimse cemaattan ayrılmış olarak ölürse o, cahiliye ölümü üze*re ölür."



Ebu Cafer el-Bakır dedi ki: "Ebu Talib ailesinden ve Abdülmuttalib oğullarından hiç kimse Harre savaşında bulunmadı."
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Medainî'nin rivayetine göre Müslim b. Ukbe, Ravh b. Zenbaıyı, Harre savaşını kazandıkları müjdesini Yezid'e ulaştırmak üzere adam gönderdi. Müjdeci, olup bitenleri Yezid'e haber verirken Yezid. Vay benim kavmimin haline!" diye feryat etti. Sonra Dahhak b. Kays Fihrî'yi çağırarak ona şöyle dedi:

- Medine halkının başına gelenleri gördün mü? Onları bu savaşa girişmeye zorlayan şey neydi? Dahhak da:



- Yiyecek ve para yokluğu, diye cevap verdi. Bunun üzerine Yezid Medinelilere yiyecek yüklenip gönderilmesini emretti ve onlara bol bol bağışta bulundu.


Bu da bazı Rafizilerin: "Güya Yezid, Medinelilerin ba*şına gelenlere sevinmiş ve öldürülmeleri sebebiyle de memnun olmuş*tur." gibi ortaya attıkları yalan iddiaların tam tersini göstermektedir.
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
Bırakın tarafgirliği Müslümanların bölünmesine ve kılıç çekilmesine O zamanki siyasetlerde tarihçilerde şimdikinin aynı çünkü biz insanın nefs taşıyoruz. Sahabe günah işlemez yaratılmadı. ALLAH hidayetten ayırmasın. Biz neredeyiz siz nelerle uğraşıyorsunuz. Kaldıki Halife varken halifeye baş kaldırmıştır. Ben şia felanda değilim tarafsız okuyun.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Müslümanca tavır:

Allah Hz. Aliden de Hz. Muaviyeden de razı olsun. Amin.
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
İşte onlar bir ümmetti (topluluktu), geçtiler gittiler! Onların kazandıkları kendilerine aittir, sizin kazandıklarınız da size! Ve size onların yaptıklarının hesabı sorulmayacaktır.

Ben Zaten sorulacak sorulmayacak demedimki!
Bu ayeti koyuyorsun ve ayeti yazmıyorsun.

Rahman Ve Rahim Olan ALLAH'ın Adıyla
Onlar geçmiş birer ümmettir. Kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından sorumlu değilsiniz.
Bakara 134

Sadece hisse alalım dedim. Hesabı soracak olan RABBUL alemindir. ALLAH c.c. hayırlı işler yapıp ümmetin önünü açan ve ümmete yol gösterenlerden razı olsun. Amin.
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
Kardeşim Ben sana sevme demedimki! Yapılan yanlıştan hisse almak başka sevmek başka adam celladını bile sever. ALLAH yolunda hizmet etmiş insanları RABBİM bizede sevdirsin. amin.
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Hz. Ali ve Muaviye'yi ne zaman denk göstermeye çalışmaktan vazgeçeceksiniz?
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Hz. Ali ve Muaviye'yi ne zaman denk göstermeye çalışmaktan vazgeçeceksiniz?

Hz. Muaviye Hz. Aliye denk değildir ama Hz. Muaviye sahabedir, vahiy katibidir. Hz. Muaviyeyi seven peygamberimizi sevdiği için sever. Allah için sever.
 
Üst