Kral Süleyman'a soralım isterseniz;
"Bunlar Yeruşalim’de krallık yapan Davut oğlu Vaiz’in sözleridir:
“Her şey boş, bomboş, bomboş!” diyor Vaiz.
Ne kazancı var insanın güneşin altında harcadığı onca emekten?
Kendi kendime, “İşte, bilgeliğimi benden önce Yeruşalim’de krallık yapan herkesten çok artırdım” dedim, “Alabildiğine bilgi ve bilgelik edindim.”
Kendimi bilgi ve bilgeliği, deliliği ve akılsızlığı anlamaya adadım. Gördüm ki, bu da yalnızca rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.
Çünkü çok bilgelik çok keder doğurur, bilgi arttıkça acı da artar.
Parayı seven paraya doymaz, zenginliği seven kazancıyla yetinmez. Bu da boştur.
Mal çoğaldıkça yiyeni de çoğalır.
Sahibine ne yararı var, seyretmekten başka?
Az yesin, çok yesin işçi rahat uyur,
Ama zenginin malı zengini uyutmaz.
Güneşin altında acı bir kötülük gördüm:
Sahibinin zararına biriktirilen
Ve bir talihsizlikle yok olup giden servet.
Böyle bir servet sahibi baba olsa bile,
Oğluna bir şey bırakamaz.
Annesinin rahminden çıplak çıkar insan.
Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider,
Emeğinden hiçbir şey götürmez elinde.
Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan.
Bu da acı bir kötülüktür.
Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten?
Ömrü boyunca büyük üzüntü, hastalık, öfke içinde
Karanlıkta yiyor.
Her şey duyuldu, sonuç şu:
Tanrı’ya saygı göster, buyruklarını yerine getir,
Çünkü her insanın görevi budur.
Tanrı her işi, her gizli şeyi yargılayacaktır, ister iyi ister kötü olsun."
"Bunlar Yeruşalim’de krallık yapan Davut oğlu Vaiz’in sözleridir:
“Her şey boş, bomboş, bomboş!” diyor Vaiz.
Ne kazancı var insanın güneşin altında harcadığı onca emekten?
Kendi kendime, “İşte, bilgeliğimi benden önce Yeruşalim’de krallık yapan herkesten çok artırdım” dedim, “Alabildiğine bilgi ve bilgelik edindim.”
Kendimi bilgi ve bilgeliği, deliliği ve akılsızlığı anlamaya adadım. Gördüm ki, bu da yalnızca rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.
Çünkü çok bilgelik çok keder doğurur, bilgi arttıkça acı da artar.
Parayı seven paraya doymaz, zenginliği seven kazancıyla yetinmez. Bu da boştur.
Mal çoğaldıkça yiyeni de çoğalır.
Sahibine ne yararı var, seyretmekten başka?
Az yesin, çok yesin işçi rahat uyur,
Ama zenginin malı zengini uyutmaz.
Güneşin altında acı bir kötülük gördüm:
Sahibinin zararına biriktirilen
Ve bir talihsizlikle yok olup giden servet.
Böyle bir servet sahibi baba olsa bile,
Oğluna bir şey bırakamaz.
Annesinin rahminden çıplak çıkar insan.
Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider,
Emeğinden hiçbir şey götürmez elinde.
Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan.
Bu da acı bir kötülüktür.
Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten?
Ömrü boyunca büyük üzüntü, hastalık, öfke içinde
Karanlıkta yiyor.
Her şey duyuldu, sonuç şu:
Tanrı’ya saygı göster, buyruklarını yerine getir,
Çünkü her insanın görevi budur.
Tanrı her işi, her gizli şeyi yargılayacaktır, ister iyi ister kötü olsun."