Hidayet Karaca ve 72 kahraman polis serbest!!!

  • Konbuyu başlatan TETKAY
  • Başlangıç tarihi

Son.Fedai

Kıdemli Üye
Katılım
12 Şub 2007
Mesajlar
6,367
Tepkime puanı
136
Puanları
63
Yaş
54
Konum
Gaziantep
Web sitesi
www.elibolyazilim.com

Yeni-OSMANLI

Yasaklı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
195
Puanları
0

Yahu sen bu kaset, tape işini gerçekten mi delil diye istiyorsun?
tape var diyen sensin, delil isteyince bana müfterilerin yalan kaynaklarindan masal haberleri gösteren sensin, ondan sonra birde utanmadan cümle alem biliyor diyor, neyi biliyor la neyi biliyor?
demekki sen binlerce ak koyun gibi sagdan soldan duydugun iftiralari yine Allahin arastirin emrine muhalif davranarak körü körüne inanmissin ve böylece binlerce insanin hakkina tecavüz etmissin, yaziklar olsun sana be !!!

Bak Allah ne diyor senin gibilere:

"Çünkü siz bu iftirayı, dilden dile birbirinize aktarıyor, hakkında bilgi sahibi olmadığınız şeyi ağızlarınızda geveleyip duruyorsunuz. Bunun önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki bu, Allah katında çok büyük (bir suç) tur. "
Nur suresi 15. ayet
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul
Diyerek müslümanları saf salak yerine koyup bir de



demiyorlar mı

Hayret birşey

Bu kadar körü körüne bağlılık

Şaşırmamak elde değil

Körü körüne bağlılık yok. Cemaate hizmet edenlerin şu an hemen hepsinin ya menfati var (kendisinin ya da yakınlarından birinin), ya cemaat açığını biliyor, ondan korkuyor... Yoksa tabanda menfaatsiz insan pek kalmadı gibi görüyorum, nadirattandır.
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
tumblr_mxmun96Dlj1slx273o1_400.gif


:clap2::clap2::clap2:
 

Son.Fedai

Kıdemli Üye
Katılım
12 Şub 2007
Mesajlar
6,367
Tepkime puanı
136
Puanları
63
Yaş
54
Konum
Gaziantep
Web sitesi
www.elibolyazilim.com
tape var diyen sensin, delil isteyince bana müfterilerin yalan kaynaklarindan masal haberleri gösteren sensin, ondan sonra birde utanmadan cümle alem biliyor diyor, neyi biliyor la neyi biliyor?
La sen ciddi soruyorsun

:) :) :)

Türkiyenin suriye politikasını kaydedip servis edenler,

İstanbul emniyet müdürünün kızının özelini kaydedip müdüre şantaj yapıp 2 gün ortadan yok edenler

Başbakanın odasına böcek koyanlar

Deniz Baykalı kaydedenler

CHP, MHP milletvekillerini kaydedenler

Terör örgütü dinlemesi diye binlerce, onbinlerce kişiyi dinleyenler

Yurtdışında bir server da onbinlerce ses, görüntü kaydına sahip olanlar

Bakanların konuşmasını kaydedip (makara olayı) servis edenler

ve bilumum diğerleri

Hayal heralde
 

Mahpeyker

Kıdemli Üye
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
4,456
Tepkime puanı
742
Puanları
0
Hırsızların haramilerin rezaların korkulu rüyası kahraman polisler serbet!!!

AKP rejimi ULUSAL YARGI AĞI UYAP'o kapattı. KARAR kuriye ile ceza evine ulaştırılıyor.

Yurt Atayün dahil 72 polis serbest

Dizi filmden terör örgütü yumurtlamaya çalışanlar çuvalladı. Sarayı korku sarmıştır. Bu gece rahat uyuyamaz..

Korkma titre..



http://i.hizliresim.com/g5nY1L.jpg[/img[/QUOTE]






[I][FONT=georgia]aman Allahim su kin ne nefrete bakar misiniz
ne kadar korkunc ...
sizin elinize bir firsat gecse demek ki yasin börü gibi hükümet
yanlilarini canice katledeceksiniz !?
ermeniler gibi canli canli derilerimizi yüzeceksiniz !?

vallahi de billahi de bu kin ve nefretten korkulur ... Allah ebediyyen size bu imkani vermesin... amin
[/FONT][/I]
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Gahramanlar çıktı mı ?

Ben hiç birini basın açıklaması yaparken görmüyorum.

Hanı, neredeler ?
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
aman Allahim su kin ne nefrete bakar misiniz
ne kadar korkunc ...
sizin elinize bir firsat gecse demek ki yasin börü gibi hükümet
yanlilarini canice katledeceksiniz !?
ermeniler gibi canli canli derilerimizi yüzeceksiniz !?

vallahi de billahi de bu kin ve nefretten korkulur ... Allah ebediyyen size bu imkani vermesin... amin

Hafazanallah fırsat geçse ellerine FIŞID cılar türer, kafa kesip Cihad (!) yapıyoruz diye ortaya fırlarlardı...
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,997
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Hafazanallah fırsat geçse ellerine FIŞID cılar türer, kafa kesip Cihad (!) yapıyoruz diye ortaya fırlarlardı...

Bunlardaki inanış sistemi hakikaten enteresan.

Tasavvuf ehlinin bir kısmındaki sapık inanış bunlarda da var.

Hoca efendi manevi alemde 40 larla 7 lerle görüşüyor filan.

Şuan ABD de ve bu cemaat içerisinde olan bir kardeşimiz anlatıyordu.

''Said Nursi İman adamıydı.

Hoca efendi Hayat adamı.

Birde şuan dünyada olan 6-7 yaşlarında bir çocuk var o da şeriat adamı.

O çocuk büyüyüp vazifeyi devraldığında tüm dünyaya şeriat hakim olacak.''

Bu sözleri hayretle dinledik.

Sonra yanımızdaki bir arkadaş ''Ulen ne diyorsun, bu çocuk vazifeyi teslim aldığında -Alın elinize kılıcı bize inanmayanları kesin dese kesecek misiniz.''

Güler misin ağlar mısın...

Körü körüne bir inanış var...

36599548-disapoint-reaction.gif
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Bunlardaki inanış sistemi hakikaten enteresan.

Tasavvuf ehlinin bir kısmındaki sapık inanış bunlarda da var.

Hoca efendi manevi alemde 40 larla 7 lerle görüşüyor filan.

Şuan ABD de ve bu cemaat içerisinde olan bir kardeşimiz anlatıyordu.

''Said Nursi İman adamıydı.

Hoca efendi Hayat adamı.

Birde şuan dünyada olan 6-7 yaşlarında bir çocuk var o da şeriat adamı.

O çocuk büyüyüp vazifeyi devraldığında tüm dünyaya şeriat hakim olacak.''

Bu sözleri hayretle dinledik.

Sonra yanımızdaki bir arkadaş ''Ulen ne diyorsun, bu çocuk vazifeyi teslim aldığında -Alın elinize kılıcı bize inanmayanları kesin dese kesecek misiniz.''

Güler misin ağlar mısın...

Körü körüne bir inanış var...

36599548-disapoint-reaction.gif


İşte şu andaki görüşlerden bile bunu anlayabiliyoruz.... :( Şuursuz insanlar güruhu oluşturma çalışmaları oldukça başarılı...
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Bir de bu Polisler neyin kahramanı???

Acaba soru çalarak başkalarının haklarına tecavüz ile o işlere sahip oldular bu badireler ondan mı başlarına geliyor?? Şayet böyle ise ne mutlu onlara cezalarının bir kısmını burada çekmiş olacaklar...
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,397
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
Tasavvuf ehlinin bir kısmındaki sapık inanış
Tasavvufu istismar eden bir kesim diyebiliriz lakin tasavvufun ehli olanlarda bir kısım diye bir ayırıma gitmek doğru olmaz!Ehil olanlarda sapıklık olmaz.Tasavvuf ehli bir bütündür bir kısım olmaz.
 

Ebu-Zer-1

Doçent
Katılım
10 Kas 2014
Mesajlar
575
Tepkime puanı
2
Puanları
0
HSYK'da Olağanüstü Toplanma Kararı
HSYK 2. Daire Başkanı Yılmaz, tutuklu şüpheliler hakkında tahliye kararı veren iki hakimle ilgili iddiaları görüşmek üzere olağanüstü toplantı yapma kararı aldıklarını bildirdi.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, "Paralel Yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu şüpheliler hakkında tahliye kararı veren iki hakimle ilgili iddiaları görüşmek üzere saat 14.00'te olağanüstü toplantı yapma kararı aldıklarını bildirdi.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca, "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan yürütülen soruşturma kapsamında, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından şüphelilerin tahliyesine karar verilmişti.


Kararın ardından, HSYK Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından denetim amacıyla 2 başmüfettiş görevlendirilmiş, denetim kapsamındaki inceleme ve soruşturma yetkilerine istinaden olaya el konulmuştu.


HSYK 2. Daire Başkanı Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu hakimler hakkındaki iddiaları görüşmek üzere, saat 14.00'te olağanüstü toplantı yapacaklarını kaydetti.
 

Ebu-Zer-1

Doçent
Katılım
10 Kas 2014
Mesajlar
575
Tepkime puanı
2
Puanları
0
HSYK'dan 29 ve 32. Asliye Ceza Mahkemelerinde İnceleme
"Paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu şüpheliler hakkında verilen tahliye kararına ilişkin 2 başmüfettiş görevlendirdiği bildirildi.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanı ve Adalet Bakanı Kenan İpek, yaptığı yazılı açıklamada, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesinin "paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan kişilerin tahliyesine yönelik kararının arından, HSYK Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından denetim amacıyla 2 başmüfettişin görevlendirildiğini, denetim kapsamındaki inceleme ve soruşturma yetkilerine istinaden olaya el konulduğunu bildirdi.


İpek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan yürütülen bir soruşturma kapsamında, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından şüphelilerin tahliyesine karar verildiğini anımsattı.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan basın açıklamasında, olayın gelişimi hakkında kamuoyunun bilgilendirildiğini belirten İpek, 10. Sulh Ceza Hakimliğinin olayın akabinde verdiği karar gerekçesinde de açıkça, "kararın görevsiz ve yetkisiz mahkemeler tarafından, usul hükümleri hiçe sayılarak verildiği ve yok hükmünde olduğu" gerçeğine dikkat çekildiğini belirtti.


Söz konusu karar ve basın açıklamasından, İstanbul 29. ve 32. Asliye ceza mahkemelerinin, hakimin reddi ve tahliye talepleri üzerine, soruşturma dosyalarını temin etmeden, şüpheliler hakkındaki isnat ve delilleri incelemeden, talep dilekçeleri üzerine işlem tesis ettiklerinin anlaşıldığını aktaran İpek, "Bu gelişmeler üzerine, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından denetim amacıyla görevlendirilen 2 başmüfettiş, denetim kapsamındaki inceleme ve soruşturma yetkilerine istinaden olaya el koymuşlardır. Kurul başmüfettişlerinin 29 ve 32. asliye ceza mahkemelerindeki incelemeleri halen devam etmektedir" ifadelerine yer verdi.


İpek, açıklamasında şunları kaydetti:


"Hiçbir kimse veya organın, kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisini kullanamayacağı anayasamızın 6'ncı maddesinin amir hükmüdür. Anayasanın bu açık hükmünü, görev ve yetkiye ilişkin usul hükümlerini hiçe saymayı yargısal faaliyet olarak nitelendirmek, yargı görevi yapanların suç işleme imtiyazının kabulü anlamına gelir. Hukuka aykırı karar ve işlem yapanların, bu fiil ve eylemlerinin hukuki bir sonucu bulunduğu kuşkusuzdur. Görevsiz ve yetkisiz mahkemeler eliyle ülkemizde bir hukuk kaosu yaratma girişimi olan bu son gelişme, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca yargıdaki paralel yapılanmayla ilgili alınan inceleme kararının isabetini göstermektedir. Millet adına kullanılan yargı yetkisi, hukukun, öznel yorumlarla hiçbir grubun zimmetine geçirilmesi anlamına gelmemelidir. Ülkemizdeki hukuk güvenliğini bozacak şekilde, örgütlü ve sistemli biçimde yargı yetkisinin yasa dışı çıkar ve amaçlar doğrultusunda kullanılması, hukuk çerçevesinde hak ettiği karşılığı mutlaka bulacaktır. Kamu düzeni, hukuk güvenliği ve toplumsal huzuru bozmaya yönelen her türlü girişim, başarısızlıkla sonuçlanacaktır."


AA
 

Ebu-Zer-1

Doçent
Katılım
10 Kas 2014
Mesajlar
575
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Tahliye Müzekkereleri İade Edildi
"Paralel yapı'' soruşturmalarından tutuklu şüphelilerin tahliyesine karar veren İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin tahliye müzekkereleri, infaz savcılığınca mahkemeye iade edildi.
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen tutukluların avukatları, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı İnfaz ve İlamat Bürosu nöbetçi savcısı Orhan Güldiker'e, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin ''yetkisi olmadığı halde'' tahliye kararı vermesinin ardından hazırlanan müzekkereleri işleme koyması için başvurdu.


Başvuruyu inceleyen savcı Güldiker, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen tahliye müzekkerelerinin, mahkemeye iadesine karar verdi.


Kararda, hakimin davaya bakamaması ve reddi hakimin davaya bakamayacağı hallerinin CMK'nın 22-23 maddelerinde düzenlendiğini anımsatılarak, yapılan düzenlemeye göre hakimin davaya bakamayacağı hallerin açıklandığı aktarıldı.


Somut olayda sanıklar hakkında iddianame düzenlenerek açılmış bir davanın söz konusu olmadığına işaret edilerek, şunlar kaydedildi:


"6545 sayılı yasanın 48. maddesi ile değişik 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri'nin Kuruluş, Görev ve Yetkileri hakkındaki kanunun 10. maddesi, kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere yürütülen soruşturmalarda hakim tarafından verilmesi gereken kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek amacıyla Sulh Ceza Hakimlikleri kurulmuştur. Yine aynı yasa kapsamında yer alan 11. madde de 'Asliye Ceza Mahkemeleri'nin görevlerini tanımlamıştır. Bu düzenlemeye göre, kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere Sulh Ceza Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere Sulh Ceza Hakimliği tarafından bakılır.' denilmektedir. Mahkememizin, 25 Nisan günü şüphelilerin tahliyesine karar verildikten sonra İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nin aynı gün şüphelilerin ayrı ayrı tutukluluk hallerinin devamına karar verildiği görülmüş olmakla şüphelilerin ayrı ayrı tahliyelerine ilişkin karar ve tahliye müzakereleri, yazımız ekinde bila infaz iade edilmiştir."


AA
 

Ebu-Zer-1

Doçent
Katılım
10 Kas 2014
Mesajlar
575
Tepkime puanı
2
Puanları
0
"75 Kişi Hakkında Verilen Tahliye Kararı Yok Hükmündedir"
İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin yetkisi olmadığı halde verdiği reddi hakim kararının "yok hükmünde" olduğuna karar verildi.
İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin yetkisi olmadığı halde verdiği reddi hakim kararının usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle "yok hükmünde" olduğuna, ayrıca İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nden "paralel yapı" soruşturmaları kapsamındaki tahliye talepli dilekçelerin istenmesine karar verdi.


Hakimliğin kararına ve "paralel yapı" soruşturmalarını yürüten savcıların dosyaları göndermemesine rağmen İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, soruşturmalar kapsamında tutuklu bulunan Hidayet Karaca ve polis müdürlerinin de aralarında yer aldığı kişilerin tahliyesine karar verdiği ortaya çıktı.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin hakimin reddi talebinin kabulüne ilişkin kararının iptali ve tahliye taleplerine bakmakla görevlendirilen İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin vereceği kararın yok hükmünde sayılmasına karar verilmesini talep etti.


Talebi değerlendiren İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nce, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin reddi hakim taleplerinin kabulüne karar verdiği, tahliye taleplerine bakmakla da İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'ni görevlendirdiği hatırlatıldı.


10. Sulh Ceza Hakimliği, kararında, "29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararın gerek 5271 sayılı CMK'daki usul hükümleri gerekse 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun ile 6545 sayılı yasayla getirilen yasal düzenlemelere göre usul ve esas yönünden açıkça yasal mevzuatımıza aykırı olduğu, hukuken geçersiz, uygulanabilirliği olmayan, diğer bir anlatımla yok hükmünde sayılan kararlar niteliğinde olduğu sonuç ve kanısına varılarak, yok hükmünde olan ve bu nedenle bu karara istinaden yapılacak işlemlerin de tamamen hukuka aykırı olduğu anlaşılmıştır" ifadelerine yer vererek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nun talebinin kabulünü kararlaştırdı.


Hakimlik, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği reddi hakim kararının usul ve yasaya aykırı, hukuken geçersiz, uygulanabilirliği olmayan ve yok hükmünde sayılması gereken bir karar olduğunun tespitiyle bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.


İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nce tahliye taleplerine bakmakla görevlendirilen İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nden de tahliye talepli dilekçelerin istenmesine karar verdi.


Hakimliğin kararına ve "paralel yapı" soruşturmalarını yürüten savcıların dosyaları göndermemesine rağmen İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, soruşturmalar kapsamında tutuklu bulunan Hidayet Karaca ve polis müdürlerinin de aralarında bulunduğu kişilerin tahliyesine karar verdiği ortaya çıktı.


Şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verildi


İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin "paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verdiği tahliye kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle "yok hükmünde" olduğuna ve bu nedenle şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.


AA
 

Ebu-Zer-1

Doçent
Katılım
10 Kas 2014
Mesajlar
575
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Tutukluluk Halleri Devam Edecek
İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin "paralel yapı" soruşturmaları kapsamında verdiği tahliye kararının yok hükmünde olduğuna, şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.
İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin "paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verdiği tahliye kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle "yok hükmünde" olduğuna ve bu nedenle şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin UYAP harici yazıldığı öğrenilen tahliye kararlarının iptali ile infaz edilmemesine ve şüphelilerin tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.


Talebi değerlendiren İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin UYAP harici yazıldığı öğrenilen tahliye kararları ile kararda belirtilen ve halen hazırlık soruşturmaları devam etmekte olan soruşturma dosyalarındaki tutuklu şüphelilerin tahliyesine karar verdiğinin tespit edildiğini kaydetti.


5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanun'un "Sulh ceza hakimliği" başlıklı 10. maddesine atıfta bulunan Hakimlik, söz konusu maddede "Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, yürütülen soruşturmalarda hakim tarafından verilmesi gerekli kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek amacıyla sulh ceza hakimliği kurulmuştur" ifadelerinin yer aldığını vurguladı.


Hakimlik, 5235 sayılı Kanun'un "Asliye ceza mahkemesinin görevi" başlıklı 11. maddesine de kararında yer vererek, bu maddenin "Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere sulh ceza hakimliği ve ağır ceza mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere asliye ceza mahkemelerince bakılır" şeklinde düzenlendiğine işaret etti.


İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, yasal düzenlemelerle birlikte değerlendirildiğinde hazırlık soruşturması devam eden soruşturma dosyalarında iddianamenin kabulüne kadar olan safhada hakim kararını gerektiren tüm işlemleri yapmak, kararları vermekle görevli ve yetkili olan İstanbul Adliyesi'ndeki tüm sulh ceza hakimlerinin reddine ve tutuklu şüphelilerin tahliye istemine ilişkin taleplerin asliye ve ağır ceza mahkemelerince değerlendirilmesinin hukuken yasal mevzuata göre mümkün olmadığını vurguladı.


Buna ilişkin verilen kararların da hukuken geçersiz olduğunu, uygulanabilir olmadığını ve diğer bir anlatımla yok hükmünde sayılan kararlar niteliğinde olduğunun aşikar olduğunu belirten Hakimliğin kararında, "Bu durumda İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kendi görev alanında olmadığı halde kendisini görevli ve yetkili görerek vermiş olduğu tahliyeye ilişkin kararın herhangi bir hukuki sonuç doğurmayan yok hükmünde sayılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır" denildi.


Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nun talebinin kabulüne karar veren Hakimlik, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği tahliye kararlarının açıkça usul ve yasaya aykırı, hukuken geçersiz ve uygulanabilirliği olmayan yok hükmünde sayılması gereken kararlar olduğunun tespiti ile bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.


"Paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tahliye talebinde bulunan tutuklu şüphelilerin taleplerinin ayrı ayrı reddine karar veren Hakimlik, İstanbul sulh ceza hakimlerince şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına ilişkin verilmiş olan kararların halen geçerli olduğunun tespiti ile şüphelilerin tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.


Başsavcı Salihoğlu'ndan açıklama


İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin soruşturma dosyalarını temin etmeden ve incelemeden halen başsavcılığa göndermediği kararlarla, "paralel yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan şüphelilerin tahliyesine karar verdiğini bildirdi.


Salihoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, halen kamuoyunun takip ettiği yetkisiz mahkemenin tahliye talebiyle ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen işlemlerle ilgili olarak kamuoyuna bilgi verilmesine Başsavcılıkça karar verildiğini belirtti.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nca yürütülen çeşitli soruşturma dosyalarında halen tutuklu bulunan şüphelilerin avukatları tarafından İstanbul muhabere nöbetçisi olan 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nden reddi hakim ve tahliye talebinde bulunulduğunu anımsatan Salihoğlu, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevine girmemesine rağmen soruşturma dosyalarını temin etmeden ve incelemeden 24 Nisan'da 2015/92 değişik iş sayılı kararla görevsiz ve yetkisiz olarak İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevlendirilmesine karar verdiğini kaydetti.


Salihoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:


"6545 sayılı kanunda bu konuda tahliye taleplerinin görevli ve yetkili mahkemesinin sulh ceza hakimlikleri olduğu açıktır. İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 24 Nisan günü 2015/92 değişik iş sayılı kararının Cumhuriyet Başsavcılığımızın talebiyle vermiş olduğu bu kararla İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nin 25 Nisan günü aldığı kararlarla İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği değişik iş sayılı kararın bu konuda karar verilmesine yer olmadığı kararıyla hukuken geçersiz olduğuna dair kararın verildiği ancak İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin soruşturma dosyalarını temin etmeden ve incelemeden halen Cumhuriyet Başsavcılığımıza göndermediği kararlarla tahliyeler yapılmasına karar verdiği ve bu kararları avukatlara tebliğ ettiği ancak bu karara karşı Cumhuriyet Başsavcılığımızca yeniden 25 Nisan günü yazıyla bu verilen kararların yerinde olmadığı ve infaz edilmemesi ve şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi istenmiş olup, İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nce verilen 25 Nisan gün 2015/847 sayılı karar ile İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen tahliye kararlarının hukuken geçersiz ve hükümsüz olduğu aşağıdaki şekilde; 'İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nun talebinin kabulüyle, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararların açıkça usul ve yasaya aykırı, hukuken geçersiz, uygulanabilirliği olmayan yok hükmünde sayılması gereken kararlar olduğunun tespiti ile bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararlarında belirtilen tutuklu şüphelilerin tahliyesine ilişkin taleplerinin ayrı ayrı reddine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'na ait soruşturmalardaki şüpheliler hakkında İstanbul sulh ceza hakimliklerince şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına ilişkin verilmiş olan kararların halen geçerli olduğunun tespiti ile şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına' belirtilerek karara bağlanmış olup, bu hukuki durum milletimize ve kamuoyuna saygıyla duyurulur."


AA
 

Ebu-Zer-1

Doçent
Katılım
10 Kas 2014
Mesajlar
575
Tepkime puanı
2
Puanları
0
"Elektrik Dağıtım Sektörünü Seçime Alet Etmesinler"

64092.jpg


Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, seçimlerde hiçbir sandıkta elektrik kesintisi nedeniyle oy sayılamaması durumu yaşanmadığını belirterek, "Elektrik dağıtım sektörünü buna alet etmesinler" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ELDER tarafından Ankara Bilkent Otel'de düzenlenen Ar-Ge Çalıştayı'nda konuşan Yıldız, seçimlerde her sandıkta görevlilerin bulunduğu belirtti.


Gerek Cumhurbaşkanlığı gerekse yerel seçimlerde hiçbir sandıkta elektrik kesintisi nedeniyle oy sayılamaması gibi bir durum yaşanmadığını belirten Yıldız, şöyle konuştu:


"Algının gerçeğin önüne geçirilmeye çalıştığı bir durum var. Bunu sektör temsilcileri bilmeli. Ben meselenin aslı nedir, çok iyi biliyorum. 15 bin 600 sandıktan birisi şikayetçi olmaz mı? Bu bizim demokrasimiz, geleceğimiz. Bu sadece enerji sektörüyle sınırlı değil. Bu Türkiye'nin bütün siyasi hayatıyla beraber gerçekleşen bir olay. O yüzden, gerek özel sektör gerekse kamu bu sorumluluğun bilincinde. Ama algının daha ötelere taşınmaya çalışılmasının, özellikle bir kısım partiler tarafından arkasına sığınılacak nesne olarak görülmesinin doğru olmadığı kanaatindeyim."


"Bizim sektörümüzü, özellikle elektrik dağıtım sektörünü buna alet etmesinler" diyen Yıldız, şunları kaydetti:


"Buradan özellikle bir kısım partilere çağrım olacak. Bizler Türkiye'yi geliştirmeye, büyütmeye çalıştıkça bir kısım komplikasyonların olacağının farkındayız. Değişim dediğiniz, büyüme dediğiniz böyle bir şey. Yaklaşık 8 yıldan bu yana büyüme hızı yüzde yarımlar civarında olan ülkeler var. Eksi yönde, yüzde yarımlar civarında olan ülkeler var. Ne bir tuğla koyması gerekiyor ne de bir taş eksiltmesi. Sistem kendi kendine işleyebiliyor ama Türkiye böyle değil. Önceki yıl 7 bin, geçen yıl 5 bin megavat yeni üretim tesisi kurulmuş. İçinde bulunduğumuz yılın ilk 4 ayında bin megavatı geçmiş, kurulu gücüyle beraber. Özellikle yüzde 95'i yerli kaynaklarıyla beraber olan bir ülkeden bahsediyoruz. 2015 yılını inşallah 4 bin megavatlık yeni bir tesisle, yeni bir kurulu güçle bitirmiş olacağız. Bir yıl içerisinde yaklaşık 15 ülkenin kurulu gücü kadar, Türkiye'ye yeni kurulu güç ekliyorsunuz. Yönetilmesi gereken bu değişim. Gerek TEİAŞ, gerekse ELDER ve EPDK, her yönüyle bu değişimin önemli bir parçası olacağız."


Türkiye'de mart ayı sonunda yaşanan yaklaşık 6 saati geçen kesintinin, kendileri için önemli bir ders olduğunu belirten Yıldız, "Gerek dağıtım hizmetlerinde gerekse iletim hizmetlerinde bunların mutlak doğru kurgulanması lazım" dedi.


"Seçimde elektrik sorunu yaşanmayacak"


Oturumun ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yıldız, genel seçim nedeniyle bütün idari izinlerin kaldırıldığını ve elektrik kesintileriyle ilgili sorun yaşanmayacağını söyledi.


Seçim döneminde olası elektrik kesintilerine ilişkin bir soru üzerine, bütün teknik detayların tek tek incelendiğini belirten Yıldız, "Bu arada bazı bakımı yapılması gereken hatlarımız var. Bazı semtlerimizdeki elektrik kesintileri, kontrollü yapılan bakım çalışmalarından dolayı oluşan kesintilerdir" dedi.


"Vaatleri ciddiye almıyorum"


Bakan Yıldız, muhalefetin dar gelirli vatandaşlara bedelsiz elektrik ve doğalgaz dağıtma vaadinin sorulması üzerine, "Bunları ciddiye almadığımı özellikle söylemem lazım. CHP'yi bu hesabı tekrar yapmaya davet ediyorum" yanıtını verdi.


İthal doğalgazın dağıtılmasının birçok açıdan doğru olmadığını söyleyen Yıldız, ithal edilen doğalgazın dağıtılmasını, yerli kömüre darbe olarak niteledi. Bakan Yıldız, "Biz iki milyon aileye fakir fukara kömürü dağıtıyoruz. yerli üretimimiz var, istihdamımız var, nakliyeleri var. Siz şimdi o kamyoncu kardeşlerime diyeceksiniz ki, siz nakliye yapmayın, biz ithal ettiğimiz doğalgazı dağıtacağız. Bu popülizmin ötesinde enerji politikalarına vurulan bir darbe demektir. Gerçekçi olacağız" diye devam etti.
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
fetulahçılar direniyor.... hukuk savaşı başladı. hayırlı olsun.

şimdi ayıkla pirincin taşını...

tahliye-edin-2704151200_m2.jpg



32 . Asliye Ceza Mahkemesi, tahliye kararında ısrar etti. Savcılığın gönderdiği dosyayı “Tahliye kararları yerine getirilsin” diyerek infaz savcılığına geri gönderdi.
Ayrıntılar geliyor…
İşte mahkemenin o kararı:
cdl9gsiuuaes5cq.jpg

Odatv.com

kaynak:
http://odatv.com/n.php?n=tahliye-edin-2704151200
 
Üst