Hz.İsa ve Hz.Mehdi (a.s) şu an gelmiştir, ancak gizlenmektedirler..

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Mehdi (a.s)gelmiştir.32 yıl olmuştur.Deccal ile şu anda çarpışmaktadır!!!.Deccal kendisi hindistandadır.84 yaşındadır.İnternetten bulabilirsiniz.Hz. İsa ise gelmek üzeredir.Yaşarsak biz ler göreceğiz.

Zümer 34: Rabbları katında diledikleri her şey, onlarındır. Bu, muhsinlerin (ihsan edenlerin) mükafatıdır.

Hidayet(3) abim,

inkar ettin, ettin ama sonunda ağzından kaçırdın.. Demek fikirlerinin tamamı sana ait değil.. Bu ifaden kesin olarak kanıtlıyor ki bir yerler ile irtibat halindesin.. Bunlar insanın kafasından uydurabileceği ayrıntılar değil! 32 yaş, Hz. İsa'ya az var filan.. Ya da sallıyorsun ve bu havayı veriyorsun..

Bunu ağzından kaçırdığına göre, hadi bakalım görevin; şimdi o zatın ismini açıklamak.. Eğer açıklamazsan, salladığını düşüneceğim ve ifade edeceğim..

Müslüman asla yalan söylemez!

(Sana sorularımın sayısı 10'u buldu.. Ya görmüyor okumuyorsun; ya da işine gelmiyor..)

 

HARIS

Asistan
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
406
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kuran’da 1956-1957 yılının ebcedini veren bir başka ayet ise Al-i İmran Suresi’nin 81. ayetidir:

Hani Allah peygamberlerden 'kesin bir söz (misak)' almıştı: "Andolsun size kitap ve hikmetten verip sonra size beraberinizdekini doğrulayan bir elçi geldiğinde, ona kesin olarak iman edecek ve ona yardımda bulunacaksınız." Demişti ki: "Bunu ikrar ettiniz ve bu ağır yükümü aldınız mı?" Onlar: "İkrar ettik" demişlerdi de "Öyleyse şahid olun, Ben de sizinle birlikte şahid olanlardanım," demişti. (Al-i İmran Suresi, 81)

Bu ayette geçen “... sonra size beraberinizdekini doğrulayan bir elçi geldi...” sözlerinin ebcedi “1956-1957 yılını” göstermektedir.

Kabe'de Kan Akıtılması (1979)

"Onun çıkacağı yıl, insanlar hacca, başlarında bir emir bulunmadan gidecekler... Hep birlikte Beyt-i Şerif'i tavaf edecekler, sonra Mina'ya indiklerinde birbirine saldıracak, hacılar soyulacak, kanlar Akabe Cemresinin üzerine akacak." (Kıyamet Alametleri, s. 168-169)

"İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler. Mina'ya indiklerinde büyük savaşlar olur. Öyle ki ayaklar kan gölü içinde kalır." (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 35)

Hadislerde "onun çıkacağı yıl" cümlesi kullanılarak, Mehdi'nin çıkış tarihinde Hac sırasında meydana gelecek bir katliama dikkat çekilmektedir. 1979 yılında, Hac sırasında gerçekleşen Kabe baskınında aynen böyle bir katliam yaşanmıştır. Çok ilginçtir ki bu kanlı Kabe baskını da ahir zamanın başlangıcının ve Mehdi'nin çıkışının diğer alametlerinin gerçekleştiği dönemin tam başında yani Hicri 1400 yılının ilk gününde, 1 Muharrem 1400 (21 Kasım 1979) tarihinde meydana gelmiştir.

Yine hadis-i şerifte kanların akacağından bahsedilerek öldürme olayına dikkat çekilmiştir. Baskın sırasında Suudi askerleri ile saldırgan militanlar arasında meydana gelen çarpışmada 30 kişinin öldürülmesi, bu rivayetin kalan kısmını da doğrulamıştır.

En Doğrusunu Allah c.c. Bilir...
 

zeyd&zeyd

Asistan
Katılım
10 Ocak 2007
Mesajlar
248
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
uzak diyarlarda
benim bildiğim kadarıyla hz.mehdi 40 yaşına kadar mehdi olduğunu bilmiyordur,bir grup alim onun gelişini araştırıp bulurlar,hz.mehdi kendisinin mehdi olmadığını soyleyip ağacın arkasına gizlenerek kacmaya çalışır fakat ağaç dile gelir ve mehdi a.s kendi arkasında saklandıgını soyler,bunun gibi bir kaç saklanma olayından sonra kendiside kabul eder mehdi olduğunu,onun belli başlı özellikleri vardır:
mesala kolları çok uzundur dizlerine kadar gelir hatta bazı rivayetlere göre parmak uçları dizlerini geçtiğini söyler,sağ ayagı diğer ayagına oranla biraz kısadır,bir başka bilgi h.z mehdi dunyaya zuhur ettiğinde dünyada teklonoji namına bir şey kalmayacaktır islamiyetin zaferi PEYGAMBER efendimiz(s.a.v)döneminde olduğu gibi tekrar kılıçlar elde edilecektir.
aslında fazla yazmak isterdim ama bu konu hakkında bu kadar yeter diye düşünüyorum.ALLAH bizi o günlerde o mubarek insanların ordusunda savaşmayı ve şehitliği nasip eder inşallah.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
İslami kaynakları asrın idrakine en sağlıklı bir şekilde asrın mücedditleri ve salih ulema sunabilir. Peygamber varisi ulemadan söz ediyoruz tabi. Sultan korkusu ile fetva verenleri kastetmediğimiz açık. Coğrafyamızda lütfu ilahi olan bir Üstadımız var ve bu konuda sabık islam tarihinde bütün mehdi rivayetlerinin süzgecini özetleyerek Mehdiyi tanımamıza zemin hazırlamıştır. Kendi çağını kış olarak, Mehdi çağınıda bahar olarak belirlemiş ve kıştan sonra hemen baharın başlayacağını müjdelemiştir. Üstelik Mehdinin şahsında odaklanma yerine Mehdi hareketinde odaklaşmayı tavsiye etmiş, her insana bu konudaki sorumluluğunu Mehdi beklentisi içerisine girmeden, yapması gereken ne varsa yapmasını tavsiye etmiştir. Üstadın Mehdi konusundaki değerlendirmelerini bırakıp, geçmiş rivayetleri yalnız başına ele alanlar sağlıklı bir sonruca ulaşamayacaklardır. Çünkü Mehdi konusunda sahih rivayetler olduğu gibi mevzu rivayetlerde mevcuttur. Bunun ayırdedilmesi ehil kişilerin işidir. Önüne her kitap konan kişinin değil. Üstad Bediüzzaman ise " Doğu tarafından bir nur doğacak, bidalar zülumatını dağıtacak diye buyurmuşlardır. Gel görki herşey nasip meselesi, bunuda hidayetten nasibi olan görür, olmayan ise gözüne gönlüne göre bir mehdi arayışına devam eder. Yahudilerin mesih beklemesi gibi. İnsanlar ailesini çoluk çocuğunu idare etmekten acizken, küfrün bütün boyutlarıyla hakim olduğu bir dünyada İslam Ahkamını yürürlüğe sokmanın ne demek olduğunu salim akıl sahibi olmadıkça anlayamayacaklardır. Mehdi haktır, ancak bizim için kim olduğundan ziyade, hareketinin hangfi hareket olduğu ve bizim bu hareketle ilişkimizin ne olduğu önemlidir. Mehdi hareketi bütün azameti ile ortadadır ancak kan görmemiş doğuştan körlere kırmızı tarif etmek imkansızdır. Selam fıtratı temiz ahiri imanla itmam olacak müminlere, lanette fıtratı bozuk, ahiri imandan nasipsiz olarak terki dünya edeckelere olsun.
 

Sakallı

Asistan
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
250
Tepkime puanı
32
Puanları
28
Yaş
49
Bir hoca efendiden...

"Mehdi Aleyhisselam gelmiş veya gelmemiş, bizim için muhim değil.
Muhim olan Mehdi Aleyhisselam geldiğinde biz O'na asker olabilecekmiyiz,
işte bunun için çalışmak lazım. O'na asker olmak için, geldiğinde hazır olmak
için..."


Vesselam...
 
Katılım
20 Eyl 2009
Mesajlar
23
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Hz.İsa ve Hz.Mehdi (a.s) şu an gelmiştir, ancak gizlenmektedirler..

Gizlendiğine göre gelmemesi gereken bir zamanda gelmiştir.
O zaman neden geldi?
Gelmeseydi zaten gizliydi.Niye zahmet buyurdular?

Harun Yahya ,Mehdi ve Hz.İsa sanılan kişiler hakkında yanılıyor.
 

aricev

Paylaşımcı
Katılım
21 Eyl 2009
Mesajlar
143
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Yaş
42
Ömer seyfettinin Mehdi isimli bir hikayesini hatırladım. Okursanız Güzel bir hikayedir.
 

MiHRiMaH

Son gülen... :/
Katılım
6 Ara 2006
Mesajlar
2,752
Tepkime puanı
769
Puanları
0
Konum
İstanbul...
Evet, gizlenmesine gerek yoktur tabii ki, fakat herşeyin bir usulü vardır, bu gizlilik, yetişme devresinin geçişi esnasında olan gizliliktir, Mehdi a.s. da doğacak ve büyüyecek... Ağaçta yetişmiyor... Belli bir yaşa(yanılmıyorsam 40 yaşına) geldiğinde de ortaya çıkacak...

Fakat onu, bunu Mehdi ilan etmek doğru değildir!.. Bekleyip görmek lazım... Şimdiden falcılığa lüzum da yok zaten!!!... Geldiyse de itikleyip, "hadi müminler zor durumda!" diye savaştıracak değiliz herhalde!... Herşey, Allah'ın takdiri iledir...
 
Katılım
20 Eyl 2009
Mesajlar
23
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Mehdi ve Hz.İsa gelirse nasıl tanıyacağız?:confused1:
Mehdinin alametleri diye söylenen şeylerle bu iş olmaz.Saçı şöyle kaşı böyle vs...deniyor.Hz.İsa körleri iyileştirdi,ölüleri dirilti gene inandıramadı.
Rivayetlerde gösterilecek bir mucizeden de bahsedilmiyor.
Bu iş nasıl olacak bilemiyorum.:thinking:
Saçı kaşı boyu tariflere uyuyor diye ben kimsenin peşine takılamam.
Çünkü sahtekarın biri hiç benzemese bile bir estetikle işi halleder.

Çünkü aynı numarayı abbasiler Ebu Muslime de çektiler.Mehdi budur dediler,mehdinin siyah sancağı altunda toplanın dediler emevileri yıktırdılar sonra Ebu Muslimi de yemeğe çağırıp öldürttüler.
Size de Mehdilik teklifi gelirse aklınızsa bulunsun.

 

misak

Profesör
Katılım
24 Eyl 2007
Mesajlar
1,691
Tepkime puanı
126
Puanları
0
gaybin bilgisi ancak Allah'ın katındadır. bu yüzden bu tür haberleri önemsememek lazım
 

reis

Kıdemli Üye
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
10,901
Tepkime puanı
414
Puanları
0
Konum
Karadeniz
Mehdi olağanüstü bir insan değildir.
Mehdi tıpkı Fatih Sultan Mehmet misyonunda birisidir.

Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fetheden komutan müjdesine nail olmak için çalışmıştır ve müjdeye nail olmuştur.

Mehdi de, ahirzamanda dağınık vaziyette bulunan ve zulüm altında inleyen İslam dünyasını toparlayıp, adaleti tesis edecek ve Mehdilik övgüsüne nail olacak olan kişidir.

Mehdi dindardır ama dini bir kimliği yoktur. Tıpkı Fatih Sultan Mehmet gibi bir emir sahibidir. Emir sahibi olmayanların hiç birisi Mehdi değildir, olamaz...
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Mehdi Aleyhisselâm herşeyden önce evlâd-ı Rasulullah'tan (seyyid) olacaktır. İşte aşağıdaki hadis-i şerif bunun delilidir.Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyorlar.----Kıyametin kopmasına bir gün bile kalsa, Allah-u Teâlâ o günü uzatarak benim soyumdan bir kişi gönderecektir. Adı adımın, babasının adı babamın adının aynısı olacak, zulüm ve zorbalık altında inleyen yeryüzünü huzur ve adaletle dolduracaktır.---- (Ebu Davud, Tirmizî)
 

ahmetkocal

Üye
Katılım
9 Kas 2009
Mesajlar
15
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Yaş
43
Gelmiş Seler kaynak söyleyin..Lütfen..

Sayın Harun YAHYA bey madem gelmişler kaynak söyleyin. Öle ortaya şüphe verici konular açmayalım bu arada Sizin Sözlerinize katılmıyorum çünkü söyledikleriniz biraz farklı Mehdi çıkacak ama gelmeyecek o dünyada önce doğacak sonra büyücek mehdi olcak ve müslümanları bi araya toplayacak Hz. İsa Aleyhiselam da inecek duyduğumuz bilgiler doğrultusunda..

Yalnız gizleniyorlar kelimesi tuhaf bişe şunu iyi bilinki Tam bir imanlı kişi Dünyaya meydan Okuyabilir bide onları düşün onlar asla korkmazlar onlar zaten kafirlerle mücadele için olcaklar iyi araştıralım ahırzaman alametlerinin bir çoğu çıkmış olabilir ama çıktı diye fetva veremessiniz ..Yanlış yazdıysam düzeltin beni lütfen ilginize Teşekkür ederim..

Cenabı mevla Fitneden fesattan cümle Ümmeti Muhammedi Korusun Amin..
 

elcevaz13

Profesör
Katılım
17 Şub 2008
Mesajlar
1,472
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
39
Web sitesi
www.herkul.org
Özrüm geçerli ama biraz erken oldu sanırım..

Google'dan çıkan sitelerin ilk yarısından fazlasına baktım..

Nur mensubu sitelerde verilen "Tılsımlar Mecmuası"nda tek kelime bile Mehdi konusu geçmiyor..

Ama diğer bir çok sitede bu "Tılsımlar Mecmuası"na atıf var ve bu atıflar Mehdi AS'a ilişkin.. :thinking:

Ben işin içinden çıkamadım.. Bari bir arkadaşım bu Mecmuanın tamamını veren bir site tavsiye etse.. Ya da elinde elektronik kitabı olan upload edip linkini ulaştırsa..
http://www.ittihad.com.tr/index.php?option=com_content&task=view&id=310&Itemid=30
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55

Bu bahsedilen Mecmuaya bir Ek (Zeyl) imiş ve not düşmüşler:

Tılsımlar Mecmuasının Zeyli, Maidet-ül Kur’an Risalesinden kısmen ve telhisen (kısaltılarak) alınmıştır.

Yani tamamı ve kendisi değil. Kısaltılmış, kimisi hariç bırakılmış bir özeti diyelim.

Peki neden kısaltılarak veriliyor diye sorsak? Acaba cevabı mümkün müdür? Yasal bir takım engellerden mi? Yoksa mahrem bilgiler midir?
 

elcevaz13

Profesör
Katılım
17 Şub 2008
Mesajlar
1,472
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
39
Web sitesi
www.herkul.org
Bu bahsedilen Mecmuaya bir Ek (Zeyl) imiş ve not düşmüşler:

Tılsımlar Mecmuasının Zeyli, Maidet-ül Kur’an Risalesinden kısmen ve telhisen (kısaltılarak) alınmıştır.

Yani tamamı ve kendisi değil. Kısaltılmış, kimisi hariç bırakılmış bir özeti diyelim.

Peki neden kısaltılarak veriliyor diye sorsak? Acaba cevabı mümkün müdür? Yasal bir takım engellerden mi? Yoksa mahrem bilgiler midir?
Yasal engelden ziyade mahrem olduğu için Üstadımız Hazretleri Tılsımlar Mecmuasının ahirine zeyl olarak koyduğu halde daha sonra çıkartmıştır diye düşünüyorum, çünkü Üstadımız Hazretleri diyor ki: Onların kanaatları onların Risale-i Nur’dan istifade cihetine faidelidir, zararsızdır; fakat Nur’un mesleğindeki ihlasa ve hiçbir şeye alât olmamasına ve dünyevi ve manevi makâmâtı aramamasına zarar verdiği gibi, Nurların muarızları her taifenin hususan siyasi taifenin tenkidine ve hücumuna vesile olabilir. Onun için ben bu müdakkik kardaşımızın risaleciğinin bir kısmını ve bazı cümlelerini kaldırmakla bir parça ta’dil ettim. Siz tam ta’dilat yapınız ve size gönderdim. Tılsımlar Mecmuasının âhirinde yazılsın. Bâki kalan kısmını da şahsıma ait kıs*mını kaldırıp, bakiyesini ta’dil ederek belki size göndereceğiz.
Mustafa Sungur Abi bir hatırasında bu eserle ilgili şöyle diyor: Bir gün hapiste Üstadımız, Ahmet Feyzi Ağabeyin temyize yazdığı lahiyasında bu istihraçlarla fazla meşguliyet yerinde Nur'ların yazı ve dersine ehemmiyet vermesini ihtar etmişti. Buna karşı Ahmet Feyzi Ağabey boyun büküp Hz. Üstada şöyle bir pusula göndermişti. 'Üstadım, bütün dünya seni inkâr edecek, sen de onları teyit ve takviye edeceksin ve illâ bu Ahmet Feyzi, senin son memur-u Rabbani olduğunu bütün dünyaya ilan edeceğim. Talebeniz Ahmet Feyzi Kul' diye yazmıştı.
Yani bu eser has dairedeki talebelerin Üstadımıza karşı Hüsn-ü zanlarını Ayat ve Hadislerden yaptıkları tahriclerle isbatından ibarettir, şu an ittihad yayınlarında müstakil olarak basılıyor isterseniz alabilirsiniz.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Mustafa Sungur Abi bir hatırasında bu eserle ilgili şöyle diyor: Bir gün hapiste Üstadımız, Ahmet Feyzi Ağabeyin temyize yazdığı lahiyasında bu istihraçlarla fazla meşguliyet yerinde Nur'ların yazı ve dersine ehemmiyet vermesini ihtar etmişti. Buna karşı Ahmet Feyzi Ağabey boyun büküp Hz. Üstada şöyle bir pusula göndermişti. 'Üstadım, bütün dünya seni inkâr edecek, sen de onları teyit ve takviye edeceksin ve illâ bu Ahmet Feyzi, senin son memur-u Rabbani olduğunu bütün dünyaya ilan edeceğim. Talebeniz Ahmet Feyzi Kul' diye yazmıştı.

El Cevaz13 kardeşim. Peki, Ahmet Feyzi Ağabeyin sözüne karşı Üstadınızın cevabı ya da tavrı ne olmuştur?
 

elcevaz13

Profesör
Katılım
17 Şub 2008
Mesajlar
1,472
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
39
Web sitesi
www.herkul.org
El Cevaz13 kardeşim. Peki, Ahmet Feyzi Ağabeyin sözüne karşı Üstadınızın cevabı ya da tavrı ne olmuştur?
Benim iktibas ettiğim yerde Üstadımız Hazretlerinin bizzat buna verdiği cevab yazılmamış amma verebileceği cevabı daha önce verdiği şu cevablardan tahmin edebiliriz:
53: Nur şakirtlerinin bazıları ona bir mehdîlik de tevcih etmişlerdir.
İtiraznamemde kat'î hüccetlerle onun bu hatâsı reddedilmiş. Hem hiçbir vakit, değil böyle büyük makamları, belki küçük medih ve hüsn-ü zan ile nefs-i emmâresine bir benlik vermemek için reddettiği mahkemelerde de görülmüştür. Şualar | On Dördüncü Şuâ | 358

Bazı emârelerle bildim ki, gizli düşmanlarımız Nurun kıymetini düşürmek fikriyle, siyaset mânâsını hatırlatan mehdîlik dâvâsını tevehhüm ile, güya Nurlar buna bir âlettir diye çok asılsız bahaneleri araştırıyorlar. Belki benim şahsıma karşı bu işkenceler, bu evhamlarından ileri geliyor. Ben o gizli zâlim düşmanlara ve onları aleyhimizde dinleyenlere derim: Hâşâ! Sümme hâşâ! Hiç bir vakit böyle haddimden tecavüz edip İmân hakikatlerini şahsiyetime bir makam-ı şan ve şeref kazandırmaya âlet etmediğime bu yetmiş beş, hususan otuz senelik hayatım ve yüz otuz Nur Risaleleri ve benimle tam arkadaşlık eden binler zatlar şehadet ederler. Şualar | On Dördüncü Şuâ | 336
54: Müceddidlik ve büyük makamlar veren şakirtlerinin hitabelerine, enâniyet ve tefahura olan meyli icabı itiraz etmeyerek bu teveccühleri kabul ettiği göz önündedir.

Bu hatâsında kaç vecihle iftira var olduğu itiraznamemde ve bu cetvelde kaç yerde ispat edilmiştir. Şualar | On Dördüncü Şuâ | 358


Benim Üstadım daima diyor ki: "Ben bir neferim, fakat müşir hizmetini görüyorum. Yani, kıymet bende değil, belki Kur'an-ı Hakimin feyzinden tereşşuh eden Risale-i Nur eczaları, bir müşiriyet-i maneviye hizmetini görüyor."
Üstadımı kızdırmamak için, şahsını sena etmiyorum.
Şamlı Hafız Tevfık
Sikke-i Tasdik-i Gaybi | Risale-i Nurdan Parlak Fıkralar ve Bir Kısım Güzel Mektuplar | 17


 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
Abilerim,

Öğrenmek maksadıyla çok açık soruyorum:

1- Üstad Said Nursi Hazretleri öyle ya da böyle, ahir zamanda mutlaka geleceği bildirilen Mehdi midir? Değil ise Mehdi AS ile ilgili olan bağı nedir?

2- Bugün bir çok cemaatte, Mehdi AS ile ilgili kendi yakınlarından "filan şahıstır" dediklerinin gizli ya da aşikar haberlerini alıyoruz.. Net'te biraz dolaştığınızda dahi 4-5 Mehdi ile tanışmanız mümkün..

Mehdi AS. hangi cemaatin içinden çıkacaktır? Ya da cemaatlerden bağımsız mı olacaktır? Bunlarla ilgili olarak sahih ahbar ve bilgiler var mıdır? Bu ahbarın yazılı olduğu eserler mevcut mudur? Mevcut ise isimleri nelerdir?

3- Tanıdığım bir çok Meşayihin bağlıları, kendi Delillerine dayanarak Mehdi AS'ın henüz teşrif etmediğini, ama mutlaka teşrif edeceğini bildiriyorlar.. Mehdi AS'ın henüz gelmediğini, ama mutlaka geleceğini söyleyen başka Meşayıhlar ya da cemaatler var mıdır? Ya da tersini söyleyenler var mıdır?

Lutfedip cevaplarsanız şimdiden Allah razı ola..

Bu soruyu başka bir başlıkta sormuştum.. Bir kardeşimin ricası üzerine buraya alıyorum..


Hocam benim kanaatimce mehdidir...
Kitabin da bu fikrimde etkisi oldu zaten...
Bu konu uzerinde konusmak ikimiz adina da birşeyler kazandıracagina pek inanamiyorum...
Ama risale-i nurları bol bol okursak ve bilakis ustad hazretlerinin talebelerinin sohbetlerini dinlersek Ustad Hazretlerini şanına yakışır şekilde daha iyi anlayabiliriz...

Beyefendi, ya "O ileride gelecek acib (hayret edilecek) şahsın bir hizmetkarı ve ona yer hazır edecek bir dümdarı (ordunun en arkasından gelen emniyeti sağlayan birliği) ve o büyük kumandının pişdar (öncü) bir neferi olduğunu zannediyorum." diyen üstad yalancıdır, ya da siz hata ediyorsunuz.

Zira "risalelerdeki sarih ifadeler tevil edilemez!!!Tevil edilirse tevil edilmeyecek hiçbirşey kalmaz" (Hasan Akar)

Not: Üstadın yalancı olmadığına biz şahitlik ederiz.
 
Üst