Kediyi tuvalette katletti ...

ANTALYA’nın Alanya İlçesi’nde bir restoranın tuvaletindeki kulezetin içinde bacakları kırılıp, gözleri oyulmuş olarak öldürülmüş bir kedi bulundu. Güvenlik kameralarından kediyi katleden kişiyi tesbit eden polis, şüphelinin yakalanması için çalışma başlattı

Aranılan kişi :
http://i.milliyet.com.tr/568x337/2012/06/19/kediyi-tuvalette-katletti-2368071.Jpeg

Olay önceki gün Keykubat Caddesi’ndeki bir restoranda ait tuvalette meydana geldi. Restoran çalışanlarının yemek artıklarıyla beslediği sokak kedisi su içmek için tuvalete girdiği sırada kimliği belirsiz 50-55 yaşlarındaki bir kişi tarafından yakalandı. Kedinin bacaklarını kırıp gözlerini oyan kimliği belirsiz kişi klozete atarak boğdu. Yaklaşık 20 dakika sonra tuvaletten çıkan saldırgan kayıplara karıştı.
Tuvaleti temizlemek için klozetin kapağını kaldırılan restoran çalışanları uzun süredir besledikleri kedinin ölüsü ile karşılaştı. Olay yerine polisi çağıran personel, güvenlik kameralarının kayıtlarını inceledi. Kimliği belirsiz bir kişinin kediyi takip edip peşinden tuvalete girdiği belirlenirken, zanlının kediyi katlettikten sonra tuvaletten çıkarak uzaklaştığı anlaşıldı. Kediyi bulunan işyeri çalışanı Mustafa Yumoş, "Olaydan çok etkilendim. Bunu yapan insan olamaz" diye sitem etti. Kamera görüntülerini incelemeye alan polis zanlıyı yakalamak için soruşturma başlattı.


http://gundem.milliyet.com.tr/kediy...em/gundemdetay/19.06.2012/1556063/default.htm

lanet olsun ona

Sataniste ne gerek var böyle bir şey için? İnsan "mazlumiyetini alay, hased, öfkeyle karşıladı mı", eşyaya ve küçük hayvanlardan böceklerden başladı mı, bir gün onu tutacak bir güç de bulamazsın. İşte aynen öyle de, insandaki iç bozunma ve yozlaşmanın işaretleri için ne insan öldürmesine ne kedi öldürmesine gerek yok.

Hiçkimse cinayete de kediden başlmaz önce eşya ve hadiselere yaptığı rekabet gıbta kıskançlıkla okumaya başlar, haset ve kinle devam eder.

Satanisttir matanisttir zanlarının (hatta öyleyse "gerçeklerinin") olayın derinliğine nüfüz etmede (eğer istenen buysa!) HİÇBİR hükmü yoktur! Hatta saptırıcıdır: Onlar diye bir taife uydurup, aynen matılı gibi, nefsin tekamül özrü ve kabahati kaçırılıyor. Ve Odak noktası kayıyor. bakışlar isabetsizleşiyor. Çözümü inkar etme noktasına kayıyor; cezayı (o da ne olabilir ki bir kaç azar, birkaç söz!) takip etmeye koyulunuyor!

Ne suç ne ceza bilen ceza da veremez, suç da bilemez, hiç bir şeyden de anlamaz!

Zaman zaman Polise yükleniliyor; işi yok zaten gitsin olmayan satanistleri avlasın!! Aileye bir şey yok! canısı ciğerisi evladısı besleyesi; "bir başının gözünün üstünde", "bir ayağının altında" zıvanadan çıkması!

Hayır hayır ben inanamıyorum bu "bebek, çocuk ve evlat yetiştirmek" o kadar basit değildi ki; Yoksa "satanistlerin kedi ayini olsa(ne demekse)" bunun gerçekten daha mı karmaşık ve zor bir iş olduğu sanılıyor?! Topluma, daha mı romantik ve şefkatli geliyor bu SENARYO, azan nefsin kendi GERÇEK aldanma serüvenine göre?! Öyleyse birin yaptıklarının ictimasıyla topluca yapılması arasındaki ilişkiyi de görmez olur insan! sora tek tek "fail"e ve serüvenine değil "onlar"a gözü takılır! INSAN Eşya veya silah gibi şuursuz DEĞİLDİR! ki "onlar onlar" yüzünden, "failin ve onu yetiştirmeyenlerin" yegane suçu olmadan suistimal edebilsin! (Alın size başkalarını körü körüne taklidin sayamadım kaçıncı madde.)

Şeytanın nefsini istila etmesi için insanın "kendi elisiyle işlenmiş iç haysiyetsizliği" yeterlidir.

Zihniyet önce yemek adabı muaşeretin manzumalerine göre bulanır.
Yani nimete, ihsana, ve insan için yine iyilik olan necasete ve sonra canlıyı anlamlandıramamakla... Sonra tedbir usulü geliştiremeyip zıvanadan çıkmakla...

Sonra eşyaya bakışa, şikayete göre bulantı tekrar tekrar artmış olur. Bu esnada kimse içte gelişen haysiyetsizliği göremez kolay kolay. Başta kendisi. Zira 7 yaşına kadarki insanın, ne dinle ne yüklenmekte olan amellerle ilgisi kaçırılmıştır!

Sonra hayvanlara da sıra gelir. Sonra tüm insanlığa, zaten içte gerçekleşmekte olan zarar, caniliklerle devam edebilir. Veya edemez artık olan olmuştur. belki daha da ilerlemez. Son halden geri dönüşü zordur. Rehabilite gerekir.

Hayır hayır, bu basit bir canlıyı, "nefsi müdafa ile" öldürmek değil, "keyfi, ciğeri ve hasedi müdafa" ile katletmek gibidir!

Baknız olayın yapılışından... normal bir olay değil.! Eğer zorlukları; vesveseleri göğüslemek, talim etmiş olmak öğretilse, kabullense insan, "tedbir ilimleri" kendisine gösterilirdi ve böyle bir yola umulurdu ki kolay kolay sapamazdı!

Nasihati küçmseyen ve "aşırılık ve fenalıklar içinde insanı yetiştiren aile"ye, zekatı vermeyen/faize dalan, çalışanını eşekleştirerek maymunlaşan, Eşya ve canlıya sonra olaylara bulanık bakan mal mülk sahiplerine yazıklar olsun! Daha önemli oyalantıları yüzünden bunların üstünde düşünmeyen üst bakış otoritelere de teessüfler olsun!

cehennemlik.....
kuyusunu derinleştiriyor..