'Kör' operasyon (Rus Uçağı)

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
'Kör' operasyon

Allah rahmet eylesin, HOCAM anlatmıştı...
Uzun süren sohbetlerimizin birinde keyif alarak mutluluk içinde aktarmıştı... "Amerikan filminde kumarbazlar poker oynar.
Oyunculardan kovboy olanı sürekli kaybederken diğerleri kazanır. Durum öyle bir hale gelir ki kovboyun önünde tek kuruş kalmaz. Karşısındaki adamların önündeki dolarlar kamyonla bile taşınmaz hale gelir... Kovboy sinirli, kazananlar ise çok keyiflidir. Son el oynanır. Kovboy şansızdır. Yine kaybeder. Karşı taraf günündedir ve son parayı da alır, önüne çeker.
Tam paralar çuvallara indirilecekken kovboy ayağa kalkar. Silahına davranır. Kazananlar kaybetmiştir. POKER, kuralları içinde olmayan bir şekilde son bulmuştur.
Kazandıklarını sananlar canlarından da paralarından da olmuştur. POKER oyundu! Ama hayat oyun değildi! Güçlü olan kazanırdı..."
Gerçekten hocamın dediği gibi dünya oyun masasıydı...
Etrafında, parayı elinde tutan MAVİ KANLILAR, Çin, Avrupa, Japonya, Rusya ve Amerika vardı...
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra YENİLEN Almanya ve Japonya inanılmaz bir ekonomik mucizeye imza atıyor ve fırlıyordu! Amerika yendiklerini yüceltiyordu. Garip değil mi? Biz buna Alman ya da Japon harikası diyorduk. Şaka gibi! İşte bu masadaki OYUN giderek sona yaklaşıyordu. Masada SİLAHA DAVRANACAK iki ülke Amerika ve Rusya'ydı! Ama başka sürprizler de vardı!
İşte Türkiye'nin düşürdüğü Rus SU-24 tipi uçak bunlardan biriydi.
Defalarca uyarılmasına rağmen sınırlarımıza geliyor, ilerliyor, bombalıyor ve dönüyordu. Uçağın düştüğü gün de böyle oldu. O kadar rahat hareket etmelerinin nedeni ne olabilirdi? Bu özgüven nereden kaynaklanıyordu?
Daha önemlisi Putin niçin "ARKAMIZDAN VURULDUK" diyordu! Türkiye'nin de Amerika'nın da daha önce jetleri düşürülmüştü.
Bu tepkinin altında yatan gizli gerçek neydi?
Türk işadamları gözaltına alınıyordu. Yolcular havalimanlarında saatlerce bekletiliyordu. Türk mallarına ambargo başlıyordu. Vize geri geliyordu. Dünyaca ünlü Saint Petersburg Ballet Theatre Türkiye'ye gelmekten vazgeçiyordu. Rus futbol takımları Antalya'ya kamp yapmak için gelmeyeceğini açıklıyordu...
Dahası Moskova ÖZÜR bekliyor, sorumluluk gereği Putin'i arayan Erdoğan cevap alamıyordu.
Arkasından Kremlin "Görüşme olmayacak!" açıklaması yapıyordu! Putin'i ve Moskova'yı kızdıran neydi? Sınır ihlali yapan özür dilemiyor, ÖZÜR bekliyordu!
Bu da yetmiyor, ilişkileri durduracak noktaya getiren adımlar atıyordu! NEDEN? Sadece bir SU-24 savaş uçağı için bunlar yapılabilir mi? Abartılı değil mi? DEĞİL! Çünkü o düşürülen savaş uçağı bildiklerimizin ötesinde bir anlam taşıyordu!
Bunu da Amerikan Hava Kuvvetleri'ndeki İSTİHBARAT subayı açıklıyordu! Ayrıntılarla hem de... "Rusya son yıllarda gizli gizli yürüttüğü çalışmalarla Amerika'yı fena halde sıkıştırdı. Bildikleri sınırlı olduğu için gerekli adımı atamıyordu. Ama Ruslar'ın elinde büyük bir koz olduğu SU-24'ün düşmesinden önce ortaya çıktı.
Ruslar, Amerikan HAVA, DENİZ, KARA birliklerini, silahlarını KİLİTLEYEBİLİYORLARDI! Yeni teknolojileri bu imkanı sağlıyordu. Ruslar'ın Suriye'ye gelme nedenlerinden biri ve en önemlisi buydu! Yeni teknolojiyi burada ve Akdeniz kıyılarında deneyeceklerdi.
Amerika, Türkiye ve İsrail uçakları da, birlikleri de oradaydı. Denizde de vardılar. En uygun bölge savaşın yaşandığı, terör örgütlerinin cirit attığı ORTADOĞU ve Suriye topraklarıydı. Geldiler...
Ruslar bu teknolojiyi sadece İKİ KEZ KULLANDILAR...
İlkinde Rus uçakları bölgede izinle "SORTİ' yaptı. Herkesin bu uçaklardan haberi vardı. Ancak bir anda bölgede garip şeyler oldu. Rusya dışındaki ülkeler kendi aralarında ve kendi içlerinde konuşamaz hale geldi. İletişim kesildi. Bir anda bütün frekanslar iptal edildi. Geçici bir yıkım yaşandı.
Açık tek HAT bırakıldı. Daha doğrusu kaldı. Ancak Ruslar'daki bu teknoloji bu HAT içindeki konuşmaları da anında alıyor ve ilgili birimlerine aktarıyordu.
Mesela iki pilot kendi aralarında konuştuğu an RUS PİLOTLAR bunu dinliyordu! İnanılmaz bir adımdı bu! Ortadaki garip durumu sezen ülkelerden biri olan İSRAİL bunu çözmek için harekete geçti.
Suriye içindeki RUSYA'nın kontrol ettiği sahaya defalarca sorti yaptı. Amaç Ruslar'ın elindeki bu teknolojiyi anlamak, çözmek ve mümkünse ele geçirmekti. Çünkü Ruslar izinle yaptıkları SORTİ sonucunda Amerikan ve İsrail'in BİRLİKLERİ KÖR OLDU, UYDU YAYINLARI KESİLDİ, EKSİKSİZ BÜTÜN RADARLAR DEVREDEN ÇIKTI! Gücün Rus uçaklarından geldiği anlaşılmıştı. Bunun üzerine İsrail jetleri defalarca bölgede uçtu.
Bunlardan birinde önemli İKİ RADARI bulunan İsrail jetleri karşısındaki Rus uçaklarına ulaştı.
Sistemine girmeye ramak kaldı.
Bunu gören Ruslar, anında birkaç uçağı kaldırıp hemen İsrail jetlerinin peşine düştü.
Havada büyük kovalamaca başladı. İsrail, sınırlarına dönerek olayı ucuz atlattı. Elde küçük de olsa veriler vardı. Ama kimse ne olduğunu tam olarak bilmiyordu.


Türkiye defalarca uyardığı RUS SU-24'ü vurunca işler iyice karıştı. Türkiye kendini koruyor, savunuyor ancak karşı tarafa büyük zarar veriyordu. Ruslar'ın gözü gibi baktıkları sistem düşen uçakta vardı!
Bunu bilen AMERİKA hemen devreye girdi. Elindeki en iyi ELINT uzmanlarını bölgeye gönderdi. Rus helikopterleri gelinceye kadar geçen sürede İSTİHBARATÇILAR uçağın içinden çok önemli bir parçayı alıp bölgeden çıktı.
Buldukları inanılmaz değerli bir veriydi. Ruslar'ın şifresi çözülmüştü.
Ellerindeki "parça"yla havadan alamadıklarını karadan almışlardı...
Dengeleri tamamen değiştirecek sonuç düşen uçaktan çıkmıştı..."
Bunları söyleyen Amerikan Hava Kuvvetleri'nden önemli bir İSTİHBARATÇI!
Avrupa, Çin ve Japonya, PARA ile varolacaklarını zannederken Amerika kazandığının YARISINI SAVUNMA sanayine yani silaha yatırıyordu. Herkes para ile ihtiyaçlarını giderip ekonomiyi, üretimi canlı tutarken onlar "SİLAH" diyordu! Kimse de çıkıp "Yahu bu adamlar tehdit olmadığı halde neden silaha çuvalla para gömüyor?" diye sormayı akıl etmiyordu... Aynısını Ruslar da yapıyordu... MASA DEVRİLECEK SİLAHLAR KONUŞACAKTI... Amerika da Rusya da belinde silah taşıdığını biliyordu. POKER İÇİNDE POKER vardı!
Amerika silahlı diğer rakibini DOST bilse de bir adım öne çıkmasını istemezdi. Ruslar da öyle... Nitekim Ruslar silahları SUSTURACAK hamle yapmışlar bile... Türkiye bilmeden BÜYÜK OYUNDA BÜYÜK BİR HAMLE İLE SONUCU değiştirdi.
Masada olmadığı halde MASANIN EN ETKİLİ OYUNCUSU oldu...
Putin'in "Arkamızdan bıçaklandık" demesinin nedeni galiba bu!
Yaptırımlar ve telefona çıkmamalar da bundan dolayı...
Ama Türkiye hem kendi hem de dünyanın geleceğini şekillendirdi.
Amerika'dan sonra en büyük askeri güç olan Rus ordusunun ayağa kalktığı sırada HERKESİN KÖR olduğunu hayal edin!
Felaket değil mi!
Şimdi en azından DENGE kuruldu. Kim yaptı bunu? ÇINGIRAKLI YILAN ismi verilen TÜRK FÜZESİ... "Türkiye olmadan olmaz!" diyorduk!
Haksız mıyız?
Gördünüz işte!

Ajan war!

IŞİD'in Paris'i kana bulamasından, masum insanlara bomba ve kurşun yağdırmasından sonra Fransa'nın tavrı merak edildi. Çünkü 40 devletin de içinde eli olan IŞİD'i vurmak ve bitirmek hiç kolay değildi. Büyük projeydi ve daha ömrünü tamamlamamıştı Bölgede taşların yerine oturması, daha doğrusu sınırların değişmesi için yapacakları vardı.
Paris saldırısından hemen sonra genel fotoğrafa bakınca bunun CIA operasyonu olduğunu yazdım. Fransa gibi ciddi ve büyük bir gücün sınırları içinde sıradan birilerinin gelip eylem yapması mümkün değildi. Zaten elde edecekleri bir SİYASİ ÇIKAR da yoktu. Yani bunu yapan bir örgüt olamazdı... Değildi de...
Fransa'nın IŞİD'le vurulması ve Afrika'daki EGEMENLİK ALANLARININ tehlikeye girmesi bütün gözleri HOLLANDE'a çevirmişken Türkiye, Rus SU-24 savaş uçağını düşürerek dengeleri derinden sarstı! Yoğun bir mesai ile gelişmelerin perde arkasını takip etmeye çalışırken Amerikalı dostuma mesaj gönderdim. Tabii ara ki bulasın!
Dün sabah Paris'e gitmek üzere erken saatte evden çıkarken DOSTUM döndü!
Paris yolunda, Paris'te yaşanan bilinmeyenleri öğrenecektim...
Dostum öyle şeyler anlatıyordu ki şaşırmamak elde değildi. Bazı yerlerde resmen donup kaldım. Hemen peşinen yazayım, Paris'ten daha çok düşen Rus uçağını anlattı...
Gerilim filmi gibi... Neler neler yaşanıyor ancak çok azını biliyorduk...
Amerika'dan Fransa'ya, Türkiye'den Rusya'ya kadar kadar olan eksende HOLLYWOOD yapımı gibi dehşet bir mücadele yaşanmış... Ve yaşanmakta...
Neyse daha fazla uzatmak istemiyorum.
İşte dostumun hiçbir yerde bulamayacağınız sözleri... Ben fark etmediğimiz bir filmin içinde olduğumuzu düşündüm...
Okuyun siz karar verin...
Paris'te neler oldu?
CIA resmi geçit yaptı.
Ne demek bu?
Avrupa'ya büyük mesaj verildi. En güvende oldukları yerlerin bir anda Irak ya da Suriye olabileceği gösterildi.
Neden peki?
Saldırının olduğu gece Obama'nın danışmanları ile oturuyordum. Bana gelmişlerdi. Birlikte Paris'in çaresizliğini takip ettik. Bir ara yanımdaki danışmana dönüp "Ne diyorsun?" diye sordum. "11 Eylül'den çok daha sert bir döneme giriyoruz.
Avrupa'nın bize karşı atacağı adımları biliyorduk. Onlar harekete geçmeden ilk adımı attık" dedi... Ben de fazla bir yorum yapmadım.


Saldırı sonrası peki?
Antalya'da pekçok lider Obama'ya gelip sorun istemediklerini ve sorun çıkarmayacaklarını söyledi.
Ya Fransa?
Onların imkanları var ancak Ferguson gibi cevaplarla yetiniyorlar. Daha fazlasını yapamadılar. Afrika'da da işleri zor. Anlaşacaklarını ilettiler... Amerika içinde siyahiler üzerinden yaptıkları operasyonlar bekleneni vermedi.
Avrupa'nın tümü mü?
Muhtemelen ama sen neden uçak olayına gelmiyorsun. Önemli olan bu!
Geldim! Çok mu önemli bu?
Ne diyorsun! Son 50 yılın en önemli, en kritik, en iyi düşünülmüş adımı... Uzun zamandır dengeleri sarsacak böyle bir olay yaşanmadı...
Beni de heyecanlandırdın... Merak ettim! Öncesi var!


Bekliyorum!
Rus SU-24 uçağının düşürülmesinden önce İSKENDERUN'da inanılmaz bir operasyon gerçekleşti.

Hiç duymadık biz!

Türkiye'nin bölgede güçlendiğini gören ve daha da güçleneceğini düşünen Rus istihbaratı FSB büyük ve sansasyonel bir operasyon için hazırlığa başladı. Ankara sallanacaktı. Bu bilgi anında CIA'ya geldi. İstihbarat paylaşımı ile MİT'e tüm olanlar aktarıldı. O dakikadan sonra hem Ankara'da hem Washington'da çok hareketli saatler yaşandı...
clip_image001.jpg
Eeee ne oldu?
Türk istihbaratı olayın içine girdi. Bilgi akışı hızlandı. Düşünülen operasyonun sanıldığından çok daha büyük olduğu görüldü. Bir örüldü.
Artık ilgili kişiler avuç içindeydi. Casus oyunları yaşanıyor, ustaca adımlar atılıyordu. Ancak karşı taraf bunu göremiyor, anlayamıyordu.
Hazırlıklar bitince düğmeye basıldı. Moskova'nın çok ama çok güvendiği ajanlar tek tek ortadan kaldırıldı. Kremlin'in bel bağladığı isimlerin ortadan kalkması Moskova'yı yıktı... Ama bunun da öncesi vardı, asıl ilginç olan buydu.
Bundan ilginç ne olabilir ki?
Sanıyorum 5 Kasım'dı... 3-4 hafta önce yani... Putin'in danışmanı, bakanı olarak bilinen MİKHAİL LESİN'e büyük operasyon yapıldı. Lesin aslında GÖLGE BAŞKAN'dı... Putin'in beyninin yüzde 55'iydi... Putin onun onayı olmadan adım atmazdı. En kritik konuları onunla paylaşırdı... KGB zamanından dosttular.
Birlikte birçok operasyona katılmışlardı.
Medyayı ona vermişti. Onun "Hayır!" dediği yapılmazdı...
Peki ne oldu?
Lesin bir takım görüşmeler için Washington'a gelmişti. Rus istihbaratı etrafında kuş uçurtmuyordu. Muazzam bir şekilde korunuyordu. Ancak CIA karar vermişti ve Lesin ortadan kalkacaktı. Emir gelince operasyon başladı ve Putin'in sağ kolu korumalarla çevrili Dupont Circle'deki odasında öldürüldü. Büyük kriz o zaman çıktı. Ve hala devam ediyor. Putin infaz haberini alınca dağıldı. Ölüm nedeni olarak KALP KRİZİ denilse de kendisine doğru esen rüzgarın şiddetini ilk o zaman gördü. Üzerine bir de sizin düşürdüğünüz uçak gelince mesajı aldı. Bölgede Türkiye'nin önünü kesmemesi gerekiyordu.
Denedi ama faturası oldu... Putin evladını kaybetse bu kadar üzülmezdi... Yıkıldı... Lesin'i korumakla görevli olup koruyamayanlara da fatura çıktı. Büyük bir hamle ile 57 yaşındaki Lesin gidiyor ve FSB koruduğu otel odasında yeniliyordu...
Yani Lesin, Paris ve uçak birbiriyle ilişkiliydi?
Dünya küçük... Lesin ve İskenderun olayının devamı gelir. Buna Putin karar verecek. Eğer elindekilerle yetinmezse sıkıntısı artar. Bu net.
Erdoğan'ın telefonuna çıkmadı, görüşme talebini kabul etmedi. Nasıl bakmalıyız buna?
Çözülür çözülür, merak etme... Türkiye'den yükselen "Putin uçağın cevabını verir" açıklamalarına takılma. Verdiği her cevabın fazlasıyla geri dönüşünü görür. Bunu biliyor.
Erdoğan-Obama arasındaki iletişim trafiğinden haberleri var. Açıklananın çok üzerinde sık temas var. Putin akıllıdır. Dost olması gerekenlerle karşı karşıya gelmez. İçerideki gururunu tamir edip yola devam edilir...



Büyük devlet

Geçtiğimiz hafta IŞİD terörüyle sarsılan Paris'e geldik. Sokaklarda HAYATIN kalmadığını, insanların evlerine kapandığını, şehrin gülen yüzünün kaybolduğunu gördüm.
Terör günümüzün en etkili sonuç alma yöntemiydi! Ve bir kez daha İNANILMAZ derecede işe yaramıştı...
Amerika, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra geldiği Avrupa'dan gitmiyordu.
Sovyet tehdidinin ortadan kalkmasına rağmen ASKERİ YAPILANMA, yani NATO giderek daha geniş alana yayılıyordu. Koskoca Amerika birkaç terör örgütü ile mücadele etmek için NATO'yu diri tutuyordu. Ve yeni TERÖR dalgasını ne hikmetse İSLAM ve Müslümanlar oluşturuyordu. Bu nedenle El Kaide bitiyor IŞİD başlıyordu.
İslami terör dünyayı sallıyor, Amerika hemen göreve koşuyor ama yanına Avrupa'yı alarak...
Savaş bittiği halde Avrupa'yı NATO ile tekrar işgal ediyor ve onların askeri olarak birlik ve güç olmasının önüne geçmek istiyordu. Ekonomik olarak savaştığı Avrupa'nın askeri olarak ZIPLAMASI dünya üzerindeki Amerikan egemenliğini bitirebilirdi. Bu nedenle Ortadoğu'yu, enerji deposunu elinde tutmak zorundaydı.
Ama İslami terörle (!) mücadele ederken MÜSLÜMANLAR'IN karşısına tek çıkmıyor Afganistan'a da, Irak'a da, Suriye'ye de Avrupalı güç taşıyordu. Günün birinde İSLAMI topyekun karşısında görmemek için...
Bunun için de IŞİD gidip Paris'i kana buluyordu. CIA hem mültecileri Avrupa'ya yollayıp "orada SİVİL SAVAŞ çıkarırız" mesajı veriyor, hem de bu göçle mücadele etmek için Avrupa'yı yanına alıyordu! Tek hedef olmamak için...


Dün bir mağarada yaşayan Ladin, bugün de ker*** evde oturan Bağdadi ile bütün dünya savaşıyordu! Ama kimse bunları bulamıyor ve yenemiyordu!
Komik değil mi? NATO, AB'ye giren her ülkeyi bünyesine katarken Amerika'nın askeri olarak Avrupa'yı kontrol etmesinin önünü açıyordu. Ekonomik ve askeri olarak birlik içindeki Avrupa, Rusya için de büyük tehditti. Bu nedenle Kremlin Washington'un NATO üzerinden oynadığı oyundan memnundu. Hem Moskova hem Washington aralıksız silahlanmayı sürdürüyordu.
Oyunun başrollerinde bu ikili vardı...
Türkiye'nin Rus SU-24 savaş uçağını düşürmesi krize neden oldu. Amerika'nın isteğiyle NATO'nun Rusya'nın karşısında yer alması sağlandı. Aslında Amerika, Avrupa'nın içine çöreklenen ve New York'ta da kolları bulunan BARONLARA yani küresel sermayeye karşı nefesini enselerinde hissettiriyordu. Baskı altına alıyordu. Biz bunu atlasak da büyük oyunda büyük ortak olan Rusya bunu açıkça gösteriyordu! Putin ULUSAL GÜVENLİĞİ tehdit ettiği gerekçesiyle topraklarındaki SOROS'a ait bütün vakıf ve dernekleri kapatıyordu. Hem de dün! Yetmiyor, Soros'un derneklerinde Ruslar'ın görev almasını yasaklıyordu...
Aslında İKİ ORTAK aynı rakiple savaşıyor ancak biz anlamakta zorlanıyorduk. Amerika egemenliğine tehdit olacak güçleri sınırlıyor ve gerektiğinde TERÖR üzerinden ders vererek yola getiriyordu. Rusya da bilerek yer aldığı karşı kampta rolünü harika bir şekilde yerine getiriyordu! Putin geçtiğimiz hafta İran'a gitti.
Yanında büyük ve etkileyici bir sandık vardı. Sandığın içinde de EL YAZMASI TARİHİ bir KUR'AN-I KERİM ... Emevi dönemine ait olan Kur'an-ı Kerim 744-750 yıllarında yazılmıştı. Yavuz Sultan Selim'in bölgeyi fethetmesinin ardından ŞAM valisi bu Kur'an-ı Kerim'i hediye etmişti. Putin aslında bu hediye ile büyük mesaj veriyordu! Ve bu görüşmede ilginç bir şekilde ERDOĞAN'ı medya üzerinden karalama kampanyasını başlatıyorlardı. Aslında OLMAYACAK AKILDIŞI yalanlarla Erdoğan'ı güçlendiriyorlardı! Amerika, NATO ile Avrupa'yı askeri, Ortadoğu'daki askeri varlığı ile de EKONOMİK olarak kontrol altına alıyordu. Avrupa'nın BÜYÜK olmaması için de Kremlin GAZ ve petrol ile Avrupa'ya ikinci kemendi geçiriyordu...
Büyük oyun İSLAM aleminde döndüğü için de buraları bir gücün kontrol etmesi gerekiyordu.
Amerika buralarda yabancıların sevilmediğini bildiği için Avrupalı sarışınmavi gözlüleri yanında istiyordu... Günün sonunda burada BİLDİK bir elin devreye girmesi gerekiyordu. Bunun şifresi Putin'in İran'a götürdüğü KUR'AN-I KERİM 'de vardı! OSMANLI...
Putin
yakın zamanda Erdoğan için "Böyle mert ve cesur bir lider hiç görmedim!" diyordu... Yarın da aynı şeyleri söyleyecekti... Ama şimdi Türkiye'nin MÜSLÜMAN ÜLKE olarak bölgeye gelmesi, İslam adına savaştığını söyleyenlere ders vererek BATI'nın sığınacağı tek kapı olması gerekiyordu... Bu arada da Amerika'nın bile elini süremediği Ruslar'a havada tokat atarak gücünü ilan etmesi şarttı...
Olay sadece sınır ihlali olsa Yunanistan uçuracak F-16 bulamazdı... Ege uçak mezarlığına dönerdi... Bölgede GÜÇ konuşurdu. Eski gücün döndüğünün belli olması için, yani OSMANLI torunlarının geldiğinden emin olunması için, kapıyı çalmamız gerekiyordu... "Çıngıraklı Yılan" bu işi yaptı... Putin, İranÇin'e yaklaşmaması için elinde tutacak, Avrupa'yı da gaz ve petrolle yola getirecekti... Amerika rakip gördüğü ve tehlikeli bulduğu Avrupa medeniyetine yoğunlaşacaktı...
Diyorum ki taşların yerine oturması için Türkiye'nin büyük hem de çok büyük olması gerekiyordu!
Bizi sevdikleri için değil mecbur oldukları için... Gerginlikler, tehditler, kamplaşmalar, bombalamalar, kendini patlatmalar, casus savaşları, infazlar hep senaryo gereği... El Kaide de, PKK da, IŞİD de bu iş için kuruldu ve görev aldı.
Ne zaman "Türkiye çok büyük bir devlet olacak!" desem bazı arkadaşlar kızıyor!
Kızmayın, engelleyin! Gücünüz yeterse tabii?
Bence siz de keyif almaya bakın...
Büyük devlette büyük vatandaş olmak ayrıcalıktır...
Zevkini çıkarın...
Ama önce eski gözlüklerden kurtulun...



ERGÜN DİLER
 
Üst