"Kur'ancı"ların Trajikomik Vaziyeti

"Kur'anî Namaz" ya da dinin direği nasıl yıkılır?

Sünneti toptan dışlamanın insanı getirip bıraktığı açmazı, hiçbirşey namaz ibadetinden güzel açıklayamaz. Sünnet ve hadisi tamamen dışlayan Hint Kur'aniyyun hareketinin namaz konusunda içine girdiği krizi örnekleriyle aktarmadan, bir gerçeği hatırlamak şarttır: Dinin amacı, kendisine inanan insanları bir ve beraber kılmasıdır. (..)

Eğer Allah'ın, inanan kullarını elçisi aracılığıyla fiili olarak eğiteceği kabul edilmezse, yani peygamber sadece taşıyıcı olarak görülür de örnek icracı olarak görülmezse ne olur? İşte şu aşağıda sıralayacağımız ilginç örnekler, bu sorunun yaşanmış dramatik birer cevabı niteliğindedir.

Ünlü Kur'ancılardan Abdullah Çekralevi grubunun namazı:

Çekralevi, sünneti topyekun inkara yöneldiğinde ilk krizini, bütün ayrıntılarıyla birlikte namazı Kur'an'da tesbit etme konusunda yaşadı.

Namazın kılınışına gelince: Kıbleye döner, namazın tüm tekbirlerinde ellerini kulağına kaldırır. (..) Sağ el sol elin üzerine, ikisi birlikte kalp üzerine konur.

Namazda neler okunacağı: Bu konuda Fatiha ve Kur'an'dan bir miktar okuma dışında, her şey tamamen sünnetle intikal eden namazdan farklıdır. Tekbirler Hacc 62. ayetten iktibastır: "Ve ennallahe huve'l-aliyyu'l-kebir". Selam ise En'am 55'ten : "Selamun aleykum ketebe Rabbukum ala nefsihi'r-rahme". Anlaşıldığı gibi namazda Kur'an dışında hiçbir şeyin okunmasına cevaz vermemektedir.

(Mustafa İslamoğlu, Üç Muhammed kitabı 198-199. sayfalarından özet)

Kur'an (tabiri caizse) zipli inmiştir.
O'nu Unzip ederek bizlere sunan Hz.Peygamber ve Hz.Peygamber'i takip eden İslam Alimleridir.

Zipli(sıkıştırılmış) bir dosyayı Winrarsız ya da Winzipsiz çözünde herif diyelim size.

Sonuçta böyle manyaklaşır çıkarsınız...

Bunlar ise, "manyaklaşma"nın daha da ileri boyutları, yine aynı kitaptan alıntı..

Abdullah Çekralevi'nin öğrencilerinden Muhammed Ramazan, 1922 yılında yazdığı bir kitapta "Kur'an ve zikir ehli"nin namazlarını nasıl kılacaklarını maddeler halinde şöyle sıralar:

1) Farz olan üç vakit namazdır, ikindi ve akşam kişinin kendi arzusuna kalmıştır.
2) Her namaz iki rekattan ibarettir.
3) Başlama tekbiri "İnnallahe kane aliyyen kebira"dır.
4) Rükudan kalkmak Kur'an'ın talimatına aykırıdır. Rükuda iken, hiç doğrulmadan hemen secdeye kapanmak gerekir.
5) Her rekatta bir secde vardır, başka değil.
6) Secde zikirleri bittiğinde namaz tamamlanmış olur..

allah razı olsun.sanırım kitaptan buraya aktarıyorsunuz.konu ile alakalı olarak bir göz attım buraya:
Sahih Hadisler



allah bunlara hidayet versin.ne diyelim ki başka?

Mezhepleri ortadan kaldırdınız mı, otomatik olarak kendi Mezhebinizi kurmuş olursunuz. Asr-ı Saadete en yakın Mezhepleri bırakıp 1400 yıl sonraki akımların Mezhebine geçmiş olursunuz. Akla ziyandır.

Bu konuda ayriyeten şu başlığa bakılmalıdır.

http://www.ihvanforum.org/islam-i-hayat/11827-bu-kuranda-varmi-onemlidir/

Benzer bir konuda:

http://www.ihvanforum.org/islam-i-hayat/11826-kuran-meali-meselesi-onemli-lutfen-okuyunuz/

Mod abilerim yukardaki iki linki birleştirebilirler mi?

Bu anlayışın ilk mümessili Hindistanın alt kıtasını ingilizlerin işgal edip burada direnen
müslümanlara karşı içlerinden fitne çıkarmak için piyon bulmaları sonucu çıkmıştır.
Bu piyonda Sir Seyyid Ahmed han olmuştur.
Kur'aniyyun adı altında çıkna bu anlayış sünneti inkar ve Peygamber(sav) dışlamak üzere kurulmuştur.Peygamber bu anlayışta postacı gibi görülüp işinin bittiğine inanılır.

hirahos' Alıntı:

Mezhepleri ortadan kaldırdınız mı, otomatik olarak kendi Mezhebinizi kurmuş olursunuz. Asr-ı Saadete en yakın Mezhepleri bırakıp 1400 yıl sonraki akımların Mezhebine geçmiş olursunuz. Akla ziyandır.

Bu konuda ayriyeten şu başlığa bakılmalıdır.

http://www.ihvanforum.org/islam-i-hayat/11827-bu-kuranda-varmi-onemlidir/

Benzer bir konuda:

http://www.ihvanforum.org/islam-i-hayat/11826-kuran-meali-meselesi-onemli-lutfen-okuyunuz/

Mod abilerim yukardaki iki linki birleştirebilirler mi?

Genişletmek için tıkla ...

allah razı olsun.
konu burada ağbi.

Türbedarın birine rastlamıştım.Canı çok sıkkındı.Halini sorduğumda "Sorma "dedi."Bu gün bir grup geldi sandukanın etrafında TİMSAH YÜRÜYÜŞÜ yaptılar.Ben müdahale edince sen karışma işimize bizim için en doğrusu budur dediler"diyerek cevap verdi.
Hazreti peygamberin SAV sünnetini,Sahih hadislerini,Mezhep imamlarını reddederek "Biz namazımızı Kur'an'a göre kılarız." diyenlerin namazını düşündükçe bu hadise aklıma geliyor.

levent48' Alıntı:

Türbedarın birine rastlamıştım.Canı çok sıkkındı.Halini sorduğumda "Sorma "dedi."Bu gün bir grup geldi sandukanın etrafında TİMSAH YÜRÜYÜŞÜ yaptılar.Ben müdahale edince sen karışma işimize bizim için en doğrusu budur dediler"diyerek cevap verdi.
Hazreti peygamberin SAV sünnetini,Sahih hadislerini,Mezhep imamlarını reddederek "Biz namazımızı Kur'an'a göre kılarız." diyenlerin namazını düşündükçe bu hadise aklıma geliyor.

Genişletmek için tıkla ...

Mezhep konusu uzun ve derin ele alınması lazım... Şimdi uzun uzun yazsak okuyan az olur. Kısa kısa;

1- Kitap ve Sünnete dayanan, onu doğru bir yöntemle anlayan Mezheplere Hak mezhepler diyoruz. Bunlardan birine uyan Kitap ve Sünnet'e ulaşmış ve İslam'ı düzgünce yaşamış olur. Farklılıklar var... E var zaten... Olmasa tek mezhep olurdu. Dikkat ediniz: Farklılıklar temel iman konularında değildir. Hepsinde temel inanç ilkeleri aynıdır. Birdir. İbadet ve muamelatta ayrılırlar ki bu Mezhepleri yakından inceleyen herkes bilir: Hepsi de mutlaka Kitap ve Sünnetten alınmıştır ya da kıyaslanmıştır. Delilleri vardır. Ameller niyete göre; sen bunları tatbik edersen, Mezhebin isabet edememiş olsa dahi makbuldür. Neden? Çünkü bir dayanağın var. Sahabe-i Kiram efendilerimizden beridir en temel ölçü: İsnad dindendir. Bizim anlayacağımız şekliyle: Şer'i ve kalbi ilimlerde alimler cemaatine uyarsan senin dinin sağlamdır. Alimler (müçtehidler ve onların yöntemlerini benimseyen alimler) isabet edemese dahi onlar sevaplarını alacaklardır. Senin de isnadın olduğundan dolayı sen de makbul olacaksın. Allah Teala, hiç kimseye zulmetmez.

2- Günümüze ulaşan 4 Hak Mezhebden binlerce Müçtehid, binlerce alim gelip geçmiştir. Bunlar her meseleyi hep beraber yeniden yeniden öğrenip yeniden yeniden ele almışlardır. Her yeni meseleye çare bulmuşlardır. Her ilkeleri, her fetvaları muhkemdir, sağlamdır; defalarca defalarca, asırlarca tedkik ve tecrübe edilmiştir. Bu kadar alimin gelip geçtiği, asırlardır tecrübe edilmiş, kaynakları muhafaza edilmiş bu "yollara" şüpheyle yaklaşanın aklından zoru var demektir. Eğer bu Mezheplere şüphe duyuyorsan, Kur'an dahil sen hiç bir şeye inanamayacaksın. Sonun budur.

3- Kitap ve Sünnete dayanmayan Mezheplere bağlanmak da çare değil. Sonu meçhul bir yola girmeyi kim ister?

4- Hiç bilmediğin bir şehre gittiğinde en işlek adresi bile onlarca kez soruyorsun. Neden, dolanmayayım, kestirmeden bulayım diye... Allah ve Resulüne ulaşmak, şeriatı ve tarikatı (Kur'an'ın deyimiyle şiratev ve minhaca'yı), Kitap ve hikmeti yaşamak için yolları sağlam, kendileri bilgili ve tecrübeli alimlere ve ariflere danışmayanın da "ahiret" aklı yoktur. Küçücük bir şehirde bile on defa danışır, İslam gibi umman bir dinde kendi başına gitmeye kalkışır! Allah Allah...

5- Hadi bir hayal kuralım: Bir anda bütün Mezhepleri kaldıralım: Ne diyeceğiz? Diyeceğiz ki herkes Kitap ve Sünnet'e kendisi bağlansın, yaşayacağını kaçacağını kendisi çıkarsın! Ne oldu, farklılıklar var diye 4 mezhebi kaldıran akıllı (!), milyarlarca farklı farklı Mezhebin doğmasına razı oldu. Anlamak zor değil; adam sayısınca Mezhep olacağını göremiyor musunuz gerçekten? Allah akıl versin.

6- Bundan daha ilerisi maalesef kötü niyet. Mezheblere taarruz edip onları çürütmeye çalışan, aslında kendi Mezhebine yol açıyor... Yani onları bırakın benim Mezhebime tabi olun demeye getiriyor! Neden; ne zaman bir Mezheb taarruzcusu gördüysek, hepsi mutlaka kendi Mezhebini dile getirir: Bana göre, benim anladığıma göre, benim çıkardığıma göre... Yani oracıkta kendi Mezhebini de kuruvermiş... La havle ve la kuvvete... Yani soruyoruz, be birader, neden senin anladığına ve senin çıkardığına tabi olalım da diğerlerini bırakalım? Cevap, tıssss... Bu, dalaletten, kendi nefsine ve şeytanına çağırmaktan başka bir şey değil. Ben yanmışım, sen de yan diyor. Diğerlerinden şüphe edeceğiz, lakin senin doğru anladığından emin olacağız. Vay be...

7- Bundan da daha ilerisi; Mezheplere taarruz edenler aslında Yahudi ve Hıristiyanlara hizmet ediyor. Neden; bu işi ilk çıkaranlar, Müslümanların İslam ile bağını kesmeyi isteyen Yahudi ve Hıristiyanlardır: Mezhebi zayıflatınca otomatikman Kitap ve Sünnet'e olan sıkı bağı da zayıflatmış olmaktasın. Boş kalan Müslümana sonrasında istendiği gibi şekil verilebilir.

Yazılacak çok şey var ama kısa olsun. Her madde aynı zamanda bir sorudur. Var mı bu sorulara cevabı olan taarruzcu?

....