Nietzsche'ye Dair...

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
ahlakın şeceresine dair 3. sonu.jpg

Almanca metinleri birebir çevirince mânâ kayboluyor, içinden çıkılmaz bir hâl alıyor, okuyucu da anlamıyor, sonra Nietzsche anlaşılmaz biri olup çıkıyor! Bu yüzden “murad mânâ, değil elfazu eşya” düsturunca zarfın içeriğine odaklandım,

Vaktin gelmesine kadar susmaktan kastettiği şey, tohum ve fidan aşamasındaki fikirler her zaman kökü kazınmaya çalışılır. Önce bi büyüsün, ağaç olsun, fırtınalı tartışmalara dayanıklı hâle gelsin anlamında. Bahçe ve tomurcuk metaforları üstünden gitmesi bundandır.

Hâmiye olarak mûsıkî adlı 106. aforizması bunu destekler mahiyettedir:

Hâmiye olarak mûsıkî. — “Mûsıkî sanatının üstâdı birine hasretim” demiş yenilikçi biri talebesine, “benim fikirlerimi benden öğrene, onlar, bundan böyle onun dilinde konuşa; böylelikle insanların kulak ve kalplerine daha iyi nüfuz ederim. Tınılarla insanları dalâletin ve hakikatin her türlüsüne çekmek mümkün; ayrıca kim bir tını çürütebilir ki?” — Talebesi, “Yani sen çürütülemez olmakla kabul görmek istiyorsun, öyle mi?” dedi. Yenilikçi karşılık verdi, “Ben fidanın ağaç olmasını istiyorum. Bir öğretinin ağaç olması için, ona, uygun bir süreliğine inanılması, inanılması için ise çürütülemez olması lazımdır. Ağaç için fırtınalar, şüpheler, kurtlar, kötülükler lazım; o, bütün bunlarla fidanken özünde barındırdığı kudreti ortaya çıkartır; isterse yıkılsın, yeterince güçlü değilse! Lakin bir fidan, fidanken her zaman yok edilir, — tartışma yoluna giden olmaz!” — Bunu dediğinde talebesi şamatalı bir edayla söze girer “Ama ben senin davana inanıyorum ve onu o kadar güçlü buluyorum ki ne varsa, kalbimde onlara karşı beslediğim her ne varsa söyleyecek kadar”. — Yenilikçi kendi kendine güldü ve onu parmağıyla tehdit etti; “Bu tür bir talebelik” dedi ve ekledi “en güzel olanı, lakin tehlikeli, ve her tür öğretinin bünyesi bunu kaldırmaz”. (Şen Bilim, 106. aforizma)

Nietzsche bu aforizmasında yeni öğretilerin tohum aşamasından ağaç aşamasına gelene kadar müzik ve sanat gibi unsurlar kullanılarak halkın muhabbetini kazanma yoluna gidilmesini tavsiye eder. İnsanların kalbini kıracak fanatizmi açık açık reddeder.

Türkiye'de sol kesim fikre annelik yapacak bu romantizmi çok iyi becerdi. Zaten tek becerebildikleri şey de bu oldu. Tohumu sanatla, müzikle, edebiyatla büyüttüler, fikir ağaç oldu, ama entellektüel kalitesi tırt olduğu için karşı argümanlara dayanamayıp yıkıldı.
 
Son düzenleme:

t@mam

Üye
Katılım
26 May 2018
Mesajlar
208
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Laiklikle ibnelik arasında kurduğunuz ilinti neden ibnelere ve ibneliğe sahip .çıktığınızın da cevabı mıdır ?

Adamın ibneliğiyle ilgili bir bilgiye bende rastlamadım. Lakin bir hayat kadınından ( Halk dilinde orospu ) frengi kaptığı için bu hastalıktan öldüğünü okumuştum. O zaman bir kadına parayla sahip olacak kadar kapitalist biri nasıl sosyalistlerin okuyup etkilendiği biri olabilir diye düşünmüştüm :)

laisızma ile benim bir ilinti kurduğum yok(Beğenmiyorsan irana git-nemalanma laiklikten). Sen oğlu loto-toto müdürü yapılan Timurtaş işadamı ile karıştırdın sanırım.. Benim bir zümreyi veya bir özel bireyi veya düşünceyi kolladığım veya sahiplendiğim iddianız batıldır. Uydurmanızdan- sanrınızdan ibarettir. Bu ülke her ne kadar sözde kalsada bir laik sosyal hukuk ülkesidir. Onun için boş konuşma git yasalarına göre olan bir din ülkesine yerleş, yada kuruğunu kıstır üstüne otur.

cinsellik konusu ise; temel yaşamsal zorunlu bir ihtiyaçtır. Yemek içmek gibidir. Sen 4 tanehttps://www.uludagsozluk.com/k/ikinci-abdülhamid-in-16-karısının-olması/ 20 tane eş al bunu hoş algıla.. Ama öte tarafdan bedeninden para kazanana( beden- sermaye işçisine) hoş bakma.. Alan razı veren razı değil mi? Sanane be adam.. Ben daha adı Müslüman olup da beş vakit namaz kılıp kızını çulsuza veren hacı-hoca görmedim. Lut kıssası yokmu hem senin kitabın kuranda? Hem Öyle orada layusel yargılamamı yapılıyor senin gibi? Peygamber kızlarını teklif ediyor değil mi? Demek fuhuş yapan suçlu, siz akpak süslümansınız.. Komikk.. Siz nasıl hastalıklı sözde inanç sahipleris,niz? Benim böyle bir din anlayışındakileri anlamam mümkün değil. Sen hem nasıl süslimansın? Senin kitabın sana tecessüs yapamazsın demiyor mu?

Sosylaizm ile kapitalizm arasındaki kurduğun kadın erkek ilişkisi ise tam kargalar bile gülmez cinsinden...

Bütün dünya nasılsa ahlkasız ve cehennemlik. Siz hem laik devlet şemsiyesi altında nemalanın. Her bir haltı(gayrihukuki) yiyin, sonra günde 5 vakit apdest alıp günah çıkarıp temizlenin. Ve cennete gidin.

Beni kimsenin özel hayatı ilgilendirmez. Sizi niye ilgilendiriyor ki bu? Hastalık demişken; Bence sigara satılmasına seyirci ve nemalanan bir toplumun böyle belaltı özel hayat dedikodusu fetö ahlakından başka hiç bir şey değildir.
 
Son düzenleme:

t@mam

Üye
Katılım
26 May 2018
Mesajlar
208
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Demokratik çocuk;
Kimin ne yapacağını sen mi söyleyeceksin
Konuyla ilgili yazacağın yoksa, zırvanı başka yerlerde yap

dinci çocuk, git din yasaları ile yönetilen bir ülkeye yerleş, benden sana abi nasihati. yada zırvayı kes çünkü komik duruma düşüyorsun.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
laisızma ile benim bir ilinti kurduğum yok(Beğenmiyorsan irana git-nemalanma laiklikten). Sen oğlu loto-toto müdürü yapılan Timurtaş işadamı ile karıştırdın sanırım.. Benim bir zümreyi veya bir özel bireyi veya düşünceyi kolladığım veya sahiplendiğim iddianız batıldır. Uydurmanızdan- sanrınızdan ibarettir. Bu ülke her ne kadar sözde kalsada bir laik sosyal hukuk ülkesidir. Onun için boş konuşma git yasalarına göre olan bir din ülkesine yerleş, yada kuruğunu kıstır üstüne otur.

cinsellik konusu ise; temel yaşamsal zorunlu bir ihtiyaçtır. Yemek içmek gibidir. Sen 4 tanehttps://www.uludagsozluk.com/k/ikinci-abdülhamid-in-16-karısının-olması/ 20 tane eş al bunu hoş algıla.. Ama öte tarafdan bedeninden para kazanana( beden- sermaye işçisine) hoş bakma.. Alan razı veren razı değil mi? Sanane be adam.. Ben daha adı Müslüman olup da beş vakit namaz kılıp kızını çulsuza veren hacı-hoca görmedim. Lut kıssası yokmu hem senin kitabın kuranda? Hem Öyle orada layusel yargılamamı yapılıyor senin gibi? Peygamber kızlarını teklif ediyor değil mi? Demek fuhuş yapan suçlu, siz akpak süslümansınız.. Komikk.. Siz nasıl hastalıklı sözde inanç sahipleris,niz? Benim böyle bir din anlayışındakileri anlamam mümkün değil. Sen hem nasıl süslimansın? Senin kitabın sana tecessüs yapamazsın demiyor mu?

Sosylaizm ile kapitalizm arasındaki kurduğun kadın erkek ilişkisi ise tam kargalar bile gülmez cinsinden...

Bütün dünya nasılsa ahlkasız ve cehennemlik. Siz hem laik devlet şemsiyesi altında nemalanın. Her bir haltı(gayrihukuki) yiyin, sonra günde 5 vakit apdest alıp günah çıkarıp temizlenin. Ve cennete gidin.

Beni kimsenin özel hayatı ilgilendirmez. Sizi niye ilgilendiriyor ki bu? Hastalık demişken; Bence sigara satılmasına seyirci ve nemalanan bir toplumun böyle belaltı özel hayat dedikodusu fetö ahlakından başka hiç bir şey değildir.

Ukalanın önde gideni ben bir yere gitmiyorum babanın bostanında değilim. Gel sen gönder nasıl yapacaksan.
 

t@mam

Üye
Katılım
26 May 2018
Mesajlar
208
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yok ben bu ülkenin yasalarını değiştireceğim

Kolay gelsin. Sorunun dinsiz yasalarda olduğunu sanman üzücü tabi..

müta'it ci rantiye yasalarından size sıra bir türlü gelmiyor sanırım.
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Bu metni çevirene kadar beynim yandı, Allah'ıma hışım çıktı. İngilizceye bile yanlış çevrilmiş bir metin bu..

Kıymetini bilin arkadaşlar..


56- Çile Çekme Arzusu.jpg
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Nietzsche bu aforizmasında insanları sürülere benzetiyor ve vicdanı ise bu sürüyü koruyan çoban köpeğine. Vicdan yarası, vicdan azabi, gibi duyguları bu köpeğin ısırmaları olarak değerlendiriyor. Yani sürüden ayrılanı kurt kapar misali bu vicdan seni sürüden ayırmıyor.. Modern çağda kurt kalmadığı için artık adına Vicdan denen çoban köpeğine de gerek kalmadı çünkü artık yalnızlaşmak bir ceza değil, demeye getiriyor.

Nietzsche'nin modern çağa dair yaptığı bu tespitler çıkıyor, dikkat ederseniz modern toplumlarda insanlar yalnızlaşıyorlar, ve bu bir lüks sayılıyor artık.

Bu aforizmayı çevirirken Hz. Peygamber'in savaşa katılmadıkları için “bireyselleştirdiği” sahabeler geldi aklıma. Selamı sabahı dahi kesmişti herkes onlardan. Sonra tövbelerinin kabul edildiğine dair ayet nüzül olunca herkes selam vermeye başlamıştı.

117- Sürüler ve vicdan ısırması.jpg
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Nietzsche bu şiirde realist ressamın dış hatlara olan sadâkatini, neticede resmini yapabildiği kesite odaklanıyor, diyerek eşini aldatan sahtekâr erkeğin sadâkatine benzetiyor. Bu şiirin derinliği Picasso ve Dali gibi sürrealist ressamlara ilham kaynağı olmuştur.

Realist Ressam.jpg
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Biri “lâ ilahe”, diğeri “illallah”ın enine ulaşmış iki cümle:

Nietzsche:
“Cennette, onca hazın içinde lazım olacak tek şey kendini asmak için sağlam bir ip, o da orada yok!”

Yunus:
“Cennet Cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç huri,
İsteyene ver sen anı, bana seni gerek seni.”
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
nietzsche=yunus

kafirde olsa vahdetul vucud şirkini anlattığı için nasılda sahipeniyorsun

Allah yunusuda nietzsche denen kafiride beraber haşreylesin artı senide dostundostu denen vucudcu
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
nietzsche=yunus

kafirde olsa vahdetul vucud şirkini anlattığı için nasılda sahipeniyorsun

Allah yunusuda nietzsche denen kafiride beraber haşreylesin artı senide dostundostu denen vucudcu
Bu yazıyı ben okudum, benimle birlikte Yunus okudu, Yunus'la birlikte Peygamber Efendimiz, ve böyle böyle Allah'a ulaştı.

Allah, Yunus'un yüzü suyu hürmetine Nietzsche'yi de cennetine koyarsa hiç şaşırmam. Demek sen gibilerinin varlığı dahi rahmetten. Şu vahdetin işleyişine bak, püüü, acaaip bir düzen, hiçbir şey lüzumsuz değil ...
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Bu yazıyı ben okudum, benimle birlikte Yunus okudu, Yunus'la birlikte Peygamber Efendimiz, ve böyle böyle Allah'a ulaştı.

Allah, Yunus'un yüzü suyu hürmetine Nietzsche'yi de cennetine koyarsa hiç şaşırmam. Demek sen gibilerinin varlığı dahi rahmetten. Şu vahdetin işleyişine bak, püüü, acaaip bir düzen, hiçbir şey lüzumsuz değil ...

Allah yunusun hürmetine nietzshe yi cennete koyacak öyle mi. HZ. Peygamberin en büyük destekçisi onu büyüten yetiştiren Ebu talib bile cennete giremeyecekkken yunusun hatırına bu kafir cennete girecek öylemi

“Akraba bile olsalar, onların Cehennemlik oldukları ortaya çıktıktan sonra müşrikler hakkında Allah’tan af dilemek, ne Peygambere ne de îman edenlere uygun düşmez.”(1)

Siz başka bir dinin mensubusunuz herhalde islamiyette saçmaladığınız gibi bir olay yok

yunus dediğiniz zat bile küfre düşmüş ve söylediklerindne dolayı şeyhulislam hakkında fetva vermiştir.

eğer yunus bir yere gidecekse o şu övdüğünüz kafirin gideceği yerdir.Ayrıca peygamberi küfrünüze ortak etmeyin o bu küfür felsefeden münezzehtir peygamber siz ve sizin gibi düşünenlerden beridir
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Nietzsche bu metni 1870'li yıllarda kaleme alıyor. Ortada ne bir dünya savaşı var ne de bu savaşın kahramanları!

283 - Yol açan insanlar.jpg
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
238. - 248..jpg
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
308- Her günün anlattıkları.jpg

“ama sana değil böbrek muayenecisi, çünkü senin bilgiyle çerçevelenmiş bir vicdanın var!”...

Bu cümle metnin kilit cümlesidir. Nietzsche burada müthiş bir benzetme yapıyor. Bilgi ve vicdan olgularının nerede ve nasıl olmasına dair bir benzetme. İki vicdan çeşidinden bahsediyor. Bir BİLGİYLE ÇERÇEVELENMİŞ vicdan, bir de VİCDANLA ÇERÇEVELENMİŞ bilgi. Merkeze vicdanı koyanla merkeze bilgiyi koyanı ayırıyor.

Bilindiği gibi diplomalar çerçevelenip duvara asılır! Normalde vicdan diplomasını bilgiyle çerçevelemek lazım.
 
Son düzenleme:
Üst