Rabita

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
seven insanın ayrıca rabıta yapmasına gerek yok zira istemesede herşey o'nu hatırlatır. pop şarkı dinler o'nu hatırlar. arabesk dinler o'nu hatırlar. klasik müzikte dahi hatırına sevdiği gelir. seven insan bilir. sevmeyen de ilmiyle uğraşıp durur.

yakup as. da peygamberken yusuf derdine gözlerinden oldu. yusufum yusufum yusufum. sonra anladı. yusuf sevgisini o'na bağışlayan Allah. Allahım Allahın Allahım. eğer yusuf sevgisi olmasa hakka layıkı ile bağlanamayacaktı.

ya züleyha. yusufum yusufum eridi eridi yusuf sevgisinde benliğinden ifna oldu. sonra anladım dedi bu sevgiyi bana bağışlayan rabbimdir. rabbine layıkıyla kul oldu.

evet sevgi nefsin ilah edinmesidir. fakat bu sevgiyi la ilahe illallaha çevirebilmek de buradan geçer.

ömründe bir kere la ilahe illlallah diyen bunu anlar. anlamayan beni tanlar. düşerse aşkın eline görürüz nasıl çağlar. oy dağlar dağlar dağlar. oyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyy

...
 

deren

semure
Katılım
11 Haz 2012
Mesajlar
2,393
Tepkime puanı
262
Puanları
0
Yazıldığı sırada görmedim görmediğime dua edin :)

ömer ustanın forumdaki bayanların anneliğini sorguladığı mesajıda bir görseydiniz.

annelerin anneliğini sorgulayacak kadar odun.

biraz sabrettim bekledim

sonra kim fark etmişse gerekeni yaptılar.
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,115
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Bir dönem ve hala yönetici olan size

"sofular da bana hakareti görmemiş" kelâmı çok yakıştı !

yetkiniz yok mu, sofulardan şikayet bekliyorsun muhterem.

forumun kuralı belli - kâidesi belli, ver cezayı gitsin

birisi sofulara hakaret edince "hiç Yalnız Kurancılar'da şikayet etmemiş mi" diyoruz

yok

çünkü bize yakışmaz :)

Abi ya bilerek yapıyorsun yahut gerçekten benim ne demek istediğimi anlamadın
Arkadaşın bana söylediği umurumda değil
Kişinin ağızından çıkan kelam kendisinin aynasıdır
Yöneticilik yaptığını hatırlatırken unuttun sanırım bu vesile ile hatırlamış olalım
hakarete maruz kalan yönetici ise mesaja yaptırım uygulamıyor başka yöneticiye devrediyor
eğer kendisi müdahale ederse üyeler tepki veriyorlar -vasfını kullanıyorsun gibi
Benim anlatmak istediğim bu idi

şimdi noldu Yalnız Kurancı mı demek istiyorsunuz bana anlayamadım
konu sofularla alakalı olduğu için özellikle sofular dedim genelleme yaptım yani
konuya mesaj yazılmasına rağmen şikayeti bırakın konunun içerisinde bile
adams dışında uyarı yapan olmamış ...
ben bunu sorgulamamızı istedim belki hata ettim değil mi ))
İslam camiası bu yüzden kaybediyor
gerçekten hakaret umurumda değil
size düşen Kardeşim görmedik kusura bakma diyebilmekti
ama hala bilmiyorum fikrimden dolayı mı ön yargılı okuyorsunuz yorumları

arkadaşı tanımıyorum zaten @ummuhan abla ... tahrik niyeti ile yazmadım
burada kaç kez ses yüzünden üzerime geldiler geliyorlar
ben bunu canlı yayında bile söyledim
benim için içtihadi bir meseledir
sesten imtina edip nasıl buna izin verilir diye sorguladım yani
öyle bir rabıta yok ...bunu yapan yanlış yapıyor diyebilirsiniz
arkadaş üzerine alındı belki ...
Belki yapıyor bu şekilde ben bilmiyorum


sonuçta herkes yaşadığı amelleri bir delile bağlıyor zaten
haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır buyuruyor Nebimiz
tekrar ediyorum mesele hakaret değil mesele bizlerin birbirine tahammülsüzlüğü ne yazık ki
bu tahammülsüzlüğü kim ne adına yapıyorsa yanlış yapıyor
sofular derken eğer ufacık bir küçümseme hissettirdiysem özür dilerim
Allah bizlere merhamet versin abiler ablalar ))
selametle
 

Kaçak

Yeni
Katılım
21 Ara 2012
Mesajlar
8,416
Tepkime puanı
896
Puanları
0
Sayın ve aydın Büşra ...
beni banlayın konu kapansın :)
ortada bir ban olursa anlaşmanız daha kolay olur ....
bende görmüş olurum banlanınca n'oluyor ?
ya bu arada ben narkoz dahil doğal veya Sünni hiç bayılmadım yahu ....
Nasıl bir şey çok merak ediyorum ?
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
ömer ustanın forumdaki bayanların anneliğini sorguladığı mesajıda bir görseydiniz.

annelerin anneliğini sorgulayacak kadar odun.

biraz sabrettim bekledim

sonra kim fark etmişse gerekeni yaptılar.

O ve onun gibilerin mesajlarını genelde okumayarak rahat ediyorum :)

bazan de gözüme takılan oluyor sabr da zorlanıyorum malum :)
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
boş boş konuşuyorsunuz büşra hanım kardeşim izah akla edilir aklını askıya almış imanına şeyhini pardon putunu kefil etmiş kişilere izah edemezsiniz hakınızı helal ediniz
 

t@mam

Üye
Katılım
26 May 2018
Mesajlar
208
Tepkime puanı
19
Puanları
0
boş boş konuşuyorsunuz büşra hanım kardeşim izah akla edilir aklını askıya almış imanına şeyhini pardon putunu kefil etmiş kişilere izah edemezsiniz hakınızı helal ediniz

“De ki: «Eğer babalarınız, oğullarınız, kardaşlarınız, refikalarınız, kabileleriniz ve kazanmış olduğunuz mallar, durgunluğa uğramasından korktuğunuz bir ticaret ve hoşnut olduğunuz ikametgâhınız sizin için Allah Teâlâ'dan ve resûlünden ve Allah yolunda cihaddan daha sevgili ise artık Allah Teâlâ'nın emri gelinceye kadar bekleyiniz! Ve Allah Teâlâ fâsıklar olan kavmi hidâyete erdirmez.»” Tevbe, m.24

“Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki hiçbiriniz, ben kendisine babasından da, evlâdından da daha sevgili olmadıkça iman etmiş olmaz.” (Buhari, İman, 7)

Bu din işleri sizi aşar.. :geek:

Bu mantıkla, ilk şeyk Muhamed resul ve hocası Cibril putmudur size göre?

“Ümmetimin âlimleri, ben-i İsrail peygamberleri gibidir.”

“Kimin üstâdı yoksa, şeytan ona üstâd olur.” Bayezıd-i Bestami

İmam-ı Malik hazretleri şeriata kulak asmayıp, tarikata giden zındık olur. Tarikata kulak asmayarak şeriatta kalan fâsık olur diye buyurmuştur.



Bu din işleri ins cinsini aşar.:cool:
 
Son düzenleme:

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Rabıtanın çeşitleri vardır. En verimli neticeyi veren rabıta: Mürid şeyhinin varlığını bir elbise gibi giyer, onda erir. Artık mürid yoktur, şeyhi vardır. Bu hâl o derece ilerler ki bir süre sonra o müridin siması, hâl ve hareketleri şeyhi gibi olmaya başlar, bundan çok istifade eder.

Bir hâtıra: İsmailağa'da bu makamı yakalamış bir müridi tanıma fırsatım oldu. Şeyhinin nerede olduğunu, an be an biliyordu. Şu an nerede ne yapıyor diye soruyorduk “şimdi vaazı bitti, şu an arabaya biniyorlar, şimdi şu yoldan sağa döndüler, ...” şeklinde nokta nokta söylüyordu. Teyit etmek için şeyhin yanındakilere telefon açıp soruyorduk aynısıyla çıkıyordu.

Fenâ-fi Şeyh makamına bu şekil ulaştıktan sonra Hz. Peygamber'e rabıta yapılmaya başlanır. O mürid artık bütün sünnetleri hayatına geçirmeye başlar. Bundan o kadar feyizlenir ki siması, ahlâkı, tavırları Rasulullah gibi olmaya başlar. Eli yüzü iyice nurlanır. Yanında bulunan herkese müthiş bir huzur akseder.. Fenâ-fi Resul makamına bu şekil gelindikten sonra murakabe yapmaya başlar, çünkü gaye Rızaullahtır.. Rabıtaların fonksiyonu nefsin hayvani iç güdülerini terbiye etmektir. Gaye hep Allah, bunu akıldan hiç çıkarmamalı.. Murakabe, Allah seni her daim görüyor hakikatiyle bilinçlenmek. Bu bilince ulaşan nefis artık ruhla olan münasebetini tamamlamış Allah dostu olmuştur. Nefs-i Kâmile mertebesine ulaşan insana ilahi makamdan velayet verilir. Artık o kişi avcı olmuştur, yani Kâmil Mürşit olmuştur. Artık bir misyonu vardır. Yabanda yolunu kaybetmiş hayvan-i nefisleri muhabbet cezbesiyle oltaya takar, ama yemek için değil, ait olduğu gerçek yurda hazırlar, aşılarını, tedavisini falan yapar, götürür o iklime salar ...
 
Son düzenleme:

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Rabıtanın çeşitleri vardır. En verimli neticeyi veren rabıta: Mürid şeyhinin varlığını bir elbise gibi giyer, onda erir. Artık mürid yoktur, şeyhi vardır. Bu hâl o derece ilerler ki bir süre sonra o müridin siması, hâl ve hareketleri şeyhi gibi olmaya başlar, bundan çok istifade eder.

Bir hâtıra: İsmailağa'da bu makamı yakalamış bir müridi tanıma fırsatım oldu. Şeyhinin nerede olduğunu, an be an biliyordu. Şu an nerede ne yapıyor diye soruyorduk “şimdi vaazı bitti, şu an arabaya biniyorlar, şimdi şu yoldan sağa döndüler, ...” şeklinde nokta nokta söylüyordu. Teyit etmek için şeyhin yanındakilere telefon açıp soruyorduk aynısıyla çıkıyordu.

Fenâ-fi Şeyh makamına bu şekil ulaştıktan sonra Hz. Peygamber'e rabıta yapılmaya başlanır. O mürid artık bütün sünnetleri hayatına geçirmeye başlar. Bundan o kadar feyizlenir ki siması, ahlâkı, tavırları Rasulullah gibi olmaya başlar. Eli yüzü iyice nurlanır. Yanında bulunan herkese müthiş bir huzur akseder.. Fenâ-fi Resul makamına bu şekil gelindikten sonra murakabe yapmaya başlar, çünkü gaye Rızaullahtır.. Rabıtaların fonksiyonu nefsin hayvani iç güdülerini terbiye etmektir. Gaye hep Allah, bunu akıldan hiç çıkarmamalı.. Murakabe, Allah seni her daim görüyor hakikatiyle bilinçlenmek. Bu bilince ulaşan nefis artık ruhla olan münasebetini tamamlamış Allah dostu olmuştur. Nefs-i Kâmile mertebesine ulaşan insana ilahi makamdan velayet verilir. Artık o kişi avcı olmuştur, yani Kâmil Mürşit olmuştur. Artık bir misyonu vardır. Yabanda yolunu kaybetmiş hayvan-i nefisleri muhabbet cezbesiyle oltaya takar, ama yemek için değil, ait olduğu gerçek yurda hazırlar, aşılarını, tedavisini falan yapar, götürür o iklime salar ...
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
şıh hacet giderirkende şıhı goruyormuydu bu murit.
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
şeyhleriniz pardon putlarınız sizi ALLAH c.c. yakınlaştırsın çünki siz çoook uzaktasınız illa torpil lazım gelir oysaki ALLAH c.c.
size şah damarınızdan daha yakın mümin kullarımın kalbine sığarım diyor siz daha şeyhin donuna bürünüyorsunuz gidin tumanınada bürünün
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
şeyhleriniz pardon putlarınız sizi ALLAH c.c. yakınlaştırsın çünki siz çoook uzaktasınız illa torpil lazım gelir oysaki ALLAH c.c.
size şah damarınızdan daha yakın mümin kullarımın kalbine sığarım diyor siz daha şeyhin donuna bürünüyorsunuz gidin tumanınada bürünün
Allah mümin kulumun kalbine sığarım diyor, amenna.

Kalpte onca pisliğin arasına sıkıştırmak için yonta yonta küçültüp haşa Allah diye dikilen şeylerde var, unutma! :unsure:
 
Son düzenleme:

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Sen karnında on kilo kazuratla sabah akşam kibirli kibirli geziyorsun ya, bence onu dert edin kendine!

Niye zoruna gidiyorki. bak ne dedin
Şeyhinin nerede olduğunu, an be an biliyordu. Şu an nerede ne yapıyor diye soruyorduk “şimdi vaazı bitti, şu an arabaya biniyorlar, şimdi şu yoldan sağa döndüler, ...” şeklinde nokta nokta söylüyordu

şeyhin nerde olduğunu an be an biliyor.Bu şıh insansa hacet etmeside gerek an be an yanı her an bu murit şeyhi görmüyormu demekki bunuuda görmesi lazım demi
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Niye zoruna gidiyorki. bak ne dedin
Şeyhinin nerede olduğunu, an be an biliyordu. Şu an nerede ne yapıyor diye soruyorduk “şimdi vaazı bitti, şu an arabaya biniyorlar, şimdi şu yoldan sağa döndüler, ...” şeklinde nokta nokta söylüyordu

şeyhin nerde olduğunu an be an biliyor.Bu şıh insansa hacet etmeside gerek an be an yanı her an bu murit şeyhi görmüyormu demekki bunuuda görmesi lazım demi
Çok film izlediğin için o görmeyi film gibi belli bir açıdan görmek zannediyorsun. O tür bir görme değil o güzel kardeşim!
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul
Rabıtası tuvaleteki olanın her daim aklına tuvalet gelir. Rabıta budur işte. Ötesi değil. İlgin, alakan, bağın neye ise buna rabıtan var diyoruz biz. Sen ise iştah de, ilgi, alaka de. Sadece kullandığımız kelime farklı.

Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem buyurmuşlar:

“Birlikte oturduğunuz dostlarınızın en hayırlısı, görünüşüyle size Allah’ı hatırlatan, sohbetiyle sizin güzel amellerinizi arttıran, salih ameliyle/güzel fiil ve davranışlarıyla size ahireti hatırlatan kimsedir.”(Suyutî, Camiu’s-Sağir, II/14).

"Dostun hayırlısı; Allah'ı zikrettiğinde sana yardım eden, Onu unuttuğunda sana hatırlatandır.”(Suyutî, Camiu’s-sağir, II/11)

“Bazı insanlar Zikrullahın anahtarlarıdır. Bunlar görülünce, Allah zikredilir / hatırlanır / anılır.” (Mecmau’z-Zevaid, 10/78).

Bizim rabıtamız Allah'adır. Ondan dostuna nazar ederiz. Kiminin nazarı da tuvaletedir, aklı oraya gider.
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,897
Tepkime puanı
2,062
Puanları
113
Konum
Mars
Rabıtanın çeşitleri vardır. En verimli neticeyi veren rabıta: Mürid şeyhinin varlığını bir elbise gibi giyer, onda erir. Artık mürid yoktur, şeyhi vardır. Bu hâl o derece ilerler ki bir süre sonra o müridin siması, hâl ve hareketleri şeyhi gibi olmaya başlar, bundan çok istifade eder.

Birde bize diyorlar elçiyi devre dışı bırakıyorsunuz diye )) yahu dostum gerçekten ne kitaba gerek var o zaman nede elçiye yapalım rabıta olalım doğru insan dimi

zaten elçiler gümüş tuğla ama sizin şeyhlerin altın tuğla ))
 

ilke

Paylaşımcı
Katılım
6 Kas 2017
Mesajlar
875
Tepkime puanı
188
Puanları
0
Günün 24 saatini şeytanın kucağında geçirenlere RABITA'yı mı izah ediyorsunuz!
Umarım kısa zamanda bunun boş bir uğraş olduğunun farkına varırsınız!
 
Üst