içinizde fizikten anlayan varmı?

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Selam
Kuantum denilen husus ''Ruhul Kudus'' ile bağlantılıdır...

Selam
Kenara mı çekildik...Güldürmeyin Allah aşkına...
İthamlarınıza cevap vermekle meşgulüz ya...
Ama yine aynı tavır yine aynı hal...
Şimdi sorarsınız ne var ki?
Daha o beş(aslında 4 madde çıkar) maddeyi doğru değerlendiremediğinizi ve yorumunuzun doğru olmadığını görüyorum...

O sözü (Ruhul Kudus ile bağlantılıdır) sözünü söyleyerek ''açılım ve yönlendirme'' maddesini gerçekleştirmiş olduk....

Ayrıca o madde bütün forumdaki davranışlarımız ile alakalı idi.Cümleyi bütün olarak okuduğunuzda bunu rahat bir şekilde anlardınız/anlarsınız...(Soru sorarak yönlendirdiğimiz,konu açarak derinlemesine paylaştığımız,bazen soru ile başlayıp genişleterek bitirdiğimiz bazende selam diyerek bitirdiğimiz mesajlarımız mevcut...)

Eeeee işte güme mi gitmiş yoksa eksik okuma mı yapmış birileri bilemiyorum artık....

Bakış açısı doğru değilse sonuçta isabet etmiyor maalesef...

Diğer açıdan kopyala yapıştır yapan bazı arkadaşlar paylaştıklarını ciddi olarak okumuyor sanırım.Çünkü kendi paylaştıkları bazı yazılarda buna rahat bir şekilde işaret ediyor...Neden acaba yoksa neye inandıklarının veya neyi paylaştıklarının farkında değil mi?
Tavır değişmeden cevap beklemeyin...Çünkü öncesinde biz tavır değişikliği olmamasına rağmen kendimize yakışanı yapmış ve cevap vermiştik.Ama birileri bu tavrını devam ettirmeye devam ettiriyor bizde bundan sonrasında yine bize yakışanı yaparak kitab'dan öğrendiğimiz bir başka yöntem ile devam edeceğiz...
Selametle...


Yaw arkadaşlar,
Ya birileri bizi şu yazılanların bir manâya gelip gelmediğini veya dini-ilmi bir kıymet-i harbiyesi olup olmadığı hakkında bilgilendirsin; yahutta bize baştan sona kadar zırva gelen bu tür karalanmış saçmalıkları aklı başında olan herkes telin etsin diyorum…
Forumda kendisini sanki çok değişik ve sıra-dışı bir bilge kişilik olarak lanse etmek isteyenlerin böyle laflardan salata yaparak yazılar asması bilinen bayatlamış yöntemlerdendir. İşin en ilginç ve eksantrik tarafı da şudur ki, bu cins kişilikler insanların anlayacağı dilden ve onların akıl seviyelerine göre konuşulması gerektiğini söylerler de en başta bu sözlerine yukarıda alıntılanan yazılarda görüldüğü gibi kendileri uymazlar !

Her yazılarından ayrı bir başka tuhaflık fışkıran bu insanların ruh hâllerini sizlerin takdirlerine bırakıyorum.
 
B

bamda

Guest
quantum ne ?

deneyi anladınmı ,hemen quantuma ulaştınız?

quantum "ruhul kudus" müş?:blink::confused1:föton ne ?mehdimi?

quarklar ,alemin gavslarımı?

atom ne hatem veli mi?


Arkadaşlar burası tasavvuf dergahı değil gerçekten fizikden anlayarakmı yazıyorsunuz bunları?
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,949
Tepkime puanı
2,072
Puanları
113
Konum
Mars
ne anladın ? ışık tanecikmi ,dalgamı?

gözleme göre deneyin sonucu neden değişmiş?

ruhul kudus le nasıl bağlanntı kurmuş?

soru sordum cevap alamadım?

fizikten anlıyormusunuz?

Tanecik ile dalga arasındaki farkı biliyormusunuz?
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,949
Tepkime puanı
2,072
Puanları
113
Konum
Mars
Peki İsa 'nın ruhül kudüs ile desteklenmesi hakkında ne diyebilirsin?
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
fizikten anlamıyorum ama, bilek güreşinde kötüyümdür ama, normal güreşte fena değilim, bunun fiziksel açıklaması ne olabilir...:)
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,949
Tepkime puanı
2,072
Puanları
113
Konum
Mars
senin fizikten anladığın yok..maydanoz oluyorsun.:)

evet fizikten anlamıyorum anlasa idim prof olurdum. Ben bilmem gerekeni biliyorum önemli olanda budur. Sen daha öncesine ait ne biliyorsun nereden geldin nereye gidiyorsun bunları fizik ile nasıl açıklıyorsun? Mataryalist fizik anlayışı ile konuşunca maydanozu görüyorsun normaldir gözlemciye göre değişiyor :) kuantum fiziği dimi

selam et
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,949
Tepkime puanı
2,072
Puanları
113
Konum
Mars
Selam

''...ne de az aklediyorsunuz''.... ayatları aklıma geldi...

Şimdi bu ayatlar;

''bana vahyediliyor'' diyenler

''bu ayatlar bana yeni inzal olmaya başladı'' diyenler

''bu ayatları oku'maya başladım'' diyenler

''bu ayatlar bana ilham edilmeye başladı'' diyenler

''bu ayatlar şunu anlatıyor'' diyenler

''bu ayatlardan şunu şunu anlıyorum'' diyenler vb.

Şimdi bir durumun kaç haliyle anlatımı değil mi?

Biz diyoruz ki biz hepsini de kabul ettik çünkü hakikat bütündür,parçalanamaz.Yanına aldığınız şeyle sınırlı kılmaya kalkarsanız sadece elinizdeki ile avunursunuz....

Biz bu hakikati dile getirir iken Kitab'daki ileri boyutu ile Kur'an'daki kelimeler ile dile getirmeye çalışıyoruz.Kullanmada dikkat ettiğimiz hususlardan birisi bu.Kim ki bu kitabın takipçisi olduğunu iddia ediyor kitab'ı oku'sun.Ama kendi algısı ile değil...Kendini tanıttığı ''kelimelerle''...

Şimdi yine birileri çıkar bu ne kadar ilmi demeye başalar önemli mi değil?Bizim öyle bir kaygımız yok...O da kendince bir şeyler yapamaya çalışıyor!!...Ama o yazı veya bu yazıda da kitab'ı oku'yanlar kaç ayata atıf yapıldığının farkına varacaklardır...

Biz bu kitab'daki kullanımları kullanmaya çalışır iken bu anlama içeriğinideki diğer kavramlarla da sorunumuz yok yeter ki anlam aynı olsun!

Ama şunu görelim hakikatın dile getirilişi insanların nefesi sayısı kadardır(Sınırlama anlamında kullanılmamıştır.)Bunu idrak eden kişilerin biraz karşı tarafın ne dediğini akletmesi ve kulak vermesimi gerekir yoksa ''el çırpma'' hareketimi yapması gerekir?

Unutmayalım herkes tercihinin sonucunu yaşayacaktır...

Rabb'im ayağımızı ed-din üzerine sabit kılsın...

Hadi bir de maydanoz şakası yapalım...''Anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna az''...

Selametle...

Kalem 51 aklıma geldi.

Hakikat bir bütündür ve vücut bulması gerekiyor.
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,949
Tepkime puanı
2,072
Puanları
113
Konum
Mars
Selam

Sen doğru isen yola devam edeceksin...Sebat edeceksin...Ki hüsran içerisinde olmayasın...

Kalem suresi 48. ayatı da oku...Sebat et sıratı mustakiym üzerine...

Hakikat hususunda senden ricam lütfen Samed esmasını derinlemesine araştır...

Ayrıca bilmiyorum kapıyı araladın bilmiyorum kapıyı çoktan açıp ilerliyorsun ama paylaştığın husus kapıyı aralamakla alakalı ama biraz seni tanıdı isem(ileti paylaşımını dahil-sorulan soru konuyu bilip bilmediğini gösteren en önemli işaretlerden birisidir- ilerisinin de olduğunu düşünüyorum...(İsa(as)'nın ruhul kudus'le desteklenmesi)

Selametle...

Bilginin derlenip toparlanması vardır. Dilimizi kımıldatmak için acele edersek eğer çok şeyi kaçırmış oluruz bu yüzden dikkatli olup sağlam adımlar atmaya dikkat etmekte fayda var. Sürekli başa dönüp tekrar ve gözden geçirme şart
 
B

bamda

Guest
bu deneyden çıkan birinci sonuç.Zaman" evrene has bir boyut.Ahirette "zaman" yoktur.dolayısıyla cennet cehennem sonlu sonsuz tartışması biter.zamana göre düşünebildiğimiz, için idrakimiz bu sınırda kapanıyor.
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,949
Tepkime puanı
2,072
Puanları
113
Konum
Mars
bu deneyden çıkan birinci sonuç.Zaman" evrene has bir boyut.Ahirette "zaman" yoktur.dolayısıyla cennet cehennem sonlu sonsuz tartışması biter.zamana göre düşünebildiğimiz, için idrakimiz bu sınırda kapanıyor.

Bravo güzel bilgi
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Çift yarık deneyinde elektronların gözlemciye göre şekil almasını benlikle anlıyamazsın. Gözlemleyince madde, gözlemlemeyince dalga olan bir vücut var.

Nefs-i Emmare, dünyaya yapışıktır. Onu ölmeden öldürmek, dünyadan kavlatmak gerek. Eğer kavlatmazsak son nefeste ölüm melekleri kavlata kavlata sökecekler onu dünyevi bedenden. Dünya denilince madde alemini, atomları anla sen. Bu benlik(gözlemci) üzerinden ona sahipleniyor. O da sahiplenicisine göre bir kılığa bürünüyor.

İşte gözlemciye göre şekil alan madde, gözlemci olan nefs-i emmarenin kendi yurdudur. Onun kendi zaviyesi vardır ve o zaviyeye göre kainat maddedir. O madde olan kainatın fizik kuralları vardır. Orada tepinir durur.

Birde Allah'ta fani olan nefis vardır. İşte o nefis artık senin benim gibi ''ben'' üzerinden yürüyen bir gözlemci değildir. Onun gören gözü, konuşan dili, tutan eli olmuştur Hak artık. O artık dalga boyutunda algılar bu alemi. Kerametlerin, tayyi zaman ve tayyi mekan gibi dalga boyutunda vukua gelen haller işte bu gözlemcilerin hak zaviyesinde fani olmasındandır. Benliğini aşabilmesindendir. Böylece madde alemi artık o ne zaman dilerse dalga boyutuna geçiverir.

Bu nasıl oluyor diye sorma, yaşamak gerek. Sen Ay'a bakıyorsun, o ay başını çevirdiğinde orada hala bulunduğundan emin misin? Eline bardağı alıyorsun. O bardağı eline almadan önce dalga boyutuyken elin dokunur dokunmaz maddeleşmediğini nereden biliyorsun? Bilemezsin. Benliğini aşmadan, varllığını Allah'ın varlığında yok etmeden bunu asla tecrübe edemezsin. Teraziye çıktığın zaman kilonu tartmaz hale gelecek vücudun.

Bu deneye şaşıran fizikçilerde bunu asla tecrübe edemezler. Bu iş, uzun zaman alacak ciddi murakabe disiplinleri sonucu elde edilecek hallerdir. Bilmek yetmez, olmak gerek..

Fizikçi bir noktadan ışığı gönderiyor. Sanıyor ki o ışık o noktadan geliyor. Hayır, o ışık her yerde ve aynı zamanda bir yerdedir. Unutma ki her şeyin bir sana-bana göresi, bir de Allah'a göresi vardır. Bu göreceliklerden birisi hakikat, diğeri ise yalandır.

Onun için yalan benliğini ve yalan dünyayı aşamamış kendi zaviyesinin gözlemcilerine Vahdet-i Vücut'u izah edemezsin. Kafir deyiverirler adama. Oysa sen o esnada ayna olmuşsundur, o sana kafir diyen hakikat aleminde kendi hükmünü vermiştir. Kendi ağızlarıyla kime hüküm biçtiklerini bir bilseler vallahi anında makas alıp o an kendi dillerini keserlerdi..
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Bravo güzel bilgi
Güzel bigi dediğin şey atmasyondan ibaret. Arkadaş hakkını helal etsin inşallah.

Zaman olmayan yerde hâdise meydana gelmez. Ahirette zaman yok demek, orada hiçbir şey olmayacak demektir. Bir nevi inkara girer. Bu zehirli tasavvura kapılmayın.

Ayetle sabittir ki ölümü Allah yaratmıştır. Dolayısıyla zaman başka ölüm başkadır. Ölüm, burada eskime ve yıpranmayla aynı anlamda kullanılıyor. Yani eskimeyi ve yıpranmayı Allah yaratmıştır. Ölüm denilen üst kategoride toplanmış hepsi. Zaman ve Ölüm'ü farklı ele almak gerek. Fiziğin üç boyut dediği şablon, tasavvufta farklıdır. Üç boyut tasavvuru sizi yanıltmasın.

Aslında 2 boyut vardır. Zaman ve Mekan. Bu iki boyuttan Zaman, ölümle düğümlenmiştir. Mekan ise 3 boyutla inşa edilmiştir. Kıyamet kopunca bütün bu zahir yok olacaktır. Ölüm dahi öldürülecektir. Yeni yaratılacak ahiret aleminde Allah, ölümü yaratmayacak. Lakin zaman ve mekan olacaktır. Çüngü bu iki boyut, bütün tecellilerin ana platformudur.
 
Üst