Tahsin EMİN
Kıdemli Üye
- Katılım
- 7 Şub 2012
- Mesajlar
- 11,757
- Tepkime puanı
- 490
- Puanları
- 83
Ömer ÖNGÜT'e bağlılık ne ise, Adıyaman'a, İsmailağa'ya da bağlılık odur...
Biri çıkmış gelmiş, Ömer ÖNGÜT'e el vermiş, ona intisap etmiş ve onun duasını alarak onun derslisi olmuş,
Bu kimse nazarında Ömer ÖNGÜT'ten daha kamil, daha olgun, daha batıni ilimlere vakıf biri var mıdır..? Allah ile irtibatlığı, konuşmuşluğu, ilhamla beraber gelecek hakkında ondan daha iyi malumatlısı var mıdır? Elbet de yoktur.
Ömer ÖNGÜT'ün hatası ya da zaafiyetleri anlamında istediğin kadar "delil" getir, muhatabı ikna edebilir misin, muhatabın Ömer ÖNGÜT bakışını değiştirebilir misin, mümkün müdür,
Onlar mümkün olursa, ruhaniyet nasıl olacak, rabıta nasıl olacak, ondan el almış biri hatalı, kusurlu, nakıslı bir şeyhe can-i gönülden, samimiyetiyle ve bütün bir benliğiyle onu nasıl sevecek ve ona nasıl bağlanacak..?
Arkadaş haklı...
İsmailağa'dan el almışlar için de öyle. Mahmut Efendi'nin, Ruhu'l Furkan Tefsiri'nin neden ve niçin yazıldığını alenen ifade etmesi, o tefsire illa manevi bir kutsallık giydirmesi noktasında yanlıştır ve hem de tasavvuf ilkeleri açısından yanlıştır,
Mahmut Efendi'den el almışlar seni dinler mi dinlemez, beni bırakınız, tasavvufun ilkelerini dinlerler mi dinlemezler, yoksa "kamil"e rabıta edemezler, o sıcaklığı kendinde hissedemezler,
Mahmut Efendi'nin böyle bir cümle sarfedişi de İslam Fıkhı açısından yanlıştır. Efendi Hazretleri'nin, haccın edasının ve sıhhatinin şartlarındaki İmam Azam disiplinliğinin neresindedir ki, ta buralardan oralara gidebiliyor, meseleye bu açıdan baktığımızda Hz Muhammed'in onu daha farklı bir kulvarda ithar etmesi gerekiyor, Efendi Hazretleri bütün bu incelikleri bilir mi, elbet de bilmez... Bilse zaten oralara gitmez ve mücadelesini daha farklı bir zeminde pratikleştirir.
Hangi, el almış bir "sufi" bunları ifade ediyor, etmez, edemez, yanlış ve hatalı olan bütün bir teslimiyetle rabıta edilir mi..? Elbet edilmez...
Mesela dergilerinde reklam oluyor ifade ettiğim tefsir ki, özellikle de tefsirin neden ve niçin yazıldığına da vurgu yapılıyor ve "Hz Muhammed'in emriyle yazıldığı" öne çıkarılıyor, bütün bunlar fıkıh ve tasavvuf açısından doğru mu elbet yanlış...
Kamil insan hata yapar mı..? Yapmaz... Sen ne kadar konuşursan konuş "sufi"ler dönüp bakmazlar bile...
Netice:
Kur'an ayetlerini de refarans kılsan, el alınanlar masumdur, kamildir, hatasız ve yanlışsızdır... Ve onlar an be an Allah ile beraberdirler, oturup konuşuyordurlar...
Selamlarımla...
Biri çıkmış gelmiş, Ömer ÖNGÜT'e el vermiş, ona intisap etmiş ve onun duasını alarak onun derslisi olmuş,
Bu kimse nazarında Ömer ÖNGÜT'ten daha kamil, daha olgun, daha batıni ilimlere vakıf biri var mıdır..? Allah ile irtibatlığı, konuşmuşluğu, ilhamla beraber gelecek hakkında ondan daha iyi malumatlısı var mıdır? Elbet de yoktur.
Ömer ÖNGÜT'ün hatası ya da zaafiyetleri anlamında istediğin kadar "delil" getir, muhatabı ikna edebilir misin, muhatabın Ömer ÖNGÜT bakışını değiştirebilir misin, mümkün müdür,
Onlar mümkün olursa, ruhaniyet nasıl olacak, rabıta nasıl olacak, ondan el almış biri hatalı, kusurlu, nakıslı bir şeyhe can-i gönülden, samimiyetiyle ve bütün bir benliğiyle onu nasıl sevecek ve ona nasıl bağlanacak..?
Arkadaş haklı...
İsmailağa'dan el almışlar için de öyle. Mahmut Efendi'nin, Ruhu'l Furkan Tefsiri'nin neden ve niçin yazıldığını alenen ifade etmesi, o tefsire illa manevi bir kutsallık giydirmesi noktasında yanlıştır ve hem de tasavvuf ilkeleri açısından yanlıştır,
Mahmut Efendi'den el almışlar seni dinler mi dinlemez, beni bırakınız, tasavvufun ilkelerini dinlerler mi dinlemezler, yoksa "kamil"e rabıta edemezler, o sıcaklığı kendinde hissedemezler,
Mahmut Efendi'nin böyle bir cümle sarfedişi de İslam Fıkhı açısından yanlıştır. Efendi Hazretleri'nin, haccın edasının ve sıhhatinin şartlarındaki İmam Azam disiplinliğinin neresindedir ki, ta buralardan oralara gidebiliyor, meseleye bu açıdan baktığımızda Hz Muhammed'in onu daha farklı bir kulvarda ithar etmesi gerekiyor, Efendi Hazretleri bütün bu incelikleri bilir mi, elbet de bilmez... Bilse zaten oralara gitmez ve mücadelesini daha farklı bir zeminde pratikleştirir.
Hangi, el almış bir "sufi" bunları ifade ediyor, etmez, edemez, yanlış ve hatalı olan bütün bir teslimiyetle rabıta edilir mi..? Elbet edilmez...
Mesela dergilerinde reklam oluyor ifade ettiğim tefsir ki, özellikle de tefsirin neden ve niçin yazıldığına da vurgu yapılıyor ve "Hz Muhammed'in emriyle yazıldığı" öne çıkarılıyor, bütün bunlar fıkıh ve tasavvuf açısından doğru mu elbet yanlış...
Kamil insan hata yapar mı..? Yapmaz... Sen ne kadar konuşursan konuş "sufi"ler dönüp bakmazlar bile...
Netice:
Kur'an ayetlerini de refarans kılsan, el alınanlar masumdur, kamildir, hatasız ve yanlışsızdır... Ve onlar an be an Allah ile beraberdirler, oturup konuşuyordurlar...
Selamlarımla...