"el Kaide Operasyonu" Fos çikti

Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
80
Tepkime puanı
0
Puanları
0
"EL KAİDE OPERASYONU" FOS ÇIKTI

İstanbul’da gerçekleştirilen ve El Kaide örgütüne yönelik olarak düzenlendiği iddia edilen 37 kişinin gözaltına alındığı operasyonda zanlılara isnat edilen garip suçlamalar dikkat çekti.

Terör örgütü mensubu olmakla suçlanan kişilerin hiçbirisinin evinden yanıcı ve patlayıcı madde çıkmazken iki zanlının evinde faturalı kuru sıkı tabanca bulunduğu, piyasada satılan kitapların haricinde de yasaklı yayın yakalanamadığı bildirildi.

Zanlıların avukatları 8 ay teknik takip altında tutulan zanlılar ile ilgili dosyada ciddi bir örgütsel delil bulunmadığını belirttiler.

GARİP SUÇLAMALAR

Sanıklar İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ndeki sorgularında susma haklarını kullanırlarken, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda yapılan sorgulamalarında isnat edilen suçlamalar ilginç bulundu. Bayrampaşa Muratpaşa Mahallesi ve Bağcılar Fatih Mahallesi’ndeki mescitleri örgüt toplanma merkezi olarak kullanmakla suçlanan zanlıların bunu kabul etmedikleri; bu iki mescidin halka açık olduğunu söyledikleri ve burada namaz kılıp, dini sohbet gerçekleştirdiklerini ifade ettikleri belirtildi.

İNTERNET KAFECİYE SORULAN SORUYA BAK!

Y.Ç isimli internet kafe sahibi zanlıya sorgusunda, işyerinde müşteriler tarafından girilen sitelere neden girildiği sorulması garip bulunurken; bir diğer gariplik ise, A.T isimli kişiye sorulan sorularda yaşandı. Belediyeden ve müftülükten izinli bir şekilde kurban kesim yeri açan A.T’ye kurban parası toplama suçlamasında bulunulması dikkat çekti. A.T’nin suçlamaya cevaben kurban kesim merkezinin tamamen yasal olduğunu söylediği öğrenildi. 55 yaşlarında olan ve ilmi bilgisi üst seviyede olan A.T’ye aynı zamanda gözaltında bulunan ve yaşları 20-25 arasında değişen diğer sanıklarla birlikte örgütsel oluşum içinde bulunduğu ve 1985 doğumlu Halis Bayancık’ın adamı olduğu iddiası garip bulundu.

OYUNCAK TARAMALI TÜFEK DELİL OLDU

Bir zanlının evinde bulunan Usame Bin Laden fotoğrafı ile oyuncak taramalı tüfeğin bile suç delili gösterildiği olayda zanlılardan bir tanesinin evinde ise medyada bütün detayları ile yayınlanan Ebu Garip Cezaevi’ndeki işkence görüntülerinin ele geçirildiği bunun suç delili gösterildiği anlaşıldı. Bir başka zanlıya ise Ankara’da katıldığı başörtüsüne özgürlük eylemi soruldu.

BAYANCIK: ÖRGÜT LİDERİ DEĞİLİM

Operasyon kapsamında El Kaide örgütünün Türkiye sorumlusu olarak kamuoyuna lanse edilen Halis Bayancık’ın 1985 doğumlu olduğu Mısır’da üniversite eğitimi gördüğü ve Polen Yayınları’nda Arapça çevirmen olarak çalıştığı öğrenilirken, tutuklanan Halis Bayancık’ın ifadesinde medyanın iddialarının aksine kesinlikle konsolosluklara saldırı planı yapmadığı, El Kaide yönetici olmadığını, suçlamaları reddettiğini söyledi. Halis Bayancık’ın Bağcılar’daki evinde kapılar kırılarak yapılan aramada piyasada satılan ve aralarında İstanbul Adli Tıp eski Başkanı ve Hürriyet Gazetesi yazarı Sevil Atasoy’un Labirent isimli kitabı ile yabancı bir yazar ait Casus isimli kitabın da bulunduğu bandrollü kitapların bulunduğu belirtildi. Bayancık’ın genelde telefon görüşmelerinin gündeme getirildiği evindeki bilgisayarın hard diskine de el konulduğu öğrenildi.

Bu arada, Ergenekon terör örgütüne yönelik operasyonda İlhan Selçuk, Kemal Alemdaroğlu ve Doğu Perinçek’in evinden alınma yöntemlerini eleştiren kartel gazetelerinin bu operasyonda zanlıların evlerinin kapılarını kırılmasını hiç görmemeleri dikkat çekti.

Vakit
 

Sayha

Asistan
Katılım
19 May 2007
Mesajlar
306
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Bu arada, Ergenekon terör örgütüne yönelik operasyonda İlhan Selçuk, Kemal Alemdaroğlu ve Doğu Perinçek’in evinden alınma yöntemlerini eleştiren kartel gazetelerinin bu operasyonda zanlıların evlerinin kapılarını kırılmasını hiç görmemeleri dikkat çekti.

Bu konuda haklısınız, ama uluslar arası bir el kadide yapaılanmasıda mevcut malesef.

Ladenin kasetlerinede bakılırsa baya bir tehdit var.
 
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
80
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Dost&Düşman

Bu konuda haklısınız, ama uluslar arası bir el kadide yapaılanmasıda mevcut malesef.

Ladenin kasetlerinede bakılırsa baya bir tehdit var.


Ya güzel kardeşim Laden mi İslam'a ve ümmete tehdit oluşturuyor? Yoksa İslam, Allah ve Rasulullah sallahu aleyhi vesellem düşmanları mı tehdit? Daha ne zaman anlayacağız bilmiyorum. Uykumuzdan ne zaman uyanacağız? Ümmet için asıl tehdit ABD, İsrail, İngiltere, Rusya, Çin, Hindistan v.s. ..... saymakla bitmiyor. Yüzyıllardır İslama ve Allaha savaş açmış bu Küffar gurubu bugün de yarın da tehdittir. Asıl tehdit bunlar.

Irak'ta 1 milyonun üzerinde sivil insan öldü? Laden'in Irak'ta kaç adamı var sence? En fazla 10 bin kişi? Kaç İşgal askeri var? 200 binin üzerinde? Hedefleri el-kaide olsaydı sivilleri neden öldürüyorlar. Neden bomba yüklü araçları sivil halkın yaşadığı yerlerde patlatıyorlar. El- Kaide mi 1 milyon insanı vurdu? ABD ve destekçileri mi? Güneydoğuda bu şer odaklarının desteklediği PKK da 40 bin dindaşımızı vurdu? El-Kaide mi yaptı.

El-Kaide Türkiye'de Kasım olayları haricinde hiç bir eylem yapmamıştır. Bu eyleminde sebepleri vardır. İsrail ve ABD'ye tam uşaklık edenler yüzündendir. Onlara bir göz dağıdır? Türk askerinin Afganistan'da ne işi var? Neden Türk askeri Afganistan'da? Orada boş yere can veriyorlar? Şimdi onlar da Şehid mi oldu? Müslümanların katledilmesine destek verirken?

Biz Türkiyeli Müslümanlar sürekli bu çelişkiyi yaşayacağız. Devlet laik olacak. Asker polis ölünce şehit olacak. Başörtülü üniversiteye ve okuluna gidemeyecek, eli silahlı girip adam vuracak. Küçük çocuğunu Kur'an Kursuna gönderemyeceksin. Sarıklı ya da cübbeli sokakta dolaşamayacaksın. Çarşfalı olunca öcü diye bakacaklar. Sağlık hizmeti bile vermeyecekler. İslam'a ve Mukaddesatına sürekli küfür eden yönetici ve askerler olacak ve bunlardan ölenler de şehid olacak? Kim için? Ne için? Kimin yolunda? Laik TC yolunda ise amenna? Ama bari şahid demesinler, kendilerini kandırmasınlar? Bu devlet İslami bir devlet değil. Bu devlet İslamı kontrol edip kendi çıkarları doğrultusunda kullanan oligarşik bir devlettir.

Yine birileri kızacak bana, olsun kızsınlar. Belki gerçekleri görmelerine vesile olabilirsem ne mutlu bana. Sakın ola Müslüman kardeşlerinizi Terörist olarak görmeyin. Asıl teröristler belliyken biz kardeşlerimize iftiraya ortak olmayalım. Bu insanlar bizden, içimizden birileri.

Tek suçları var: Allahın dinini yaşamak istemek ve bu dini tüm dünyaya yayıp adaleti getirmektir. Vesselam.
 
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
80
Tepkime puanı
0
Puanları
0
"Keyfi operasyon ve tutuklamalara son!"

1345.jpg





"Keyfi operasyon ve tutuklamalara son!"

Özgür-Der, “el-Kaide” isnadıyla Bağcılar merkezli gözaltı operasyonlarını ve tutuklamaları protesto eden bir açıklama yaparak “Keyfi operasyonlara son!” çağrısında bulundu.


Özgür-Der, geçtiğimiz günlerde Bağcılar başta olmak üzere İstanbul'un birçok bölgesinde TEM ekiplerince "el-Kaide operasyonu" iddiasıyla gerçekleştirilen operasyonları ve 24 kişinin tutuklanmasını bir açıklamayla protesto etti. Basına CIA'nın da sorguladığı bilgisinin düştüğü kişilerden 24'ünün kayda değer hiçbir mesnet gösterilmeksizin tutuklanmasının Türkiye'de hukuk adına keyfiliğin kurumsallaştırıldığının yeni bir göstergesi olduğu vurgulandı. Açıklamada muhalif kimliğe sahip kesimler üzerinde sürdürülen baskıcı ve hukuksuz tutuma son vermek üzere hükümetin bir an önce harekete geçmesi gerektiği ve tutuklananların serbest bırakılarak mağduriyetlerinin sonlandırılması çağrısında bulunuldu.
Özgür-Der Genel Merkezi'nden yapılan açıklamanın tam metni:

KEYFİ OPERASYONLARA SON; TUTUKLANANLAR SERBEST BIRAKILSIN!
9 Nisan 2008
Yargı ve yargının işleyişinden kaynaklanan sorunlar ülkenin sabit gündemini oluşturmaya devam ediyor. Keyfilik ve ideolojik tarafgirlik mantığının yansımalarının net biçimde görüldüğü uygulamalar ve kararlar neticesinde mağduriyetler artıyor, hak ihlalleri adeta kurumsallaşıyor. Yaklaşık bir aydır "iktidar" partisinin kapatılması girişiminden kaynaklanan nedenlerle yoğun bir "siyasallaşmış hukuk" tartışmalarına sahne olan Türkiye'de ardı ardına yaşanan gelişmeler asıl sorunun hukuk devleti olamamaktan kaynaklandığını bariz biçimde ortaya koymaktadır.
Geçtiğimiz hafta "el-Kaide operasyonu" adı altında Bağcılar merkezli olmak üzere İstanbul'un çeşitli ilçelerinde yapılan polis operasyonları ve bu çerçevede gerçekleştirilen gözaltılar ve ardından yaşanan tutuklamalar Türkiye'de hukuk adına keyfiliğin kurumsallaştırıldığının yeni bir göstergesi olmuştur.
Söz konusu operasyon neticesinde; soyut suçlamalar ve mesnetsiz irtibat isnatlarıyla onlarca kişi gece yarıları evlerinin kapıları kırılarak gözaltına alınmış; bu insanlar medyada "terörist" yaftasıyla teşhir edilmiş; hiçbir delil olmaksızın "gerçekleştirmeyi planladıkları muhtemel eylemler" adı altında bir dizi polisiye senaryo dillendirilmiş ve çizilen bu vahim tablo neticesinde 24 kişi tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir.
Tüm bu garip uygulamalar bu kişilerin "el-Kaide örgütü ile irtibatlı" oldukları iddiasıyla temellendirilmeye çalışılmıştır. Ne enteresandır ki, son yıllarda emniyet ve yargının "el-Kaide örgütü ile irtibatlı olmak" iddiasıyla mağdur ettiği, hukuksuz bir tarzda takibata uğrattığı, haklarını gasp ettiği insanların listesi giderek kabarmaktadır. Devletin hukuk tanımayan güvenlik odaklı refleksi neticesinde el-Kaide yaftası adeta her türlü hukuksuzluğa, mağduriyete müstahak olmanın bir kılıfı, mazereti haline getirilmiştir.
Polis operasyonu neticesinde "yakalanan" kişilerin kendi içlerinde İslami eğitim çalışmalarına yoğunlaşan bir mescid cemaati oldukları bilinmektedir. Birbirleriyle ilişkileri, sürdürdükleri çalışmalar ve gündemleştirdikleri konular itibariyle bu insanlara illegal örgütsel bir bağ atfedilmesi zorlama bir yorumdur. Ortada silah, bomba ve benzeri malzeme yoktur ve buna yönelik bir çaba da söz konusu değildir. Suçlanan şahısların "lideri" konumunda gösterilen kişinin herhangi bir illegal faaliyeti veya yönelimi tespit edilmemiştir. Burada dikkati çeken bir husus da söz konusu kişi hakkında sürekli olarak geçmişte babasının örgütsel konumunun hatırlatılmasıdır. Adeta "Terörist babanın oğlu da terörist olur!" şeklinde bir mantık işletilmekte ve kamuoyu yönlendirilmeye çalışılmaktadır.
Kişi hak ve özgürlüklerinin ciddi anlamda ihlal edildiği bu operasyonda gözaltı, sorgulama, suç isnadı ve tutuklama aşamalarında yaşanan keyfiliklere ve kuralsızlıklara dikkat çekiyor; hiçbir yasal belge sunulmaksızın ve somut mesnet ileri sürülmeksizin yapılan polis baskınını kınıyoruz. Muhalif kimliğe sahip kesimler üzerinde sürdürülen baskıcı ve hukuksuz tutuma son vermek üzere hükümeti bir an önce harekete geçmeye çağırıyoruz.
Hülya Şekerci Özgür-Der Genel Başkanı
 

Özduygu

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
652
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Laden mi İslam'a ve ümmete tehdit oluşturuyor? Yoksa İslam, Allah ve Rasulullah sallahu aleyhi vesellem düşmanları mı tehdit?

İKİSİDE TEHDİT. Ladin bir muamma. Kimin maşası belli değil.
 
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
80
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İKİSİDE TEHDİT. Ladin bir muamma. Kimin maşası belli değil.


Muamma dediğiniz şey sizin için ve sizin gibi düşünen kardeşlerimiz için geçerlidir. Bu da bilgi eksikliğine ya da yanlış bilgiyle dolmaktan kaynaklanıyor. Bu sayfalarda bu konular çokça tartışıldı. Ancak insanlar inandıkları şeylerden bir nebze olsun dönmediler. Bundan sonra da zor gibi.

Bir mü'min için konuşurken dikkatli olalım. Bu bir imani zorunluluktur. Eğer karşıdaki kişi söylediğiniz gibi değilse siz o duruma düşmüş olursunuz. Allah için dikkat edelim. Ladini ve gittiği yolu benimsemeyebilirsiniz. Ancak elinizde esaslı bir delil yoksa lütfen Ahirete kadar sükut ediniz ki o gün gerçekler gün yüzüne çıkacaktır elbet. Vesselam.
 
Üst