Ergenekon opersyonları ve gelişmeler

Demirci Mehmet

Asistan
Katılım
26 Ağu 2007
Mesajlar
330
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Taraf öyle bir manşet attı ki..
Zihinleri allak bullak ettiler. Bir çok gazetenin cesaret edemediği bir manşeti attılar. Cumhuriyet'i kendi silahıyla vurdu.

Taraf gazetesinden çarpıcı taraf manşet. Şok gözaltılara desteğini çarpıcı bir biçimde gösterdi. "AK Parti karşıtlarını hedef gösteriyor" suçlamalarına aldırmayan gazete cesur bir başlık attı.

Ergenekon ve çetelere karşı amansız bir kampanya başlatan gazete, muhafazakar basını yaya bıraktı. "Tehlikenin farkında mısınız" manşetiyle çıktı. Gazete gözaltına alınan isimleri Ergenekon çetesinin sol kanadı olarak tanımladı.

Bu sözler Cumhuriyet'e göndermeydi.. Bu gazetenin hükümete karşı başlattıĞI kampanyanın sloganı Taraf'a ilham kaynağı oldu.

Gazeteye göre 'asıl tehlike' gözaltına alınanlardı. Taraf gazetesi günlerdir Ergenekon Manşetin hemen altına yazılan şu cümle çarpıcıydı:

Ergenekon soruşturması 'çetenin sol kanadı' diye tanımlanann ve "Asıl tehlike onlardı" denen isimlere yöneldi: İlhan Selçuk, Doğu Perinçek, Kemal Alemdaroğlu gözaltında

Gazete böylece çetelere karşı taraf olduğunu çarpıcı bir manşetle gösterdi. Gazetenin başyazarı Ahmet Altan köşesinden "Bu, burada bitmez" diyerek kararlılığını gösteriyor. Şu sözleri çok çarpıcı:

"Artık ne olacaksa olacak. Büyük sancılar yaşanacak. İttihatçılığın son uzcantıları devletten temizlenecek. herşey değişecek kısacası. Ama değişim belalı iştir. Herkesin çok dikkatli olması gereken günler bunlar."

İnternethaber
 

Demirci Mehmet

Asistan
Katılım
26 Ağu 2007
Mesajlar
330
Tepkime puanı
2
Puanları
0
37464.jpg
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
İlhan Selçuk viyak viyak ötüyordu; "Çok kötü şeyler olacak" diye.... Eeeee sorarlar adama "sen nerden biliyon bakalım kötü birşeylerin olacağını?" ... Tabi ki biliyorlar. Ortalığı toz duman edenler zaten bunlar. Kökünüz kazınsın inşa'Allah "benim vatanım"dan...

Taraf'ı seviyoruz... Ahmet Altan'a rağmen... :)
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Cumhuriyet Gazetesinde PATLAYAN bombalar Ergenekon işi olunca işbirliği kaçınılmaz
Biz bahçeye bir iki bomba atarız
Kimsenin burnu kanamaz
Siz şeriat manşetleri atarsınız
Yahu bu münafıklar insanların zekası ile alay ediyor
 
P

perisa

Guest
bunlar bu ülkenin PERİŞANLIĞININ SORUMLULARIDIR..bunlar s. demirellerin ,erdal inönülerin, doğu perinçeklerin ,cem uzanların özdemir özokların teşkilatlarıdır ve bu ülkenin kralları bunlardır..
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Firari gazeteci Tuncay Güney'den yine şok iddia

'"Henry Kissinger Türkiye'ye 1 numara için geldi. Adını söylersem beni öldürürler. Perinçek biliyor”"

Tuncay Güney, gözaltına alınan ve tutuklananların dışında başka önemli isimlerin de bulunduğunu iddia etti. Tuncay Güney, Henry Kissinger'ın İstanbul'a Ergenekon örgütünün en tepesinde bulunan '1 numara' için geldiğini söyledi.

Yeni Şafak Gazetesi'ne konuşan Güney Ergenekon operasyonuyla ilgili 'Türkiye'de tesbihin ipi koptu, taş dağıldı. Doğu Bey'in gözaltına alınması çok ilginç. Doğu abi çok şey biliyor çünkü. Bu kişiler çok güçlü, kendilerini mutlaka savunurlar. Örümcek ağı gibi tüm Türkiye'yi sarmışlar. Başetmek çok güç. Hedef AK Parti'nin bir şekilde gitmesidir' dedi.

PERİNÇEK BİLİYOR

Tuncay Güney, 'Ergenekon yapılanmasının tepesinde kim var' sorusuna ise 'Sana tavsiyem, bu soruyu Doğu Bey'e (Doğu Perinçek) sor. Çok yere ulaşırsın. Kusura bakma 1 numarayı asla söyleyemem' cevabını verdi. Güney, 'Bazı emekli paşaların ismi zikrediliyor' sorusuna da 'Bilinen biri ama asla bulaşma. 1 numara olduğu çok az kişi tarafından biliniyor ama 1 numara, çok güçlü' diye konuştu.

KÜÇÜK, DHKP/C'YLE İLİŞKİLİ

Tuncay Güney, 2001'de polise verdiği ifadede, bir dönem JİTEM'in kurucusu emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün, PKK'ya ve Kuzey Irak Kürtlerine silah sattığını iddia etmişti. Veli Küçük'le ilgili iddialarını sürdüren Tuncay Güney, 'Veli Paşa DHKP/C örgütü ve bir siyasi parti içinde çok etkili bir isim. DHKP/C örgütüyle, Bayrampaşa Cezaevi'nde yaralanan Meral Hıdır'la vasıtasıyla kontak kuruluyor' dedi.
DOĞUŞTAN MUSEVİYİM
Kanada'ya gitmeden önce 6 ay boyunca bir televizyon kanalında 'Doruktakiler' adlı siyaset programı yaptığını anlatan Tuncay Güney, 'Ben doğuştan Museviyim. Rahmetli babam göçmen, Sabetayist. Annem yaşlı, 73 yaşında. Bu konuda sakladığım birşey yok. Ama o kanala girerken benden, Müslüman olduğuma dair yazı istediler. Müftülüğe gidip, 130 dolara aldığım 'Müslüman olmuştur' diye bir yazı götürüp verdim' dedi' dedi. Toronto'da bir sinagogda din görevlisi olarak çalıştığını anlatan Tuncay Güney, 'Tanrı'nın İsraili için çalışıyoruz. Politika yapmıyoruz' diye konuştu

http://www.platformdergisi.net/news/detail.php?id=6087
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Offf offf. Durum iyice karışıyor. Belki de aydınlığa kavuşmak için bu kadar karanlık şart... Hayrola! :)
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Hayrola inşallah..

Allah memleketimizin insanımızın hayrını düşünenlere kuvvet cesaret ihsan eylesin.. Gizli Savaş devam ediyor..

Derin devlet çöker ise, gizli tarihimiz de ortaya çıkacaktır inşallah...

Bir kaç meşhur isim tutuklanmış! Bunlar şaşırtıcı değil.. Gizli Tarihimiz ki 150, 200 senelik bir kökü vardır, o gizli tarih açığa çıkınca küçük dilini yutanlar milyonları bulacak... İnşallah ümidim var.. Çünkü zulümle abad olunmaz.. Zulüm döner dolaşır zulmedenin başını bulur.. Şüphemiz yoktur..
 

Demirci Mehmet

Asistan
Katılım
26 Ağu 2007
Mesajlar
330
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Arkadaşlar Traf Gazetesi ekonomik yönden desteklenmeyi fazlasıyla hak ediyor.Arada sırada da olsabu Gazeteyi okumaya çalışalım.Eğer kapanırsa doğruları haykıran bir gazete daha zor açılır.
 

ubeyd_el_turki

Doçent
Katılım
28 Mar 2007
Mesajlar
720
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Kadıköy Beşiktaş vapurunda Taraf okuyan iki kişiye 15-20 kişilik bir grup saldırdı.
"Ahmet Altan köpektir,sizde köpeksiniz,sizinle aynı ülkede yaşamak istemiyoruz,defolun" şeklinde sloganlar atarak saldıranları araya girenler engelledi.
 

Demirci Mehmet

Asistan
Katılım
26 Ağu 2007
Mesajlar
330
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Son büyük hesaplaşma

Cumhuriyet, yıktığı imparatorluğun “yıkılmasına neden olan” bütün hastalıklarını genetik bir miras olarak bünyesine kattı.
Kendine ait bir ahlak, bir yönetim anlayışı, bir hukuk düzeni yaratamadı.
Biraz da eldeki kadroların kısıtlılığından ve şartların zorlamasından dolayı İttihatçı bir Cumhuriyet olup çıktı.
Zaman içinde bir düzelme de sağlayamadı.
Her türlü toplumsal talebi ve muhalefeti “düşmanlık” sayan Osmanlı zihniyetinin devamı, devletle toplumu birbirinden kopardı.
Ve, Cumhuriyetin neredeyse bütün enerjisi toplumla ve devlet arasındaki bu sürtüşmeye harcandı.
Bir türlü kalkınıp gelişemedi.
Yunanistan ve İsrail gibi eski eyaletleri, Osmanlı’nın mirasçısı olan Cumhuriyeti fersah fersah geçti.
Tarihçiler benden daha iyi bilir ama “eyaletlerinden” daha geride kalmış bir “imparatorluk mirasçısı” herhalde zor bulunur.
Dünya da, içinde bulunduğu durum nedeniyle, Türkiye’nin “Osmanlı’nın apandisiti” gibi cerahatli küçük bir Osmanlı cumhuriyeti olarak kalmasına ses çıkarmadı.
Ama Sovyetler’le Amerika arasındaki büyük rekabet uzaya da yansıyınca, dünyada bir teknoloji patlaması yaşandı.
Birden, tarihte rastlanmamış ölçüde büyük bir hızla değişmeye koyuldu hayat.
Sosyal yapı, sınıflar, anlayışlar, siyaset biçimi, üretim tarzı, tüketim alışkanlıkları çılgın bir süratle biçim değiştirdi.
Türkiye bu değişimin rüzgârlarını hissetti, kendisi de kör topal değişimler sağladı ama “egemen güç” değişime hep direndi.
Şimdi Türkiye’nin daha fazla direnemeyeceği noktaya geldik.
Türkiye değişecek.
Bu sadece Cumhuriyetin değil, bütün Osmanlı’nın da değişimi olacak.
Altı yüz yıllık kalıplar parçalanacak.
Kolay bir iş değil.
Onun için de sanırım sancıları kuvvetli hissedilecek.
Toplum devlet ilişkileri yeniden yapılandırılacak.
Kürt meselesi çözülecek.
Gerçek anlamda bir inanç özgürlüğü yaşanacak.
Yeni bir hukuk düzeni kurulacak.
İktidar, altı yüz yıl sonra devletten alınıp halka verilecek.
Avrupa Birliği üyeliği aracılığıyla dünyayla bütünleşilecek.
Bütün bunlar, bizim İttihatçı Cumhuriyetin “sahiplerini” öfkeden çıldırtan değişimler.
Hayatın ve tarihin nereye doğru hareket ettiğini analiz edemediklerinden bu büyük dönüşüme karşı durabileceklerini sanıyorlar.
En azından zamanı biraz daha uzatmak istiyorlar.
27 Nisan muhtırası ve AKP’yi kapatma girişimi bu direnişin parçaları.
Eski yapıyı sürdürme çabaları.

Zamanın dizginlerini ellerinden kaçırdıklarını hissettiklerinde daha sert hamleler de yapabilirler.
Bu da kuvvetle muhtemel.
Ama karşılarında sadece bu ülkenin insanları yok, karşılarında dünya da var bu sefer.
Türkiye istese de istemese de dünyanın ayrılmaz bir parçası çünkü.
Devlet, değişen toplumu muhtıralarla, yargısal girişimlerle durdurmaya çalışırken, dünyayla ittifak kurarak değişmeye uğraşan toplum da devletin İttihatçı geleneklerinden doğan “gizli güçlerine” hamle ediyor.
Ergenekon çetesine karşı derinleştirilen soruşturma sadece “adli” bir olay değil bu yüzden.
Büyük hesaplaşmanın önemli parçalarından biri.
AKP’yi kapatma girişimiyle, Ergenekon soruşturması, aynı satranç oyununun karşılıklı iki çarpıcı hamlesi.

Devlet, toplumsal değişime her müdahale ettiğinde, kökleri devletin içindeki kadrolara ulaşan Ergenekon soruşturması da biraz daha derinleştirilecek.
İttihatçı geleneğin devletin içine yerleşen köklerine kadar ulaşacak.
Çünkü hayat o köklerin oradan temizlenmesini emrediyor.
O kök varlığını sürdürmek için çabaladıkça, hukuku zorladıkça, o kökü sökmek için başlatılan hareket de güçlenecek.
Çok şaşırtıcı olaylar yaşayacağız sanırım.
Bana bu yaşadıklarımız, son büyük hesaplaşma gibi geliyor.
Çok uzun zamandır süren bu “son faslın” da sonuna yaklaşıyoruz.
İşler daha da sertleşebilir.
Daha önce görmediğimiz şeyler görebiliriz.
Ama sonuç değişmez.
Türkiye yeni bir yapıyı mutlaka kurar.
Bütün mesele...
Bunu mümkün olduğu kadar kısa zamanda ve mümkün olduğu kadar acısız bir şekilde halledecek adımları atacak zekâyı göstermekte.
Ve, toplumsal ittifakı güçlendirmekte.
Akılsızlık, kurnazlık, çıkarcılık çok pahalıya patlar bu sefer.
Bilmem AKP bunun farkında mı...

21.03.2008
Ahmet ALTAN
 
Üst