04 Ocak 2011 29 Muharrem 1432
Maksatlı Kullanılan Tek Mekân
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.” (Tevbe, 18)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Mescidler ne için yapılmışlarsa ancak o maksatlarla kullanılacak mekânlardır.” (Müslim, Mesâcid 80, 81. İbni Mâce, Mesâcid 11)
Ebû Hüreyre (ra)’den gelen bir rivâyette şöyle buyrulmuştur:
“Dünyâda asıl garip olan şu dört şeydir:
Zâlimin hâfızasında bulunan Kur’ân, müslüman bir bölgede bulunup içinde namaz kılınmayan mescid, bir evin duvarında asılı durduğu hâlde okunmayan Mushaf ve fenâ bir zümre içinde yaşayan sâlih kimse.” (Deylemî, III, 108/4301)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Muksit: Adaletle hükmeden, bütün işlerini uygun ve denk olarak yerli yerinde yapan, mazlumların hakkını zalimlerden alan, her işinde dengeyi kuran demektir.
Kısa Günün Kârı
Allah’ın mescitlerini koruyup gözetelim ve imar edilenlere yardım edelim.
Lügatçe
imar etmek: Bayındırlaştırmak.
zümre: Topluluk, grup.
Maksatlı Kullanılan Tek Mekân
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.” (Tevbe, 18)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Mescidler ne için yapılmışlarsa ancak o maksatlarla kullanılacak mekânlardır.” (Müslim, Mesâcid 80, 81. İbni Mâce, Mesâcid 11)
Ebû Hüreyre (ra)’den gelen bir rivâyette şöyle buyrulmuştur:
“Dünyâda asıl garip olan şu dört şeydir:
Zâlimin hâfızasında bulunan Kur’ân, müslüman bir bölgede bulunup içinde namaz kılınmayan mescid, bir evin duvarında asılı durduğu hâlde okunmayan Mushaf ve fenâ bir zümre içinde yaşayan sâlih kimse.” (Deylemî, III, 108/4301)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Muksit: Adaletle hükmeden, bütün işlerini uygun ve denk olarak yerli yerinde yapan, mazlumların hakkını zalimlerden alan, her işinde dengeyi kuran demektir.
Kısa Günün Kârı
Allah’ın mescitlerini koruyup gözetelim ve imar edilenlere yardım edelim.
Lügatçe
imar etmek: Bayındırlaştırmak.
zümre: Topluluk, grup.