Hukuka Saygı Diyenler Şemdinli Savcısını Linç Etmişlerdi

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Ak Parti için kapatma davası açan savcı için “ linç ediliyor, hukuka saygı “ diyen bazı gazeteler bundan iki yıl önce Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt hakkında iddianame hazırlayan Van Cumhuriyet Savcısı Sarıkaya'yı meslekten ihraca götüren yayınlar yapmıştı.

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök 16 Mart 2008'de köşesinde “Bu bir hukuki süreçtir, hepimiz bunu saygıyla ve sessizce izlemeliyiz” diye yazdı. Aynı gün gazetenin başyazarı Oktay Ekşi de “Biz yargıya intikal etmiş bir konuda görüş beyan etmenin karşısındayız” dedi. Ancak başta her iki yazar olmak üzere medyanın büyük bir bölümü ve siyaset dünyası bundan iki yıl önce Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın hazırladığı Şemdinli İddianamesi'nde farklı tutum izlemişti.

SAVCIYI YARGILAYIN • 6 Mart 2006 günü konuyu manşetine taşıyan Hürriyet'in Saygı Öztürk imzalı haberi “İhbar İddianamesi” manşetinin altında “Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın, asıl bombalarını iddianame içine soktuğu ortaya çıktı” yazıyordu. Gazete aynı haberde iddianame konusunda Vural Savaş'ın “Savcıya disiplin cezası gerekirdi” sözlerine ve Deniz Baykal'ın “Orduya darbe girişimi var” açıklamasına yer verdi.

İKTİDARIN TERTİBİ • Hürriyet bir gün sonra da iddianeme ile ilgili yayınlarına devam etti. O dönem gazetenin Ankara temsilcisi olan Nur Batur imzasıyla çıkan haber yorumda; “Adressiz isimsiz ihbar mektupları, Hukuki boyutundan bir şey çıkmaz, Amaç, paşanın önünü kesip yıpratmak, Hedef TSK” denirken, Oktay Ekşi başyazısında “Büyükanıt'ı hedef alan suçlamaların, bir gerçeği ortaya çıkarmaktan çok, maraza çıkarmak amacıyla yapıldığı akla gelmez mı? Ve tabii, ortada acaba siyasi iktidarın bir tertibi mi var diye düşünmek gerekmez mi?” diye yazmıştı.

SAVCIYA YAKIŞMIYOR • Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ise aynı gün çıkan yazısında Şemdinli İddianamesi ile ilgili “Bu tavır, hukuk devleti olduğunu iddia eden bir ülkenin savcısına yakışmıyor. İddianamede yer yer skandala varan bölümler var” yorumunda bulunmuştu. Hürriyet gazetesinin Şemdinli iddianamesiyle ilgili 7-14 mart arasında yaptığı haberlerin sadece başlıkları bile çok şey anlatıyor: “HSYK savcıya soruşturma açılmasını istiyor”, “HSYK'ya olaya el koyun daveti”, “Yargıtay ve Danıştay başkanları: Bu iddianameyi tasvip etmek mümkün değil”, “Savcılar Yüksek Kurulu Sarıkaya hakkında soruşturma açılmasının yargıya müdahale olmayacağını görüşüne yer verdi.”

SİVİL DARBEYİ ÖNLEDİK • Hürriyet'in savcıya yönelik “linç” kampanyasına Milliyet, Radikal, Vatan ve Akşam da destek verdi. Savcı Ferhat Sarıkaya hakkında jet bir soruşturma açıldı. Soruşturmanın açıldığı gün Vatan'dan Güngör Mengi'nin yazısının başlığı “Başaramadı” iken. Hürriyet'ten Nur Batur yazısında şöyle diyordu “Başardık, sivil darbe girişimini durdurduk.”

ERGENEKON DESTEĞİ • Hürriyet gazetesi aynı gün “Asker'e destek' başlıklı haberinde ise Ergenekon soruşturmasında tutuklu bulunan Kemal Kerinçsiz ve Veli Küçük'ün de bulunduğu iddianemeye karşı Büyükanıt'ı desteklemek için yapılan eyleme geniş yer vermişti.

ŞEMDİNLİ SAVCISINA ATIŞ SERBEST

Ertuğrul Özkök (Hürriyet- 9 Mart 2006) “İddianameye bakınca, bu tür ideolojik değerlendirmelerin hukuka ne kadar zarar verdiğini açıkça görüyorum. Türkiye, bir savcının yol açtığı bu tartışmanın bedelini ağır ödeyecektir”

Oktay Ekşi (Hurriyet- 8 Mart 2006) “Yargının bağımsızlığı için kurallar hemen değiştirilmelidir”

Emin Çölaşan (Hürriyet-7 Mart 2006) “Ferhat Sarıkaya isimli Van Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan 100 sayfalık iddianame elimde. İddianamede bir gazetecinin (Kendi ismi) gazeteden kesilmiş yazılarının bulunması, beyefendinin gözünde “suç kanıtı” idi!”

Bekir Coşkun (Hürriyet- 8 Mart 2006) “Eğer bu krize “Bir komutan, bir savcı, bir iddianame” gözüyle bakarsanız yanılırsınız. Bu bir rejim sorunudur. Çünkü bu sefer işin içinde “Paşa” olması çok şey anlatıyor.”

Tufan Türenç (Hürriyet- 8 Mart 2006) “Savcı, Şemdinli Komisyonu'nun raporuna sokamadığı karanlık ilişkiler içindeki bir kişinin saçma sapan ifadelerine iddianamesinde geniş yer verdi. Bu ifadeye dayanarak Büyükanıt'ı çete kurmakla suçladı. Büyükanıt'ın “Ali Kaya'yı tanırım. İyi çocuktur. Ancak suç işlemişse cezasını çeker” sözlerinin sadece “Ali Kaya'yı tanırım, iyi çocuktur” bölümünü alarak komutanı yargıya müdahale etmekle suçladı. Savcının Büyükanıt hakkında ne kadar maksatlı ve kasıtlı davrandığı bu örneklerden anlaşılıyor.”

Mehmet Y. Yılmaz (Hürriyet 10 Mart 2006) “Savcı Bey'e yönelik en temel eleştiri “dedikoduları” ve “ihbar mektuplarını” hiçbir araştırmaya gerek duymaksızın iddianamesine almış olması. Özellikle siyasi yönü de olan birçok davada yazılan iddianamelerin salt gazete haberlerinden ve dedikodulardan ibaret olduğunu ne çabuk unutmuşuz! Geçmişte çok işe yarayan “zorla konuşturma ve itiraf ettirme” yöntemleri de artık kolayca kullanılamaz hale geldiği için savcılar ellerinde ne varsa artık onlarla dava açmaktan başka yol bulamıyorlar.”

TARAF
 

şifa_

Doçent
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
551
Tepkime puanı
0
Puanları
0
SAVCIYI YARGILAYIN • 6 Mart 2006 günü konuyu manşetine taşıyan Hürriyet'in Saygı Öztürk imzalı haberi “İhbar İddianamesi” manşetinin altında “Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın, asıl bombalarını iddianame içine soktuğu ortaya çıktı” yazıyordu. Gazete aynı haberde iddianame konusunda Vural Savaş'ın “Savcıya disiplin cezası gerekirdi” sözlerine ve Deniz Baykal'ın “Orduya darbe girişimi var” açıklamasına yer verdi.

bu yargıya müdahele değilmi?
 

inkişaf_

Doçent
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
1,124
Tepkime puanı
3
Puanları
0
ak partiyi kapatmaya gelince hukuk, darbecileri gözaltına akınca guguk.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Acırım o savcıya acırım
Anadolunun çalışkan dürüst nasmuslu bir adamıydı
Arkasında ÇETELER ve Küfürbaz savcılar yoktu

İddianamesine KKK Komutanı Büyükanıt'ı soktuğu için bir haftada HSYK tarafından savcılıktan atıldı
Avukatlık bile yapamıyor
O zaman şimdi Ergenekona köpürenler ZİL takıp oynamışlardı
Hadi oradan diyoruz sizi sahtekarlar
 

reis

Kıdemli Üye
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
10,901
Tepkime puanı
414
Puanları
0
Konum
Karadeniz
20071231tu5.gif
 

elmnightmare

Profesör
Katılım
8 Eyl 2007
Mesajlar
1,734
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Herkes Şemdinli savcısını öne sürüyor da AKP ne kadar sahip çıktı da Şemdinli Savcısına şimdi onu öne sürüyorlar...

Şemdinli Savcısı avukat bile olamıyor şimdi....
Adama bari iş bulsalardı...
Siz zamanınızdaki bir hukuksuzluğa ses çıkarmazsanız o hukuksuzluk gelir bir gün sizi de vurur:)
 

Türkay

Doçent
Katılım
2 Ocak 2007
Mesajlar
542
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Sarıkaya’nın suçu neydi?’

Van Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın iki ayrı iddianamesi sebebiyle, demediklerini bırakmadılar. Sadece eleştirmekle, hakaretle yetinmediler, Ferhat Sarıkaya’yı, savcılıktan ihraç ettirecek prosedürü de başlatıp, sonuçta emellerine ulaştılar..

Neydi Ferhat Sarıkaya’nın suçu?
Van Yüzüncü Yıl üniversitesi rektörünün keyfi olarak akademik kadroları doldurması, tıbbi cihaz alımında ihaleye fesat karıştırması vesaire ile ilgili iddianame hazırlaması ..
Bu iddialarla ilgili olarak, YücelAşkın bey, sonraki süreçte kendisini aklayan bir karar alabildi mi?
Hayır.

CHP’sinden tutun Barolar Birliği Başkanı’na, onlarca rektörden YöK Başkanı’na kadar büyük bir kumpasın sonucunda, savcı ihraç edildi, hakimler oraya buraya dağıtıldı, soruşturmanın bir kısmı YöK’e yollandı... Derken... Şimdi dosyanın akibetini, sanık YücelAşkın’a sorsanız, o bile bilmez, son durumu..
Karambolden örtbas edildi olay..

Ferhat Sarıkaya’yı linç etmeye kalkışan kartel medyasından laikçi egemenlere kadar malum kesimin ikinci gerekçesi de, Şemdinli olayları sebebi ile, iki astsubay hakkında hazırladığı iddianame..
“Olur mu efendim, devletin astsubayını suç işleme ile nasıl itham edersiniz?” diye başladılar söze, iddianamede bir şey bulamayınca, yetkisizlik kararı verilerek Genelkurmay’a gönderilen fezlekeyi bahane edip, savcının meslekten ihracını sağladılar..

Oysa, Van Savcısı, Şemdinli olayı ile ilgili olarak delilleri toplamış, yetkisi altında olan ilgili kişiler hakkında iddianame düzenlemiş, yetkisi altında olmayan kişilerle ilgili iddiaları da, Genelkurmay Başkanlığı askeri savcılığına göndermişti.
Yetkisi altında olmayan bir kişi hakkında dava açmamış, hayali suçlamalarla iddianame düzenlememişti. Her şey somut belgelere dayalı idi..

Ama egemenler bastırdılar, savcıyı ihraç ettirdiler..
Avukatlık bile yapamayacak şekilde, kesin ihraç ile meslekten attılar.
HSYK’nın kararına, bir başka mercide itiraz hakkı yok..
Yargı yoluna gidebilme hakkı yok!
Arkasından YargıtayBaşsavcısı’nın AKParti hakkında açtığı kapatma davası gündeme geldi.. Bu sefer tarafların pozisyonu değişmişti.
Ferhat Sarıkaya’yı linç etmeye çalışanlar, Yargıtay Başsavcısı’na bu sefer alkış tutuyorlardı..

“Yargı bağımsızdır” demeye başladılar..
Ferhat Sarıkaya olayında hiç akıllarına bile getirmedikleri “yargı bağımsızlığı” ilkesi birdenbire akıllarına geliverdi muhteremlerin..
“Ne var, ne olmuş? İddianame düzenlemek, savcının görevi değil midir?” demeye başladılar..
Oysa Ferhat Sarıkaya da, Van Yüzüncü Yıl üniversitesi rektörü hakkında, sadece bir iddianame hazırlayıvermişti.. Ne Yücel Aşkın’a hakaret etmişti, ne de eyleminden başka bir isnatta bulunmuştu..

Şemdinli astsubayları ile ilgili olarak da, Ferhat Sarıkaya’nın iddianamesinde, eylemlerden başka soyut suçlamalar yoktu!
“Hayır” dediler.. “Olamaz” dediler.. “Suçlanan, astsubaylar değil, TSK’dır” dediler.. YaşarBüyükanıt hakkında, ortada iddianame bile olmadığı halde, yazışmayı bile suç saydılar.. Sonuçta savcı hakkında soruşturma açtırıp, meslekten attırdılar.
Şimdi bir başka savcı hakkındaki soruşturma talebini, hem de haklı gerekçelerle ileri sürenlere karşı, “yargı bağımsızlığı” ilkesini hatırlatıyorlar! Yargıtay Başsavcısı’na soruşturma açılamayacağını, çünkü görevini yaptığını söylüyorlar!
Ne kadar çifte standartlı bir yaklaşım..

Dün bir başka gelişme daha yaşandı..
Ergenekon soruşturması kapsamında İlhan Selçuk ve Doğu Perinçek’in de aralarında olduğu bazı kişiler sabah erken saatte evlerinde gözaltına alınınca, daha bir gün önce Başsavcı’ya sahip çıktıklarını unutup, tekrar Van Savcısı aleyhine yayın yaptıkları günlere döndüler!
Yine başladılar, “sabahın erken saatinde gözaltı mı olur”muş, “savcı görevini suistimal ediyor”muş, eleştirilerine..!
İyi de beyler, siz bir haftadır, “Yargı bağımsızdır, iddianame düzenlemek, savcıların görevidir” demiyor muydunuz?

Şimdi işin ucu, kendinize dayanınca, niye hemen çarkettiniz?
Niye “Böyle gözaltı olur mu?” diyerek, savcının talebi ve mahkemenin kararı ile yapılan bir aramayı, bir gözaltını eleştirmeye soyundunuz?
Gelin dürüst olalım.. Yanlışı kim yaparsa yapsın karşı çıkalım.. Savcı da yapsa, hakim de yapsa.. Gazeteci birisi de yapsa, yıllardır yüzde 1’i dahi geçemeyen siyasi partilerden birisinin genel başkanı da yapsa..
Evet, ilkelerimizi rüzgara/menfaatimize göre değiştirmeyelim beyler..

Ali karahasanoğlu
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
İlhan Selçuk'un ergenekonla ilişkisi kanıtlanırsa bu azgın köpekler çok derin bir darbe alacak cumhuriyet taraflarından. Şemdinli savcısının da acısı çıkar o zaman... :)
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
İlhan Selçuk'un ergenekonla ilişkisi kanıtlanırsa bu azgın köpekler çok derin bir darbe alacak cumhuriyet taraflarından. Şemdinli savcısının da acısı çıkar o zaman... :)

Savcıdan bu devlet özür dileyip, görevini iade etmeli.

O bu tür bir yapılanmadan bahsettiğinde bazı rütbeliler telaşa kapıldı ve onu görevinden etti.

Şu anda o kodamanlara dokunulamasada, bir gün her şey açığa çıkacak.

Bir numarasınında, iki numarasınında adresi belli.

Şimdilik sesleri çıkmıyor, yargı darbesini tamamlasın diye bekliyorlar. İnşallah kazdıkları kuyuya düşecekler.

Hükümet herşeyden haberdar ama ne yapsınki, ilhan selçuk davasında olduğu gibi her şeyi ortaya dökemiyor, karşı taraf bir hamle yaptıkça, hükümette bir hamleyle onları ber taraf etmeye çalışıyor.

Çok yazık şu ülkeye çok yazık şu boşa geçen günlere.
 

real.ist

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
500
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Şemdinli Savcısı Nasıl Linç Edilmişti

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Ak Parti için kapatma davası açan savcı Yalçınkaya için “ linç ediliyor, hukuka saygı “ diyen bazı gazeteler bundan iki yıl önce Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt hakkında iddianame hazırlayan Van Cumhuriyet Savcısı Sarıkaya'yı meslekten ihraca götüren yayınlar yapmıştı.[/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın Ak Parti'yi kapatma istemiyle dava açması medya ve siyaset dünyasında yargıya saygı tartışmalarını beraberinde getirdi. [/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök 16 Mart 2008'de köşesinde “Bu bir hukuki süreçtir, hepimiz bunu saygıyla ve sessizce izlemeliyiz” diye yazdı. Aynı gün gazetenin başyazarı Oktay Ekşi de “Biz yargıya intikal etmiş bir konuda görüş beyan etmenin karşısındayız” dedi. Ancak başta her iki yazar olmak üzere medyanın büyük bir bölümü ve siyaset dünyası bundan iki yıl önce Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın hazırladığı Şemdinli İddianamesi'nde farklı tutum izlemişti. [/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]SAVCIYI YARGILAYIN • [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]6 Mart 2006 günü konuyu manşetine taşıyan Hürriyet'in Saygı Öztürk imzalı haberi “İhbar İddianamesi” manşetinin altında “Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın, asıl bombalarını iddianame içine soktuğu ortaya çıktı” yazıyordu. Gazete aynı haberde iddianame konusunda Vural Savaş'ın “Savcıya disiplin cezası gerekirdi” sözlerine ve Deniz Baykal'ın “Orduya darbe girişimi var” açıklamasına yer verdi.[/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]İKTİDARIN TERTİBİ • [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Hürriyet bir gün sonra da iddianeme ile ilgili yayınlarına devam etti. O dönem gazetenin Ankara temsilcisi olan Nur Batur imzasıyla çıkan haber yorumda; “Adressiz isimsiz ihbar mektupları, Hukuki boyutundan bir şey çıkmaz, Amaç, paşanın önünü kesip yıpratmak, Hedef TSK” denirken, Oktay Ekşi başyazısında “Büyükanıt'ı hedef alan suçlamaların, bir gerçeği ortaya çıkarmaktan çok, maraza çıkarmak amacıyla yapıldığı akla gelmez mı? Ve tabii, ortada acaba siyasi iktidarın bir tertibi mi var diye düşünmek gerekmez mi?” diye yazmıştı. [/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]SAVCIYA YAKIŞMIYOR •[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif] Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ise aynı gün çıkan yazısında Şemdinli İddianamesi ile ilgili “Bu tavır, hukuk devleti olduğunu iddia eden bir ülkenin savcısına yakışmıyor. İddianamede yer yer skandala varan bölümler var” yorumunda bulunmuştu. Hürriyet gazetesinin Şemdinli iddianamesiyle ilgili 7-14 mart arasında yaptığı haberlerin sadece başlıkları bile çok şey anlatıyor: “HSYK savcıya soruşturma açılmasını istiyor”, “HSYK'ya olaya el koyun daveti”, “Yargıtay ve Danıştay başkanları: Bu iddianameyi tasvip etmek mümkün değil”, “Savcılar Yüksek Kurulu Sarıkaya hakkında soruşturma açılmasının yargıya müdahale olmayacağını görüşüne yer verdi.” [/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]SİVİL DARBEYİ ÖNLEDİK • [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Hürriyet'in savcıya yönelik “linç” kampanyasına Milliyet, Radikal, Vatan ve Akşam da destek verdi. Savcı Ferhat Sarıkaya hakkında jet bir soruşturma açıldı. Soruşturmanın açıldığı gün Vatan'dan Güngör Mengi'nin yazısının başlığı “Başaramadı” iken. Hürriyet'ten Nur Batur yazısında şöyle diyordu “Başardık, sivil darbe girişimini durdurduk.” [/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]ERGENEKON DESTEĞİ • [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Hürriyet gazetesi aynı gün “Asker'e destek' başlıklı haberinde ise Ergenekon soruşturmasında tutuklu bulunan Kemal Kerinçsiz ve Veli Küçük'ün de bulunduğu iddianemeye karşı Büyükanıt'ı desteklemek için yapılan eyleme geniş yer vermişti.[/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]ŞEMDİNLİ SAVCISINA ATIŞ SERBEST [/FONT]
[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Ertuğrul Özkök (Hürriyet- 9 Mart 2006)[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif] “İddianameye bakınca, bu tür ideolojik değerlendirmelerin hukuka ne kadar zarar verdiğini açıkça görüyorum. Türkiye, bir savcının yol açtığı bu tartışmanın bedelini ağır ödeyecektir” [/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Oktay Ekşi (Hurriyet- 8 Mart 2006) [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]“Yargının bağımsızlığı için kurallar hemen değiştirilmelidir”[/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Emin Çölaşan (Hürriyet-7 Mart 2006) [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]“Ferhat Sarıkaya isimli Van Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan 100 sayfalık iddianame elimde. İddianamede bir gazetecinin (Kendi ismi) gazeteden kesilmiş yazılarının bulunması, beyefendinin gözünde “suç kanıtı” idi!”[/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Bekir Coşkun (Hürriyet- 8 Mart 2006) [FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]“Eğer bu krize “Bir komutan, bir savcı, bir iddianame” gözüyle bakarsanız yanılırsınız. Bu bir rejim sorunudur. Çünkü bu sefer işin içinde “Paşa” olması çok şey anlatıyor.”[/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Tufan Türenç (Hürriyet- 8 Mart 2006)[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif] “Savcı, Şemdinli Komisyonu'nun raporuna sokamadığı karanlık ilişkiler içindeki bir kişinin saçma sapan ifadelerine iddianamesinde geniş yer verdi. Bu ifadeye dayanarak Büyükanıt'ı çete kurmakla suçladı. Büyükanıt'ın “Ali Kaya'yı tanırım. İyi çocuktur. Ancak suç işlemişse cezasını çeker” sözlerinin sadece “Ali Kaya'yı tanırım, iyi çocuktur” bölümünü alarak komutanı yargıya müdahale etmekle suçladı. Savcının Büyükanıt hakkında ne kadar maksatlı ve kasıtlı davrandığı bu örneklerden anlaşılıyor.”[/FONT][/FONT]

[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Mehmet Y. Yılmaz (Hürriyet 10 Mart 2006)[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif] “Savcı Bey'e yönelik en temel eleştiri “dedikoduları” ve “ihbar mektuplarını” hiçbir araştırmaya gerek duymaksızın iddianamesine almış olması. Özellikle siyasi yönü de olan birçok davada yazılan iddianamelerin salt gazete haberlerinden ve dedikodulardan ibaret olduğunu ne çabuk unutmuşuz! Geçmişte çok işe yarayan “zorla konuşturma ve itiraf ettirme” yöntemleri de artık kolayca kullanılamaz hale geldiği için savcılar ellerinde ne varsa artık onlarla dava açmaktan başka yol bulamıyorlar.”[/FONT][/FONT]


[FONT=Arial,Helvetica,sans-serif]Kaynak: Taraf[/FONT]
 

inkişaf_

Doçent
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
1,124
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Ferhat SARIKAYA SİYASİLERDEN destek almadan bu işe girişmemeliydi. Kendinide düşünmeliydi. . Yolsuzlukla, çetelerle mücadele etmenin hukuki altyapısı kurulmadan, bürokratik ve siyasi dokunulmazılklar anayasadan kaldırılmadan çeteler tam olarak çökertilemez.
 

LİKa

Asistan
Katılım
30 Nis 2007
Mesajlar
240
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Kartelin ve statüko yanlıların pozisyonlarının devamı için herşeyi yapacakları malum.

Ama burada doğal olmayan statüko karşıtı, gerçek hukukçu topu topu birkaçtane olan savcıya hükümetin sahip çıkmaması ve lince seyirci kalması.

Zamanın adalet bakanı isteseydi meslekten bile men edilen Ferhat Sarıkayının lincini durdurabilir,canavara kurban vermeyebilirdi.
 
Üst