Kelebek ve ateş

Alper...

MarmaranınKralı
Katılım
10 Eki 2006
Mesajlar
9,574
Tepkime puanı
452
Puanları
0
Konum
İsLamBol
Web sitesi
cennetsarayi.blogcu.com
KELEBEK VE ATEŞ

Pervasızca dönüyor kelebek, Ateşin sıcaklığına ve yakıcılığına aldırmadan.İmkansız bir aşk’a tutulmuş.Zaman zaman ürpertiyor çevresindekileri ; umursamazcasına dönüşü.Eğer kazara düşerse ateşe, geride külü bile kalmaz.Akıl, mantık kabul etmez kelebeğin yaptığını.Kalpte; akıl ve mantığı kabul etmez.İç aleminde ayrı bir savaş vardır.Dış aleminde bambaşka bir savaş.

Soğukla sıcağın savaşıdır dış alemin düellosu.Önce soğuk öne atılır ve der;”Cesaretin varsa ,bana karşı koyabileceğini aklın kesiyorsa geç karşıma.” Bu ani çıkışa öfkelenir sıcak.Adeta tepesinin tası atar ve soğuğa hitaben şöyle der;” Bu andan itibaren ,senin bana karşı koymana gücün yetmeyecek”

Sıcak ve soğuğun düellosunda her zaman kazanan taraf ateş olmuştur.Kaybeden tarafta her zaman eriyip yok olmuştur.Bu bi nevi tabiatın kanunudur.Her zaman güçlü olan güçsüzü ezip geçmiştir.

Ateş ,sarıyı kırmızıya çalan.Kendine hayran bırakan, göz alıcı renkleriyle avını bekleyen örümceğe benzer.Kelebek ise ateşin cazibesine kapılmış bir kurbandır.Büyük bir sevdayla raks eder çevresinde zanneder ki seven sevdiğini yakmaz.

Kalp; Akla ve mantığa cephe almıştır.Her şeye yummuştur gözünü.Söylenenler bir kulağından girer, diğer kulağından çıkıverir.Akıl ise mantıkla iş birliği içindedir.Er yada geç vazgeçirmelidirler kelebeği.Aksi taktirde durum vahim olacak.Bir ömür heba olacak.Bir sevda uğruna yanacak bir beden.Kalp yanmaya razıdır bu uğurda.Kaybedecek neyi kalmıştır ki.kuru bir hayatı vardı.Kuru bir canı vardı.Ondan vazgeçmek çok kolay olacaktı.Yapacağı tek şey ateşe dalmaktı.

Akıl ve mantık, bu dalıştan sağ çıkamayacaklarını biliyorlar ve.devamlı tedbir alıyor,Sürekli bir çıkış arıyorlardı.Oysaki bütün bir parça ayrılmaz sadece parçalanırdı.

Kalp itiraz ediyordu.Can cananı için canından vazgeçmedikten sonra sevdasının ne önemi vardı.Onunla hem dem olmadıktan sonra ,pervane misali çevresinde dolaşmasının ne manası kalırdı.Aşk bir dava ise delil ister,Delilsiz dava kaybetmeye mecburdur.

Oysa akıl ve mantık hiçte öyle düşünmüyordu.Temkinli davranmanın ne zararı olabilirdi.İlla ki yanmak mı gerekirdi.Bunca zamandır yanmayanlar davalarını kayıpmı etmişler,yitirmiş miydiler?

Kelebek sadece raks ediyordu.Bütün tehlikelerden bi haberdi.Ne ateşin asıl yüzünü görebiliyordu ne de içteki ve dıştaki fısıltıları dinleyebiliyordu.Adeta kör, sağır ve dilsizdi.Tek bildiği sevdasının etrafında, karanlıkta gider gibi uçmaktı.

Kalp,Aşkın bedelini vermeye hazırdı.Ne pahasına olursa olsun.Bu sefer dalmalıydı ateşe.Evvelce başına gelen musibetlerden uzak durmalıydı.Acele etmeden yanmalıydı artık…

29,09,09
M.K
 

nekwa

Kalbim seninle =)
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
1,629
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
36
Konum
Fatihin Fatihi
Web sitesi
sayendesairoldumben.azbuz.com
“Cânı cânâna vermektir kemâli âşıkın
Vermeyen cân itiraf etmek gerek noksanına.”fuzuli

...

herşeyin bir bedeli vardır...yüreğine sağlık...
 

Yitik Lale

“Men dakka dukka”
Katılım
3 May 2010
Mesajlar
3,282
Tepkime puanı
810
Puanları
0
"Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. Aman sakın kendini diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği:
Bırak kendini, ko gitsin; akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Halbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!"
 
Üst