Mustafa Necati Bursalı Şiirleri

rahlem · 31 Mar 2008

Gülden ayırma bizi, bülbül-ü zar etme

Beni zalimlere dost iblislere yar etme,
Kim dinime düşmandır, onu bahtiyar etme!..
Keremin rüzgarı gönüle gözler açar,
İmanımı taze tut, Rabbim ihtiyar etme!..
Elim ermez bir şey, fazlına güvenirim,
Yolumuz kapama, aşılmaz duvar etme!..
Ey Sultanlar Sultanı, Ey can mülkünün Şahı,
Yüreklerde kinleri, hasetleri var etme!..
Fitne, fitne alemde bir gamlı değirmendir,
Uyusun hep kahr ile onu hiç bidar etme!..
Varlıklar içinde be değersiz dikenim,
Lütfen, Cemâlin göster, mahrum-u didar etme!..
Keremin bahçelere güller hediye eder,
Lale sünbüle boy versin, gülşenimi hâr etme!..
Günahkarlar da Senin affına ümit bağlar,
Bize rahmet buyur, sonumuzu nâr etme!..
Yüreklerden pınarlar, nice sevgiler çağlat,
Sen bu necip ümmeti Rabbim, tar-ü mar etme!,,
Güzel hoş kokulu gül, cennetin fidanıdır,
Gülden ayırma bizi, bülbül-ü zâr etme!..
O ne yaman düşmandır, yollara kurar pusu,
Kahar uğrat iblisi, kalbini gülzar etme!..
Rahmetin çiçekleri, şebnemi güldürür hep,
Gönüllere nur indir, bir harap mezar etme!..
Rahman, Rahim bir Sensin.. Can kapının toprağı,
Bizlere Celâlinle, ey Rabbim, nazar etme!?

Mustafa Necati Bursalı

Aşiyân · 31 Mar 2008

Amenna ve sadakna.. Amin..

Allah razı olsun kardeşim ..

rahlem · 1 Nis 2008

Amin Allah cümlemizden razı olsun kardeşim...

muğlakgölge · 29 May 2008

Hû Derim Hû

Mustafa Necati Bursalı

Tevbe
Çok günahım var diye ümidin niye kırık?
Sana gerek bir tevbe, gözyaşı ve hıçkırık!..
Yâr Olmak
Senin elinde midir, hiç yok iken var olmak?
Nefsin niye istemez, yaratana yâr olmak?..
Hesap
Cenneti ve nimeti siz burada kazanın,
Ey insanlar, hesabı çetin rûzi cezânın!..
Ben bu cihan bağında,
Hû derim, hû derim, hûu.
Gece seher çağında,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Can arı, ten bir petek,
Gezer gülleri tek tek,
Aşka gelir de yürek,
Hû derim, hû derim, hûu!.
Değil hurma, nar aşkım,
Tüter canda Yâr aşkım,
Hep Mevlâ'ya var aşkım,
Hû derim, hû derim, hûu!..
İplik iplik sarar haz,
Ne gam kalır, ne maraz,
Her ezan ve her namaz,
Hû derim, hû derim, hûu!..
A gülüm, a bir tanem,
Şebnem olur gözde nem,
Tel tel açılır sînem,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Hiç değil sarhoş vakit,
Hep güzel, hep hoş vakit,
Bulunca bir boş vakit,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Kalma iki arada,
Derman budur yarada,
Denizde ve karada,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Uyumuş da ten şimdi,
Duymuyorsun sen şimdi,
Nefes nefes ben şimdi,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Gün akşama erdikçe,
Seccademi serdikçe,
Hak bir nîmet verdikçe,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Hep O'ndan zümrüt çemen,
O'ndandır gül, yasemen,
Bir şimşek çaksa hemen,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Ben kuğu, ben ceylânım,
Hiç dinmez heyecanım,
Bir şey isterse canım,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Rabbim etmesin cüdâ,
Bir sevdâ işte bu da,
Yûsuf gibi kuyuda,
Hû derim, hû derim, hûu!..
Hak yaratır en güzel,
Can güzeldir, ten güzel,
Olmak için ben güzel,
Hû derim, hû derim, hûu!.

hayriye · 30 May 2008

çok güzel bir şiir ALLAH razı olsun
zaten muhteremin kitaplarıda çok güzeldir
uslubu muhteşem bence

Erkam. · 8 Şub 2010

Ezân-ı Muhammedi
Mustafa Necati Bursalı

Afaki inletiyor ilahî, ismin namın,
Bu Ezanlar-ki elbet temelidir İslamın!..
Nice yüzbin minareden revan olur göklere,
Kalb-i zemin titreşir, vahdetin iner yere!..
Vecde gelir bu sesle: Dağlar, taşlar, denizler;
Şevk ile Arş'a kadar artık yükseleyim, der!..
Cihan başka cihandır, yerde gökte her varlık,
Rabbı Tesbîh ederler huzur içinde artık!..
Olur bütün gönüller gündüzler gibi aydın,
Başlar dillerde tevhîd, başlar kalblerde yadın!..
Kavuşur bütün alem ebedî fecirlere,
Binbir güneşler doğar o anda gönüllere...
Artık hayat başkadır: Al, yeşil, mavi, mavi,
Bir alem yaşar kaibler Cennetlere müsavi!..
İlahî aşkın siner herbir cana kokusu,
Cebrail kanat çırpar, melekler dağıtır su!..
Diner cümle aşıkın bütün feryadı, ahı,
Cihan günleri olur bir saadet sabahı!..
Kalbler Allah'a döner, öyle sevinç başlar ki,
Herbir can, herbir yürek, kendinden geçer sanki!..
Nur yağar gök kubbeden o anda kucak kucak,
Devir artık İslamın, batıl sesler susacak!..
Bu ezan-ki Allah'a, bu ezan aşka davet,
Bir ilahî sada, bir nağme, bir başka davet!..
Mest otur bütün canlar, titreşir kalb-i zemin,
Taze bir çiçek gibi yüzü güler ülkemin!..

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 12 Şub 2010

Nebiyy-i Zişanın Mübarek Huzurunda

Nebiyy-i Zişanın Mübarek Huzurunda
Mustafa Necati Bursalı

Çekmedeyim nice hasret efendim,
Bu aşık-ı zare lütfet efendim.
Bilirim benim hicran geceme,
Sensin ışık, sensin rahmet efendim!
Ah bu gurbet, ah bu firkat şimşeği,
Vermede bana bin zahmet efendim!..
Geldim, boyun büktün yüce kapında,
Bir Sensin Cenab-ı Ahmed efendim!..
Bütün alem halkı sana bendedir,
Çırpınır aşkınla ümmet efendim!..
İklim-i Bekanın Sultanı sensin,
Edersin düşküne himmet efendim!..
Varlığın gecesi seninle güldü,
Gitti ufuklardan zulmet efendim!..
Habîb-i Hudasın, senin kudümün,
Kainata verdi nüzhet efendim!..
Garibim, bîkesim, dünya çölünde,
Bu ne hicran, bu ne gurbet efendim!..
Şeyda bülbül gibi güzel ismini,
Anarım gece gün elbet efendim!..
Merhamet demidir bir an nazar kıl,
Lütfuna ermek ne devlet efendim!..

(3/3/1982 Tarihinde Medine'de Kainatın Efendisinin Ravza-i Pakilerinde yazılmıştır.)

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 12 Şub 2010

Hazreti Sâmi

Hazreti Sâmi
Mustafa Necati Bursalı

Kainat bahçesinde açtı dergahı Hami,
Bin vecd ile zikreder Yüce Allah'ı Sami.
İç gözüne Hak nurun sürmesi çekilmiştir,
İşte Kutb-ul Arifin, erenler şahı Sami!...
Her lütfü, her keremi O'na etmiş Erbili,
Kalb-i şerifine aşk, bina etmiş Erbili.
Cennet bağında öten can bülbülüdür Sami,
Mektübatında nice sena etmiş Erbili!...
Can kurban, cihan kurban,Hak Nura ermişlere,
Kalbi, gönlü, ve dili, Allah'a vermişlere..
Peygamber kucak açar, Melekler alkış tutar,
Ömür seccadesini dergaha sermişlere!.

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 19 Şub 2010

Zikr-i İlahî

Zikr-i İlahî
Mustafa Necati Bursalı

Gökten rahmet, nur iner,
Allah'ı zikredince.
Bir tatlı huzur iner,
Allah'ı zikredince!..

İman coşmaya başlar,
Nefis atı yavaşlar,
Biter cenkler, savaşlar,
Allah'ı zikredince!..

Bir sevda sarar canı,
Artar insanın şanı,
Alır Cennet nişanı,
Allah'ı zikredince!..

Kalb duru, beyaz olur,
Bir ebedî yaz olur,
Neş'e, sevinç, haz olur,
Allah'ı zikredince!..

Coşar, titrer can sazı,
Atar uykuyu nazı,
Hak kuldan olur razı,
Allah'ı zikredince!..

Af, mağfiret bol olur,
Şanlı Arş'a yol olur,
Melekler kol kol olur,
Allah'ı zikredince!..

Kanat açılır aşka,
Artık alem bir başka,
Erdin cemal-i Hakk'a,
Allah'ı zikredince!..

Gider keder, gider gam,
Eksikler olur tamam,
Melekler verir selam,
Allah'ı zikredince!..

Zehir bile bal olur,
Bir acaip hâl olur,
Yürekler dal dal olur,
Allah'ı zikredince!..

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 22 Şub 2010

Meded Kıl Sultanım

Meded Kıl Sultanım
Mustafa Necati Bursalı

Hasret-i hicrinle can-ü ten yandı,
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın.
Dil-i zarım yine kana boyandı,
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın!..(l)

Bîkes derdimendim, gönül hûn oldu,
Ahval-i perişan bir Mecnun oldu,
Yok bende liyakat dil mahzun oldu.
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın!...

Nurun ki dermandır gönül derdime,
Sönmez bir güneş ol, doğ bu kalbime,
Sen var iken tutunayım ben kime?
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın!...

Sevmekle dirilir hep canlar seni,
Sevmeden kim bilir, kim anlar seni,
Başlara taç etti sultanlar seni,
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın!...

Bülbülüm, gülzarı unutamam hiç,
Ölsem de dildarı unutamam hiç,
Ahmed-i Muhtar'ı unutamam hiç,
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın!.

Alemde hiç kimse denk değil sana,
Sensin rahmet, sensin örnek insana,
Seninle varılır Arş-ı Rahman'a,
Meded kıl Sultanım, Şah-ı Levlak'sın!..

Hüsnünü gönülden eyledikçe yad,
Başlıyor içimde binlerce feryad,
Eyle Necati'yi dîdarınla şad,
Meded kil Sultanım, şah-ı Levlak'sın!...

1-)

"Habibim ,Sen olmasaydın,Sen olmasaydın,âlemleri yaratmazdım!" Hadis-i Kudsisine işaret.

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 24 Şub 2010

Ayasofya

Ayasofya
Mustafa Necati Bursalı

Ey ulu mabedimiz, ey can, ey yar kokusu,
Benim öz vatanımda kim kurdu sana pusu?

Kim senin haşmetine, hilaline diş biler?
Kalb ölü, vicdan hasis, afyon içmiş gibiler!..

Bu ne dehşet nankörlük?.. Kara bürür beyazı,
Küflü, kemikli kafa, herşey olmaya razı!..

Yürekler taş kesilmiş, gelmez biri insafa,
Kanını boğan ipten artık bekleme vefa!

Şimşekler gibi Yakar, hayali dondurur bu,
Yüce İslâm'a karşı bir lanetli gurur bu!.

Geceler kahır seli, gündüzler dert kervanı,
İnletir acı hasret: Kars'ı, Erzurum, Van'ı!,

İslâm'ın diyarında bu elîm facia ne?
Zulme kurban edildin, kan ağladın kaç sen?

Bu ne çözülmez düğüm?. Kara bilmece gibi,
Bir nur, bir pırıltı yok. gündüzün gece gibi!.

Feryadın göğe çıksa bu kafalar ses duymaz,
Kutlu, şanlı fetihten bir zevk, bir nefes duymaz!

Can elinde bir köle, ten elinde bir tutsak,
Ecdat, tarih unutmaz, bu zulmü biz unutsak!..

Sen ey gonca-i Kabe, bir aç gönül keseni,
Fatih'ler sevinecek, ruhlar öpecek seni!.

Bu elem, bu matem ne? Gülümse Pîr aşkına,
Seni ihya eyleyen o Cihangir aşkına!..

Cihanın çemeninde sen misin gam durağı?
Tevhid nuruyla dol da yaşa en kutlu çağı!

Ne şanlı devirlerin, ne güzel günün vardı.
Nice ay yüzlü pirler sende Hakk'a yalvardı!,

Bu dertler, bu matemler, yakışmıyor, ah sana, .
Taç etmişti gönlünü şanlı Padişah sana!.

Şimdi melekler senin işitmiyor sesini,
Cennet sermiyor artık o yeşil gölgesini..

Yine mi sahnededir, fitnesi köhne çağın?
Peki niye açılmaz bize sevgi kucağın..

Hayalim ürperiyor: Mezar mısın, nesin sen?
Yad el gibi yurdunda ne hazîn ülkesin sen!..

Sensin ağlatan bugün ölüler alemini,
Müslüman Türk olmasa kim tutar matemi

Hani kubbende Tekbir, hani mihrabında ses?
Fetih heyecanını tattır bize bir nefes!.

Gecenin gündüzü var, senin haykırman haktır.
Batıl nefesler seni nasıl susturacaktır?

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 25 Şub 2010

Can İncileri

Can İncileri
Mustafa Necati Bursalı

Vahdet
İmanlar bir çağlayıp yürekler bir vurunca,
Yine söküp atarsın dağlar karşı durunca!..

Tefrika
Koparsa îman bağı, bir vurmazsa yürekler,
Saadet sabahını millet beyhude bekler!..

Sünnet
Sünnet, tükenmez kaynak, arkası kesilmez su;
Onunla yaşayana îblîs kuramaz pusu!..

Kör Bakışlar
Sende bu kör bakışlar, bu yan çiziş niyedir?
Güneşler çağlayan yol: Sünnet-i Seniyye'dir!

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 26 Şub 2010

Meded Kıl Ya Resulallah

Meded Kıl Ya Resulallah
Mustafa Necati Bursalı

Günahlar sırtımda taşınmaz bir yük
Meded kıl, hakîre, Ya Resûlallah.
Habîb-i Huda'sın, şanın pek büyük,
Meded kıl, hakîre, Ya Resûlallah!.

Can yaprağım güneş dalında üşür,
Hasreti, yine bir hasret bölüşür,
Bekletme çöllerde yurduna düşür,
Meded kıl, hakîre, Ya Resûlallah!

Nice düşlerim var, düşlere sığmaz,
Gurbet çelik örgü, yolu kırılmaz,
Zamanın ayağı, kolu kırılmaz,
Meded kıl, hakîre, Ya Resûlallah!.

Aşkınla yanmada gönül iklimi,
Hasret narı işgal etti fikrimi,
Tabib sensin, çağırayım ben kimi?
Meded kıl, hakîre,Ya Resûlallah!

İnsana her lâhza yâdın tat verir,
Dudaklar nurlanır, adın tat verir,
Aşkın, aşkın, bana bin kanat verir,
Meded kıl, hakîre Ya Resûlallah!.

Ümidim dalında bir çiçek benim,
Hasreti, hicranı içecek benim,
Yok halimi arza gücüm pek benim,
Meded kıl, hakîre, Ya Resûlallah!.

Yaram var, tabibler bilmez yaramı,
Bu vâdı-i hasret, ak mı, kara mı,
Kesmeden bıçaklar can makaramı,
Meded kıl, hakîre, Ya Resûlallah!.

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 27 Şub 2010

Ey Oğul

Ey Oğul
Mustafa Necati Bursalı

İstiyorsan şeref şan,
Rabbini gönülden an.
Allah'a giden yolda,
Hizmet kemeri kuşan!.

Tanıma zincir, kafes,
Yıldırım, bora ol, es,
Sakın durma bir nefes
Tek ben miyim tutuşan?

Allah'a giden yolda,
Hizmet kemeri kuşan!...

Takdir senin için yön,
Yüzünü Kâbe'ye dön,

Ateş hattı arka-ön,
Canlardır hep uçuşan,
Allah'a giden yolda,
Hizmet kemeri kuşan!...

Kur'an, işte, Hak Kelâm,
Ver ona bin bir selâm,
O benim gönül cilam,
İstersen kutlu nişan,

Allah'a giden yolda,
Hizmet kemeri kuşan!...

Irmak ol, sonsuza ak,
Sevsin Nebî, sevsin Hak,

Bu cihanda iz bırak,
İşte şeref, işte şan,
Allah'a giden yolda,
Hizmet kemeri kuşan!...

Altınoluk Dergisi

Erkam. · 24 Mar 2010

Mirac

Mirac
Mustafa Necati Bursalı

Bu gece gökler durak,
Dünyalı oldu Burak...
Bu gece Yar daveti,
Bu gece var daveti...
Bu gece zühre par par
Bu gece yürek çarpar...
Bu gece ağlar bulut,
Bu gece herşey mevcut!..
Bu gece gözler rüşen,
Bu gece bülbüller şen!..
Bu gece bir çağlayış,
Bu gece Hak'tan bağış!..
Bu gece bezenmiş Yar,
Bu gece O bahtiyar...

Bu gece dertler nihan
Bu gece başka Cihan!..
Bu gece taşar rahmet,
Bu gece mutlu Ahmed!..
Bu gece seyr-i Cemal,
Bu gece hal üstü hal!..
Bu gece bir O'na has,
Bu gece tüter ihlas!..
Bu gece bir içim su,
Bu gece Yar kokusu!..
Bu gece gök O'na ram
Bu gece büyük ikram!..

Bu gece şevk ve haz var,
Bu gece nice naz var!..
Bu gece misilsiz, tek,
Bu gece çiçek çiçek!..
Bu gece şevki görün,
Bu gece zevki görün!..
Bu gece Cibril mes'ut
Bu gece taşmada Cüd!..
Adem, İdris, Nuh hayran,
Bu gece hep ruh hayran!..
Musa'nın hayreti var,
Bu gece kalktı duvar!..
Çağlar ışık, çağlar nur,
Gökler sevinip durur!..
Bu gece bir hoş gece,
Zannetme ki boş gece!..
Bu gece zevk, safa var,
Bu gece Mustafa var!..
Süslenir cennet, sema,
Ona hazır daima!..

Bu gece Habîb-i Hak,
Tanımaz hiçbir durak!..
Bu gece var beratı,
Eremez, hayal atı!..
Sidre'den geçti öte,
Erdi büyük devlete!..
Cemalin gösterdi Yar,
Muhammed ne bahtiyar!..
Bu gece Yar sohbeti,
Bu gece var sohbeti!..
Hecesiz, harisiz kelam
Hak ona verdi Selam!..
Dedi: Senden niyazım
Bana ümmetim lazım!..
Ümmetin Senin ey Nur,
Gönlüne dolsun huzur!..
Lütfum, affım var elbet.
Benim sana yar elbet!.

Ey tek vefa, ey Habîb,
Sanma sen seni garîb!..
Gark oldun her ihsana,
Verdim alemi sana!..
Kutlu olsun mi'racın,
Arş tahtın, gökler tacın!..
Sensin indimde has kul,
Senin her şeyin makbul!..
Şad ol ki, devlet senin,
Bu şanı yok kimsenin!..
Ne lütfetsem az sana,
Hediyem namaz sana!..
Ne gam, ne bir keder çek,
Rabbin sana verecek!..

Sen ey kutlu Peygamber,
Razı oldum de yeter!..
........................................
Ey Mabud-i Zîşanım,
Namaz kulluk nişanım!..
Sen ki eyledin vefa,
Artık mutlu Mustafa!..
Bu, ömrün ışık demi,
Şükür aldım müjdemi!..
Sensin Tek dost, Sensin Yar,
Ettin beni bahtiyar!..
Bu gece coştu Burak,
Bu gece gökler durak!..

Altınoluk Dergisi

İBRİN · 18 Nis 2010

Bülbül...

Beni zalimlere dost iblislere yar etme,
Kim dinime düşmandır, onu bahtiyar etme!..

Keremin rüzgarı gönüle gözler açar,
İmanımı taze tut, Rabbim ihtiyar etme!..

Elim ermez bir şeye, fazlına güvenirim,
Yolumuzu kapama, aşılmaz duvar etme!..

Ey Sultanlar Sultanı, Ey can mülkünün Şahı,
Yüreklerde kinleri, hasetleri var etme!..

Fitne, fitne alemde bir gamlı değirmendir,
Uyusun hep kahr ile onu hiç bidar etme!..

Varlıklar içinde bir değersiz dikenim,
Lütfen, Cemâlin göster, mahrum-u didar etme!..

Keremin bahçelere güller hediye eder,
Lale sünbüle boy versin, gülşenimi hâr etme!..

Günahkarlar da Senin affına ümit bağlar,
Bize rahmet buyur, sonumuzu nâr etme!..

Yüreklerden pınarlar, nice sevgiler çağlat,
Sen bu necip ümmeti Rabbim, tar-ü mar etme!,,

Güzel hoş kokulu gül, cennetin fidanıdır,
Gülden ayırma bizi, bülbül-ü zâr etme!..

O ne yaman düşmandır, yollara kurar pusu,
Kahra uğrat iblisi, kalbini gülzar etme!..

Rahmetin çiçekleri, şebnemi güldürür hep,
Gönüllere nur indir, bir harap mezar etme!..

Rahman, Rahim bir Sensin.. Can kapının toprağı,
Bizlere Celâlinle, ey Rabbim, nazar etme!?

Mustafa Necati Bursalı

Mustafa Necati Bursalı Şiirleri

rahlem

Asistan

Aşiyân

Asistan

rahlem

Asistan

muğlakgölge

Profesör

hayriye

Asistan

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

Erkam.

Kıdemli Üye

İBRİN

Doçent