inkişaf_
Doçent
- Katılım
- 3 Eyl 2006
- Mesajlar
- 1,124
- Tepkime puanı
- 3
- Puanları
- 0
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 2004 yılından itibaren farklı zamanlarda 3 kez Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak AK Parti'ye kapatma davası açılmasını talep ettiklerini söyledi.
İşçi Partisi'nin Merkez Karar Kurulu(MKK) toplantısında hazırlanan bildiriyi açıklayan Doğu Perinçek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın tarihi saptamasıyla Recep Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül yönetiminin yasa dışı ve cumhuriyet karşıtı olduğunun ortaya çıkarıldığını söyledi.
AK Parti'ye kapatma davası açan Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya'nın, cumhuriyet hukukunun kendisine yüklediği görevi yerine getirdiğini ve cumhuriyet hukukunun gereğini yaptığını savunan Doğu Perinçek, "AKP'yi kapatma davası aslında milletin vicdanında alınmıştır. Açılan dava, bu kararın yargıdaki ifadesidir" diye konuştu.
ABD ve AB sözcülerinin kapatma davasına karşı çıkan açıklamalarını 'Küstahça' olarak niteleyen Doğu Perinçek, "Bu kühtahça suçlamalarını mahkum ediyor ve AB ile ABD yetkililerini hadlerini bilmeye çağırıyoruz" dedi. Kapatma davası ile millet iradesine müdahale edildiğine ilişkin eleştirilere katılmadığını anlatan Perinçek, "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, ABD ve AB'nin iradesine müdahale etmiştir, millet iradesine değil" şeklinde konuştu.
Doğu Perinçek, Başbakan Erdoğan'ın 11 kez Büyük Ortadoğu Projesi'nin eşbaşkanı olduğunu söylediğini, Abdullah Gül'ün ise Dışişleri Bakanı olduğu dönemde ABD ile 2 sayfa, 9 maddelik gizli bir anlaşma yaptığını itiraf ettiğini belirterek, bu açıklamaların tek başına bir kapatma nedeni olduğunu savundu.
Doğu Perinçek, İşçi Partisi olarak 2004 yılından itibaren 3 ayrı kez Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak AK Parti'nin kapatılmasını talep ettiklerini söyledi. Bu başvuruları ayrıntılı gerekçelerle yaptıklarını, başvurularda AK Parti'nin kapatılmasının hukuki bir zorunluluk olduğunu ifade ettiklerini dile getiren Perinçek, AK Parti'nin sadece laiklik karşıtı olayların odağı olduğu için değil, aynı zamanda milli birliğe ve toprak bütünlüğüne aykırı eylemleri nedeniyle de kapatılması gerektiğini savundu.
Bir gazetecinin, "Sizin başvurularınızdaki gerekçelerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın hazırladığı iddianame benzerlik gösteriyor. Başsavcı, sizin başvurulardan yardım almış mıdır?" diye sorulması üzerine Doğu Perinçek, "Bu o kadar doğal ki, hukukçular bir olaya baktığı zaman aynı şeyi görür" şeklinde konuştu. AK Parti'nin laiklik karşıtı olayların odağı olduğunun tüm millet tarafından görüldüğünü savunan Perinçek, Başsavcı'nın deneyimli ve birikimli bir hukukçu olduğunu, kimsenin yardımına ihtiyaç duymayacağını söyledi.
Başka bir gazetecinin, kapatma davasının zamanlamasıyla ilgili sorusuna cevap veren Perinçek, "Zamanlama olağanüstü isabetli. Aslında gecikmiş bir iddianame" dedi.
habervaktim
İşçi Partisi'nin Merkez Karar Kurulu(MKK) toplantısında hazırlanan bildiriyi açıklayan Doğu Perinçek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın tarihi saptamasıyla Recep Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül yönetiminin yasa dışı ve cumhuriyet karşıtı olduğunun ortaya çıkarıldığını söyledi.
AK Parti'ye kapatma davası açan Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya'nın, cumhuriyet hukukunun kendisine yüklediği görevi yerine getirdiğini ve cumhuriyet hukukunun gereğini yaptığını savunan Doğu Perinçek, "AKP'yi kapatma davası aslında milletin vicdanında alınmıştır. Açılan dava, bu kararın yargıdaki ifadesidir" diye konuştu.
ABD ve AB sözcülerinin kapatma davasına karşı çıkan açıklamalarını 'Küstahça' olarak niteleyen Doğu Perinçek, "Bu kühtahça suçlamalarını mahkum ediyor ve AB ile ABD yetkililerini hadlerini bilmeye çağırıyoruz" dedi. Kapatma davası ile millet iradesine müdahale edildiğine ilişkin eleştirilere katılmadığını anlatan Perinçek, "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, ABD ve AB'nin iradesine müdahale etmiştir, millet iradesine değil" şeklinde konuştu.
Doğu Perinçek, Başbakan Erdoğan'ın 11 kez Büyük Ortadoğu Projesi'nin eşbaşkanı olduğunu söylediğini, Abdullah Gül'ün ise Dışişleri Bakanı olduğu dönemde ABD ile 2 sayfa, 9 maddelik gizli bir anlaşma yaptığını itiraf ettiğini belirterek, bu açıklamaların tek başına bir kapatma nedeni olduğunu savundu.
Doğu Perinçek, İşçi Partisi olarak 2004 yılından itibaren 3 ayrı kez Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak AK Parti'nin kapatılmasını talep ettiklerini söyledi. Bu başvuruları ayrıntılı gerekçelerle yaptıklarını, başvurularda AK Parti'nin kapatılmasının hukuki bir zorunluluk olduğunu ifade ettiklerini dile getiren Perinçek, AK Parti'nin sadece laiklik karşıtı olayların odağı olduğu için değil, aynı zamanda milli birliğe ve toprak bütünlüğüne aykırı eylemleri nedeniyle de kapatılması gerektiğini savundu.
Bir gazetecinin, "Sizin başvurularınızdaki gerekçelerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın hazırladığı iddianame benzerlik gösteriyor. Başsavcı, sizin başvurulardan yardım almış mıdır?" diye sorulması üzerine Doğu Perinçek, "Bu o kadar doğal ki, hukukçular bir olaya baktığı zaman aynı şeyi görür" şeklinde konuştu. AK Parti'nin laiklik karşıtı olayların odağı olduğunun tüm millet tarafından görüldüğünü savunan Perinçek, Başsavcı'nın deneyimli ve birikimli bir hukukçu olduğunu, kimsenin yardımına ihtiyaç duymayacağını söyledi.
Başka bir gazetecinin, kapatma davasının zamanlamasıyla ilgili sorusuna cevap veren Perinçek, "Zamanlama olağanüstü isabetli. Aslında gecikmiş bir iddianame" dedi.
habervaktim
