Üniversite yönetimi, polisin uyarılarını dikkate almamış
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) yönetiminin, 7 kişinin yaralandığı olaylar çıkmadan önce emniyetin yaptığı uyarıları dikkate almadığı ortaya çıktı. Üniversite yetkililerini arayan emniyetten üst düzey görevlilerin, "Olaylar büyüyecek. Çevik Kuvvet'i kampüse davet edin." yönündeki ikazlarının kulak arkası edildiği öğrenildi.
AÜ'de iki karşıt görüşlü grup arasında aylardır süren gerginlik ve sonrasında çıkan olayların perde arkasında ilginç bilgilere ulaşılıyor. Son olarak ortaya atılan iddia, 'üniversitede yönetim boşluğu var' iddialarını da güçlendirecek nitelikte. İddiaya göre, üniversite yönetimi olaylar çıkmadan günler önce emniyet yetkilileri tarafından kendilerine yapılan uyarıları dikkate almayarak, provokasyona zemin hazırladı. Pazar günü yaşanan ve 7 kişinin yaralandığı olayların fitilini ateşleyen gelişme, 3 hafta önce terör örgütü sempatizanı ve aşırı sol görüşlü Ahmet B. ve yanındakiler tarafından, ülkücü olarak tanınan Serkan H. ve Çağrı K. adlı öğrencilerin bıçaklanması ile başlıyor. Bıçaklama olayından sonra PKK sempatizanlarının tırmandırdığı gerilim, cuma akşamı doruk noktasına ulaşıyor. Toplanan 300 kişilik PKK sempatizanı ile aşırı sol görüşlü kişiler, yurt içinde slogan atıp huzursuzluk çıkarıyor. Rektörlük tarafından yazılı davet gelmedikçe kampüse girme yetkisi bulunmayan emniyet yetkilileri, durumun ciddiyetini anlatmak için cuma günü rektörlüğü arıyor. Rektör Mustafa Akaydın'a ulaşamayan yetkililer, yardımcısıyla görüşüp olayların büyüyeceği, gerilimin gitgide tırmandığı, provokasyon ihbarları geldiği bilgisini vererek, kampüse girmek için davet istiyor. Ancak rektörlük yetkilileri, ikazları kulak arkası ediyor. Olaylara müdahale etmek yerine seyirci kalmayı tercih eden üniversite yönetimi, iş kontrolden çıktıktan 4 saat sonra gece yarısı 00.30'da polisi kampüse davet ediyor. Terör örgütü sempatizanları ve sol görüşlü öğrencilerin eylemleri ile yurdun dışına çıkardıkları öğrenciler, kampüs alanında toplanıyor. Olayı saat gece 01.00'de tamamen kontrol altına alan Çevik Kuvvet polisinin nezaretinde öğrenciler yurda yeniden alınıyor. Cuma gecesi yaşanan bu gerginlik, pazar günü yine terör örgütü sempatizanlarının yurda baskın yaparak öğrencileri baskı altına alması ile başlıyor. Ardından diğer grup üyeleri pazar günü kampüse geliyor ve silahlar konuşuyor.
52 öğrenci yurttan atılıyor
Emniyetin yaptığı tahkikat sonucu olaylara karıştığı tespit edilen 52 öğrencinin yurttan atılacağı öğrenildi. Öğrencilerden valizlerini toplamasının istendiği belirtildi. Olaylara karışan öğrencilere önce 15 günlük uzaklaştırma cezası verileceği, ardından da yurtla ilişiklerinin kesileceği aktarıldı. Bu arada kampüs içindeki yükseköğrenim yurdundaki öğrenci sayısı 3 binden 200'e düştü. Rektöre göre gerilimin kaynağı siyasi tavırlar AÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın ise olaylardan siyasileri ve emniyet birimlerini sorumlu tuttu. Üniversitelerarası Kurul toplantısı için geldiği Isparta'da konuşan Akaydın, 'son 3 aydaki bazı siyasi tavırlar' neticesinde üniversitelerde birtakım gerilimler yaşanabileceğini sürekli vurguladıklarını savundu. Akaydın, gergin havayı yumuşatmakta 'yanlış siyasi tavırlardan vazgeçmek ve 12 Eylül öncesinden dersler çıkartmak suretiyle siyaset adamlarına, Türk istihbarat birimlerine, özellikle yurt müdürlerine ve emniyet güçlerine de önemli görevler düştüğünü' anlatarak, istihbarat noktasında da eksiklik olduğunu ileri sürdü. Mesut Mercan, Isparta
Zaman/Kenan Baş
09 Nisan 2008, Çarşamba
AÜ'de iki karşıt görüşlü grup arasında aylardır süren gerginlik ve sonrasında çıkan olayların perde arkasında ilginç bilgilere ulaşılıyor. Son olarak ortaya atılan iddia, 'üniversitede yönetim boşluğu var' iddialarını da güçlendirecek nitelikte. İddiaya göre, üniversite yönetimi olaylar çıkmadan günler önce emniyet yetkilileri tarafından kendilerine yapılan uyarıları dikkate almayarak, provokasyona zemin hazırladı. Pazar günü yaşanan ve 7 kişinin yaralandığı olayların fitilini ateşleyen gelişme, 3 hafta önce terör örgütü sempatizanı ve aşırı sol görüşlü Ahmet B. ve yanındakiler tarafından, ülkücü olarak tanınan Serkan H. ve Çağrı K. adlı öğrencilerin bıçaklanması ile başlıyor. Bıçaklama olayından sonra PKK sempatizanlarının tırmandırdığı gerilim, cuma akşamı doruk noktasına ulaşıyor. Toplanan 300 kişilik PKK sempatizanı ile aşırı sol görüşlü kişiler, yurt içinde slogan atıp huzursuzluk çıkarıyor. Rektörlük tarafından yazılı davet gelmedikçe kampüse girme yetkisi bulunmayan emniyet yetkilileri, durumun ciddiyetini anlatmak için cuma günü rektörlüğü arıyor. Rektör Mustafa Akaydın'a ulaşamayan yetkililer, yardımcısıyla görüşüp olayların büyüyeceği, gerilimin gitgide tırmandığı, provokasyon ihbarları geldiği bilgisini vererek, kampüse girmek için davet istiyor. Ancak rektörlük yetkilileri, ikazları kulak arkası ediyor. Olaylara müdahale etmek yerine seyirci kalmayı tercih eden üniversite yönetimi, iş kontrolden çıktıktan 4 saat sonra gece yarısı 00.30'da polisi kampüse davet ediyor. Terör örgütü sempatizanları ve sol görüşlü öğrencilerin eylemleri ile yurdun dışına çıkardıkları öğrenciler, kampüs alanında toplanıyor. Olayı saat gece 01.00'de tamamen kontrol altına alan Çevik Kuvvet polisinin nezaretinde öğrenciler yurda yeniden alınıyor. Cuma gecesi yaşanan bu gerginlik, pazar günü yine terör örgütü sempatizanlarının yurda baskın yaparak öğrencileri baskı altına alması ile başlıyor. Ardından diğer grup üyeleri pazar günü kampüse geliyor ve silahlar konuşuyor.
52 öğrenci yurttan atılıyor
Emniyetin yaptığı tahkikat sonucu olaylara karıştığı tespit edilen 52 öğrencinin yurttan atılacağı öğrenildi. Öğrencilerden valizlerini toplamasının istendiği belirtildi. Olaylara karışan öğrencilere önce 15 günlük uzaklaştırma cezası verileceği, ardından da yurtla ilişiklerinin kesileceği aktarıldı. Bu arada kampüs içindeki yükseköğrenim yurdundaki öğrenci sayısı 3 binden 200'e düştü. Rektöre göre gerilimin kaynağı siyasi tavırlar AÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın ise olaylardan siyasileri ve emniyet birimlerini sorumlu tuttu. Üniversitelerarası Kurul toplantısı için geldiği Isparta'da konuşan Akaydın, 'son 3 aydaki bazı siyasi tavırlar' neticesinde üniversitelerde birtakım gerilimler yaşanabileceğini sürekli vurguladıklarını savundu. Akaydın, gergin havayı yumuşatmakta 'yanlış siyasi tavırlardan vazgeçmek ve 12 Eylül öncesinden dersler çıkartmak suretiyle siyaset adamlarına, Türk istihbarat birimlerine, özellikle yurt müdürlerine ve emniyet güçlerine de önemli görevler düştüğünü' anlatarak, istihbarat noktasında da eksiklik olduğunu ileri sürdü. Mesut Mercan, Isparta
Zaman/Kenan Baş
09 Nisan 2008, Çarşamba