"Sünnet yok, hadis yok, hepsi uydurma, Arap adeti...

"Sünnet yok, hadis yok, hepsi uydurma, Arap adeti, benim için tek kaynak Kur'ân'dır." diyenler!

Bundan yaklaşık yirmi yıl evvel, özellikle 28 Şubat sonrası, tv kanallarını dolaşıp "Namaz beş değil üç vakittir." diyen medyatik aklıevveller vardı. Oysa iddia ettikleri gibi üç vakit bile namaz kıldıklarına kimse şahit değildi.


Aynı zihniyetin sosyetik mukallitleri "Kur'ân'da başörtüsü yok göğüs örtmek var" diyor ama bu mevsimlerde nefesi plajlarda alıyorlardı. Tesettüre, iddia ettikleri kadarıyla bile riayet etmiyorlardı.


"Horozdan kurban olur" diyenler de muhtemelen ne koyun ne de horoz kurban ediyordu...


Yıl 2017... Şimdilerde onların yeni sürümü piyasada. "Sünnet yok, hadis yok, hepsi uydurma, Arap adeti, benim için tek kaynak Kur'ân'dır." diyenler!


Peki Allah aşkına tek kaynak olan Kur'ân'dan anladıkları kadarıyla salih bir mümin, güzel bir Müslüman olmaya çalışıyorlar mı? Böyle bir fazilete şahit olan var mı?


Örneğin Kur'ân'da Allah'ı çokça zikredin diyor, acaba zikrediyorlar mı? İstiğfar edin diyor, acaba tövbeyle araları nasıl? Kur'ân bilmediğinizi bilenden sorunuz diyor, acaba enaniyetleri buna müsade ediyor mu? Kur'ân Allah'tan hakkıyla korkun diyor, acaba hakkıyla korkuyorlar mı?


Namaz kılın diyor Kur'ân, acaba kılıyorlar mı? Kılıyorlarsa nasıl ve kime göre?! Zekât verin diyor, acaba veriyorlar mı? Kime, ne kadar vereceklerini nasıl ve hangi âyete göre belirliyorlar? Hacca gidiyorlar mı örneğin? Gidiyorlarsa hac menâsikini bütün detaylarıyla kime göre icrâ ediyorlar?


Örnekleri çoğaltmak mümkün...


Kısacası takvâ ve amel-i salihi öneren, detayları Kur'ân'da belirtilmeyen fiillerle araları nasıl bunların?


Nasıl olduğunu söyleyeyim. Tıpkı "horozdan da kurban olur" deyip onu bile kesmeyenler gibi... Çünkü biz bu filmi yirmi yıl önce seyretmiştik. Niyeti samimi ve kalbi hasbi olan Müslümanın gireceği çıkmaz sokaklar değil bunlar...


(Yunus Emre Gördük-24/07/2017)