Veli Küçük PKK ya Silah Akıttı

inkişaf_

Doçent
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
1,124
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Veli Küçük'ün Arşivinden Çıkanlar

Ergenekon soruşturmasında tutuklanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün 'meslek hastalığı' diye açıkladığı geniş arşivinden Ergenekon örgütünün yapılanma şemasından, gazeteci Uğur Mumcu'nun öldürülmesine kadar birçok konuda önemli belgelerin çıktığı öne sürüldü.

Küçük'ün tutuklanma gerekçelerinden biri 'devlete ait bilgi ve belge bulundurmak'tı. İddialara göre Küçük'ün evinden çıkan bazı belgeler şöyle:

Ergenekon soruşturmasının dayanaklarından biri olan gazeteci Tuncay Güney'in 2001 yılında alınan ifadesiydi. Güney'in ifadesinin örneği Küçük'ün evinde bulundu.

Güney'in 2001 yılında gözaltına alındığı operasyonda Ergenekon belgeleri de ele geçirilmişti. Bu belgelerin benzerlerine Küçük'ün evinde de ulaşıldı. 'Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi' başlıklı dokümanda Ulusal TV ve Cumhuriyet'in birleştirilmesi planı yer alıyordu.

Yine Güney'in evinde de bulunan bir dokümanda 'gelecekte özel güvenlik şirketlerinin istihbaratın arka bahçesi olacağı belirtilerek Ergenekon tarafından özel güvenlik şirketlerinin kurulması gerektiği anlatılıyor. Küçük bir özel güvenlik şirketinin ortağıydı.

Güney'i gözaltına alan dönemin Organize Suçlar Şube Müdürü Adil Serdar Saçan'la ilgili mali, ailevi ve diğer konularda detaylı bilgi notu. Saçan, Küçük'ün yakın olduğu çete lideri Sedat Peker operasyonunu da yönetmişti.

Perinçek tarafından yazılan 'Arz ederim' diye biten fakslanmış bilgi notları.

21. Yüzyılda Casusluk İletişim ve Bilgi Çağında Global İstihbarat İstasyonları ve Değişen Casusluk Mesleği yazılı dokümanda MİT'in tarihsel süreç içinde misyonu ve işlevini yitirdiği öne sürülüyor.

'Kemalist Model Ulusal Gençlik Hareketi Dinamik Ulusal Güç Birliği - Kuvayı Milliye Cephesi' başlıklı dokümanda Ulusal Güç Birliği'ni Kemalist ideolojiye gönül vermiş ve liderlik yeteneklerine sahip bir Türk kızının üstlenmesi gerektiği yazıyor.

'Mafia' başlıklı dokümandaysa Genelkurmay denetiminde yepyeni bir mafya örgütlenmesinin gerçekleştirilmesi gerektiği anlatılıyor.

Belgelerden biri Uğur Mumcu suikastiyle ilgili. Uğur Mumcu Araştırma Komisyonu'nda da bulunan 1993 tarihli MİT tarafından Başbakanlığa gönderilmiş belge ele geçirildi. Belgede, Mumcu'yu CIA denetimindeki İsrail timinin öldürdüğü yazıyor. Belgeye göre diğer hedefse Mehmet Ali Birand'dı.

Ayrıca Küçük'ün arşivinde devlete ait çok sayıda gizli belge bulundu. Sayısız gizli MİT belgesi bulunurken, suikaste kurban giden Cem Ersever'in de arşivinin bir bölümüne ulaşıldı.

gazeteoku
 

inkişaf_

Doçent
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
1,124
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Askeri Mahkemede yargılanmak istiyor


Ergenekon terör örgütü soruşturması kapsamında bir süre önce tutuklanarak Kandıra Cezaevi'ne konulan Veli Küçük, Kanada'da yaşadığı bildirilen gazeteci Tuncay Güney'in 2001'deki ifadesinde yer alan "Veli Küçük Paşa ile Kuzey Irak'a silah götürdük. Bir bölümünü PKK'lı Cemil Bayık'a teslim ettik" iddiasını askeri yargıya taşımaya karar verdi. Küçük, Genelkurmay Başkanlığı'na başvurarak konuya ilişkin soruşturma açılmasını istedi.

7 YIL SONRA GÖREVE ÇAĞIRDI

Küçük, 7 yıl önceki iddialarla ilgili Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği'ne suç ihbarında bulunduğu dilekçesinde, halen soruşturması sürdürülmekte olan 'Ergenekon' yapılanmasına da değindi, örgütü 'hayali' olarak niteledi. Küçük, suçsuz yere tutuklandığını ileri sürerek "Amaç, şahsım üzerinden TSK'yı yıpratmaktır (...) Ordu ve şerefli mensupları üzerinden kurulmak istenen çirkin tezgahın ortaya çıkarılması için iddia edilen suça askeri kişiler karıştırıldığından, silahların ordu malı gibi bir mana verildiğinden, derhal soruşturma başlatılarak öncelikle ifademin en geniş şekilde alınmasına karar verilmesini arz ederim" dedi.

'KONUŞURUM' DİYE MESAJ VERİYOR

Emekli Hakim Albay Ümit Kardaş, Veli Küçük'ün bu tavrıyla, hem yargılamayı askeri mahkemeye kaydırıp Şemdinli davasında yaşananların tekrarlanmasını sağlamayı amaçladığını, hem de "ben ne yaptımsa sizin bilginiz dahilinde yaptım, bana sahip çıkın" mesajını vermek istediğini ileri sürdü. Kardaş, "Küçük dilekçe ile kendisinin bir kara kutu olduğunu ve konuşmasının bir çok kimse için iyi olmayacağını hatırlatıyor. Aksi halde şu an bulunduğu yer de devletin kurumu ve ifade verecekse neden cumhuriyet savcısına vermiyor? Verdiği ifade üzerinden eğer askeri yargıya kayması gerekiyorsa, savcının inisiyatifinde bu zaten kayar. Halbuki savcıya ifade vermek yerine, askeri tarafa sığınma gereği duyuyor" diye konuştu.

Onlar da 'hedefte ordu var' dedi

Ergenekon soruşturmasında tutuklanan İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek ile serbest bırakılan Cumhuriyet gazetesi başyazarı İlhan Selçuk'un Ergenekon soruşturmasının, TSK'yı hedef aldığını ileri sürmeleri anlamlı bulundu. Perinçek gözaltındayken avukatı aracılığı ile yaptığı açıklamada "Soruşturmayı yürütenler Amerika'yı savunuyor ve orduya karşı konumdalar. Yaptıkları girişim Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ikinci kez çuval geçirme girişimidir" demişti. Cumhuriyet gazetesi başyazarı İlhan Selçuk ise serbest bırakıldıktan sonra "Türkiye'de yargının ve ordunun içine de uzanan bir operasyonun hazırlığı yapılıyor" demişti.

YENİ ŞAFAK
 

Türkay

Doçent
Katılım
2 Ocak 2007
Mesajlar
542
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Bombaları kışladan kim çıkardı?

BOMBALARIN KKK’DAN çIKTIĞI NEREDEN BİLİNİYOR?
Bombaların hangi askeri birlikten çıktığının tesbiti son derece kolay. Bombaları üreten Makine Kimya Endüstrisi Kurumu'nun (MKEK) ürettiği tüm mühimmatların üzerinde, bir insanın tüm kimlik bilgilerinin bulunduğu nüfus cüzdanından daha ayrıntılı bilgiler yer alıyor. “Seri no” diye bilinen kodlar, “mühimmatın modeli, nerede, ne zaman ve kim tarafından üretildiği, hangi grup içerisinde yer aldığı” gibi son derece detaylı bilgiler veriyor. Nereye verildiği, mühimmatların birbirine olan akrabalığı, üretim tarihi, ömrü ve ne zaman teslim alındığına dair bilgiler ise “nüfus kütüğü kaydı” gibi envanterler üzerine işlenerek, kayıt altına alınıyor. Bu sayede MKEK tarafından üretilen bir el bombası dünyanın diğer ucunda kullanılsa dahi, üzerindeki seri numaralarına bakılarak hangi askeri birlikten çıktığı öğrenilebiliyor. MKEK, 19 Mayıs 2006 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda söz konusu mühimmatın TSK’ya teslim edildiğini bildirmişti.

BOMBALAR NEREDEN TEMİN EDİLDİ?
5 Mayıs 2006’da Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırıda kullanılan bombanın üzerinde şu seri no yazılı: TAPA M 204 A 2 KF-MKE-91 12-77. Buna göre bomba “204 A 2” model (M) ve 91 numaralı kafile (KF) olarak, Aralık (12. ay) 1977’de Makine Kimya Endüstrisi (MKE) tarafından üretilmiş. 10 Mayıs 2006’da Cumhuriyet gazetesine atılan el bombasının üzerinde ise şu seri numarası bulunuyor: TAPA M 204 A 2 KF-MKE-173 9-85. Bunun açılımı ise bomba “204 A 2” model (M) ve 173 numaralı kafile (KF) olarak, Eylül ayında (9’uncu ay) 1985’te Makine Kimya Endüstrisi (MKE) tarafından üretilmiş. 11 Mayıs 2006 tarihinde aynı gazeteye atılan bombanın seri numarası ise, “TAPA M 204 A 2 KF-MKE-91 12-77”.

MüHİMMAT 11 DEFA KONTROLDEN GEçİRİLİYOR
çok sayıda kontrolden geçen mühimmatın her adımda belgelere işlendiğini belirten emekli İstihkâm Albayı Durmuş Türemen, mühimmatın 11 değişik kontrolden geçirildiğini ve 7 ayrı belge istendiğini ifade ediyor. Türemen, sarf edilen malzemelerin, eğitim ya da operasyonlarda kullanılan mermi ve bombaların kontrolünün zor olduğunu da belirterek, “Bazı malzemeler sarf edilmemesine rağmen, edilmiş gibi gösterilebilir” diyerek bombaların ümraniye’ye nasıl ulaştığı konusunda da ipucu veriyor.

ORDUNUN İTİBARI ZEDELENMEMELİ
Emekli TSK mensupları, ilahi okuyan çocuklar ve başörtüsü gibi konularda e-muhtıralar vererek açıklama yapma ihtiyacı hisseden Genelkurmay Başkanlığı’nın, hem Ergenekon’a ışık tutacak hem de TSK’nın itibarına gölge düşürülmesini önleyecek böylesi hassas bir konuda sessiz kalmasına anlam veremediklerini belirterek, “TSK’nın itibarı şahıslardan daha önemlidir” vurgusu yapıyorlar. Emekli Jandarma Kurmay Binbaşı Kemal Şahin, bazı şahısların zarar görmemesi adına kurumun itibarının zedelenmemesi gerektiğini dile getirerek, “Maalesef kamuoyunda çeteler ile birlikte anılan bombaların TSK tarafından verildiği algısı artmaktadır. Birkaç çeteci yüzünden ordunun itibarı hiçe sayılamaz. Ordunun milletin değerleri konusunda internet sitesinden müdahale niteliğinde açıklama yaparken, bu kadar hassas bir konuda açıklama yapmaması manidardır. İnsanların kafasında oluşan tüm sorular bir an önce giderilmeli, bombaların çeteye kimler tarafından temin edildiği araştırılmadıysa derhal gereken inceleme başlatılmalıdır” dedi.

vakit
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Bu Veli Küçük, Vadideki "Büyük İskender" olmasın :thinking:
Benzerlik ilgi çekici...
:clap2:

Veli Küçkük
İskender Büyük:O

Kurtlar Vadisine gerek yok,
Bu adamlar da epey işi büyütmüş
Veli Küçük ismini ben şahsen yıllardır duyarım
Elinin uzanmadığı yer yok
Hala Ergenekon'un ne olduğunu gizlemeye çalışanlar var
O silahlar nereden alınmış?
Ordu içinde ki işbirlikçileri
vesair..
Ergenekon çok zor bir macera
 

Rüveydaa

Profesör
Katılım
6 Haz 2006
Mesajlar
2,026
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kendi içimde: )
Web sitesi
www.serzenisler.com
"şehitler ölmez vatan bölünmez"

diye çemkirdiklerinde varmış bişi...

o mübarekleri önce şehit edip sonarada geçip ağlama sahnelerine tok artık insanların kanı...

er yada geç hepsi cezasını bulucak...

çünkü bunlar anayasada felan deil direk sonsuz adalet sahibi Rabbimizin huzurunda yargılanıyor.. hemde daha bu dünyada düştü maskeleri... Rabbim ahirette neler bekliyor bunları..

Allah şaşırtmasın...
 

real.ist

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
500
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Askeri Mahkemede yargılanmak istiyor

TABİKİ İSTER. Şemdinlinin iyi oğlanları deliller yok edildi ve salıverildi asker tarafından.

Bu koca oğlanın ondan neyi eksikki !!!!!
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Veli Küçük Vatan Toprağı Satmış

Yabancılara toprak satışı konusunda "Vatan elden gidiyor" diye yaygara çıkartanların lideri Veli Küçük, yabancılara emlak satışı konusunda komisyoncu çıktı.

Radikal gazetesinde dün yer alan 'Aylık gelir küçük, iş büyük' başlıklı haberde polisin Küçük'ün mali ilişkileriyle ilgili araştırmalarına yer veriliyor.

Küçük'ün özellikle emlak işleriyle ilgilendiği, İsviçreli ve İngiliz olmak üzere iki firmaya danışmanlık yaptığı ve tapu işlerine baktığı ortaya çıktı. İfadesinin başında sadece 3 bin 200 YTL aylık gelirinin olduğunu söyleyen Küçük'ün milyonlarca dolarlık sohbetler yaptığı dinleme tutanaklarında belirlendi.

Tutanaklara yansıyan bir görüşmede Mehmet G. isimli şahsa Küçük, 'Parayı hemen vereceğim; 10 milyon dolar. Ama önce tapuyu getirir, koyarlar. Sakın ha öyle 250 bin dolar...' şeklinde konuşuyor.

Evinde bulunan belgeleri hatırlamıyor

Bu arada, Küçük'ün savcılık ve polis sorgusunda genel olarak konuları hatırlamadığını söylediği belirtildi. Radikal'in haberine göre polis Küçük'ün ve diğer sanıkların evinde bulunan dokümanları tek tek okuyarak anlamını sordu.

Küçük, tanınmış gazetecilerin listelendiği 'MİT ve Medya Ajan Gazeteciler' dokümanını hatırlamadığını belirtti. Kendi evinde çıkan 'Örtülü faaliyetler', 'Şirket ve köstebek', 'Ermeni sorunu kilise devleti', 'Arena'daki sanat gladia sanatçılar', 'Kanal 6 Analiz' başlıklı belgelerle ilgili olarak bunların bir kısmını Tuncay Güney'in vermiş olabileceğini, bazılarının postayla geldiğini, bazılarının da konferanslarda verildiğini söyledi. Küçük, Ergenekon örgütünü anlatan belgenin gazeteci Güney tarafından hazırlanmış olabileceğini öne sürdü.

aktifhaber
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Yabancılara toprak satışı konusunda "Vatan elden gidiyor" diye yaygara çıkartanların lideri Veli Küçük, yabancılara emlak satışı konusunda komisyoncu çıktı.

Hiç kimsede şaşırmıyor, askeri mahkemede yargılanıp serbest kalırsada kimse şaşırmaz.
 

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
Her oluşumun içerisinde her türlü insan vardır ,iyide olur kötüde olur
Ergenekon meselesinde konu veli küçük falan değildir
benim anladığım bu konudan çıkardığım
Amerikanın AKP hükümetini Amerika karşıtlarına karşı daha bir sert karşılık vermesini istemesidir
ABD karşıtları ulusalcı ve milliyetçiler sindirilmek istenmektedir
ergenekon konusunda devamlı Ahmet altanın yazıları ile karşılaşıyoruz
kimdir bu Taraf gazetesi kimdir Ahmet altanlar ,yasemin çongarlar
bunlar kimin silahşörü kimin tetikçisidirler
bir tarafda ABD AB işbirlikçileri diğer tarafda ulusalcı ABD karşıtları
hangisini savunalım ?
Biz en iyisi vatanımızı savunalım.....

AMERİKA KATİL KATİL

[yt]JInAmRh4CoQ[/yt]
 

sükunet

Asistan
Katılım
20 Şub 2007
Mesajlar
235
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ben öyle her önume gelip vatanseverlık taslayanlara ınanmam kanmam
çünki vatanseverlik sahtekarların sığındığı en son lımandır
örnek küçük Veli
mıllıyetçi ve vatansever geçinenlerın gelmışıne geçmışıne bır bakarım
bu ulkeye hangı hizmeti yapmış hangi çiviyi çakmış
çivi çakmışsa ne amaçla çakmış
bu ülke için gerçekten ne istemış ne yapmış ona bakarım notunu ona göre verırım...
 

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
ben öyle her önume gelip vatanseverlık taslayanlara ınanmam kanmam
çünki vatanseverlik sahtekarların sığındığı en son lımandır
örnek küçük Veli
mıllıyetçi ve vatansever geçinenlerın gelmışıne geçmışıne bır bakarım
bu ulkeye hangı hizmeti yapmış hangi çiviyi çakmış
çivi çakmışsa ne amaçla çakmış
bu ülke için gerçekten ne istemış ne yapmış ona bakarım notunu ona göre verırım...



ne veli küçüğü nede AKP iktidarının yanlışlarını asla savunmam
doğruya doğru eğriye eğri
vatan millet menfaatlerini parti çıkarlarına tercih eden partizanlardan asla olmam.madalyonun arka yüzü ön yüzünden daha önemlidir...
 
K

kalandar53

Guest
Kardeşim zamanında Abdullah Çatlı için de çeteci dediler. Yok şu kadar adamı vurmuş.
Peki kimi vurmuş dediğin zaman put gibi susarlar. Niye ?

Çünkü Rahmetli Çatlı önüne gelen vatan hainini pkklıyı ateisti mermi manyağı yapmıştır da ondan.

Devlet yönetmek çarşı pazar yönetmeye benzemez. Buraya gelip 15 yaşındaki çocuk bile sırf AKPyi savunma adına Ergenekon için terör örgütü diyor. Gerçek hayatta nerede diyebilirsin bu lafları tuvallette bile söyleyemeye korkacağı şeyleri internette herkese sallıyorlar.

Bakalım partileri kapatılınca nereye sığınacaklar merak ettim açıkçası ? Yoksa Rotaryenlerden icazet alan Abdullatif Şenere mi ?
 

DaLokay

уüяєкℓєя∂є
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
6,392
Tepkime puanı
89
Puanları
0
Konum
Göçebe
Web sitesi
www.youtube.com
Ergenokon çetesinin Türkiyenin başına çorap örülmüş bir halk düşmanı yapı olduğu ortaya çıktı ne yazık ki !

Çete lideri kimden emir alıyor acaba merak etmeye gerek var mı?

Yada Temiz eller operasyonundaki gibi sayısı yedibinleri bulan bir ülke düşmanları ile mi karşılaşacağız?!
 

Özduygu

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
652
Tepkime puanı
2
Puanları
0
'1 Numara'da yeni bir iddia daha...

Danıştay saldırısı ile ilgili olarak tutuklu bulunan Osman Yıldırım’ın “Bize bombaları Veli Küçük verdi” şeklindeki açıklamasından sonra soruşturmayı yürüten savcının, toplantıya katılanların kimler olduğunun tesbit edilmesi için çalışma başlattığı bildirildi. Şu ana kadar gözaltına alınan kişiler ile örgütün diğer üst düzey yöneticileri arasındaki bağı ortaya çıkarması beklenen toplantıların, ayrıca Necip Hablemitoğlu cinayeti üzerindeki sis perdesini de kaldırması bekleniyor.

NELER KONUŞULDU
Kamuoyunun ilk defa Gazeteci Yazar Zihni Çakır’ın 'Ergenekon’un Çöküşü' adlı kitabından ayrıntılarını öğrendiği toplantıların ilkinde Fethullah Gülen cemaatinin faaliyetlerinin önüne geçilmesi kararı alınarak, Hablemitoğlu’na bu konuda hazırlanmış bilgiler rapor halinde teslim edilerek kamuoyu oluşturması isteniyor. 1999 yılındaki ilk toplantıdan iki yıl sonra Balat’ta yapılan ikinci toplantıya katılmayan Hablemitoğlu’nun bu toplantıdan bir süre sonra uğradığı silahlı saldırı sonrası öldürülmüş olması dikkat çekiyor. 2006 yılında yapılan son toplantıda ise örgütün önemli isimleri yanında planlanan bazı eylemlerin tetikçileri bir araya geliyor. Bu son toplantıdan sonra Danıştay saldırısı ile Cumhuriyet'e yönelik yapılan bombalama eylemleri gerçekleştiriliyor.

HABLEMİTOĞLU CİNAYETİNİN İZLERİ DE SÜRÜLÜYOR
Soruşturmayı yürüten savcı ise Osman Yıldırım’ın itiraflarından sonra Hablemitoğlu cinayetinin de Ergenekon tarafından işlenmiş olabileceği iddiası üzerinde duruyor. Cumhuriyet Gazetesi ile Ulusal TV’nin bir çatı altında birleştirilmesi ile ilgili çalışmaları kamuoyuna sızan örgütün, Cumhuriyet Gazetesi’ni bombalatmasının ardından Gülen Cemaati hakkında yönlendirdiği Hablemitoğlu’nu da öldürmüş olabileceğinden yola çıkan savcının, soruşturmanın bu üç toplantı üzerine yoğunlaşılmasını istediği belirtiliyor.

İSİMLER BELİRMEYE BAŞLADI
Gazeteci Yazar Zihni Çakır’ın 'Ergenekon’un Çöküşü' adlı kitabında sadece isim ve soyisimlerini baş harfleri ile verdiği isimler, soruşturmayı yürüten yetkililerin çalışmaları ile bir bir doğrulanmaya başlandı. Operasyonlar sırasında bir kısmı gözaltına alınan kişiler arasında en ilgi çekenleri ise emekli generaller Fevzi Türkeri, Çetin Doğan, Gülseven Yaşar ve “Sincan’da tankları ben yürüttüm” diyen Doğu Aktulga. Ayrıca İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Bülent Berkarda ile İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in adı da ilk toplantıya katılanlar arasında.

TÜRKERİ’NİN ADI İDDİANAMEDE GEÇİYOR
İlk toplantıya katıldığı iddia edilen emekli Orgeneral Fevzi Türkeri’nin adını kamuoyu ilk defa 28 Şubat sürecinde gazetecilere yönelik yapılan andıç çalışmasında duymuştu. Türkeri’nin adı daha sonra Van Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın Şemdinli olayları üzerine hazırladığı iddianamede de yer aldı. Savcı Sarıkaya, “Şemdinli’de ortaya çıkan devlet içerisindeki illegal yapılanmanın izleri iyi takip edilirse Jandarma Genel Komutanı Fevzi Türkeri’ye kadar uzanacağını” iddia etmişti. Fevzi Türkeri ise Şemdinli ile ilgili sorulan bir soruya Şemdinli olayları ile Susurluk arasında bağlantı kurulamayacağını belirterek olayın lokal bir durum olduğunu söylemiş ve olayın yargıya bırakılmasını istemişti. Türkeri’nin ifade ettiği yargı sürecinde ise suçüstü yapılan sanıklar uzun bir yargılama sürecinin ardından beraat etmişlerdi.

VAKİT
 

real.ist

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
500
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Sıra askerdeki Ergenekon'un tasfiyesinde

Dink ailesinin avukatı Çetin iki astsubayın ‘Cinayeti biliyorduk’ itirafını yorumladı: Bu Ergenekon’un asker içindeki bağlantı ve uzantılarının da tasfiye edileceğinin işaretidir.

Dink ailesinin avukatı Çetin iki astsubayın ‘Cinayeti biliyorduk’ itirafını yorumladı: Bu Ergenekon’un asker içindeki bağlantı ve uzantılarının da tasfiye edileceğinin işaretidir.

İTİRAFLAR ÇOK ŞEYİ DEĞİŞTİRECEK

Avukat Fethiye Çetin, Veysel Şahin ve Okan şimşek adlı astsubayların, aylarca inkardan sonra birden yaptığı ‘bize Hrand Dink’in öldürüleceği ihbar edilmişti. Üstlerimize bildirdik , ilgilenmediler’ açıklamasını çok önemli buluyor.

ASKER TASFİYE KARARI ALDI

Çetin, astsubayların ayrıntılı bir biçimde üstlerini suçlayıp rahatça görevlerinin başlarına dönmesini değerlendirdi: Demek ki kendilerini güvende hissediyorlar. Bu Ergenekon’un asker içindeki uzantılarının tasfiye kararının alığı işareti.

ALBAY CİNAYET SUÇUNA KATILDI

İhbarı değerlendirmeyen bir de sahte belge düzenleyen Tarbzon Jandarma Alay Komutanı Ali Öz’ün TCK’nın 83 maddesi gereğince cinayete iştirakten yargılanması gerektiğini söyleyen Çetin ‘Bunu ilk duruşmada isteyeceğiz’ dedi.


TARAF
 

Özduygu

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
652
Tepkime puanı
2
Puanları
0
"Ergenekon yasadışı bir örgüt değil"

Emekli General Veli Küçük, avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Ergenekon örgütü olduğuna inanmıyorum” dedi.

“Ergenekon Örgütü” üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklanan emekli General Veli Küçük, avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Ergenekon örgütü olduğuna inanmıyorum” dedi ve herkesi yasalara saygılı olmaya çağırdı. Asılsız olduğunu öne sürdüğü haberler hakkında “yargısız infaz yapıldığını öne süren Küçük, şunları söyledi:

”Ergenekon diye isimlendirilen yasadışı bir örgütlenmenin olduğuna kesinlikle inanmıyorum. Basında yer bulan, Cumhuriyet Gazetesi’ne atılan bombaları benim verdiğim, Irak’ın kuzeyine silah sevkiyatı yapılmasını organize ettiğim ve bunlar gibi haberler tamamen gerçek dışıdır, yalandır. Ne Dink cinayeti, Ne Danıştay saldırısı Ne de Cumhuriyet’e bomba atılması eylemleriyle uzaktan yakından hiçbir ilgim yoktur.”

VATAN
 
K

kalandar53

Guest
Ortada İSPAT YOK
DELİL YOK SUÇ YOK İDDİANAME YOK

ama önüne gelen AKP karşıtı tutuklanmış.

Demokrasi birgün herkese lazım öyle değil mi ?
 
K

kalandar53

Guest
Gazete küpürlerine delil mi diyorsun ? güldürme beni.
 
Üst