Cübbeli Hoca: Hapishanedeki Mahkumlara 1000 Tane Ahmed Hulusi Kitabı Hediye Ettiler

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Cübbeli Hoca: Hapishanedeki Mahkumlara 1000 Tane Ahmed Hulusi Kitabı Hediye Ettiler

Ahmet Hulusi denen yazarın kitaplarını soruyorlar geçenlerde baktım, hapishanedeki mahkumlara 1000 tane bunun bir kitabını hediye ettiler, dağıttılar. Ben 20 sene önce bunu araştırmış ve Ehli-i Sünnet’e muhalif nice görüşlerini tespit etmiştim.

Bu adam tasavvuf ağzı konuşuyor, vahdet-i vücuttan dem vuruyor. Muhyiddin ibni Arabi (Kuddise Sirruhû)ya nispet edilen bu makamın ince izahları vardır ki Efendi Hazretleri Mektubat’ın 2. cildinin 1. mektubunda açıklanan bir konuyu bize defalarca izah etmiştir.

Of’tan Nuhoğlu merhum Fazlı Ağa ki bu zat ihvandan olup aynı zamanda memlekette ve burada çok etkili bir şahsiyetti. Hurşid Efendi, Rasul Hocam ve ben 1980 senesi icazetimden önce Of’a gidip halkı icazetime davet için cumadan önce Of Merkez Câmii’nde vaaz etmek istediğimizde o zamanki müftü Numan Kama izin vermemişti ama bu merhum Fazlı Ağa ayağa kalkıp müftünün masasına yumruğu vurunca hemen müsaade etmişti.

Fakat bu Fazlı Ağa’ya bazı hocalar Muhyiddin ibni Arabi Hazretleri’nin vahdet-i vücut gibi fikirleri yüzünden kafir olduğunu söylemişler, onu da buna ikna etmişlerdi. O vakit yaşı doksanına yakın olduğu halde çok zeki olan Fazlı Ağa Fusûsü’l-Hikem gibi kitaplarına atıflar yaparak Muhyiddin ibni Arabi (Kuddise Sirruhû) Hazretleri’ne atıp tutuyordu.

Efendi Hazretlerimiz çok sevdiği bu müridinin bu yanlış fikirden döndürmek için Mektubatın 2. cildinin 1. mektubunda geçen İmâm-ı Rabbânî Hazretleri ile Muhyiddin ibni Arabi Hazretleri’nin meşrep farkları hakkındaki beyanlarının o yaşta adama tekrar ede ede öyle bir anlattı ki günlerce devam eden bu derslerde biz de dinlerken çok ince marifet anlamıştık fakat bu ilimler “Anlarım, anlatamam, hissederim, söyleyemem” cinsinden şeyler olduğu için bu mektup bunların zerresinin şerhine dahi müsait düşmez. Zaten biraz anlatmaya kalksam çoğunun ayağı yerden kesilir kafası karışır kalır.

Oysa biz:
“İnsanlara akılları ölçüsünde konuşun” buyruğuyla memuruz.

İşte bu Ahmet Hulusi ve bir de kadın çıktı. Nur Cemal mi, Cemal Nur mu ne adında, bu büyüklerin ince ilimlerine vakıf olmadan ne demek istediklerini anlamadan tasavvufi konulara girerek insanları yoldan çıkarabilirler.
Nitekim Muhyiddin ibni Arabi (Kuddise Sirruhû):
“Biz kitaplara bakılması haram olan bir toplumuz” buyurmuştur. Ayrıca bu konuları en iyi şerh İmâm-ı Şârânî (Kuddise Sirruhû) Yahudilerin Muhyiddin ibni Arabi Hazretleri’nin kitaplarına sapık fikirler doğuracak sözler karıştırdıklarını, asıl kendi el yazma nüshalarını incelediğinde istinsah (kopya) edilen kitaplarda olan bazı yanlış beyanlara o el yazmalarında rastlanmadığını açıklamıştır.

Dolayısıyla kimsenin Muhyiddin ibni Arabi (Kuddise Sirruhû) Hazretleri’nin aleyhine konuşması helal olmaz. O veli bazılarının hatta birçoklarının anlayamayacağı kadar yukarılardadır. Kendisi hakkında:

“Her asrın kendisiyle yüceldiği biri vardır, Gelecek asırların tümü içinse o bir benim” diyebilecek kadar mânevî âlemde nazı olan, bacağı kırıldığında “Ben bunu nice zaman önce Fâtiha’daki ilimlerden çıkartmıştım” diyebilen, kabrinin yüzyıllar sonra Yavuz Selim Han tarafından çıkarılacağını:

“Sin Şın’a yani Selim Şam’a girince Muhyiddin’in kabri zuhur eder” sözüyle bildirecek büyük bir keramet izhar eden, Fütuhât-ı Mekkiyye isimli o hacimci ve değerli eserini Allâh-u Te?âlâ’nın kabul edip etmediğini ortaya çıkarmak için yazma eserin tamamını bir sene boyunca Kâbe-i Muazzama’nın tavanında bıraktığı halde o kadar rüzgarlar ve yağmurlara rağmen kitabının bir yaprağı dahi bozulmayan, muhaddis ve müctehitlerden kabul edilen bir zâtın aleyhine konuşmak kimin haddine düşmüş?!

İmâm-ı Rabbânî (Kuddise Sirruhû) da:
“Şeyh Muhyiddin mânevî keşfimde makbul kimselerden görülüyor” buyurarak bu meseleye bizim cepheden son noktayı koymuştur.

Gerçi üstünlük meselesine gelince İmâm-ı Rabbânî (Kuddise Sirruhû) bize göre Muhyiddin Arabi (Kuddise Sirruhû)dan efdaldir. Hatta bir kere Efendi Hazretleri, hocası Hacı Dursun Fevzi Efendi ile bu konuda tartışmış, hocası İbni Arabi Hazretleri’ni tafdil etmiş (üstün tutmuş) ama o gece rüyasında ona “Ahmed el-Fârûkî” diye bir nida gelince Efendi Hazretlerimiz’in görüşüne dönmüştür.

Diyeceğim o ki aslanlar mücadele ederken çakallara bir şey düşmez. Lakin İmâm-ı Rabbânî Hazretleri’nin “Vahdet-i vücut makamı çok tatlı ve lezzetli bir makam, ben de o makamda bir süre bulundum hatta o makamdan hiç ayrılmamak istedim fakat Allâh-u Te?âlâ hâlis fazl-u keremiyle beni o makamdan yukarı çekince baktım ki Muhyiddin ibni Arabi Hazretleri aşağıda çadır kurmuş duruyor” şeklindeki beyanından vahdet-i vücudun tasavvufta nihâî bir mertebe olmadığı anlaşılmaktadır.

Üzücü olan ise o makamın ehli olmayan Ahmet Hulusi gibilerin bu konuları istismar ederek insanları saptırmaları ve varlıkların hakikini inkar yoluna giderek dünyadaki mesuliyetleri ortadan kaldırmaya çalışmalarıdır. Oysa İbni Arabi Hazretleri’nin maksadı asla bu yanlış görüşler değildir.

Bakın geçen Pazar Rehâ Muhtar, Ahmet Hulusi’nin “Evrensel Sırlar” adındaki kitabından bir bölümü “Günün Sözü” köşesinde almış ki yazının başlığı bile “Her şey ‘Tek’ birden ibarettir” şeklinde büyük bir fecaat içeriyor yani bütün varlıkların Allâh ile birleşmiş olduğunu, bizim varlıklarımızın bir hayal ürünü olduğunu söylemeye çalışıyor, zaten yazının sonunda geçen “Yaşadığınız dünya hayatı kozmik bilinçten ibaret olan gerçek benliğinizin rüyasında ibarettir,

uykudan uyanarak gerçek benliğine kavuşan için bu rüya sona erer, uyanamayanlar içinse rüya, dünya-âhiret, cennet-cehennem adları altındaki özel rüyalar halinde devam eder” ifadeleri gerçek maksadını açığa vurmaktadır yani sapık Sûfestâiyye fırkasının inancı gibi eşyanın hakikati yok yani varlıklarımız gerçek değil, dünya-âhiret hepsi rüyadan ibaret, dolayısıyla yaptıklarımızın mesuliyeti yok gibi nice insanı dinden imandan çıkaracak safsatalar ve şeytanın kendi dostlarına ilka ettiği “Zuhrufe’l-kavl” yani yaldızlı edebî sözler, Reha Muhtar gibiler de böyle edebî cümleleri görünce balıklama dalmış.

Murat Bardakçı’nın dediği gibi, bizim programlarımızdaki eski kelimeleri ve bilgileri dinleyin, ehil değilsiniz de belki entellektüel takılarak kız tavlamanıza yardımcı olur. Bu işler ciddî meseleler şakası yok, ben 2002’de Bandırma Cezaevi’nde yatarken o zamanki Ahmet Sarıhan yönetimindeki Beyan Dergisi Harun Yahya ekibinin bir yazısının dergiye koymuş, o yazıda da “Eşyanın hakikatı yoktur yani eşya sizin zannettiğiniz gibi gardolap, buzdolabı değildir” demişler.

Yani “Allâh’tan başka varlık yok” demek, “Bizim varlıklarımız gerçek değil” demek, bunun da neticesi “Âhiretin de, azabın da gerçeği yok” demek. Bak iş nereye, hangi şirk noktasına varıyor, halbuki Muhyiddin ibni Arabi (Kuddise Sirruhû)nun mezhebi bu mu, görüşü bu mu?!

Hâşâ ve kellâ! Anlar-anlamaz, bilip-bilmeden yazıp çiziyorlar, bazıları da maksatlı olarak tasavvufu, dini, mezhebi bozmak için ortaya çıkmışlar. Rabbim şerlerinden muhafaza eylesin. Onun için bu adamında, bu kadının da kitaplarından ve konuşmalarından uzak durun, bunlardan bazıları Amerika’daki bazı Hristiyanlara Mevlevî şeyhliği bile veriyorlarmış. “Tilki mağaraya girememiş, kuyruğuna süpürge bağlamış.” Sanki kendileri Mevlevî şeyhi olmuş da gavurlara da icazet veriyor, hep dinleri birbirine katma projelerinin uzantıları bunlar,

Ahmet Hulusi de Amerika’da duruyor, oradan yayın yapıyor. Bu kadar kitapları nasıl, hangi imkanlarla bedava dağıtabiliyorlar, şaştım kaldım. Biz iki kitap basamıyoruz birden televizyon kuramıyoruz Şî?îleri, Şî?î yalakaları, peygamberlik taslayan Evrenesoğlu gibileri, Mesihlik Mehdîlik iddia edenleri, tasavvuf bozguncuları, hepsinin ne kanalları var, Haydar Baş’ın hem de iki tane, siz hâlâ Ehl-i Sünnet’in sesi olan bizim gibileri desteklemezseniz, bir hak üzere kanal kurdurmazsanız, âhirette cevap veremezsiniz Rabbinize! Benden söylemesi!

İsmailağa info
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
Ahmet Hulusi denen yazarın kitaplarını soruyorlar geçenlerde baktım, hapishanedeki mahkumlara 1000 tane bunun bir kitabını hediye ettiler, dağıttılar. Ben 20 sene önce bunu araştırmış ve Ehli-i Sünnet’e muhalif nice görüşlerini tespit etmiştim.

İsmailağa info
Ehli sünnete muhalif olunca dinden mi çıkıyor?
Ehli sünnet =islam mı?
Hz.Muhammed'in getirdiği din "ehli sünnet" mi?
Yüce Rabbimizin bizim için seçtiği din " ehli sünnet" mi?

BAKARA 132: Sakın Müslümanlıktan başka bir din üzere ölmeyin."
 

rota

Doçent
Katılım
15 Nis 2007
Mesajlar
551
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Ahmed Hulusi kitaplarında hadisleri ve Kur'an ayetlerini baz alarak yapar anlatımlarını.

Kendisi nakşibendidir. Abdülkadir Geylani hazretlerini çok sever ve onun kitaplarından sıkça örnek verir.

Mekke eşrafından üst düzey bir bürokratın torunudur. Günümüz bilimsel gelişmeleri tasavvuf ile ilişkilendirerek anlatmak üzere almışdır manevi görevini . Hiç bir hocaefendi aleyhine konuşmamıştır, konuşmuyor da.

Kitap dağıtım işleri şöyle oluyor; hayırsever iş adamları, hayrına çokça kitap alıp dağıtıyorlar. Bu kitapların satışından para almıyor üsdat.

Kitabi basan satıyor, aslına bağlı kalmak kaydıyla. Bu forumdan bile böyle bir şey yapmak isteyen olursa basar ve satar. Üsdat bu girişimden para talep etmez.

Eşi ATASAY KUYUMCULUĞUN VARİSİDİR. Zengindir. Kimseden yardıma, kimsenin parasına ihtiyaçları yoktur. Hiç bir vakıfa, birliğe bağlı değildir. Emekli gazetecidir kendisi.

Tüm hocaefendilere saygısı vardır. Cübbeli Ahmed hocaefendi onu tanımadığı için böyle bir duyguya kapılmış olabilir. Tanısaydı çok severdi eminim. Biz onu tanımak şerefine nail olanlardanız. O da olur inşallah.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Huylu huyundan vazgeçmez miş :)
Cübbeli bana televizyon kanalı kurun diye de sitem etmiş.Yoksa Ahirette Rabbinize hesap veremezsiniz haberiniz olsun:O
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Cübbeli Ahmet'in hediye ettiği kitap Cübbeli'nin de seviyesini gösteriyor... İşte o kadar... Bana bunların düşünce profili çok düşük geliyor...
 

saliha kalem

Profesör
Katılım
3 Kas 2010
Mesajlar
1,705
Tepkime puanı
125
Puanları
0
marazlik olsun diye Cübbeli hocamiza satasanlara sesleniyorum: Marazi olanlar baska konularla ilgilenirlerse kendilerine $ifa olur
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
Bakın geçen Pazar Rehâ Muhtar, Ahmet Hulusi’nin “Evrensel Sırlar” adındaki kitabından bir bölümü “Günün Sözü” köşesinde almış ki yazının başlığı bileHer şey ‘Tek’ birden ibarettir şeklinde büyük bir fecaat içeriyor yani bütün varlıkların Allâh ile birleşmiş olduğunu, bizim varlıklarımızın bir hayal ürünü olduğunu söylemeye çalışıyor, zaten yazının sonunda geçen “Yaşadığınız dünya hayatı kozmik bilinçten ibaret olan gerçek benliğinizin rüyasında ibarettir,
Sin Şın’a yani Selim Şam’a girince Muhyiddin’in kabri zuhur eder” sözüyle bildirecek büyük bir keramet izhar eden, Fütuhât-ı Mekkiyye isimli o hacimci ve değerli eserini Allâh-u Te?âlâ’nın kabul edip etmediğini ortaya çıkarmak için yazma eserin tamamını bir sene boyunca Kâbe-i Muazzama’nın tavanında bıraktığı halde o kadar rüzgarlar ve yağmurlara rağmen kitabının bir yaprağı dahi bozulmayan, muhaddis ve müctehitlerden kabul edilen bir zâtın aleyhine konuşmak kimin haddine düşmüş?!
İbni Arabiyi eleştirmeye layık görülmeyen Ahmet Hulusi "bütün varlıkların Allâh ile birleşmiş olduğunu, bizim varlıklarımızın bir hayal ürünü olduğunu söylemeye çalışıyor,"da İbni Arabi daha farklı bir şey mi söylüyor?

Vahdeti vucud inancı budur.Varlğın tekliği,tek bir vatrlık vardır başka varlık yoktur.Dolayısıyla hepimiz haşa OInun parçasıyız.
"Enel Hakk" diyen bunu dedi,yoksa kaniatı ben yarattım demek istemedi.
"Cübbemin içinde Allahtan başka bir şey yoktur." diyen bunu ifade eti.
"Görülen her şey O dur." diyen aynı şekilde....


 

rota

Doçent
Katılım
15 Nis 2007
Mesajlar
551
Tepkime puanı
9
Puanları
0
üsdadın Muhyiddin Arabi hazretleri'nin sözünü kitaplarına taşıma nedeni şudur : Bilim kuantum fiziği diye bir şey keşfetmiştir ve Arabi hazretlerinin sözleri onunla birebir örtüşmektedir. Bunu anlmak için yeni bilimi takip etkem gerkmektedir. Takip edemeynlerin onu kafir olarak algılaması gayet doğaldır.
 

ubeyd_el_turki

Doçent
Katılım
28 Mar 2007
Mesajlar
720
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Ayak takımı gider Şeyh Muhyiddin İbn-i Arabi KSA'e ait Vahdet-i Vücud'u "Vahdet-i Mevcud" gibi anlarlar.Sonra da Bayındır ve Hulusi gibilerin söylediklerini yüceltirler.
Ne bayındır ne de hulusi anlar o işten.

Bayındır ancak treni görünce iman eder, Hulusi de trene bile iman eder.Onların anladığı Vahdet-i vücud işte bu derekede kalır.
 

cemaliii

Kıdemli Üye
Katılım
24 Ağu 2009
Mesajlar
4,766
Tepkime puanı
984
Puanları
113
Ahmed Hulusi kitaplarında hadisleri ve Kur'an ayetlerini baz alarak yapar anlatımlarını.

Kendisi nakşibendidir. Abdülkadir Geylani hazretlerini çok sever ve onun kitaplarından sıkça örnek verir.

Mekke eşrafından üst düzey bir bürokratın torunudur. Günümüz bilimsel gelişmeleri tasavvuf ile ilişkilendirerek anlatmak üzere almışdır manevi görevini . Hiç bir hocaefendi aleyhine konuşmamıştır, konuşmuyor da.

Kitap dağıtım işleri şöyle oluyor; hayırsever iş adamları, hayrına çokça kitap alıp dağıtıyorlar. Bu kitapların satışından para almıyor üsdat.

Kitabi basan satıyor, aslına bağlı kalmak kaydıyla. Bu forumdan bile böyle bir şey yapmak isteyen olursa basar ve satar. Üsdat bu girişimden para talep etmez.

Eşi ATASAY KUYUMCULUĞUN VARİSİDİR. Zengindir. Kimseden yardıma, kimsenin parasına ihtiyaçları yoktur. Hiç bir vakıfa, birliğe bağlı değildir. Emekli gazetecidir kendisi.

Tüm hocaefendilere saygısı vardır. Cübbeli Ahmed hocaefendi onu tanımadığı için böyle bir duyguya kapılmış olabilir. Tanısaydı çok severdi eminim. Biz onu tanımak şerefine nail olanlardanız. O da olur inşallah.


rota sana teşekkür ediyorum. bu cevabın ahmed hulusiyi karalamaya çalışanlara kapak olsun.ahmed hulusi allah ilminin ücreti olmaz diyerek hiçbir ücret almamaktadır kitaplarından.sen detayları açıklamışsın. ahmet hulusiyi anlamak cübbelinin çapını aşar. günümüzde kendisine alim süsü veren birçok adam,hadisleri inkar ederken ahmed hulusi böylelerini kınamaktadır.ahmed hulusi başta;"o senmiydin" diyen mahmud efendi ve cübbeli olmak üzere,kendisini şeyh olarak ilan eden birçok kimseden tasavvufa çok daha hakimdir. ahmed hulusiyide tıpkı muhyiddin arabiyi anlamayanlar gibi karşı çıkanları olacaktır.oluyorda. ama biz onun tasavvuftaki ilmine şahidiz.ben bütün kitaplarını okudum. kitapları her seviyeye hitap etmediği için herkese tavsiye edemem. ama meraklıları okuyabilir.özellikle kuantum fiziği ve bilim eşliğinde tasavvufla alakalı çok güzel tespitleri var. elbette bu tespitler,bilimi tank yapmayı bırakıp,mahmut efendiyi pkk ile savaş yaparken hayal edenlere göre değildir ahmed hulusinin kitapları.
 

cemaliii

Kıdemli Üye
Katılım
24 Ağu 2009
Mesajlar
4,766
Tepkime puanı
984
Puanları
113
Ahmet Hulusi denen yazarın kitaplarını soruyorlar geçenlerde baktım, hapishanedeki mahkumlara 1000 tane bunun bir kitabını hediye ettiler, dağıttılar. Ben 20 sene önce bunu araştırmış ve Ehli-i Sünnet’e muhalif nice görüşlerini tespit etmiştim.

İşte bu Ahmet Hulusi ve bir de kadın çıktı. Nur Cemal mi, Cemal Nur mu ne adında, bu büyüklerin ince ilimlerine vakıf olmadan ne demek istediklerini anlamadan tasavvufi konulara girerek insanları yoldan çıkarabilirler.

Üzücü olan ise o makamın ehli olmayan Ahmet Hulusi gibilerin bu konuları istismar ederek insanları saptırmaları ve varlıkların hakikini inkar yoluna giderek dünyadaki mesuliyetleri ortadan kaldırmaya çalışmalarıdır. Oysa İbni Arabi Hazretleri’nin maksadı asla bu yanlış görüşler değildir.


1- ehli sünnet ismail ağa cemaatinin tekelinde mi? cübbelinin tekelinde mi?
2-ahmed hulusi tasavvufi konulara cübbeliden,mahmut efendiden ve şeyh geçinen daha birçok kişiden kat kat daha vakıftır.kimseyide yoldan çıkarttıkları yoktur. cübbeli ahmedin korkusu galiba,kerametlere takılmadan bilimin ışığında tasavvufu öğrenmeye başlamış olanların,kendi tarikatlarına uzak durması,ismail ağayı benimsememesi olabilir mi? yoksa ahmed hulusi gibi bilimin ışığında tasavvuf yorumları yapanlar bunların müridlerinin gözlerini açıp,keramet peşinde koşmamalarını mı sağlıyor?

3--ahmed hulusi o makamın ehlidir.cübbeli ehil midir o makamlara?ve mesuliyetleride ortadan kaldırdığı yoktur.aksine mesuliyetlerin asla ortadan kalkamayacağını birçok yazısında görebilirsiniz.[/COLOR]
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
rota sana teşekkür ediyorum. bu cevabın ahmed hulusiyi karalamaya çalışanlara kapak olsun.ahmed hulusi allah ilminin ücreti olmaz diyerek hiçbir ücret almamaktadır kitaplarından.sen detayları açıklamışsın. ahmet hulusiyi anlamak cübbelinin çapını aşar. günümüzde kendisine alim süsü veren birçok adam,hadisleri inkar ederken ahmed hulusi böylelerini kınamaktadır.ahmed hulusi başta;"o senmiydin" diyen mahmud efendi ve cübbeli olmak üzere,kendisini şeyh olarak ilan eden birçok kimseden tasavvufa çok daha hakimdir. ahmed hulusiyide tıpkı muhyiddin arabiyi anlamayanlar gibi karşı çıkanları olacaktır.oluyorda. ama biz onun tasavvuftaki ilmine şahidiz.ben bütün kitaplarını okudum. kitapları her seviyeye hitap etmediği için herkese tavsiye edemem. ama meraklıları okuyabilir.özellikle kuantum fiziği ve bilim eşliğinde tasavvufla alakalı çok güzel tespitleri var. elbette bu tespitler,bilimi tank yapmayı bırakıp,mahmut efendiyi pkk ile savaş yaparken hayal edenlere göre değildir ahmed hulusinin kitapları.

Tebrikler. Bende okudum tüm kitaplarını ve yurt içi- yurt dışı seminerlerini hiç kaçırmam.
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Ayak takımı gider Şeyh Muhyiddin İbn-i Arabi KSA'e ait Vahdet-i Vücud'u "Vahdet-i Mevcud" gibi anlarlar.Sonra da Bayındır ve Hulusi gibilerin söylediklerini yüceltirler.
Ne bayındır ne de hulusi anlar o işten.

Bayındır ancak treni görünce iman eder, Hulusi de trene bile iman eder.Onların anladığı Vahdet-i vücud işte bu derekede kalır.

Kişi anlamadığı değerlere düşman olurmuş sizinkisi o hesap.
 

gulibikcin

Profesör
Katılım
30 Mar 2011
Mesajlar
973
Tepkime puanı
92
Puanları
0
yaw bu cüppeli ahmet içeridede boş durmuyor bakasanıza :)
 

ubeyd_el_turki

Doçent
Katılım
28 Mar 2007
Mesajlar
720
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Kişi anlamadığı değerlere düşman olurmuş sizinkisi o hesap.

Elinizde anlama ölçer mi vardır ?

Karnından konuşanlara karnımız tok.
Magazin gazeteciliği sırasında baldır bacak izlerken mi seyri süluk edip tamamlamış ?
Mesneviyi hikaye kitabı gibi okuyan mı anlayacak ?
Geçmişe sövünce mi alim müceddid olunuyor ?
Asıl alimlerimizi anlayacak mertebede olmayanlar neden hep yol tutucuları nefes kesicileri severler, düşündünüz mü ?

Arabi okuyacak ilmin var ise şerhi var.İlim okuyacaksan Reddul muhtar sana yeter.

Yazdıklarıyla söyledikleri ve fitneleriyle ortada olanlara hürmet edilmez.
Hele
Akıllı insana bir işaret yeter.
 

mira

Asistan
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
407
Tepkime puanı
49
Puanları
0
www.ahmedhulusi.org sitesinde ucretsiz gönderdiği kitaplarına ulaşabilmek için form doldurabilirsiniz..

Geçen yıl almıştım üç kitabını, dua ve zikir konusunda yaptığı açıklamalar beni çok etkiledi.. ezbere yaptığımız ibadetlerin ki bu ibadetlerin Kuran'da belirtilen vakitlere dair hikmet açıklamaları, ibadet şekillerimizin hikmetine dair yaptığı yorumlar okuyucusuna ayrı bir bilinç kazandırıyor..

Okumadan karar vermeyin, tasavvuf ve kuantum fizik konusunda daha öncesinden bilgi sahibi değilseniz bu kitaplar sizi araştırmaya sevkedecektir..

Bilimsel makalelerle desteklenmiş açıklamalar mevcut kitapta..( tasavvuf ehli değilim.. eleştirdiğim bir çok içeriğe de sahiptir üstellik)
zikrin- tekrarlanan zikrin hikmeti ne olaki diye düşünürken , birileri tarikata girince bu zikirlerle muhatab olurken, bunun bana kazandıracağı ne olabilir ki - aynı şeyleri tekrar et dur ne mantık- diye düşünürken , o kitapta okuduğum yorum üzerine zikirlere başladım..

Yıllardır rüya görmeyen ben, unutkan olan ben Ahmet Hulusi'nin tavsiye ettiği "mürid" ismini, irade sahibi olan Allah'ın bu ismini tekrarlamaya başladığımdan beri rüya görüyorum, hafızam kuvvetlendi çok şükür, aöf sosyoloji notlarımda gayet güzel :)

Birilerine "şunu yap" demek yerine, " şu sebepten dolayı bunu yapmalısın" demek oldukça ikna edici bir yol..
İslamı anlatırken de delil sunmak bu minvalde önemli, "Kuran'da geçiyor" demek yerine hikmetiyle birlikte ifade etmek gayet etkili bir metod..
 

maksut ibrahim

Kıdemli Üye
Katılım
6 Kas 2009
Mesajlar
5,889
Tepkime puanı
139
Puanları
0
marazlik olsun diye Cübbeli hocamiza satasanlara sesleniyorum: Marazi olanlar baska konularla ilgilenirlerse kendilerine $ifa olur

Cübbeli saga sola bakacagina kendine baksin
Baska insanlar icin Allah dan bela istedi
Sonuc ortada
Bundan sonra kendim ettim kendim buldum deyip kendine baksin

 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Elinizde anlama ölçer mi vardır ?

Karnından konuşanlara karnımız tok.
Magazin gazeteciliği sırasında baldır bacak izlerken mi seyri süluk edip tamamlamış ?
Mesneviyi hikaye kitabı gibi okuyan mı anlayacak ?
Geçmişe sövünce mi alim müceddid olunuyor ?
Asıl alimlerimizi anlayacak mertebede olmayanlar neden hep yol tutucuları nefes kesicileri severler, düşündünüz mü ?

Arabi okuyacak ilmin var ise şerhi var.İlim okuyacaksan Reddul muhtar sana yeter.

Yazdıklarıyla söyledikleri ve fitneleriyle ortada olanlara hürmet edilmez.
Hele
Akıllı insana bir işaret yeter.

www.ahmedhulusi.org sitesinde ucretsiz gönderdiği kitaplarına ulaşabilmek için form doldurabilirsiniz..

Geçen yıl almıştım üç kitabını, dua ve zikir konusunda yaptığı açıklamalar beni çok etkiledi.. ezbere yaptığımız ibadetlerin ki bu ibadetlerin Kuran'da belirtilen vakitlere dair hikmet açıklamaları, ibadet şekillerimizin hikmetine dair yaptığı yorumlar okuyucusuna ayrı bir bilinç kazandırıyor..

Okumadan karar vermeyin, tasavvuf ve kuantum fizik konusunda daha öncesinden bilgi sahibi değilseniz bu kitaplar sizi araştırmaya sevkedecektir..

Bilimsel makalelerle desteklenmiş açıklamalar mevcut kitapta..( tasavvuf ehli değilim.. eleştirdiğim bir çok içeriğe de sahiptir üstellik)
zikrin- tekrarlanan zikrin hikmeti ne olaki diye düşünürken , birileri tarikata girince bu zikirlerle muhatab olurken, bunun bana kazandıracağı ne olabilir ki - aynı şeyleri tekrar et dur ne mantık- diye düşünürken , o kitapta okuduğum yorum üzerine zikirlere başladım..

Yıllardır rüya görmeyen ben, unutkan olan ben Ahmet Hulusi'nin tavsiye ettiği "mürid" ismini, irade sahibi olan Allah'ın bu ismini tekrarlamaya başladığımdan beri rüya görüyorum, hafızam kuvvetlendi çok şükür, aöf sosyoloji notlarımda gayet güzel :)

Birilerine "şunu yap" demek yerine, " şu sebepten dolayı bunu yapmalısın" demek oldukça ikna edici bir yol..
İslamı anlatırken de delil sunmak bu minvalde önemli, "Kuran'da geçiyor" demek yerine hikmetiyle birlikte ifade etmek gayet etkili bir metod..

sana iyi cevap olmuş alttaki metin
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Eski zihniyete göre değerlendirdiklerinde, Kur'an ayetleri eskisi gibi tercüme edilir. Ama bilimsel alanda bir çok gelişmeler var üsdat kuantum anlayışıyla yapıyor bir çok açıklamayı ve bu ismailağainfo bunu yanlış anlıyor. Biraz bilimle ilgilenseler iyi olur. Onlara tavsiyem kuantum ile ilgilenmeleri.
 

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,195
Tepkime puanı
3,198
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
Allahtan geldik ama Allah cc parçası değiliz haşa
çünkü o cüzlere bölünmez Zatı tüm noksan sıfatlardan münezzehtir
Onun RUHUNDAN ve NURUNDAN olmamız (RUH ve NUR biz olmuyoruz)
Allah cc benim cübbemin altındadır edebsizliğine götüremez

Biz YÜCE ZATININ SIFATLARIYLA YOKLUĞA attığı imzayız
hayalden öte değiliz ve onun RUHU VE NURU da değiliz
sadece RUHUNUN ve NURUNUN eseriyiz

arabi ve hulusi bu ince nüansı kaçırarak kendilerine
tanrılıktan bir paye alma hatasına düşüp kibre/şirke düşüyorlar (kısıtlı bilgimle diyorum son halleri ve ne kasdettiklerini Allah cc bilir)
bu hatayı bertaraf için imamı rabbani anlayışına (vahdeti şuhud) demir atmamız lazım
biz sadece gölge varlıklarız
Allah cc KUDDUS tür

ALLAH CC HADDİ AŞAN MÜŞRİK VE MÜSTEKBİRLERİ göndereceği tek yer CEHENNEMDİR
 
Üst