"Gülen'i bitirme planı 2004 MGK'da alındı"
- Konbuyu başlatan elemin
- Başlangıç tarihi
elemin
Profesör
- Katılım
- 19 Ağu 2013
- Mesajlar
- 1,657
- Tepkime puanı
- 24
- Puanları
- 0
GÜLEN'İ BİTİRME KARARI "Fethullah Gülen'i bitirme kararı 2004'te alındı" başlıklı haber ve burada yer alan MGK belgesiyle ilgili konuşan Grup Başkan Vekili Vural, "Belge doğruysa o zaman 28 Şubat devam ediyor demektir. Demek ki aslında Ak Parti birtakım planlardan bahsediyordu, şu planlar, bu planlar, demek ki kendisi plan hazırlıyormuş. Bu belgeler doğruysa 28 Şubat ürünü Ak Parti, 28 Şubat'ın devamı olarak faaliyet gösteriyor demektir. Öyle bir şey varsa bunlar kendilerini bitirme konusunda benim hatırladığım kadarıyla, 'AKP ve cemaati bitirme planı' olarak bir plan çıkmıştı, o durumda planları hazırlayan da bir bakıma derin Ak Parti mi oluyor? Eğer bu bilgiler doğruysa bu konuda mutlaka bir açıklama yapılması gerekiyor.
Belge doğruysa doğrudan doğruya Ak Parti'nin, derin Ak Parti olarak 28 Şubat sürecini devam ettirmeye yönelik bir şey bu durumda. 28 Şubat'ın mağduru değil, bizatihi sonuçlarından biridir Ak Parti, öyle gözüküyor." dedi.
"DERSHANELERLE KCK'YI AYNI KEFEYE KOYMAK BÜYÜK TALİHSİZLİK"
Milletvekili Atalay'ın dershaneleri KCK'ya benzetmesini de değerlendiren Oktay Vural, KCK paralel devlet yapılanması ile dershaneleri aynı yapılanma içine koyarak benzetme yapılmasının, bir bakıma bazı planlar yapıldığını gösterdiğini savundu: "KCK'yı meşrulaştırıyorlar. Paralel devleti meşrulaştırıyorlar. Teşebbüs hürriyetine bağlı dershaneleri de illegal örgütlenme olarak hedefe alıyorlar. Böyle bakıldığında, bir kere bu benzetme son derece yanlış bir benzetmedir, haksızdır. Dershaneler illegal değil, legal bir yapılanmadır. Bu yaklaşım, KCK'yı da legal bir yapılanma kabul ettiklerinin itirafı anlamına gelir. Bu benzetme, son derece talihsiz bir benzetmedir. KCK gibi bir terör örgütüyle dershaneleri aynı kefeye koymak akıl almaz bir konu. Dershaneler bir okul sisteminin sonucudur, KCK ise PKK'nın illegal örgütlenmesidir. Legal bir yapıyı illegal bir yapıyla mukayese etmek dershanelere, orada çalışanlara, çocuklarını oraya gönderenlere de haksızlık olur. Böyle bir kötüleme ve karalama kampanyası sürdürülüyor." diye konuştu.
Belge doğruysa doğrudan doğruya Ak Parti'nin, derin Ak Parti olarak 28 Şubat sürecini devam ettirmeye yönelik bir şey bu durumda. 28 Şubat'ın mağduru değil, bizatihi sonuçlarından biridir Ak Parti, öyle gözüküyor." dedi.
"DERSHANELERLE KCK'YI AYNI KEFEYE KOYMAK BÜYÜK TALİHSİZLİK"
Milletvekili Atalay'ın dershaneleri KCK'ya benzetmesini de değerlendiren Oktay Vural, KCK paralel devlet yapılanması ile dershaneleri aynı yapılanma içine koyarak benzetme yapılmasının, bir bakıma bazı planlar yapıldığını gösterdiğini savundu: "KCK'yı meşrulaştırıyorlar. Paralel devleti meşrulaştırıyorlar. Teşebbüs hürriyetine bağlı dershaneleri de illegal örgütlenme olarak hedefe alıyorlar. Böyle bakıldığında, bir kere bu benzetme son derece yanlış bir benzetmedir, haksızdır. Dershaneler illegal değil, legal bir yapılanmadır. Bu yaklaşım, KCK'yı da legal bir yapılanma kabul ettiklerinin itirafı anlamına gelir. Bu benzetme, son derece talihsiz bir benzetmedir. KCK gibi bir terör örgütüyle dershaneleri aynı kefeye koymak akıl almaz bir konu. Dershaneler bir okul sisteminin sonucudur, KCK ise PKK'nın illegal örgütlenmesidir. Legal bir yapıyı illegal bir yapıyla mukayese etmek dershanelere, orada çalışanlara, çocuklarını oraya gönderenlere de haksızlık olur. Böyle bir kötüleme ve karalama kampanyası sürdürülüyor." diye konuştu.
salimabi
Kısıtlı Erişim
- Katılım
- 1 Kas 2011
- Mesajlar
- 0
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 0
salimabi
Kısıtlı Erişim
- Katılım
- 1 Kas 2011
- Mesajlar
- 0
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 0
@elemin e akşam hediyesi olsun
Cemaat Erdoğan'a teşekkür etmiş!
2004 yılında Milli Güvenlik Kurulunda yer alan kararın aslında çok ağır kelimeler, cümleler içerdiği ancak dönemin AK Parti hükümeti tarafından bu cümle ve kelimelerin olabildiğince yumuşatıldığı ve gazetede yer alan son şekli verildiği ortaya çıktı.
Facebook'ta Paylaş
MGK'nın tavsiye niteliğindeki bu kararın da yok hükmünde sayıldığı, atılan bu adımlardan dolayı cemaatin önde gelen isimlerinin BaşbakanErdoğan'a teşekkür ettiği belirtildi.
Taraf Gazetesi "Gülen'i bitirme kararı 2004'te MGK'da alındı" iddiasını gündeme getirdi. Haberde MGK karar metni yayımlandı. Metinde özetle 24 Haziran 2004'te düzenlenen toplantıda"Türkiye'deki nurculuk faaliyetleri ve FethullahGülen" konusunun MGK toplantısındagündeme geldiği ifade edildi.
Haberde, hükümete asla bağlayıcı olmayan tavsiye kararları almakdışında başka bir görevi bulunmayan MGK'nın, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer imzalı kararındaGülen cemaatinin faaliyetlerinin tespiti ile ilgili bir eylem planı hazırlanmasıtavsiyesi yer aldı.
Askeri vesayetin kendini iyiden iyiye hissettirdiği o günlerde, aslında Milli GüvenlikKurulunda ortaya çıkan belgeden çok daha ağır ifadeler yer alıyordu.
Ancak Başbakan Erdoğan Başkanlığındaki hükümet üyelerinin toplantıda bu ifadelerin sakıncalı olduğu ifade edildi. Hükümetin bastırmasıyla o ağır cümlelerden bir çoğu kaldırıldı, değiştirildi ve iyiyden iyiye hafifletildi.
Haksız ve anti demokratik ifadelerin ve bir gruba yönelik kin'in yer aldığı metnin bu şekildedeğiştirilmesinden sonra cemaatin önde gelen isimleri Başbakan Erdoğan'a, o ağır ifadeleri metinden çıkarmasından dolayı teşekkür etti.
Antidemokratik ve bir gruba yönelik haksız ifadeler içeren MGK'nın tavsiye niteliğindeki kararı AK Parti hükümeti tarafından değiştrilmekle kalmadı, geçen sürede karar yok hükmünde sayıldı.. Karardan sonra hiçbir Bakanlar Kurulu kararı yayınlanmadı, hiçbir yasaçıkarılmadı ve hiçbir genelge yayınlanmadı.
Tavsiye kararının bir işe yaramayacağının delili aslında dönemin deniz kuvvetleri komutanı ve balyoz eylem planı davasının sanığı oramiral Özden Örnek'in günlüklerinde de yer aldı.
Günlükte 2004 yılındaki MGK kararı hatırlatılarak; ''Tasfiye kararı imzalandı ancak bilmem ki ne işe yarayacak'' ifadeleri de MGK'da imzalanan tavsiye kararının tümüyle yok hükmünde olduğunun açık göstergesiydi.
MGK'nın 2004 yılındaki kararı arşivin en karanlık noktasına gömüldü ancak antidemokratikuygulamaların bir daha yaşanmaması için gereken tedbirler de bir bir alındı.
Hükümet bu karara uygun hareket etmek bir yana, o toplantıdan sonra ilk iş olarak, MGK'nın sivilleşmesi için düğmeye bastı. 2 ay sonra da ilk sivil genel sekreter, Yiğit Alpogan göreve başladı.
Ayda bir yerine iki ayda bir toplanmaya başlanan Milli Güvenlik Kurulu'ndaki sivilleşme sürerken, 28 Şubat'ın kalıntılarından olan emniyet asayiş yardımlaşma protokolü Emasya kaldırıldı.
Emasya'nın kaldırılmasının ardından aynı yıl içinde "Kırmızı kitap" olarak adlandırılan,, MilliGüvenlik Siyaset belgesi yenilendi. "irtica" iç tehdit olmaktan çıkarıldı.
levent48
Kıdemli Üye
- Katılım
- 12 Şub 2012
- Mesajlar
- 3,518
- Tepkime puanı
- 142
- Puanları
- 0
Aynı hükümet 2007 den sonra bu kararı eski alışkanlıkları gereği burunlarına dayayan generallerin burnundan fitil fitil getirdi...Şimdi dinlenme tesislerinde uzun bir istirahat dönemi geçirecekler....En son gördüğümüzde ağlıyor sızlıyorlardı.....
Bu nasıl bir anlayış pes doğrusu...Gerçekten çaresizliğin fotoğrafıdır ortaya konulan...
Bu nasıl bir anlayış pes doğrusu...Gerçekten çaresizliğin fotoğrafıdır ortaya konulan...
hirahos
Kıdemli Üye
- Katılım
- 9 Kas 2006
- Mesajlar
- 35,948
- Tepkime puanı
- 483
- Puanları
- 0
- Yaş
- 55
Malum 28 Şubatta ve 2007'ye kadar, post modern medyada görmüştüm en son çirkefliği, şirretliği, çirkin taktikleri... Bugünlerde cemaat medyasından aynı tadı ve kokuyu alıyorum.
Kimle konuşsam gına geldiğini ifade ediyorlar.
Vay anasını sayın seyirciler, kendilerini "ihlas eri, gönül insanı, hizmet neferi, muhabbet fedaisi ve (gayri müslime karşı) sevgi kelebeği" diye vasfedenlere bakınız! Nefesim kesildi! Ayaklarım havada.
Kimle konuşsam gına geldiğini ifade ediyorlar.
Vay anasını sayın seyirciler, kendilerini "ihlas eri, gönül insanı, hizmet neferi, muhabbet fedaisi ve (gayri müslime karşı) sevgi kelebeği" diye vasfedenlere bakınız! Nefesim kesildi! Ayaklarım havada.
rabbinsadikkulu
FETÖ nurcu değildir!
- Katılım
- 10 Ocak 2012
- Mesajlar
- 9,937
- Tepkime puanı
- 131
- Puanları
- 0
Malum 28 Şubatta ve 2007'ye kadar, post modern medyada görmüştüm en son çirkefliği, şirretliği, çirkin taktikleri... Bugünlerde cemaat medyasından aynı tadı ve kokuyu alıyorum.
Kimle konuşsam gına geldiğini ifade ediyorlar.
Vay anasını sayın seyirciler, kendilerini "ihlas eri, gönül insanı, hizmet neferi, muhabbet fedaisi ve (gayri müslime karşı) sevgi kelebeği" diye vasfedenlere bakınız! Nefesim kesildi! Ayaklarım havada.
tüm yaşananlar, fetulahçıların gerçek yüzünün müminlerce görülmesi açısından önemli.
yaşananlarda ve de anlaşıldığı kadarı ile yaşanacaklarda nurcuların payı yoktur ve de olmayacaktır, inşaallah. bunu şimdi ve daha önce defalarca tarihe bir not olarak düştük ve de düşmeye devam edeceğiz.
not: fetulahçılar nurcu değildir.
Ercan Tekin
Kıdemli Üye
- Katılım
- 25 Eyl 2010
- Mesajlar
- 5,631
- Tepkime puanı
- 266
- Puanları
- 0
Erbakan hoca tavsiye kararlarının bakanlar kuruluna anayasaya uygunluğu incelenmesi üzere havalesine imza atmıştır, 18 maddeyi asla imzalamamıştır ve kararların anayasaya aykırılığı sebebiyle uygulanmaması kararı hükümet tarafınca uygulanmıştır ama ne yazıkki Mesut Yılmaz hükümeti kararları hemen uyguladı. Bu Yılmaz'ın ihanetide Erbakan hocaya yıkılmıştır işte ihanet ve müfterilikle siyonist daima milletimizin gözünde Erbakan hocamızı küçük düşürmeye çalışmıştır ve itibarsızlaştırmaya uğraşmıştır, halen milyonlar 28 şubatın asıl gerçeklerinden ve Erbakan hocanın dik duruşundan habersiz olması medyanın ne büyük yönlendirme algı oluşumuyla zihinleri kontrol ettiği gerçeğini görmeliyiz!
Evet isabetli tespit!
Bakalım bu tavsiye kararına atılan imzalardan sonra daha rahmetli Erbakan hocaya dil uzatabilecekler mi?
Bugün hükümet yetkilileri o imzaların tavsiye kararları olduğunu ve asla uyglanmadığını ifade ettiler ne kadar da 28 şubat kararlarına benziyor. Rahmetli Erbakan hocada aynı şeyleri söylemişti yani o kararları uygulamadıklarını ifade etmişti ve yüce Allah'a hamd olsun atılan iftiralar aynı şekilde sahiplerini buldu. Allah c.c. vaadini tuttu elhamdulillah.
Akp hükümetine İnanıyorum o dönemlerde F.Gülen cemaatine karşı Mgk tavsiyelerini bencede uygulamadı.
Artık 28 şubat kararlarını Erbakan hoca imzaladı diyenlerin iade-i itibar etmeleri gereklidir.
rabbinsadikkulu
FETÖ nurcu değildir!
- Katılım
- 10 Ocak 2012
- Mesajlar
- 9,937
- Tepkime puanı
- 131
- Puanları
- 0
MGK kararları niye problem oluyor? Hata etmişlerse bir sevap, isabet etmişlerse iki sevap alırlar. İnanmayan Sayın Gülen'e sorsun...
Fethullah Gülen: MGK İçtihat Makamıdır! Karar Yanlış da olsa Sevaptır! Sonuca Bakılmalıdır!
http://www.youtube.com/watch?v=rYmY8Luhapw
Fethullah Gülen'e bağlı Youtube hesabında bulunan röportaj videosunun, tam olarak 57:08-59:39 saniyeleri arasında, Fethullah Gülen'in MGK ile ilgili şok sözleri seyredilebiliyor:
“ Soru: MGK kararlarının siyasetteki yeri nedir sizce?
Cevap: … Mesela şimdi onlar da şöyle düşünüyorlarsa, biz burada milli güvenlik, milletimizin güvenliğini şayet koruma mevkiinde bulunuyorsak ister gerçekten öyle olsun ister bizim içtihatlarımıza, algılamalarımıza göre şu gelişmelerde rejim için şayet bir tehlike ise bizim sorumluluğumuz altındadır bunlara müdahale etmek. Müdahale etmediğimiz zaman tarih önünde suçlu oluruz mülahazasıyla hareket ediliyorsa meseleyi böyle algılıyorsa bana göre onlar masumdurlar. Eğer işin içinde bir hata varsa bu içtihat hatasıdır. Hatta fakihlerin mülahazasıyla da yaklaşılabilir, içtihattaki hatalar bir sevap kazandırır, isabet olursa iki sevap kazandırır mülahazası.” (Kanal D / Yalçın Doğan’a Verdiği Mülâkat / 16.04.1997)
salimabi
Kısıtlı Erişim
- Katılım
- 1 Kas 2011
- Mesajlar
- 0
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 0
elemin
Profesör
- Katılım
- 19 Ağu 2013
- Mesajlar
- 1,657
- Tepkime puanı
- 24
- Puanları
- 0
hükümet bize ne katkı sağladı ki nankörlük yapalım.
- Katılım
- 26 Eki 2006
- Mesajlar
- 2,954
- Tepkime puanı
- 33
- Puanları
- 0
Boyle bir garabet olabilir mi? Imzayi attik ama uygulamadik, peki imzayi neden attin o zaman? O zamanda soyle bir arguman one suruluyor, biz gucsuzduk, askerler gucluydu imzalamak zorunda kaldik. Eh hadi cogu Hukumet mudafii'nin ve ara bulmaya calisan kisilerin bu savunmasini kabul etsek bile, ben sonradan bunun uygulamaya gecmedigine nasil kanaat getirecegim? Ornegin bu tutarsiz durus forum uyelerinde de var, hem diyorlar ki, Tayyip Cemaat'i bitirecek, bundan sonra cemaatin diger muesselelerine de uygulamalar baslayacak, fakat ortaya belge cikinca yok oyle birsey....?O kararin simdi uygulandigini soylemek belki biraz eksik bir cikarsama olur, fakat tasfiye edilen cemaat burokratlarinin, ve MIT raporlarinin bu yonde olusturulmasi hangi karara mebni olarak alindi? Biliniyor ki 3-4 senedir bu operasyonlar yapiliyor. Hep Cemaat elemanlarina denk gelmesini basit bir raslanti olarak mi algilayacagiz?
salimabi
Kısıtlı Erişim
- Katılım
- 1 Kas 2011
- Mesajlar
- 0
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 0
bağırma duyduk nankör kedi olduğunu, söylediğin lafa bak ya, bu cümlen yeterli ne olduğunu göstermeye
- Katılım
- 26 Eki 2006
- Mesajlar
- 2,954
- Tepkime puanı
- 33
- Puanları
- 0
Boyle bir sacmalik olabilir mi, bir gecede Hukumet 28 Emniyet Muduru atiyor, binlerce Hukuk burokratinin yerini degistiriyor, Valilerin yerlerini degistiriyor, Emniyet Istihbaratini tamamen degistiriyor, biz de diyecegiz ki, vardir bir hikmet-i hukumet? Bu mesele daha yeni basliyor ve bitmeyecek, sonuna kadar hakli olan davamizin hakkini savunacagiz. Yok artik, aman susalim sabredelim, akillari baslarina gelir beklentileri. "Karsi taraf" da artik, gardini aldi, elinden geleni arkana koyma Tayyip, herkesin de bir hesabi, bildigi var. Sonrada muslumana hosgoruden bahsetmeleri yok mu! Yahu canima kastetmis insani mi hos gorecegim? Neden bahsediyorsunuz?
salimabi
Kısıtlı Erişim
- Katılım
- 1 Kas 2011
- Mesajlar
- 0
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 0
salimabi
Kısıtlı Erişim
- Katılım
- 1 Kas 2011
- Mesajlar
- 0
- Tepkime puanı
- 1,396
- Puanları
- 0
bu meseleyi birde derinden incelede öyle yorumla he, sanki bedava taş bulmuş gibi hemen eline geçtimi at suratımıza.
o taş iadeli taahhütlü geri gelir haberin olsun