Naklederler ki:Başlangıçta riyazet yapmakta di.Bir abası vardı yirmi senedir üzerinden çıkarmamıştı.Bir gün haksız yere olarak abayı çıkadılar.Ona çok miktarda bit düştüğünü gördüler.Bunladan birini tarttılar yarım danik geldi.
...................
Nakledeler ki:Boynunda dolaşan bir akrep gördüler,onu öldürmek istediler ama o:
-Elinizi oadan çekin,zira o on iki seneden beri boynumuzda dolaşmakta olan bir ahbabımızdır,dedi.
..................
Derler ki:
Semerkandlı Reşid-i Hurd,Kabeye gitmek üzere yola çıkmıştı.
Yolda,bir meclis kurup vaaz ediyordu.
Bu mecliste şunu anlattı:Rivayet ederlerki Hallaç,dört yüz sufi ile ola çıkmıştıBir kaç gün geçti ama (gıda namına)bir şey bulamadılar ve hüseyn'e
-Bize kızartılmış kelle lazım ,dedilerHallaç onlara:
-oturunuz dedi.
Sonra elini arkaya attı,her birine bir kızartılmış kelle ve iki çörek verdi.Böylece onlara dört yüz kızartılmış kelle,sekiz yüz çörek vermiş oldu.
Sonra:
-Bize taze hurma lazım,dediler.
Hallaç kalktı ve:-Beni bir ağaç gibi sallayınız,dedi.Onlarda onu ırgaladılar.Ondan taze ve yaş huma yağmaya başladı.Bundan, doyana kadar yediler.Yolda sırtını hangi dikene yaslasa,o diken taze hurma oluverdi.
...............
Naklederlerki:
bir taife çölde iken ona;
-biz incir isteriz,demişti.Bunun üzerine o elini havaya uzattı ve önlerne bir tabak taze incir koydu.Diğer bir seferinde helva istediler,bir tabak şeker gbi sıcacık helvayı getirip önlerine koyunca:
-bu bağdattaki,(meşhur)Babut'tak'ın helvasıdır ,dediler.Şöyle dedi:
-bizim için çöl ne Bağdat ne!
...................
Halk ,onun işi konusunda hayete düşünce,aleyhinde ve lehinde bulunan hadsiz hesapsız kimseler ortaya çıktı.Onda acayip şeyler gördüler ama dil uzattılar,sözünü halifeye ulaştırdılar.
''Ene'l hakk''diyor,diye cümlesi katli üzere ittifak etti ve ona:
-Ene'l hakk değil hüve'l hakk de,dedilder.o da:
-Evet,her şey O'dur,(heme ost)
siz:''Gaip olmuştur''mu demek istiyorsunuz?
Hayır,belki aip (batıl ve yok olan)Hüseyn'dir,hiç okyanus gaip olur azalır mı,dedi.
Başka bir defasında İbn Ata gönderdiği bir kişi vasıtasıyla:
-kurtulman için söylemekte olduğun bu sözden dolayı özür dile diye haber yollamıştı.
Hüseyn;
-Bu sözü söyleyen kim ise,ona söyle,o özür dilesin ,diye karşılık vermişti.Bu sözü işitince İbn Ata ağlamış ve:
-biz Hüseyin bin mansurun onda biri değiliz demişti.
..................
Naklederlerki:
Onu hapse koydukları ilk gece geldiler,baktılar ama kendisini zindanda bulmadılar.Zindanın her köşesini araştırdılar,kimseyi görmediler.İkinci gece ise ne onu ne zindanı görebildiler.Üçüncü gece ise onu da zindanı da yerinde gördüler ve sordular:
-ilk gece neredeydin?
-ilk gece ilahi huzurda bulunuyordum.Onun için burada değildim
ikinci gece sen ve zindan nerede idiniz?
-İkinci gece hazret burada idi,onun için ben ve zindan ikimiz birden gaip olmuştuk!Üçüncü gece şeriatı korumak için beni geri önderdiler.Buyurun işinizi görün!(bana şer'i cezayı tatbik ediniz)
.................................
Naklederlerki:zindanda iken bir gün bir gecede bin rekat namaz kılardı.Dediler ki:
-Ben hakk'ım dediğine göre bu namazı kimin için kılıyorsun?
Cevap verdi:
-biz kadrimizi biliriz
.......................
Naklederlerki hapishanede üç yüz kişiydiler.Gece olunca:
-ey mahpuslar!Gelin dizi kurtaayım dedi.
-Peki sen kendini niye kurtarmıyorsun, dediklerinde
-Biz Allahın kaydı içindeyiz,himaye ve selamet halindeyiz,bir işaretle bütün kelepçeleri açarız,dedi.Sonra pamağıyla işaret edince,bütün kelepçeler yere döküldü.Bunun üzerine:-iyi ama hapishanenin kapısı kilitli,şimdi biz nereye gidelim,dediler.Bunun üzerine bir daha işaet etti,birakım gedikler peyda oldu.
devamı..