HZ. İSA GELECEK Mİ (yaşar nuri öztürk)
04.01.2004
Meselenin özü su soruda: Hz. "sa geri gelecek mi?
Hiçbir peygamber geri gelmeyecektir. Peygamberlik, Kur’an’ın açık ifadesiyle
bitmistir. Hz. Muhammed ile noktalanmıstır. Kur’an’ın bu temel kabulünü çesitli
maskeler altında, çesitli kaypak söylemlerle saf dısı etmek için çesitli gayretler
sergilenmistir.
‘Biten nebiliktir, resullük bitmemistir; resul gelebilir, bizim efendi de
resuldür.’ diyerek yeni peygamberler türeten bedbahtlara rastlamısızdır. Onlarla
uzun uzun mücadelelerimiz olmustur. Anımsatalım ki, biz o mücadeleleri verirken
bugünün ‘hızlı sacılar’ı sessiz, sedasız keyiflerine bakıyorlardı. Bizim
sakalsızlıgımızı, bıyıksızlıgımızı dillerine dolayarak bizi ‘sünnete aykırılık’la
suçlayıp ‘sosyete hocası’ ilan ediyorlardı. Daha birkaç gün önce Ödemis’te
verdigim bir konferansa çagrılanların bunlara mensup olanları, tertip heyetine
söyle söylemislerdir: ‘Biz o sosyete hocasını dinlemeyiz...’
Bunlara sormak lazım: Sosyete dedigimiz insanların Allah’ı baska bir Allah mı?
Yoksa sizin Tanrınız mı baska bir Tanrı?
Daha ilginci, bunların tarîkatinden olmayanların konustukları yer neresi olursa
olsun, dinleyenler toptan ‘sosyete’ oluveriyor. Dinleyenler ‘sosyete’, konusanlar
‘sosyete hocası’ ... Ödemis, Hasankale, Biga, Bayburt, Çaykara... fark etmiyor.
Ben, böyle bir zihniyeti tarihin ve halkın önünde nasıl adlandıracagımı
bilemiyorum!
Sakal, bıyık yoksa ve hele Beniisrail uydurmalarına karsı iseniz, bunların
lügatinde ‘sünnete aykırı’sınız.
Sünnete aykırılık ha! Su yaptıgınızın neye aykırılık oldugunu da söyler misiniz?
"SLAM’A "FT"RADIR
Hz. Muhammed’in son peygamber oldugu gerçegini bulandırmak için bir yalan da
Hz. "sa gibi muazzez bir peygamber kullanılarak sergilenmistir. ‘Hz. sa geri
gelecektir’ deniliyor.
Biz de yıllardır sunu söylüyoruz:
Hz. "sa’nın tekrar geri gelcegini söylemeye kalkanlar Kur’an’a ve "slam’a iftira
etmis olurlar. Kur’an’da asla böyler bir sey yoktur. Bu iddia Hz. Peygamber’den
sonraki zamanlarda "slam’ın içine sokulmus ve bugün dünyanın her tarafında
"slam’ı, devri tamamlanmıs ilkel bir din olarak itham etmenin aracı halinde
kullanılmaktadır.
"slam’a sokulan bu Pavlus hurafesini dillerine dolayan Hıristiyan misyonerler, açık
veya örtülü biçimde diyorlar ki:
‘Sizin inancınızın içinde Hz. sa’nın tekrar gelecegine iliskin kabul var.
Siz niye ‘Hz. Muhammed son peygamberdir’ diye ısrar ediyorsunuz? Hz.
Muhammed de büyük ve önemli bir insandı. Geldi, sa Mesih’in gelisine
hazırlık olarak bir görev yaptı. Buna saygı duyuyoruz. Fakat bu hazırlama
dönemi bitti. Simdi esas kurtulusu ve barısı getirecek olan Hz. sa
gelecektir. Bunu sizin dininiz, dini cemaatleriniz de söylüyor. Siz niye
buna karsı çıkıyorsunuz? Nitekim dünyanın bugünkü manzarasına
bakarsanız bunda sasılacak bir sey yok. ste bakın, devri bitmis
slamiyeti ve Hz. Muhammed’i öne çıkarmada ısrar ettiginiz içindir ki
dünyaya slam adına kan ve siddet dısında hiçbir sey veremiyorsunuz.
Hiçbir ilerlemede imzanız yok, hiçbir üretimde imzanız yok, hiçbir barısta
imzanız yok. Oldugunuz her yerde kan huzursuzluk, siddet ve kavga var.’
GAK-GUK ED"YORLAR
Söyle misiniz, misyonerlerin su günlerde aralıksız tekrarladıkları su sözlerle,
anılan derginin söyledikleri aynı kapıya çıkmıyor mu? Yoksa yine, malum bahane
ile kıvırma yoluna mı gidilecek: ‘Yanlıs anlasıldı, biz onu demek istemedik...’
Yani gak-guk, gak-guk... Bu gak-guk sarkısını yutacak birileri hâlâ var mı?...
Burada bir seyi daha irdelemek lazım. Senelerce ‘nur’ ve ‘tenevvür’ diye velvele
koparanlara bu ‘özel sayı’ münasebetiyle sormak gerekiyor.
Tenevvür mü, tanassur mu arkadas?
Açık konus. Tenevvürse, Hz. Muhammed tenevvüre muktedir degil mi?
Siz yıllarca, Hz. Muhammed için káinat onun hürmetine yaratıldı, o áhir zaman
peygamberidir, varlıgın efendisidir, insanın en mükemmel seklini bulması onun
sayesinde olacaktır diye konusmadınız mı? Simdi ne oldu da, Hz. Muhammed
unutuldu, kilisenin tanıttıgı "sa figürü son kurtarıcı olarak Müslümanların önüne
çıkarılıyor? Anlasılan o ki, bugün insanımız misyonerlerin çagırdıgı tanassura
çagrılır bir duruma getirilmistir.
Anılan dergi kapagı bir tenevvür simgesi degil, bir tanassur simgesidir.
SONRADAN UYDURMA
Bu ‘özel sayı’yı esefle karsılıyorum. Kur’an’a ve "slam’a aykırı oldugunu
söylüyorum. Tövbeyi gerektiren bir günah oldugu kanaatini tasıyorum. Ben
bunun Anadolu’yu Hıristiyanlastırma gayretlerine tarih içinde verilmis en büyük
desteklerden biri oldugunu düsünüyorum. Kınıyorum, protesto ediyorum.
Müslümanların da akıllarını baslarına almalarını diliyorum.
Tam bu noktada sunu da söylemek gerekiyor: Hz. "sa’nın geri gelecegine iliskin
hadis diye öne çıkarılan sözlerin tümü sonradan uydurulmustur. Kur’an, Hz. "sa
konusuna çesitli baglamlarda sayfalarca yer vermistir. Hz. "sa’nın tekrar geri
gelmesi gibi konuda neden sessiz kalsın?
Kur’an herhangi bir peygamberin tekrar dünyaya gelecegi seklinde bir fikre asla
onay vermez. Hz. Peygamberin de Kur’an’ın onay vermedigi bir seyi söylemesi
mümkün degildir. Hz. Peygamber ‘Hz. sa tekrar geri gelip dünyayı
düzeltecektir’ deseydi kendi anlam ve önemini inkár etmis olurdu. Nitekim
bugün Hz. Muhammed’in son peygamber oldugunu kabul etmeyenlerin
dayandıkları ve öne çıkardıkları en büyük söylem Hz. "sa’nın tekrar dünyaya
gelecegi uydurmasıdır.
Bu söylem Kur’an’a ve Hz. Muhammed’e açık bir iftira, Müslümanlara açık bir
kötülüktür.
kaynak:
http://www.ruhunyolculugu.com/hz_isa_gelecek_mi-t6686.0.html;wap2=