Papa ile herhangi bir pampa ilişkim yok...
organik yada inorganik kan/gönül/meşrep bağımda yok...
rüyama girmedi, kitaplarını okumadım, sohbetini dinlemedim...
kalü belada gördü isemde hatırlamıyorum...
kısacası hayatıma yön vermişliği, verebilecekliği yok....
bel altı vuruş adına papacı yapmaya çalışmanız tam bir paparizilik..
papanın tüm herşeyini örneklendiriyorda değilim ....
yarın aynı konuda bile çakabilirim kendisine iletin ....
bu konuya da papacığımın mercedesli fotosunu koyup bak papa bildiğin gibi diil yorumu ancak referansı papa olanlara söker ve yakışır ...
söz konusu mesaja lider/ önder/kamusal şahsiyetlerimizin mütevazi hayatlarından kesitler getirip bak bizimkilerde böyle demeniz gerekmezmiydi ..
ki bulunduğum temenniye Erdoğan Gül vs isimleri de dahil ediyorum hani onlarcıyım ya....
alın size konuya renk katacak bir yem daha , umulur ki oynaşmazsınız da ibret çıkartırsınız ...
bu konuda takdir ettiğim bir başka cenah Şia önder kadrosudur....
hertürlü debdebeden uzak bir gelenek inşa etmişler gözlemleyebildiğim....
ekseriyesi oldukca mütevazi bir hayat Yaşar ki işgal ettikleri makama yakışan budur...
imrenmemek, bizimkilere bakıpta hayıflanmamak elde değil....
ve canınızı acıtır mı bilmem ama bunu da nebevi çizgi adına yaparlar, keyfi değil ....
hasılı sonuç ,
çaktım çakıldım ben sana bayıldım...
Bu kadar büyük genellemeler yaparak konuşanların zekasını kaale almalı mı bazen bilemiyorum ama madem forum ortamıdır, her tipten insan vardır, bir şeyler yazalım...
Evvela fakirin gönül bağı bulunan zat, mercedese binmez. 10 bin tl lik arabaya da binmez ama ne lüks ne de külüstür, orta halli araba ile kifayet eder. Ki zengin bir aileye mensuptur, lüks bir araca da binse, kimsenin yadırgamaması gerekirdi.
28 Şubat'ın sancılı dönemleri, dışarıda hizmetler var aksayacak, para lazım, kendi binasın satmıştır, hizmet geri kalmasın deyip, oraya vermiştir. Topbaş ailesi zaten vermesiyle meşhur bir ailedir. Papanın bindiği arabayı gören bir sizler, bundan bihabersiniz, yoksa bilen bilir yani. Her hayır kurumunda isimleri vardır.. Faruk Beşer dahi, kendi cemaatinden başka her yere yardım eden bir Hüdayi vakfı var der.
Yine vefat ettiği için ismini de vererek açıkca söyleyelim, Sami Efendi zengin bir aileden geliyordu ve ailesinden kalan çok yüklü bir serveti kabul etmemiştir. Sadece Adana'da 50 civarında dükkan, arsa, arazi, pek çok mülk varmış. Bunların başına geçmeyecek misiniz denildiğinde bunları vakıflara bağışlamıştır. Ama siz bunları bazı kere duysanız da duymazlıktan gelir, sanki hiç böyle şeyleri duymamış gibi yine genelleme yaparak konuşur, meşayihi kötüler, papanın bindiği arabayı reklam edersiniz.
Sami Efendi ve emsali zevat, günde bir avuç miktarı ancak yerler idi. Uyku zaten bilmezlerdi, istirahat derlerdi ve çok çok az uyurlardı.
Yani siz bunun gibi nice şeyler duymuşsunuzdur ama nedense böyle mevzuular oldu mu sağırı oynarsınız, lakin papanın bindiği arabayı hem görür, hem de duymadıklarınızı(!) ekler, hani bizde papa gibi adamlar dersiniz.
Ne dense boş, çünkü iki konu sonra yine bunları okumamış olacaksınız ama forum ortamı işte!