Merve Kavakçı’nın kız kardeşi Ravza Kavakçı Kan’ın eşi Osman Kan da, Sağlık Bakanlığı’na bağlı, Türkiye Hudut Ve Sahiller Sağlık Genel Müdürü olarak görev yapıyormuş.
Merve Kavakçı'nın eniştesine de sürpriz görev
Devamı gelecek mi bilmiyorum ama, kavakçı hanedanlığının devletteki kadrolaşmasında son durum aşağıdaki gibi:
- Merve Kavakçı, Malezya/Kuala Lumpur Büyükelçisi…
- Merve Kavakçı’nın kızı Fatma Gülham Abushanab , Cumhurbaşkanı danışmanı… (iki kardeşin de aynı anne babadan olmasına rağmen birinin kavakçı, diğerinin abushanab soyadını kullanmasını hala anlamadım. yakında bunun da aydınlanacağını düşünüyorum.)
- Merve Kavakçı’nın kızı Mariam Kavakçı , Cumhurbaşkanı danışmanı… (iki kardeşin de aynı anne babadan olmasına rağmen birinin kavakçı, diğerinin abushanab soyadını kullanmasını hala anlamadım. yakında bunun da aydınlanacağını düşünüyorum.)
- Merve Kavakçı’nın kardeşi Ravza Kavakçı Kan, AKP milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı…
- Merve Kavakçı’nın diğer kız kardeşi Elif Kavakçı Emine Erdoğan'ın moda tasarımcısı…
- Merve Kavakçı’nın yeğeni Erva Kan, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi proje direktörü…
- Merve Kavakçı’nın eniştesi Osman Kan ise, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürü…
- ...
bu arada merve kavakçının bıbısını da anmadan olmaz;
'Gülen özür dilesin tevbe etsin son günlerini Türkiye'de geçirsin' » Sayfa 1 - 2
Akit yazarı Kavakçı: Gülen Türkiye'ye dönüp tevbe etmeli, son günlerini köyünde geçirmeli
Merve Kavakçı meselesini bir de benden dinleyin
Merve, 5 Mart 1999’de, yani henüz milletvekili seçilmeden ve de Türk Devletine bildirimde bulunmadan “ABD’nin çıkarları için çalışacağına” yemin ederek ABD vatandaşı olmuş.
16.01.2019 01:07
BİR BAŞKA MANZARA DA, MERVE KAVAKÇI
Merve Kavakçı adında bir vatandaşımız var; “başörtüsü taktığı için” Türkiye’de okuyamamış, gidip taa Amerikalarda okumuş. Mağdur mu mağdur! (hay Allah, birden mağdur olasım geldi) Sonra 1988’de Ahmed Abushanab’la, 1999’da ise Bekir Yıldırım’la evlenmiş. Kocaları da kendisi gibi ABD vatandaşı…
Merve, 5 Mart 1999’de, yani henüz milletvekili seçilmeden ve de Türk Devletine bildirimde bulunmadan “ABD’nin çıkarları için çalışacağına” yemin ederek ABD vatandaşı olmuş. ABD için çalışacağına yemin etmiş ama Türkiye’de de milletvekili seçilmiş! Ve Türbanıyla TBMM’ye gelip, Fetö’nün cesur silahşoru Nazlı Ilıcak’ın dizinin dibine oturup, Ecevit tarafından kapı dışarı edilince kıyamet kopmuş! Ve Türkiye vatandaşı olmadığı için vekilliği düşünce dincilerin gözdesi olmuş…
Hikâye, “Başörtülü bacımın üstüne işedileeeer!” “Camide bira içtileeer!” gibi mi?
Sonra güzel Allah’ım, mağdur olan Merve’ye verdikçe vermiş!
Bakalım; Allah mı veriyor, AKP mi?
M. Kavakçı, ömrünün büyük bölümünü ABD’de geçiren, şimdilerde Akit Gazetesi yazarı olan Prof. Dr. Yusuf Ziya Kavakçı’nın kızı. Yusuf Beyin gazetedeki künyesinde “ABD Devlet Bakanlığı Resmi İslam Sözcüsü” olduğu yazılı… Kendi ifadesine göre; “Kuzey Teksas İslam Derneği kurucusu ve Dallas Merkez Camii’nde imamlık yapmış.” (2)
Yusuf Beyin ve de Merve Hanımın Fetöyle iltisakî var mı, bilemeyiz. Ama FBI-CİA gibi kurumlarla birebir faaliyet yürüten Fetö örgütüne dair akıl yürütecek olursak, ABD’de bunca aktif olan Yusuf bey gibi bir İslamcının Fetöden bağımsız olması ya da Fetöye rağmen bu görevleri ifa edebilmesi neredeyse imkânsız! Öyleyse Yusuf Hoca, Fetö gibi bir hain ve uluslararası ajan için; “Fetö tövbe etsin affedelim mealindeki yazıları neden yazar” sorusu da aklımızda takılı kalır; hem de darbe girişiminden sonra, 18 Nisan 2018 gibi yakın bir tarihte…
“FETULLAH GÜLEN OLSAM”
Yusuf Ziya Kavakçı’nın Akit Gazetesi’ndeki makalesinin başlığı; “Fethullah Gülen olsam.”
Yazı şöyle devam ediyor: “Bence bu teşkilat aslî hizmetine dönmeli ve saf ve temiz mensuplarının güzel duygularına bağlanmalıdır” diyor. Z. Kavakçı, Gülen’e de tavsiyede bulunmuş: “Türkiye’ye köyüne dönmelidir. Zaten kaç yıl daha yaşar ki insan. Bildiğini de anlatır, teşkilata sadece eğitim ve öğretim hizmetinde olmalarını emreder ve bir de dünya çapında güçlü bir İslam âlimleri yetiştirme ve İslam araştırma merkezi ve üniversiteyi kurar. Bu merkez ve üniversite dünyada benzeri olmayan bir kalitede müessese olur.” (3)
Yusuf Hocanın “Fetöyü affedelim” mealindeki bu “ahde vefa” yazısı tepkiler üzerine kaldırılsa da, bir fikir veriyor ve okuyanı işkillendiriyor, değil mi?
TÜRBANI TAK, PARAYI KAP!
Eee, Yusuf Hoca bunları yazmış da ne olmuş?
Şu olmuş sevgili canlar; “güzel Allah’ım” Bülent Arınç’a verdiği gibi, TC’nin mağdur ettiği Kavakçı ailesine de verdikçe vermiş: “Mağdur” Merve Kavakçı, 2 yıl önce yeniden Türk vatandaşlığına geçmiş. Hemen ardından Türkiye’nin Malezya Büyükelçisi olmuş. Kızı Mariam Kavakçı, Cumhurbaşkanlığı danışmanlığına atanmış. Keza diğer kızı Fatma Gülham Abushanab Sarayda danışman olmuş. (Sn. Erdoğan’ın kaç danışmanı var acaba?)
Kavakçı’nın iki kız kardeşi var. Biri Ravza Kavakçı Kan. Kendisi AKP Genel Başkan Yardımcısı ve milletvekili. R. Kavakçı Kan’ın kızı Erva Kan da Cumhurbaşkanlığı Ofisinde Proje Direktörü. R. Kavakçı Kan’ın eşi Osman Kan ise, Sağlık Bakanlığı’na bağlı, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürü…
Yedi sülalesi danışman, milletvekili, büyükelçi, genel müdür olan Merve kavakçı ve Erdoğan mağdur; ekmeği gasp edilen Hüseyin Can ise muktedir… Ülkemizi, “tarafsız olarak yöneteceğine dair namusu ve şerefi üzerine yemin” eden cumhurbaşkanı Erdoğan meydanlarda bu minvalde konuşuyor…
AKP öncesi ordudan atılanların neredeyse tamamına, AKP döneminde üst düzey kadro verilerek “mağduriyetleri” giderilmişti. Sonra yine nerdeyse tamamının Fetöcü olduğu anlaşıldı, içeri tıkıldı.
Sinekler toplanıyor ama bataklığın kendisi iğrenç kokuyor!
Nasıl oluyor bilemedim... Yaradan, evrenimizi ve ülkemizi bu dinci takımının şerrinden-yalanından, fitnesinden korusun.
(1) Konuşmanın özüne dokunmadan, mealen özetledim. MD
(2)
Merve Kavakçı'nın eniştesine de sürpriz görev
(3)
Kavakçı meselesi bildiğiniz gibi değil
Murtaza Demir
Merve Kavakçı meselesini bir de benden dinleyin