Kutsal Kitap Hz. Muhammed'den bahsetmez.

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
İsa Mesih'in Tanrı olduğunu ve Kutsal Ruh'u gönderdiğini söylemesine rağmen bu Ruh'un Hz. Muhammed olduğunu iddia etmek en başta saçma ancak artık ayetleri dahi kelime kelime işinize geldiği gibi görüyorsunuz.

PARAKLET VEYA PERİKLİT?
Acaba Kur'anın dışında Hz. Muhammet'le ilgili bir bildiri var mıdır? Eski Yahudi ve Hristiyan yazılarında O'nun geleceğine ilişkin herhangi bir şey söylenmekte midir? Bazı Müslümanlar ise; İncil'in Yuhanna 16:7.nci ayetinin, Kur'anın Al-A'raaf suresi (7:157) ve Al-'aff suresinde (61:6) tanımlanan bazı kehanetleri bildirdiğine inanmaktadırlar.


Oysa Hamza, Cilt 1 sahife 330'da, "Biz Yuhanna 16:7.nci ayetini Eski ve Yeni Anlaşma'nın ışığı altında incelersek, adı geçen bu sureyi (7:157) yukarıdaki öngörüyü geçerli kılan bir bildiri olarak gösteremeyiz" demektedir. Yahudileri, Hristiyanları ve Müslümanları aynı çelişkiye düşüren tüm yanlış anlama İncili tercüme eden kişilerin "teselli edici veya yardımcı" anlamında kullandıkları paraklet sözcüğünün yazılış ve okunuşundan gelmektedir. Biz bu sözü paraklet olarak mı yoksa periklit olarak mı okuyacağız?

Müslümanlar orijinal Yeni Anlaşma'nın Grekçe yazıldığını çok iyi bilmektedirler. Grekçe dilindeki "periklet" kelimesi "yüce, göksel, medhedilmiş" anlamlarına gelirken; İncil'de kullanılan asıl sözcükse "teselli edici, avutucu, savunucu" anlamlarına gelmektedir. Bu nedenle, Müslümanlar Kur'andaki (61:6) bu sureye dayanarak, İncil'de (Yuh.14:16 ve 16:7) geleceği bildirilen kişinin kendi peygamberleri olduğunu ileri sürmektedirler. Çünkü yukarıdaki Kur'an ayetinde geçen Arapça sözcük "Ahmed" Muhammed'in adlarından biridir ve övülmüş, medhedilmiş anlamına gelmektedir.

GREKÇE, PARAKLET KELİMESİNİ DOĞRULAMAKTADIR:
Bazı Müslümanların yapmaya çalıştıkları şey, bu kelimenin (PARAKLETOS) sesli harflerini (a-a-e-o), öbür kelimenin (PERİKLYTOS) e-i-y-o gibi harfleriyle değiştirmektir. Seslilerin kelimeye dahil edilmediği dönemlerde, İbranice ve Arapça gibi dillerde yazarın hangi sesli harfi kullanacağı konusunda birtakım tartışmalı boşluklar vardır. Ama aynı şey Grekçe'de yoktur; çünkü tüm sesli harfler Grekçe metinlerde açıkça yazılır.

GREK EL YAZMALARI "PARAKLETOS" KELİMESİNİ DOĞRULAR:
Eğer bu kelimenin nasıl yazıldığı konusunda herhangi bir kuşku varsa, bunu mevcut el yazmalarından anlamak mümkündür. Bunlar, en eski el yazmaları olan Codex Siniaticus ve Codex Alexandrianus (ki şu anda Londra'da British Müzesindedirler) da dahil olmak üzere her isteyenin araştırmasına açıktırlar. Zaten, Yeni Anlaşma'nın Muhammedin devrinden öncelere giden 70'den fazla Grekçe el yazması vardır ve bunların hiçbirinde de PERİKLYTOS kelimesi kullanılmaz.

ÖYLEYSE MUHAMMET "PARAKLETOS" OLAMAZ:
Bir müslüman için, İncil ve Tevratın dışında Kur'andaki Al A'raf (7:157) suresinde işaret edildiği gibi, Muhammed'in geleceğine ilişkin bir kanıt bulabilmek konunun asıl amacını oluşturmaktadır. Nasıl ki Kur'an için tek otorite Muhammet'se Muhammet için de tek kaynak Kur'andır. Bunun dışında Muhammet için başka kriter yoktur. Bu da dolaylı olarak sürekli öne sürülen ama yapılan araştırmalar sonucu geçerliliği olmayan bir iddiadan öte gitmez. İncil'de Muhammed'e ilişkin olarak İsa tarafından ortaya konulan bir peygamberlik olmadığından; müslümanlar kendi peygamberlerinin güvenilirliğini sağlamak için bir dış kanıt bulma konusunda oldukça büyük sıkıntı çekmektedirler.

ÖYLEYSE PARAKLETOS KİMDİR
Müslümanlar için bir diğer problem de İncil'de adı geçen Yuh 14:16 nolu ayetin sözlerinde yatar. ×öyleki; "Ben de Baba'dan dileyeceğim ve O sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye bir başka Yardımcı gönderecek". Pek çok müslüman Kitabı açıp Yuh 16:7 ile birlikte bu ayeti okur ve Kitabı kapatır. Onların kavrayamadıkları husus Kitabın bir bölümünü alıp diğer yerleri görmezlikten gelmeni çok sakıncalı olduğudur. Bir okuyucu gerçekten de samimi bir şekilde ilgileniyorsa kendi amacına uygun olan ayetleri veya tümceleri okumadan önce bölümün tümüne bakmalıdır. Ve bunu yaptığında görecektir ki İsa Mesih, Yuhanna 14:16 ve 16:7 nolu ayetlerde, gelecek Parakletos'un kimliği ve gelişiyle ilgili ayrıntılı bilgiler vermektedir.

Yuhanna 14 ve 16 ncı bölümlere göre İsa gelecek Parakletosun bir insan olamıyacağını söyler, şöyleki:
* Yuh.14:16..."o sonsuza dek sizinle birlikte olacak" (oysa bir insan sonsuza dek yaşamaz).
* Yuh.14:17..."o gerçeğin ruhu olacaktır" (bir insan ruhtan farklıdır).
* Yuh.14:17..."dünya onu ne görür" (oysa insan görülür).
* Yuh.14:17..."ve ne de onu tanır" (oysa insan tanınır).
* Yuh.14:17..."ve o içinizde olacaktır"(bir insan başkasının içinde olamaz).

İsa kendisini işaret ederek Parakletosun özel bir misyonu olduğunu söyler, şöyleki:
* Yuh.14:26..."Babanın benim adımla göndereceği"
* Yuh.14:26..."size söylediğim tüm şeyleri hatırlatacak"
* Yuh.16:08..."o günah karşısında tüm dünyanın suçluluğunu gösterecek"
* Yuh.16:14..."o beni yüceltecek"

İsa Parakletosun bir ruh olduğunu yineler: * Yuh.14:17..."Gerçeğin Ruhu"
* Yuh.14:26..."Yardımcı (Parakletos) Kutsal Ruh"

YANIT 50 GÜN SONRA GELEN KUTSAL RUHTUR
Metinden de anlaşıldığı kadarıyla hiç bir peygamber veya ruhsal varlık parakletosun yerini tutamaz. Bunları göz önüne alın: "o, sonsuza dek onlarla birlikte olacak, başkaları tarafından ne görülecek ve ne de tanınmayacak ve İsa Mesih'i yüceltirken söylediklerinin tümünü onlara hatırlatacak." İncil'de bu nitelikleri taşıyan bir tek varlık görülmektedir o da İsa'nın gösterdiği ve parakletos olarak betimlediği İncil'in Kutsal Ruh'udur. O, yukarıda söylenen tüm şeyleri yerine getirecektir.

Göğe alınmadan hemen önce İsa, Elçilerin İşleri 1.nci bölümde Kutsal Ruh için (Yuh.14:16 ve 16:7'de vaadettiği) şöyle söylemektedir:

* Elçi.1:1 "Baba'nın vermiş olduğu ve benden duyduğunuz sözün gerçekleşmesini bekleyin"
* Elçi.1:5 "Sizler birkaç güne kadar Kutsal Ruhla vaftiz edileceksiniz"

Görülüyor ki İsa'nın kendisinden bahsettiği "yardımcı" güçle donanarak, O'nun göğe alınışından 10 gün sonra (dirilişin 50.nci günü olduğu için Pentikost günü denilir), ama Muhammedin doğuşundan tam 570 yıl önce gelen Kutsal Ruh'tur.

Kutsal Ruh vaadi >> Yuh.16:7
40 GÜN SONRA >> İsa'nın göğe alınışı
10 GÜN SONRA >> Pentikost Elçi 2:1
570 YIL SONRA >> Muhammedin doğuşu

PEKİ SÖYLENENLER İÇİN NE DİYELİM?
Kur'an Sure 7:157 ve 61:6, daha önceden Tevrat ve İncil'de açıklanan bir peygamberden (Muhammet, Ahmet) bahsetmektedir. Öyleyse bu bölümlerin bulunması gerekmektedir. Çünkü, onlar olmadan, ölümlü bir insanın yaptığı tanıklıkla kendisini bir milyarın üstündeki bir müslüman topluluğuna peygamber olarak kabul ettirecek bir başka kanıtı olmayacaktır. Ama, bununla birlikte gelecek bir peygamberden bahseden bu tür bildiriler İncil'in her hangi bir bölümünde yoktur. Oysa, Müslümanlar ise bu ayetlerin (Yuh. 16:7, 14:16) kendi peygamberlerini (Ahmed) işaret ettiğine inanırlar. Acaba öylemi? Pekala! vaadedilen bu "danışman" bir peygamber mi, yoksa özellikle İncil'de vurgulanan Kutsal Ruh mudur? Sizler tüm bu ayetleri okurken buraya kadar anlatılanları da şöyle bir düşünün. Bir sonuca ulaşmanız gerekir. Ve gözlerinizin önündeki kanıtlara dayanarak, İncil'in Yuhanna 14:16 ve 16:7.nci bölümlerinde behsedilen kişinin gerçekten kim olduğuna kendiniz karar verin.
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
sizin iddianız veya teoriniz olabilir
bizim iddiamız ve teorimiz farklı
şimdilik bunu bir önemi yok
herkese tavsiye ediyorum
lakin nasihat isteyen yok sanırım

ortak noktalar önemli. ortak düşmanlar önemli
işbirliği alanlarımız çok geniş bu önemli

yara deşen meseleler boş insanların işidir
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
O halde tencit pilavı gibi aynı masalları önüme koymasınlar sevgili Veri.Ben farklı konularda başlık açsam da kimse umursamıyor.Herkes abuk sabuk komplo teorilerinin peşinde.İsyan ettim artık.Bu kadar çabuk kandırılabilir mi insanlar?Niye her duyduklarına inanırlar!!!Bana barnaba incili dediklerinde artık kusmak istiyorum.Bu kadar dandik bir safsatayı nasıl görmezler!!!

Her neyse herkes bildiğini okuyor.Ortak nokta yazsam ne olacak.Herkes kendine tapıyor.Taptıklarınızın hesabını vereceksiniz.Kendinize tapmayı bırakın da azıcık burnunuzun ucunu görün ey sevgili milletim!Beni özünden saymayan öz milletim...
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
O halde tencit pilavı gibi aynı masalları önüme koymasınlar sevgili Veri.Ben farklı konularda başlık açsam da kimse umursamıyor.Herkes abuk sabuk komplo teorilerinin peşinde.İsyan ettim artık.Bu kadar çabuk kandırılabilir mi insanlar?Niye her duyduklarına inanırlar!!!Bana barnaba incili dediklerinde artık kusmak istiyorum.Bu kadar dandik bir safsatayı nasıl görmezler!!!

Her neyse herkes bildiğini okuyor.Ortak nokta yazsam ne olacak.Herkes kendine tapıyor.Taptıklarınızın hesabını vereceksiniz.Kendinize tapmayı bırakın da azıcık burnunuzun ucunu görün ey sevgili milletim!Beni özünden saymayan öz milletim...

aldırış etmeyin

hatalarında ısrar edenlere niyetleri ne olursa olsun
Allah şifa versin diyorum:)

dini analatabilmek için yaşamamız gerekiyor
hangi dine mensup olursanız olun yaşanmayan din ölü dindir.
hakaret etmeyen sinirlenmeyen bir üyemiz var:) @Büşra Betül ikincisinin siz olmasını ümit ediyordum.
@Büşra Betül gettosundan çıkmadığı için biraz inatçıdır ama iyidir:)


@uykusuz u unutuyordum:) oyunlara fazla dalmış gibi görünse de hiç de öyle değil miş
 

uykusuz

Kıdemli Üye
Katılım
18 May 2011
Mesajlar
7,798
Tepkime puanı
1,236
Puanları
0


aldırış etmeyin

hatalarında ısrar edenlere niyetleri ne olursa olsun
Allah şifa versin diyorum:)

dini analatabilmek için yaşamamız gerekiyor
hangi dine mensup olursanız olun yaşanmayan din ölü dindir.
hakaret etmeyen sinirlenmeyen bir üyemiz var:) @Büşra Betül ikincisinin siz olmasını ümit ediyordum.
@Büşra Betül gettosundan çıkmadığı için biraz inatçıdır ama iyidir:)


@uykusuz u unutuyordum:) oyunlara fazla dalmış gibi görünse de hiç de öyle değil miş

@veri abi noldu ben anlamadım? ben masumum sadece ders çalışıyorum:D
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,115
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Hakaret etmeyen üyeler arasında olduğuma inanıyorum zaten
ama hiç öfkelenmeyen insan yoktur,önemli olan da öfkelenmemek değil
öfkeli zamanlarda dahi sınırları koruyabilmektir.
Şahıslarla iletişim halinde muhatabımın beni anlamak istemeyip nefisten vurmaya çalıştığını
fark ettiğimde geri çekilmeyi prensip edinmişimdir.

Birileri mağlubiyet desin,birileri inatçılık desin bu beni ilgilendirmiyor
Bildiğim doğru hakikat üzere hareket etmek gerekince susmak
Susmak bana ters bir eylem olmasına rağmen sustuğum yerler oldu
Velhasıl ben Rabbimi hoşnut etme telaşesindeyim bu gettoyu seviyorum yani :)
İnsanların hoşnutiyetleri kendilerini bağlar
Hayırlı cumalar...
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Bana barnaba incili dediklerinde artık kusmak istiyorum...
bazen güzel şeyler insanı rahatsız eder :) aklıma mesnevideki bu kıssa geldi :)

(Mesnevî, Cilt 4, beyit nu: 256-300)
Birisi, güzel koku satanların çarşısına gelince aklı başından gitti, büzülüp yere yıkıldı. Kerem sahibi atarlardan(1) gelen güzel kokular onu çarptı, başını döndürdü ve yere düştü. O, gün ortasında geçiş yolunun üzerinde, hiçbir şeyden haberi olmaksızın, bir leş gibi yıkıldı kaldı.

Halk derhal başına üşüştü. Herkes "Lâ havle"(2) diyerek derdine derman aramaktaydı. Birisi, eliyle kalbini yokluyor, atıp atmadığını anlamak istiyordu. Öbürü yüzüne gül suyu serpiyordu. Gül suyunu serpen bilmiyordu ki, o alanda onun başına ne geldiyse zaten gül suyundan geldi. Biri, bileklerini, başını ovuyor; öbürü, (serinlesin, ateşi düşüp kendine gelsin diye, göğsüne sürmek maksadıyla) samanlı ıslak balçık getiriyordu. Biri, öd ağacıyla şekeri karıştırıp tütsülüyor; başka biri, elbisesinin bir kısmını soyup üstündekileri hafifletiyordu. Birisi, nasıl atıyor diye nabzını yokluyor; öbürü, eğilmiş ağzını kokluyor, şarap mı içmiş, esrar mı çekmiş, yoksa afyon mu yutmuş, anlamak istiyordu. Halk, onun neden bayıldığını anlayamamış, şaşırıp kalmıştı.

Derhal akrabalarına haber verdiler; "Filan kişi, filan yerde, perişan bir hâlde düşüp kaldı. Neden bayıldı, ne oldu da leğeni damdan düştü (rezil ve perişan oldu), kimse bilmiyor."

O debbağın(3) iri yarı, güçlü kuvvetli, bilgili anlayışlı bir erkek kardeşi vardı. Hemencecik koşa koşa geldi. Elbisesinin yenine biraz köpek pisliği almıştı. Halkı yararak, feryat ederek kardeşinin başucuna geldi. "Ben onun neden hastalandığını biliyorum" dedi.

Kardeşi kendi kendine dedi ki; "Şu köpek pisliği onun beynine, damarına, iliğine kat kat sinmiştir. Çünkü o, rızkını elde etmek için her gün, akşamlara kadar pisliğe gömülmüş olarak, pis kokular içinde debbağlık yapmaktadır".

O genç, bayılan kardeşine vereceği ilâcı kimse görmesin diye halkı uzaklaştırdı. Gizli bir şeyler söylüyormuş gibi ağzını debbağın kulağına götürdü. Sonra da elindeki pislikten bir parçayı onun burnuna sürdü. O, köpek pisliğini avucuna sürtmüştü. Pis beynin ilâcını bu pislikte görmüştü. Kısa bir süre sonra adam kımıldamaya başladı.

Halk, "Bu şaşılacak bir efsun! Bu efsunu okuyup baygının kulağına üfürdü. Adam âdeta ölmüştü, efsun imdadına yetişti!" dediler.



DİPNOTLAR

(1) Attar (veya Aktar): Güzel kokulu şeyler satan kimse, baharatçı. Baharat, ev ilaçları, iğne, iplik, tütün, kâğıt gibi ufak tefek şeyler satan kimse. Bu cins ufak tefek şeylerin satıldığı dükkân.

(2) "Lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâhil-aliyyil azim" cümlesinin kısaltılmışı ki, "Güç ve kuvvet ancak Yüce ve Güçlü olan Allah'tadır" meâlinde olup, bir belâ ve tehlike esnasında veya sabrın tükendiğini açıklamak için söylenir.

(3) Arapçada "debbağ", hayvan postunu işleyen kimseye denir. Debbağlık, dericilik demektir. Debbağ kelimesi zaman içerisinde "Dabak", sonra "Tabak", Debbağ (Arapça) + hane (Farsça) kelimesi ise "Dabakhane", "Tabakhane" olmuştur.

Eski zamanlarda, ham deri, kıllardan, et ve yağ tabakalarından temizlendikten sonra, o deriyi en iyi bir şekilde, sıcak köpek pisliğindeki kimyasal enzimler kıl köklerinden arındırır ve parlatırmış. Bu yüzden debbağlar işleri gereği devamlı surette köpek pisliği kullanırlarmış.



 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
mesihci bazen öyle safı oynuyorsunki bu saflığına gözüm yaşarıyor sen şu andaki elindeki incil dediğin bir kitaptan bahsediyorsun biz müslümanlar o elindeki incile falan inanmıyoruz o elinizdeki kitabıda incil olarak kabul etmiyoruz yani bizim için o kitaptaki bilğilerin hiç bir değeri yok
biz kurandan bulunan incile inanıyoruz kurandan geçen isa as inanıyoruz bak kuranda ne diyor yaradan bizlere

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]6 - Meryem oğlu İsa da: "Ey İsrailoğulları! ben size Allah'ın elçisiyim. benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici olarak (geldim)." demişti. Fakat onlara apaçık delillerle gelince "Bu, apaçık bir büyüdür." dediler. [/FONT]

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]7 - İslâm'a davet olunduğu halde Allah üzerine yalan uydurandan daha zalim kim olabilir? Allah zalim toplumu doğru yola iletmez.[/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif][/FONT]
işte biz bu ayetten yolaçıkarak incilde muhammet avs efendimizin geleceğinin müjdesi vardı diyoruz
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Demek Barnabas İncili pek güzel de ben rahatsız oluyorum.Oldu olacak siz pek hoş barnabayla ibadet edin.Size kendisiyle mutluluklar diliyorum.Namazda sübhaneke okumak yerine kudüsten nasıraya gemileri nasıl yürüttüğünüzü anlatın. :D

bazen güzel şeyler insanı rahatsız eder :) aklıma mesnevideki bu kıssa geldi :)

(Mesnevî, Cilt 4, beyit nu: 256-300)
Birisi, güzel koku satanların çarşısına gelince aklı başından gitti, büzülüp yere yıkıldı. Kerem sahibi atarlardan(1) gelen güzel kokular onu çarptı, başını döndürdü ve yere düştü. O, gün ortasında geçiş yolunun üzerinde, hiçbir şeyden haberi olmaksızın, bir leş gibi yıkıldı kaldı.

Halk derhal başına üşüştü. Herkes "Lâ havle"(2) diyerek derdine derman aramaktaydı. Birisi, eliyle kalbini yokluyor, atıp atmadığını anlamak istiyordu. Öbürü yüzüne gül suyu serpiyordu. Gül suyunu serpen bilmiyordu ki, o alanda onun başına ne geldiyse zaten gül suyundan geldi. Biri, bileklerini, başını ovuyor; öbürü, (serinlesin, ateşi düşüp kendine gelsin diye, göğsüne sürmek maksadıyla) samanlı ıslak balçık getiriyordu. Biri, öd ağacıyla şekeri karıştırıp tütsülüyor; başka biri, elbisesinin bir kısmını soyup üstündekileri hafifletiyordu. Birisi, nasıl atıyor diye nabzını yokluyor; öbürü, eğilmiş ağzını kokluyor, şarap mı içmiş, esrar mı çekmiş, yoksa afyon mu yutmuş, anlamak istiyordu. Halk, onun neden bayıldığını anlayamamış, şaşırıp kalmıştı.

Derhal akrabalarına haber verdiler; "Filan kişi, filan yerde, perişan bir hâlde düşüp kaldı. Neden bayıldı, ne oldu da leğeni damdan düştü (rezil ve perişan oldu), kimse bilmiyor."

O debbağın(3) iri yarı, güçlü kuvvetli, bilgili anlayışlı bir erkek kardeşi vardı. Hemencecik koşa koşa geldi. Elbisesinin yenine biraz köpek pisliği almıştı. Halkı yararak, feryat ederek kardeşinin başucuna geldi. "Ben onun neden hastalandığını biliyorum" dedi.

Kardeşi kendi kendine dedi ki; "Şu köpek pisliği onun beynine, damarına, iliğine kat kat sinmiştir. Çünkü o, rızkını elde etmek için her gün, akşamlara kadar pisliğe gömülmüş olarak, pis kokular içinde debbağlık yapmaktadır".

O genç, bayılan kardeşine vereceği ilâcı kimse görmesin diye halkı uzaklaştırdı. Gizli bir şeyler söylüyormuş gibi ağzını debbağın kulağına götürdü. Sonra da elindeki pislikten bir parçayı onun burnuna sürdü. O, köpek pisliğini avucuna sürtmüştü. Pis beynin ilâcını bu pislikte görmüştü. Kısa bir süre sonra adam kımıldamaya başladı.

Halk, "Bu şaşılacak bir efsun! Bu efsunu okuyup baygının kulağına üfürdü. Adam âdeta ölmüştü, efsun imdadına yetişti!" dediler.



DİPNOTLAR

(1) Attar (veya Aktar): Güzel kokulu şeyler satan kimse, baharatçı. Baharat, ev ilaçları, iğne, iplik, tütün, kâğıt gibi ufak tefek şeyler satan kimse. Bu cins ufak tefek şeylerin satıldığı dükkân.

(2) "Lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâhil-aliyyil azim" cümlesinin kısaltılmışı ki, "Güç ve kuvvet ancak Yüce ve Güçlü olan Allah'tadır" meâlinde olup, bir belâ ve tehlike esnasında veya sabrın tükendiğini açıklamak için söylenir.

(3) Arapçada "debbağ", hayvan postunu işleyen kimseye denir. Debbağlık, dericilik demektir. Debbağ kelimesi zaman içerisinde "Dabak", sonra "Tabak", Debbağ (Arapça) + hane (Farsça) kelimesi ise "Dabakhane", "Tabakhane" olmuştur.

Eski zamanlarda, ham deri, kıllardan, et ve yağ tabakalarından temizlendikten sonra, o deriyi en iyi bir şekilde, sıcak köpek pisliğindeki kimyasal enzimler kıl köklerinden arındırır ve parlatırmış. Bu yüzden debbağlar işleri gereği devamlı surette köpek pisliği kullanırlarmış.



 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Demek Barnabas İncili pek güzel de ben rahatsız oluyorum.Oldu olacak siz pek hoş barnabayla ibadet edin.Size kendisiyle mutluluklar diliyorum.Namazda sübhaneke okumak yerine kudüsten nasıraya gemileri nasıl yürüttüğünüzü anlatın. :D
güzel olan tevhiddir..siz şirke o kadar bulaşmışsınızki, artık tevhide dair şeyler sizi acayip rahatsız ediyor..örnekteki kıssadaki rahatsızlık gibi :)
demek güzel olan barnaba değil şimdiki elinizdeki tevra ve inciiller he..oldu olacak sizde orada geçen Lutun kızlarıyla zina etmesi güzel geldiği gibi -haşa- zina edin.. :) Mesihçi bana mantık oyunları hiç yapma, cevabını böyle alırsın :)
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
güzel olan tevhiddir..siz şirke o kadar bulaşmışsınızki, artık tevhide dair şeyler sizi acayip rahatsız ediyor..örnekteki kıssadaki rahatsızlık gibi :)
demek güzel olan barnaba değil şimdiki elinizdeki tevra ve inciiller he..oldu olacak sizde orada geçen Lutun kızlarıyla zina etmesi güzel geldiği gibi -haşa- zina edin.. :) Mesihçi bana mantık oyunları hiç yapma, cevabını böyle alırsın :)

Tevhid inancına sahibiz zaten...
Barnaba İncil'i İncil olsaydı bile yeni Ahit olurdu.Lut ve kızlarının olayı Eski Ahit'tedir.Matta,Markos,Luka,Yuhanna bölümleriyle karşılaştırmanız gerekirdi.Yani oldukça yanlış bir karşılaştırma ama sizden mantıklı bir şey beklemiyorum zaten.Sizi böyle kabul ediyoruz.Kafayı taktınız Lutla kızlarına aylardır ne desem aynı cevap.Çok etkilendiniz o olaydan :) Siz beni dinleyin.Bundan sonra pek hayırlı Barnabas'tan dualar okuyun namazda...Belki bir şeyler öğrenirsiniz...
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Tevhid inancına sahibiz zaten...

bu tevhid inancı nasıl bi tevhid inancı ..ilah -haşa- bir bebeğin vücuduna giriyor,önce süt içerek büyüyor,annesi onu kundaklıyor felan,sonra yıllaaar geçiyor büyüyor..bu ilah aynı zamanda kainatın da ilahı -haşa- :D sonra yahudilerden korkup saklanıyor..yahudiler bunu yakalıyor..bu ilahda biryerlere sesleniyor,niye terkettin beni diye :) bu ilah aynı zamanda tüm yıldızları gezegenleri varlıkta tutan ilah oluyor :) :)

Barnaba İncil'i İncil olsaydı bile yeni Ahit olurdu.Lut ve kızlarının olayı Eski Ahit'tedir.Matta,Markos,Luka,Yuhanna bölümleriyle karşılaştırmanız gerekirdi.
niye onunla karşılaştırmam gerekli, yoksa eski ahiti görünce de mi kusasın geliyor he :) :)
karşılaştırmayı senin nasıl şeyleri hak bildiğin derecede yaptım..ne o şimdi eski ahitten yüzmü çevireceksin :)


Yani oldukça yanlış bir karşılaştırma ama sizden mantıklı bir şey beklemiyorum zaten.
sizin mantığınız ters döndüğünden doğru mantıkları ters görüyorsunuz :)
ilahın bir bebeğin vücuduna girdiğine inananlarda mı mantık aranır ? :) :)

bu kadar absürt şeye rağmen hala mantıktan bahsedebiliyor olmanız da iyi cesaret :)
Sizi böyle kabul ediyoruz.Kafayı taktınız Lutla kızlarına aylardır ne desem aynı cevap.
Çok etkilendiniz o olaydan :)
siz etkilenmediniz dimi,tahmin etmiştim,sizin için sıradan bir olay olsa gerek :)
çünkü kıssadaki adamın hali gibisiniz :) bizler kötü kokudan rahatsız oluyoruz, sizler güzel kokudan :)


Siz beni dinleyin.Bundan sonra pek hayırlı Barnabas'tan dualar okuyun namazda...Belki bir şeyler öğrenirsiniz...
bizim zaten namazda okuduğumuz Hak olan Kuranımız var elhamdülillah..
eskiyi yeni birarada eskiyeni ahit diye sizlere yutturulan hikayelere benzemez :D :D :D barnabası sizlere tavsiye ediyorum ki ,bari "bir nebze" tevhide dair güzel kokulara alışkanlık kazanırsınız :) ama çooook zor :)
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
bak mesihci ben efendilimi koruyorum biz elhamdülüllah müslümanız neden barnabastan dua okuyalım bize göre kuran dışında hangi kitap olursa olsun bozulmuştur onun için bize böyle teklifler etmen hakaret kabul edilir unutma ha yukardaki verdiğim örnek ayet o bozulmayan incilde kurana geçmiş artık kuranın bir ayetidir yani kuran bütün kitapları içinde toplamıştır bunu böyle kabul ederiz
onuniçin biraz azını toplamanı arzu ediyorum
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,086
Tepkime puanı
1,924
Puanları
113
O halde tencit pilavı gibi aynı masalları önüme koymasınlar sevgili Veri.Ben farklı konularda başlık açsam da kimse umursamıyor.Herkes abuk sabuk komplo teorilerinin peşinde.İsyan ettim artık.Bu kadar çabuk kandırılabilir mi insanlar?Niye her duyduklarına inanırlar!!!Bana barnaba incili dediklerinde artık kusmak istiyorum.Bu kadar dandik bir safsatayı nasıl görmezler!!!

Her neyse herkes bildiğini okuyor.Ortak nokta yazsam ne olacak.Herkes kendine tapıyor.Taptıklarınızın hesabını vereceksiniz.Kendinize tapmayı bırakın da azıcık burnunuzun ucunu görün ey sevgili milletim!Beni özünden saymayan öz milletim...

Mesihçi,

Eldeki 4 incil ve öncesinde bizim tevrat ehli kitabın eski veya yeni ahit dedikleri aslı bozulmuş iki kutsal kitaptır. Bunların içinde gerçek vahiylerde bulunacaktır doğal olarak. Bu sebeple biz müslümanlar Kuranı Kerimin teyid ettiği ayetleri iİncil ve Tevrattan olsa da kabul eder baş göz üstüne koyarız. Bizim, Peygamberimizin müjdelendiğini iddia etmemiz Kuran ayetlerinden kaynaklanır. Yani Hazreti İsa a.s O'nu müjdelemiştir. Bu müjdenin Tevrat veya incilde metin olarak bulunup bulunmamasının bizce bir önemi yok. Faraklit vaftizci Yahya bile olsa, veya bu konu hiç bir İncilde geçmese bizim için değişmez.

Kaldi ki Süleyman ATEŞ Hoca yıllar önce Barnaba İnciliyle ilgili tereddütlerini sizin ifadelerinize paralel bir tarzda ifade etmişti. Sakin sakin yola devam...:gl
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Mesihçi,

Eldeki 4 incil ve öncesinde bizim tevrat ehli kitabın eski veya yeni ahit dedikleri aslı bozulmuş iki kutsal kitaptır. Bunların içinde gerçek vahiylerde bulunacaktır doğal olarak. Bu sebeple biz müslümanlar Kuranı Kerimin teyid ettiği ayetleri iİncil ve Tevrattan olsa da kabul eder baş göz üstüne koyarız. Bizim, Peygamberimizin müjdelendiğini iddia etmemiz Kuran ayetlerinden kaynaklanır. Yani Hazreti İsa a.s O'nu müjdelemiştir. Bu müjdenin Tevrat veya incilde metin olarak bulunup bulunmamasının bizce bir önemi yok. Faraklit vaftizci Yahya bile olsa, veya bu konu hiç bir İncilde geçmese bizim için değişmez.

Kaldi ki Süleyman ATEŞ Hoca yıllar önce Barnaba İnciliyle ilgili tereddütlerini sizin ifadelerinize paralel bir tarzda ifade etmişti. Sakin sakin yola devam...:gl

Kutsal Kitap değişmemiştir.Orijinaldir.O ayrı konu.

Müslüman bakış açısıyla sizin dediğinize katılıyorum.Kuran da yazıyorsa inanacaksınız.Olmadık deliller peşine düşüp zorlama yorumlar yapmak çok nahoş...

Esenlikler.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
bak mesihci ben efendilimi koruyorum biz elhamdülüllah müslümanız neden barnabastan dua okuyalım bize göre kuran dışında hangi kitap olursa olsun bozulmuştur onun için bize böyle teklifler etmen hakaret kabul edilir unutma ha yukardaki verdiğim örnek ayet o bozulmayan incilde kurana geçmiş artık kuranın bir ayetidir yani kuran bütün kitapları içinde toplamıştır bunu böyle kabul ederiz
onuniçin biraz azını toplamanı arzu ediyorum

"Kuran yerine Barnaba okuyun." demedim.Sübhaneke yerine Barnaba okuyun dedim.Dua olarak.Sevgili alanyalı Sübhaneke'nin Kuran dan olmadığını bilmediği için "Barnaba yerine Kuran okurum." gibi alakasız bir cevap vermiş.Oradan esinlendiniz sanıyorum.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
bu tevhid inancı nasıl bi tevhid inancı ..ilah -haşa- bir bebeğin vücuduna giriyor,önce süt içerek büyüyor,annesi onu kundaklıyor felan,sonra yıllaaar geçiyor büyüyor..bu ilah aynı zamanda kainatın da ilahı -haşa- :D sonra yahudilerden korkup saklanıyor..yahudiler bunu yakalıyor..bu ilahda biryerlere sesleniyor,niye terkettin beni diye :) bu ilah aynı zamanda tüm yıldızları gezegenleri varlıkta tutan ilah oluyor :) :)


niye onunla karşılaştırmam gerekli, yoksa eski ahiti görünce de mi kusasın geliyor he :) :)
karşılaştırmayı senin nasıl şeyleri hak bildiğin derecede yaptım..ne o şimdi eski ahitten yüzmü çevireceksin :)



sizin mantığınız ters döndüğünden doğru mantıkları ters görüyorsunuz :)
ilahın bir bebeğin vücuduna girdiğine inananlarda mı mantık aranır ? :) :)

bu kadar absürt şeye rağmen hala mantıktan bahsedebiliyor olmanız da iyi cesaret :)
siz etkilenmediniz dimi,tahmin etmiştim,sizin için sıradan bir olay olsa gerek :)
çünkü kıssadaki adamın hali gibisiniz :) bizler kötü kokudan rahatsız oluyoruz, sizler güzel kokudan :)



bizim zaten namazda okuduğumuz Hak olan Kuranımız var elhamdülillah..
eskiyi yeni birarada eskiyeni ahit diye sizlere yutturulan hikayelere benzemez :D :D :D barnabası sizlere tavsiye ediyorum ki ,bari "bir nebze" tevhide dair güzel kokulara alışkanlık kazanırsınız :) ama çooook zor :)

Size bir şey söyleyende kabahat.Ne desem hazırda bir saçmalığınız var.Onu kopyalayıp yapıştırıyorsunuz...Bir daha size cevap verecek olursam lütfen beni uyarın da yapmayayım öyle bir şey...Zaman kaybına engel olalım...
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
alanyalı yaklaşımın yanlış
annesinden süt içmesine ihtiyaç duymayan ama içen insanlar yok mu?
Hızır Aleyhisselam ne yer ne içer:)
veya diğerleri.

hz. isa aleyhisselamın tanrı olmadığını bize kur'an bildiriyor gerisi teferruat
veya senin yaptığın gibi saçmalıklar silsilesi:)
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,086
Tepkime puanı
1,924
Puanları
113
Kutsal Kitap değişmemiştir.Orijinaldir.O ayrı konu.

Esenlikler.

Esenlik dileklerine teşekkür ederim.

Kutsal kitap değiştiği için İncil gelmiş ve yine İncil değiştiği için Kuran gelmiştir. Allah cc gereksiz iş yapmaz ve yalan söylemez.

Orijinal olandan kasıt İncil ise, 4 tane olması ve Hazreti İsa'nın ölümünden 60-100 yıl sonra yazılmış olmaları orijinalliği bozmaz mı ? Hani müsteşrikler Kuranı Kerimi Hz.Peygamber hayattayken kayıt altına alınmasına rağmen orijinal kabul etmemek için ne çabalar sarf ediyorlar. O zaman incilleri nasıl orijinal kabul edebiliriz...:gl
 
Üst