İnsan çoğu kez, nefsinin terbiyeye muhtaçlığını itiraf etmek yerine kendini temize çıkarma telâşı sergiler. Hemen herkes; ne kadar yanlış işler yapsa da kendisini hakikat üzerinde, doğru bir gidişatta addeder, temiz kalpli sayar. Gizleyemediği bozuklukları da çeşitli mazeret ve bahanelerle îzâha kalkışır. Hazret-i Mevlânâ’nın şu ince ifadesi mühimdir:
“Bir şeyi bulunmadığı yerde aramak, onu aramamak demektir.”
Aslında nefis; bekā ister, bekāyı arzular, fânîliğe isyan hâlindedir. Fakat bekāyı yanlış yerde aramaktadır. Dünyanın kendisinde bekā yoktur ki, taliplerine onu takdim edebilsin?!.
“Bir şeyi bulunmadığı yerde aramak, onu aramamak demektir.”
Aslında nefis; bekā ister, bekāyı arzular, fânîliğe isyan hâlindedir. Fakat bekāyı yanlış yerde aramaktadır. Dünyanın kendisinde bekā yoktur ki, taliplerine onu takdim edebilsin?!.