Abdurrahman Dilipak : Hz İsa Hristiyan Değildi

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Abdurrahman Dilipak: Ergenekon dâvâsı bitti mi?

Ergenekon davası bitti ama, hayır Ergenekon bitmedi!. Açılan dava sonuçlandı o kadar. Yoksa daha Media, Mafia, Sermaye, Siyaset, Bürokrasi ve STK içinde birçok kişinin bulunduğu kaygısını taşımaya devam ediyorum. Önce, darbe Ankara’da yapılır, İstanbul’da değil.. Kozmik odaya girilmeden bu dava başlamış sayılmaz.. Bu dava, ABD’nin sözünü dinlemeyen, kontrol dışı unsurlara karşı “kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle” kabilinden bir ayar çekme operasyonudur.. ABD’nin eğitimini, silahını, parasını verdiği böyle bir ihanet çetesi var.. Bu sadece Türkiye’de değil, etkili oldukları her ülkede vardı ve hâlâ da var! Sahi! Bu çetenin uluslararası bağlantıları neden hiç gündeme gelmedi.. Komşulardan başlayalım, Bulgaristan, Yunanistan, Suriye, Kıbrıslar ve
İsrail’i nasıl görmezsiniz.. ABD neresinde bu işin. Rusya-İngiltere neresinde..

ABD kendine yeni bir sevgili buldu. Eski sevgilisi ile yollarını ayırmak istiyor.. Kavga buradan çıkıyor.. ABD laikçi, solcu, Aleviler ve askerlerle değil, ılımlı dindar, sağcı, STK’larla yoluna devam etmek istiyor. “Sopa” değil, “havuç” kullanmak istiyor muhataplarını yola getirmek için.. Yoksa kendi ülkesinin çıkarlarını koruyamayacağını düşünüyor.. Şahin maskesini bırakıp, güvercin maskesini takmak istiyor.. Müslümanları sopayla terbiye edemediler, havuçla yola getirmek istiyorlar.. Hani bizimkiler de havuca bayılıyorlar, kimileri hemen tavşanlaşıyorlar.. Çok sevimliler, bembeyaz ve yumuşacık tüyleri var (Anadolu tavşanı biraz kırçıllı da olsa).. Kontrol dışı Müslümanları kirpi gibi görüyorlar..


Kemalistlerin derdi, nasıl bizi bırakır da onu tercih edersin! Kıskançlık histerisi..

Amerika bu! Batı da böyle.. İlkeleri yok, çıkarları var..
Daha önce de Osmanlı’ya karşı siz ulusalcıları tercih etmediler mi? Siz de efendilerinizin gözüne girmek için İslam’a “İrtica”, Müslümanlara “Mürteci” demediniz mi, Osmanlı’ya sabahtan akşama küfretmediniz mi? Açın bakın resmi tarih kitaplarınıza. Resmi ideolojinizle batıyı yüceltmediniz mi? Resmi dinle dinin içini boşaltmaya çalışmadınız mı? Kemalizmi “Türk’ün dini” haline getirmeye çalışmadınız mı?
ABD artık sizinle daha fazla yola devam edemeyeceğini, ayaklarına bağ olduğunuzu düşünüyor.. Derin devlet çiftliğinin marabaları şimdi ağaya karşı mı geliyorlar!. Bu iş belediyelerde grev kararı almaya benzemez!
Bakın! Bu projeye itiraz etmeyip, uslu uslu köşesine çekilip oturanlara bir şey diyorlar mı? Köşelerinde ılımlı İslamcıların başarısız olmasını, kendilerine de yeni projede uygun bir rol verilmesini bekleyen Yeşilçam figüranları gibi cafelerde bekleşip duruyorlar..

Siz silaha sarılıyor, meydan okuyor, tehdit ediyorsunuz.. Affetmezler!

Mahkemenin vereceği karara razı olur ve susarsanız, belki sizin için de bir yol düşünürler.. Savaşın bittiğinden habersiz dağdaki Japon askerine benziyorsunuz.. Soğuk savaş bitti. Dünya değişti!
Sizin resmi tarih kitaplarında mektep talebelerine okutulmaz ama bir bakarsanız; Sykes-Picot anlaşması diye bir anlaşma var.. Başka anlaşmalar da var tabii.. BOP aslında bu anlaşmanın güncellenmesi çabasının eseri idi, başlamadan bitti.. S.Picot anlaşması I. Dünya Savaşı sırasında, 29 Nisan 1916’da Kut’ül Ammare Kuşatması sonrasında İngiliz kuvvetlerinin Osmanlı 6. Ordusu karşısında bozguna uğramasından 17 gün sonra 16 Mayıs 1916 tarihinde İngiltere ve Fransa arasında yapılan ve Türkiye’nin Ortadoğu topraklarının paylaşılmasını öngören gizli antlaşmaya bir baksanız iyi olur.. Bu çevrelerin çizdiği sınırlar, bu sınırların arkasında oluşturulan rejimler ve iktidar yapılarının yeniden dizaynı gerekiyor.. Bize de Lozan’la bir ayar çekmişlerdi.. Türkiye niye laik bir Cumhuriyetse, Suudi Arabistan onun için Vehhabi bir kırallıktır ya da Suriye onun için Nuseyri bir tek parti diktatörlüğüdür.. Bu süreçte siz batının sırtında bir kambur gibisiniz. Efendilerinizin bu şekilde davranması aslında size kurtarmaya yönelik bir operasyon. Farkında değilsiniz ama zulmettiğiniz halkın öfkesi size de efendilerinizi de perişan edebilir.. “Ilımlı İslam” dedikleri, kontrollü bir Müslüman topluluk icad etme. Bizi para ve iktidarla, kadınla yola getireceklerini düşünüyorlar.. Ama siz yaramazlık yapıyorsunuz. Bu gerçeği anlamak istemiyorsunuz.. Projeyi tehlikeye düşürdüğünüzü, engellediğinizi, zaman kaybına sebeb olduğunuzu düşünüyorlar.. Bu arada size tarihi bir bilgi notu vereyim. Kut’ül Ammare kahramanları daha sonra Anadolu’ya doğru gittiler ve Allahuekber dağlarında hayatlarını kaybedenlerin bir kısmı onlardı.. Daha sonra Kars’ta kurulan “Kars İslam Cumhuriyeti” de, Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkmasından kısa bir süre önce İngilizler tarafından yıkıldı..

Bakın, sizinkiler, Ümmetten bir Ulus icad etmenin çok kolay olduğunu sanıyordu, Kemalizmi sahici bir ideoloji filan sanıyorsunuz.. Bu işler bir zaruret değil, mecburiyetti..

Şartlar değişti. Siz, dini, mezhebi, etnik, ideolojik, felsefi, siyasi, vicdani tüm kanaat farklılıklarını düşmanlığa dönüştürdünüz ve kontrolü kaybettiniz.. Faili meçhul cinayetler, kayıtdışı ekonomi, kayıtdışı siyaset derken her şeyi yüzünüze gözünüze bulaştırdınız artık kendi içinizde rant kavgasına, siyaset kavgasına düşmeye başladınız.. Yok Avrupacı imişsiniz, yok Amerikancı imişsiniz.. Kiminiz rollerinizi gerçek kişiliğe dönüştürmeye kalktınız..
Buna bir “dur” denmesi gerekiyordu ve dendi.. Uslu durmazsanız daha ağır cezalar gelecektir.. İtibarınızı da, paranızı da kaybedebilirsiniz. Sizin bu kadar direnmenizin sebebi ne biliyor musunuz, tepedekilerin de aklı karışık. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Yahudi lobisi, hâlâ “İslam’a karşı sopa” politikasında ısrarlı.. Şefleriniz de bu lobinin desteği ile “direnin” mesajı veriyor. Sisi’yi umursayan yok, kendi kavgalarını sizin üzerinizden sürdürüyorlar ve siz de bu işi sanki bir umud kapısı gibi görüyorsunuz. Ne kadar safsınız! Kılavuzunuz Çevik Bir, Hurşit Tolon, Çetin Doğan gibilerse, bunların başınıza gelmesi sürpriz sayılmamalı öte yandan..
Oturun oturduğunuz yerde, yoksa gelecek günler, geçen günleri aratabilir..
Davanın ayrıntılarını herkes yazacak. Ben farklı bir açıdan bakmaya çalıştım.
Bu arada sahi Bayram namazı için Sultanahmet’te buluşuyoruz değil mi?
Selâm ve dua ile..

http://www.haksozhaber.net/ergenekon-davasi-bitti-mi-27271yy.htm
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Abdurrahman Dilipak - Kehanet değil!

Sen kim oluyorsun da yeni bir kanal projesi ile Montreux’u tartışmaya açıyorsun. Sen kim oluyorsun da bağımsız Nükleer ve Uzay teknolojileri peşinde koşuyor, Ruslarla, Çinlilerle iş tutuyorsun.
Sen kim oluyorsun da Barzani’yle anlaşıp Musul petrollerini Türkiye’ye akıtmaya kalıyorsun.

Buralar onların sömürgesi ya, efendilerden izin almadan olur mu öyle şeyler.. Bizler de beyaz efendilerin Tom amcalarıyız, iyi eğitim görmüş halayıklar..
Sen kim oluyorsun da kurulu dünya düzenine karşı çıkıyor, “dünya beş’ten büyüktür” diye insanların fikirlerine tehlikeli zehirli fikirler yayıyorsun. Sen kim oluyorsun da, 110 ülkede 7 milyar dolar dağıtıyorsun..

Sen kim oluyorsun da Alman hava yollarını zarara sokarak İstanbul’u dünyanın en büyük hava aktarma merkezi yapmak için İstanbul’a 3. bir hava alanı yapmaya kalkıyorsun..

Zararına da olsa, 110 noktaya uçarken, maksadın ne senin kardeşim..
İslam birliği sana mı kalmış, Laik bir ülkesin sen, otur oturduğun yerde..
Koca BM, AB, ABD varken sana ne oluyor da, Somali’ye gidiyorsun, Afrika’da büyük elçilikler açıyorsun, maksadın ne senin.. Şanghay’a katılmak ne demek! Ne demek istiyorsun..

3. köprü, otomotiv, Boraks ve daha bilmem neler.. 110 ülkeden öğrenci alacak ve 110 ülkeye öğrenci göndereceksin, yanına bırakırlar mı, Mevlana senin neyine.. Hollandalı papaz Erasmus dururken. Erasmus’a karşı Mevlana! Yerler mi?
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Çok güzel anlatmış. Türkiye büyük oynuyor. Küçük hesaplar peşinde olanlar bunu çok iyi bilselerde aşırı taassubun körlüğüne kapılmış gidiyorlar. Bu vesileyle aşırı taassubu buradan protesto ediyorum. Zira Lenin'in ''din morfindir'' sözü bunun üzerine söylenmiş olsa gerek. Müslüman akıllı olacak. Akıl ve feraseti, muhabbetin üstüne bina etmiyecek.
 

Mahpeyker

Kıdemli Üye
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
4,456
Tepkime puanı
742
Puanları
0
Abdurrahman Dilipak - Türkiye bunu yapsa 10 yıl sonra...

Türkiye'de gerçekleşen operasyonu ve operasyonun dış bağlantılarına ilişkin Abdurrahman Dilipak'tan çarpıcı bir analiz geldi...


24 TV'de Murat Çiçek'in moderatörlüğünde yayınlanan Açık Görüş programına Abdurrahman Dilipak konuk oldu.

Dilipak, Türkiye'deki operasyon sürecini ve operasyonda dış güçlerin rolünü değerlendirdi.

Operasyonun kesinlikle, Türkiye'de halkın seçtiği hükümete yapılmış bir dış müdahale olduğunu belirten Dilipak, konuyu öyle bir analiz etti ki...

İşte Dilipak'ın o açıklamaları:

BU ULTRA MODERN DARBE GİRİŞİMİ

Bu ultra modern bir darbe girişimi gibi bir şey. Eskiden derin devlet askerler üzerinden sisteme müdahale ederdi. Şimdi paralel devlet ya da yargı üzerinden müdahale ediyor.

YAZICIOĞLU SUİKASTİ DAVASI BİR TÜRLÜ AÇILAMIYOR

Türkiye’de bir Muhsin Yazıcıoğlu suikasti var halen davası açılmadı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a bir suikast iddiası vardı. İki kamyon dolusu bomba ele geçirilmişti. Halen yargıda bir kımıldama yok. Bazı davalar bir türlü ilerlemek bilmiyor. 28 Şubat davası ortada. Skandal kararlar geliyor.

BİRİLERİ BU DEFA BAŞKA BİR YÖNTEMLE MÜDAHALE EDİYOR

Türkiye’de birileri bu defa başka bir yöntemle sürece müdahale etmek istiyorlar. Türkiye’ye ayar vermek istiyorlar. Türkiye’ye haddini bildirmek istiyorlar.

ŞİMDİYE KADAR 20 MİLAR DOLAR UÇTU

Birileri de yolsuzluk iddialarıyla kaş yapayım derken göz çıkartıyor. Yüz milyon dolarlık usulsüzlük buldum diye Türkiye’ye 20 milyar dolarlık maliyet yükleniyor. Bu özrü kabahatinden büyük bir hadise olur. Bu yargının, hukukun istismarı olur. Derin müdahalenin maskesi olarak yargıyı kullanmak gerçekten büyük bir cinayettir.

Bu Türkiye üzerinden Mursi’ye verilen bir derstir, İran’a verilen bir derstir, Pakistan’a verilmek istenen bir derstir.

BATI 300 YIL ÖNCESİNDEN KANLI BİR EGEMENLİK KURDU VE...

Batı, geçtiğimiz 300 yıl öncesinden kanlı bir egemenlik kurdu dünya üzerinde. Kızılderililerin tümünü yok ettiler. Karaderililerin tümünü köleleştirdiler. Sarı ırkı tamamen sömürdüler. Son bir yüzyıla üç tane dünya savaşı sıkıştırdılar. Birinci Dünya Savaşı, İkinci Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş.

FİLİSTİN'E BİR DAMLA KAN, BİR DAMLA PETROL DİYE GELDİLER

Bir damla kan, bir damla petrol diye geldiler Filistin’e. 22 tane Arap devleti kurdular. Bir dünya düzeni oluşturdular. Dünya gelirinin yarısı Amerika’ya, geri kalan yarısının yarısı Avrupa’ya, geri kalan yarısının yarısı Japonya Çin ve Kore’ye, geri kalanı tüm dünyaya.

10 SENEDE BİR DARBELER YAPTILAR

Ve bu düzeni sürdürebilmek adına uluslar arası sözleşmeler, güvenlik konseyleri kurdular. 10 senede bir darbeler yaptılar. İç savaşlar çıkardılar. O da yetmedi buna benzer post modern müdahaleler, terör eylemleri, faili meçhuller gündeme geldi.

Aynı ülkenin insanını Türk, Kürt, Laik, İslamcı, Alevi, Sünni, Sağcı, Solcu diye yıllarca birbirlerine kırdırdılar.

GİZLENMİŞ BİR YAPI VAR, ULUSLARARASI DERİN DEVLET

Medya, mafya, bürokrasi ve STK içerisinde gizlenmiş bir yapı var. Bunlar uluslar arası bir çete. Uluslar arası derin devleti oluşturuyorlar. Türkiye’ye verilen bir rol vardı. Bu Büyük Ortadoğu Projesi’yle de hayata geçirilmeye çalışıldı. Türkiye İslam dünyasında rol model olarak yeniden dizayn edilecekti. Alameti farikalarını yok ettikleri bir İslam’ı Türkiye üzerinden dünyaya pazarlamak istiyorlardı. Ilımlı İslam buydu. Buna direnenler ise radikal İslamcı olacaktı. İslam atomize edilecekti. Farklı mezhepler birbiriyle çatıştırılacaktı. Bir sürü teolojik tartışma ortaya çıkacaktı.

CEMAAT'İN BOP ROLÜ

Cemaat de, Batı’yla çatışmayan, Batı’nın değerleriyle kendi değerlerini özdeşleştiren bir rol oynayacaktı. Diyaloğun arkasında da bu vardı. Okullar da bunun aracı olacaktı. Medya, dershaneler ya da yurtlar böyle bir İslam algısını (İsrail’le çatışmayan, Batı’yla çatışmayan, geçmiş tarihi sorgulamayan, gelecek açısından vizyoner olmayan, daha ulusal, daha sınırlı özgürlük ve refah talepleri olan) yayacaktı.

Amerika uzun çalışmalarına rağmen bölgede İslam’a ve Müslümanlara rağmen var olamayacaklarını gördü. Biz de bölgede, Amerika’ya rağmen var olamıyorduk. Bu proje Amerika’nın Türkiye’deki İslamcılarla işbirliği projesi olarak ortaya çıktı. Başbakan bu projeyi bozdu, çomak soktu.

TAYYİP ERDOĞAN'IN KONTROLDEN ÇIKTIĞINI DÜŞÜNÜYORLAR

Tayyip Erdoğan’ın kontrolden çıktığını düşünüyorlar. One minute hadisesi, Mavi Marmara hadisesi ya da dünya beşten büyüktür çıkışlarıyla, türkiye’nin kontrolden çıktığını ve kötü bir rol model olduğunu düşündüler.

Onların istediği Batı’nın dümen suyuna giden bir Müslüman kimliği yerine, daha vizyoner bir kimlikle çıktı Erdoğan.

TÜRKİYE BUNU YAPSA 10 YIL SONRA ALMANYA'YA İNSANİ YARDIM GÖNDERİR!

Tayyip Erdoğan gidiyor, Rusya’da “bizi Shangay’a alın” diyor. Çin’le gümrük birliğine gidebilir miyiz? Eğer Türkiye Çin’le gümrük birliğine giderse, Çin Türkiye’yi trampen tahtası olarak kullanırsa 10 sene sonra Türkiye Almanya’ya insani yardım gönderir. Çünkü ne otomobil satabilirler, ne buzdolabı satabilirler, ne elektronik eşya satabilirler, ne tekstil satabilirler.


Timeturk
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Dilipak'tan Gülen'e en ağır yazı; Ergenekon ve Balyoz bir yalandı!

Abdurrahman Dilipak öyle bir yazı yazdı ki içinde Fethullah Gülen de var, Ergenekon-Balyoz da!
Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak'ın bugünkü yazısının temelinde yine Gülen cemaati vardı ancak yazısında bir de Ergenekon-Balyoz operasyonlarıyla ilgili bomba bir iddia ortaya attı.

"Türkiye’de hiç bir zaman “Derin Devlet”in üzerine gidilmedi" diyen Dilipak Ergenekon ve Balyoz operasyonlarında ılımlı İslam projesine karşı çıkan Kemalist-ulusalcı kanadın tasfiye edildiğini ifade etti.

Ilımlı İslam projesinin temeline de Gülen cemaatini koyan Dilipak, bu yapının bir Mehdiyet hareketi olduğunu söylemekle kalmadı Gülen'in bedduasının kendisine döneceğini ifade etti ve Gülen'in işinin artık çok zor olduğunu ifade etti.

İşte o bomba iddialar:

KEMALİST ULUSALCI KANAT TASFİYE EDİLDİ


Baştan başlayayım. Türkiye’de hiç bir zaman “Derin Devlet”in üzerine gidilmedi. Derin devlet olduğu yerde duruyor.. Peki yapılan neydi, Ergenekon ve Balyoz davası, derin devlet tasfiye ediliyormuş gibi bir hava uyandırmak için yapılan bir psikolojik harpti.. Olan ise, Derin devletin söz dinlemeyen çocuklarının tasfiyesinden ibaretti.

O söz dinlemeyenler kimdi? Onlar, ılımlı İslamcıların sisteme dahil edilmesine karşı çıkan Kemalist-ulusalcı kanat.

ERGENEKON-BALYOZ YALANDI

Yani Ergenekon ve Balyoz bir yalandı.. Gerçek bir operasyon değildi. Ilımlı İslamcıların önündeki engellerin kaldırılması ve sisteme enjekte edilmesine karşı çıkanların kontrol altına alınma operasyonu idi.

Kemalist ulusalcı kanat, İslam’a karşı sopa politikasını savunuyor. Ama uluslararası sistem, İslam’a ve Müslümanlara rağmen bu bölgede varolamayacaklarını düşünüyorlardı. Onun için bunların da sistem içine alınması gerekiyordu. Dahası, sisteme dahil olan İslamcılar, dünyadaki Müslümanlara model olarak gösterilerek Müslümanların din algısı dönüştürülecekti.. Euro standartlarına indirgenmiş seküler bir İslam algısı Türkiye üzerinden pazarlanacaktı.. Bu algının dışında kalanlar ise terörist ilan edilecekti..

CEMAAT ÜZERİNDEN YAPIYORLAR

Şimdi bu yapı deşifre oldu.. Bu komplo da.. Bugün iktidara ayar çekmek isteyenler, dün derin devlet eli ile askerler üzerinden bu işi yapıyorlardı, bugün “cemaat” üzerinden polis içindeki paralel devlet üzerinden aynı şeyi yapmak istiyor..

İHH'YI TERÖR ÖRGÜTÜ İLAN EDECEKLERDİ

Bu iş gelinen noktada ağlamayla, bedduayla çözülecek bir sorun değil.. Yok Müslümanlar arası bir çatışma var, arabuluculuk yapalım meselesi hiç değil.. Hesaplaşma uluslararası sistemle iktidar arasındaki bir hesaplaşma. İslam’a, Müslümanlara, iktidara karşı “Topyekûn bir savaş” sözkonusu! Dün bunu BÇG, Ergenekon, Balyoz üzerinden yapıyorlardı, bugün cemaat içindeki bir hücre üzerinden yapmaya çalışıyorlar..Operasyon başarılı olsaydı, İHH başta olmak üzere insani yardım örgütlerini terör örgütlerine yardım ediyor bahanesi ile hedefe koyacaklar, yöneticilerini tutuklayıp, mali kaynaklarına el koyacaklardı..

Bu operasyon Türkiye’ye yatırım için gelen para girişini durdurmak, mevcut içerideki paraların kaçışını hızlandırmak ve Türkiye üzerinden İslam dünyasına dağıtılan yardımları kontrol altına almayı hedefleyen uluslararası bir komplo idi..

Evet, derin devlet durduğu yerde duruyor.. İşin içinde yine ABD, İngiltere ve İsrail var. Göz ucu ile Fransa ve Almanya’yı da takip etmek gerek.. Zaten biliyorsunuz, Almanya hepsinin karması..

GÜLEN'İN İŞİ ÇOK ZOR

Gülen öyle bir beddua etti ki, öfkesi kontrol edemediği için bütün “hoşgörü” birikimini bir hamlede bitirdi.. Onun şunu bilmesi gerek, hedefine ulaşmayan “lian”, sahibine geri döner! Hani Allah (cc) “Dualarınız olmasa ne işe yarardınız ki!” diyor da, Allah’ın resulü, “Kabul olmayan duadan Allah’a sığınırım” diyor ya! Şimdi bu zatın işi çok zor!

Sakın, Hz. İsa aleyhisselamı, Hz Peygamberin çocuğu ilan eden bu zat, bir şefkat tokadına muhatap olmasın, Resulü zişanı Türkçe olimpiyatlarına konuk eden muhteremin sofraya koyduğu boş tabak ve serdirdiği boş yatak hep boş kalacak gibi.. Tıpkı, yıl başındaki Noel çamları gibi.. Biliyorsunuz, Mesih’in geri dönüşü, Hıristiyan inancında bir çam ağacına olacak. Noel çamını süslemek, onun doğduğu kabul edilen günü, Hıristiyan adetinde “Ey İsa, bak çam burada, bizim evimize gel” demektir. Çam onun için süslenir.. Yok böyle bir şey ama, Mesih gerçekten gelecek olsa, o domuz kokulu, alkol ve işret dolu sofraları görse herhalde onların evine misafir olmak değil, yüzünü çevirir giderdi.

CEMAATİN KUZULARI KULLANILDI

Bu arada Cemaat denen yapı, bir saflardan, bir de kurtlardan oluşuyor. Türkçe olimpiyatlarında Erdoğan’ı coşku ile alkışlayanlar, o gün de varolan derin hesaplaşmanın hiç farkına varmadılar.. Zaten böyle olmasalar da, bir avuç kurt, kripto adam, bu kuzuları bu kadar kolay istismar edemez, kullanamaz, yönetemezlerdi..

GÜLEN HAREKETİ MEHDİYETTİR

Gülen hareketi bir “Mehdiyet hareketi” biliyorsunuz! Ona göre, Mehdilik şahsa değil, tüzel kişiliğe aittir ve o tüzel kişilik de “Cemaat” denen yapıdır.. Ve tabi Cemaat hareketinin kanaat önderi de kendisidir.. Yani tartışılan zaten manevi tecellilerin merkezinde yer alan bir kişiliktir..

İşin içinde bir de İran var. Ahmedi Nejat da Hüccetiyeden biri. Onların da Mehdiyet inanışı var. İşin derununda bu para tartışmaları içinde İran’ın Mehdisi ile Türkiye’nin Mehdisi arasında örtülü bir hesaplaşma da yok değil. Batılıların Mesih’i de işin içine girince, Dan Brownluk bir Turkish Oppus Dei hikayesi çıkar bu işin içinden. Aman, ne olur siz bu arada aklınıza mukayet olun! Şaka, her şey kendi tabi mecrasında ilerliyor. Şok dalga atlatıldı, süreç deşifre oldu.. Bugün iktidar daha güvende.. Şimdi ava gidenler düşünsünler! Selam ve dua ile..

http://www.medyaradar.com/dilipaktan-gulene-en-agir-yazi-haberi-110975

 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
kim bu arkadaş.
anımsayamadım

diyalog çalışmalarında kominist ve papazlarla aynı masada oturan değil miydi anımsadım.
ee şimdi ne diyo
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Abdurrahman Dilipak öyle bir yazı yazdı ki içinde Fethullah Gülen de var, Ergenekon-Balyoz da!


"Türkiye’de hiç bir zaman “Derin Devlet”in üzerine gidilmedi" diyen Dilipak Ergenekon ve Balyoz operasyonlarında ılımlı İslam projesine karşı çıkan Kemalist-ulusalcı kanadın tasfiye edildiğini ifade etti.
Aşağıdaki videonun 1.20 saniyesinden itibaren Gülen'in tutuklu-hükümlü darbe suçlularının mahkemede hesap vermeleri hakkında ciğerim yanıyor sözleri Dilipak'ın yazısını doğruluyor.

ciğerim yanıyor sözleri yanısıra elimde olsa hepsini serbest bırakırım diyecek kadar gözü dönmüş.

http://www.youtube.com/watch?v=6ccQ6f0v6p8

http://www.youtube.com/watch?v=6ccQ6f0v6p8

[FONT=pt_sansregular]Kamuoyunda generallerin yargılandığı davalar için “Bu davaları Gülen cemaati sürüklüyor” şeklinde bir algı oluşturulmasına göndermede bulunan Fethullah Gülen, bunun ‘kapalı kapılar ardında’ kasten oluşturulmuş bir ‘nifak’ olduğunu söyleyerek, davalar için, “Bana dokunan bir yanı vardı, yaşlı başlı adamlar böyle orada hesap verince ciğerim yanıyor benim. Elimde bir imkan olsa, ben onların hepsine serbestsiniz derim” dedi. [/FONT]
 

ukubat

Profesör
Katılım
9 May 2007
Mesajlar
1,942
Tepkime puanı
103
Puanları
0
Konum
istanbul,fatih
Web sitesi
www.ismailaga.org.tr
ljtp.png
 

ebkem

Baş Yücelik
Katılım
3 Ara 2011
Mesajlar
3,128
Tepkime puanı
321
Puanları
0
Abdurrahman Dilipak - Protestan İslam

Protestan İslam

28 Aralık 2013 Cumartesi 00:17

,


Büyük fotoğrafta İslamın/Müslümanların dönüştürülmesi var..

Önce İngilizler Şerif Hüseyin’i Halife ilan edip, o yolla Müslümanları control altında tutmayı düşündüler. Sonra İslamı yasaklama yoluna gittiler.. Tek parti dönemi uygulamaları bunun trafik hikayeleri ile doludur. Harf devrimi de bunun için yapıldı. Tevhidi tedrisat da bunun bir parçası idi. Diyanet, dini vakıflar ve Hilafet, başkasının eline geçmesin, gerektiğinde kullanırız diye derin dondurucuya konuldu.

Bunu başaramadılar. Bu kez zorunlu din eğitimi ve aydın imam yetiştirme gibi bir yolla İslam’ın için boşaltma, bireysel planda vicdanlara, toplumsal planda dini mabedlere mahkum etmeye çalıştılar.

Bu proje de tutmadı..

Son aşama, “İyi İslam-Kötü İslam” diye iki İslam çıkartma, birine havoc ve ötekine sopa gösterme dönemi.. İyi İslam sekülerize edilmiş, liberal bir İslam anlayışı. Bir adım ötesinde Homoseksüel ve Lezbiyen evliliklerine izin veren, alternative camilerin yapılandırıldığı bir anlayış.. İslamı/Müslümanları, atomize, bunun tabii sonucu nötralizasyon sürecine sokacaklar, kitleleri neye inanacaklarını şaşıracakları, agnostik hale getirecekleri çoğulcu bir İslam telakkisi.. Protestan İslam dedikleri de bu. Katolik İslam, ortadoks İslam gibi, Protestan, Evengalist İslam ya da Kalvinist İslam da diyebilirsiniz.

Kuşkusuz İslam’a bir şey eklenemez ve ondan bir şey çıkartılamaz, aksi halde kişi eklediği ve çıkarttığı ile başbaşa kalır ve İslam aradan çekilir.. İslam’ın önüne ve sonuna bir şey ekleyecek olursanız demokratik İslam,Liberal İslam, kültürel İslam, Seküler İslam gibi daha bir sürü abuk-subuk İslam çıkar.. Biri çıkar Türk İslam der, ötekisi Euro İslam der, bir başkası Arap İslam, Kürt İslam, Fars islam der. Der de der! Böyle giderse yeşilKemalistler de çıkar. Anarşist Marksist Müslümanlar da..

Batılıların ılımlı İslam diye paketledikleri paket daha çok Protestan bir karakter gösteriyor..

Cemaata destek veren Uluslararası örgütlere de söyleyecek bir çift sözümüz var!

Sizde planlarınız, hedeflerinizle deşifre oldunuz.. Cemaatin kim tarafından niçin dizayn edildiği ve bu senaryonun arkasındaki siyasi sponsorların planları da ortaya çıktı..

Bu adamlarla yola devam edemezsiniz. Bu saatten sonra işlerin hiç bir zaman eskisi gibi olmayacağını da hesaba katmanız gerek.. Bu düşmanca ve akılsızca komplo ile inandırıcılık ve ciddiyetinizi kaybettiniz.. Bu sonucu hazırlayanlar hala size akıl vermeye devam edecekler mi?

Ya da bu planlarınızla hala İslam dünyasında mazlum halkların gözünde itibar kazanacağınızı düşünüyor musunuz?

İslamofobia ya da terör, hepsi bir yalan değil mi? Tavşana kaç, tazıya tut diyorsunuz. Kontrollü bunalım stratejisi dediğiniz bir yaklaşımla, aynı ülkenin çocuklarını, dini, etnik, mezhebi, ideolojik, politik, felsefi ve vicdani kanaat farklılıkları sebebi ile birbirine kırdırıyorsunuz ve onların kanları ve gözyaşları üzerine kendinize iktidar ve servet üretiyorsunuz değil mi?

Demokrasi, insan hakları ve Hukuk devleti konusunda Mısır’da sınıfta kaldınız..

Suriye sizin için yeni bir Ruanda mı?

Bir daha size hangi aklı başındaki Müslüman inanır..

Zaman gazetesinin Paris temsilcisi Emre Demir gibi isimler, Today’s Zaman’ın Genel Yayın yönetmeni olan kişi, devletin İslami kimlik mücadelesi yapamayacağını, bunun cemaatlerin işi olduğunu söylerken, aslında bu güne kadar devlet eli ile dini dönüştürmek isteyenlerin, şimdi at değiştirerek sivil görüntü altında, Türkiye hükümetinin denetimi dışında ama uluslararası sistemin güdümünde bir ılımlı İslam anlayışının desteklenmesinde bir sorun görmemeleri ilginç.

Aslında birileri İslam’ı sekülerleştirmeye, protestanlaştırmaya, atomizasyon ve nötralizasyon yolu ile dindarları agnostic hale getirmeye, dışarıdan bakanlar için ise İslam’ın diğer inanç sistemleri ile alameti farikası sayılan ayırt edici özelliklerini yokederek, konuyu vicdana ve sembolik ritüellere indirgemeye çalışıyor..

Aslında cemaat adına kimin konuştuğunu, kimin görüşlerinin cemaati ne kadar bağladığını da bilmiyoruz..

Weber’e göre Endüstriyel Kapitalizm’in ruhu “Protestan Ahlâk” tır. Bizde bu anlayış bir şekilde İslam’a yamanmaya çalışılıyor.. Türkiye’de sivil toplum ve siyasal toplum ayrışırken, bireycilik, protestan ahlak yanında seküler bir özgürlük anlayışı pazarlanmaya çalışılıyor.

Hoşgörü, bu güne kadar hep ötekiler için sözkonusu oldu. Kendi paydaşlarına karşı hareketin pek de hoşgörülü olmadığı ortaya çıktı..

Şimdi Gülen Örgütü kendi içinde bu işin hem teorisini, hem uluslararası ilişkiler boyutunu, hem de mali kaynaklarını ve yatırım alanlarını gözden geçirme gereği duyacaktır..

Bu arada 5271 sayılı TCK’nın 13. Maddesinin 2. Fıkrası son operasyon çerçevesinde ne anlama geliyor.. “Şüpheli veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimi kayda alınamaz. Kayda alma gerçekleştikten sonra bu durumun anlaşılması hâlinde, alınan kayıtlar derhâl yok edilir.” Avukat Salih Döğücü’nün bana gönderdiği bilgi notundaki ifadelere göre, operasyonla ilgili ciddi bir hukuk ihlali sözkonusudur. Bakalım bu konuda bir işlem yapılacak mı?

Yine Cemaatin uluslararası ilişkileri, para ilişkileri, bölgedeki bazı faaliyetleri mercek altına alınırsa o zaman neyin ne olduğu daha iyi anlaşılacak.. Yine klonlanan istihbari mahiyetteki devlete ait belgeler, birilerinin başını yakabilir.. Çünki derin plan büyük ölçüde deşifre oldu! Bakalım zaman daha neler gösterecek.. Selam ve dua ile..

Abdurrahman Dilpak
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Haşa, estağfirullah olur mu? Dilipak kime hizmet ediyorsun, açıkla!

Dilipak, manifesto'ya göre İsrail ve İran adına, başbakanın başını yemek için uğraşıyor... Hedefi cemaat.

Dilipak, yeni-osmanlıya göre ergenekoncu... Dinci kanadından... Hedefi cemaat.

Dilipak, agbi'ye göre Akp'li maskesi altında cemaatin altını oyuyor... Hedefi cemaat.

Hangisi beğenirseniz, buyrun alın. Biz de biraz tebessüm edelim :)

(Yazı, çok iyi. Maşallah. Dilipak, yazdıklarıyla, tv'de söyledikleriyle son günlerde milletine en güzel hizmetlerinden birini veriyor)
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Haşa, estağfirullah olur mu? Dilipak kime hizmet ediyorsun, açıkla!

Dilipak, manifesto'ya göre İsrail ve İran adına, başbakanın başını yemek için uğraşıyor... Hedefi cemaat.

Dilipak, yeni-osmanlıya göre ergenekoncu... Dinci kanadından... Hedefi cemaat.

Dilipak, agbi'ye göre Akp'li maskesi altında cemaatin altını oyuyor... Hedefi cemaat.

Hangisi beğenirseniz, buyrun alın. Biz de biraz tebessüm edelim :)

(Yazı, çok iyi. Maşallah. Dilipak, yazdıklarıyla, tv'de söyledikleriyle son günlerde milletine en güzel hizmetlerinden birini veriyor)

Siz gerçekten KİN , NEFRET inizi üreten NEFSİNİZİN KURBANI olan asla ciddi istişareye giremeyen KENDİNE GÜVENMİYEN Bir yapıya sahipsiniz.

KAÇ KERE DİLİPAK ın yazısını getirdim ERDOĞAN ı uyardığı yazıyı FAKAT YORUMDAN hep kaçtınız SANAL FORUM un AVANTAJLARINI kullanan bir starejiniz var.


http://www.ihvanforum.org/showthrea...nlendirdiler&p=1345022&viewfull=1#post1345022


Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak,çok değil 5-6 ay önce ''Haram para gırtlağınızda düğümlenir'' diyerek hükümeti yolsuzluklara karşı uyardığı yazısının,bugün 'iftiralara varan bir şekilde' tam tersini yazdı[/SIZE].

Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak bugün okuyucularının karşısına çok ilginç bir yazıyla çıktı. ''Cemaat yanlış yapıyor!'' başlıklı yazıda akla hayale gelmedik komplo teorilerini bir anda hizmet hareketinin üzerine boca eden Dilipak,yazının her paragrafında,yürütülen yolsuzluk ve rüşvet operasyonu yla ilgili hem dış güçleri,hem de cemaati ilişkilendiren garip bir yazı yazdı. Oysa ki aynı Dilipak,bundan aylar önce ardarda 2 yazı yazarak rüşvet ve yolsuzlukla mücadele konusunda ''Bazı belediyeler ve bakanlıklarda rüşvet konusu şuyu bulmaya başladı'' diyerek hükümeti uyarmıştı.

İşte Dilipak'ın 15 ve 16 Temmuz tarihlerinde,2 gün ardarda yazdığı o yazılarından ilgili bölümler...

BİRİLERİ AYAKLARINI DENK ALSIN BAŞLIKLI YAZISINDAN ÇARPICI BÖLÜMLER

...
Üç kuruşluk menfaat ve uçkur sevdasına iktidarınızdan olmayın.. Kendinize de,ülkenize de yazık edersiniz.. Dünyanızı ve ahiretinizi berbat etmeyin!

Birileri burnundan soluyor,kıskanıyor,kin besliyor.. Erdoğan’ı bir türlü içlerine sindiremediler,AK Parti ’yi de.. Dışarıdan,içeriden bir sürü destekçileri de var.. Bazı işler güzel gidiyor,o yüzden kıskanıyorlar.. Ama en zayıf yanımız kadın,para ve koltuk merakı!

Hepsi değil elbette ama bunu yapanlar hem kötü örnek oluyorlar,hem de sebeb oldukları söylenti bütüne zarar veriyor..
Bazı belediyeler ve bakanlıklarda rüşvet konusu şuyu bulmaya başladı.. Olmuyor. Bu iş böyle gitmeyecek.. Bazı şeylerin şuyuu vukuundan beterdir..

Yarın bu yedikleri haltlar ortaya çıkar,hem kendileri,hem partileri,hem de Türkiye bu işten zarar görür. Bunları kimse bilmiyor sanmayın.. Bize hesap soramazlar diye düşünmeyin.. Bir Molla Kasım çıkar,hesap sorar.. Ya da bakarsınız MOSSAD,MUHABERAT sureti haktan gözüküp bir şekilde servis eder bu bilgileri. İnternet üzerinden yayınlarlar ya da!

Hesaba çekilmeden keşke herkes kendini bir hesaba çekse.. Erdoğan partisini,kabinesini,belediyelerini uyarsa..

Bir de kadın meselesi var.. Kadın konusu,siyasette de,bürokraside de,iş dünyasında da büyük iş yapıyor..

Haram para gırtlağınızda düğümlenir.. Kustururlar adamı. Bu iş oda,vakıf,dernek,her yerde olabilir. Ama iktidarsanız eğer,bal olan yere karıncalar üşüşür..

Keşke,para,kadın ve koltuk ihtirası olanlardan uzak tutabilseniz insanları.. Milletvekili yaparken,belediye başkanı yaparken,yönetici olarak atarken bu kriterlere öncelik verebilseniz...

Sayıştay güçlendirilmeli bana kalırsa,kamu denetçiliği,teftiş,yargı denetimi,tüketici üzerinden sivil denetim.. Mali suçlar konusunda uzman istihbarat grubları oluşturulmalı. İstihbaratçıyı iki kez denetlemek gerek..

Temiz hedeflere temiz yollardan gidilir

Benden söylemesi.. Aday belirlemek için şimdiden kolları sıvamamız gerekiyor ve bu süreç içinde herkesin kendi içinde ciddi bir arınmaya ihtiyacı var.

***
MÜTREFİN BAŞLIKLI YAZISINDAN ÇARPICI BÖLÜMLER

...
Unutmayın,Allah (cc) bizleri mallarımız,canlarımız ve sevdiklerimizle,kimi zaman artırarak kimi zaman eksilterek imtihan edecektir.. Eğer Allah’ın ipini bırakırsanız,O da sizin ipinizi bırakır.. O zaman o servetiniz sizin için “dua ile istenen bela”ya dönüşür! Gelin işi ehline verelim. İhaleyi hakeden alsın. Hemşehricilik,din,mezhep,tarikat milliyetçiliği yapmayalım! Partizanlık yapmayalım!

Kavimlerin helakI ile ilgili ilahi işaretlere bakarsanız,görürsünüz ki,(İsra 16) da belirtildiği üzere,Allah (cc) bir ülkeyi helak etmek istediğinde onun servet ve iktidar sahiplerine içlerindekini dışa vuracak bir imkan ve vesile hazırlar. Onlara ilahi emre uymayı emreder. Onlar da o kapıdan geçip fıska saparlar. Böylece o ülke helakı hakeder ve Allah o ülke ve halkını darmadağın eder.. O zaman bizim şöyle dememiz gerekir:“İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allahım.”

Bunlar kimler derseniz,bunlar harama el uzatanlar,hile yapanlar,rüşvetle helala haram katanlar,ihaleye fesat karıştıranlardır.. Bizim geleneğimizde,kamu malı “yetim malı” sayılmıştır. Kur’an-ı Kerim “vay o namaz kılanlara ki,onlar yetimin hakkını yerler” diye bir kısım insanları azarlar..

Bu iktidar döneminde zengin olan birtakım insanlar,sahip oldukları,kazandıkları paraları nasıl kazandılar ve nerede harcıyorlar bakmak gerek.. Bunlar kazandıkları paraları,kendilerine haklı ya da haksız şekilde kazandıranlardan daha çok seviyor olabilirler ve yarın servetlerini korumak için kendine bu imkanı sağlayanların aleyhine,başkaları ile işbirliği yapabilirler.

Mukaddeslerine ihanet edenler kime ihanet etmez ki! Polisin,şunun bunun telefonlarımızı dinlemesinden korkuyor,ama Allah’ın kiramen katibin melekleri ile bizleri izlediklerini pek hesaba katmıyoruz sanki!

Taksim/Gezi olayından sonra bizim zenginlerin haline bakıyorum? Sahi bunlar neye,kime sponsor oluyorlar. Kazandıkları paraları nerede harcıyorlar.. Çocukları eşleri nerede ne iş yapıyorlar.. Oysa bu iktidara ulaşmak için insanlar ne dualar ettiler,ne gözyaşları döktü,ne çilelere katlandılar.. Eğer birileri bu manevi mirasa ihanet ederse,Allah onlardan bunun hesabını sorar. Şimdi kendilerine fırsat verilmiş olması da hayırlarına değildir aslında. Ahiret yurdunun servetini dünyada tüketmektedirler.. Hangi Müslümanın hangi derdine derman oldunuz,hangi medeniyet probleminin çözümü için çaba gösterdiniz? Hani mallarımız,canlarımız,sevdiklerimiz Allah yolunda feda olacaktı! Yüksek duvarlarla çevrili konsept evlere çekildiler,camilerini bile değiştirdiler artık bir kısmı.. Yeni dostlar edindiler.

Korkarım bunlar,AK Parti iktidarı döneminde zengin olan kimileri,yarın mamaları kesildiğinde hemen saf değiştirirler.. Hep daha fazlasını isteyeceklerdir.. Seciyesi bozuk insanlara makam ve servet verirseniz,onu size karşı kullanır.. Onun için “zalimlere yardım etmeyin,ateş size de dokunur” denmiştir.. Bunlar hem başkalarına,hem kendi nefislerine zulmetmektedirler..

İnsanların servetlerini nasıl kazanıp,nerede harcadıklarına bakmak gerek.. Birilerinin para peşinde hangi vadilere sürüklendiğini,zaafları uğruna nerelere savrulduğunu görmek gerek..

Sermaye bu süreçte iyi sınav vermedi. Çocuklarını pahalı okullara göndererek,lüks semtlerde oturarak geleceklerini garanti altına aldıklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar.. Sanki biz media olarak iyi bir sınav mı verdik,ya da STK’lar ya da kanaat önderleri.. İtiraf edelim savrulduk!

Biz alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin ümmetiyiz. Yeryüzünün bütün açları ümmetin yetimidir.. Biz talep ya da şikayet makamında değiliz,çözüm makamındayız. Ama bu iş böyle gitmez. Topyekûn bir toparlanmaya ihtiyacımız var. “İnni küntü minezaalimin” diye başlayın işe isterseniz,Biz kendi hakkımızdaki hükmü değiştirmeyecek olursak,Allah bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecektir. Selâm ve dua ile..


SEKS Kasetlerinden de KADIN lardan da DİLİPAK AYLAR ÖNCESİ AK PARTİ yi uyarmış

İnatla yazıcam bu isimleri etiketliyerek

@muallim 08 & @Enes & @Mahabad &hirahos ve diğerleri.[/QUOTE] Son zamanlarda F.Gülen in kalbini yarıp kirli olduğunu iddia eden @Dut_agaci

YORUMLARINIZ ama aşağıdaki DİLİPAK ın yazısını iyi okuyun.




Kimi zxaman NEFSİM diyorki hirahos un başka üye adı daha var diye FAKAT ben SİZİN ASLA İKİNCİ ÜYE ADI KULLANIP BU FORUMDA YAZAN DÜŞÜNCE ŞEREF sizi olacağınıza inanmıyorum.Siz bana göre bu tür bir yapıya sahip değilsiniz DÜRÜSTSÜNÜZ
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Dilipak : Ocakta Cemaate Dava Açılacak

AK Parti- Cemaat geriliminde yeni bir iddia daha ortaya çıktı. Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, ilginç bir iddia ortaya attı.



Resim_1388490287.jpg




Dilipak`ın iddiasına göre Cemaat`i yine içinden bir kişi ifşa etti. Bu kişi Gülen`in yerine geçecek isimdi ve kriptolara ulaşınca görevinden uzaklaştırıldı. Dilipak`ın diğer bir iddiasına göre ise, Ocak ayında Cemaat`e dava açılacak.

İŞTE DİLİPAK`IN O YAZISI:

"Cemaatin bu ani atağının aslında bir çok sebebi var.. Tamam kötü bir zamanlamaydı, ama sıkışmışlardı..

Çünki, Gülen`in yerine gelmesi sözkonusu isimlerden biri, cemaat yapısı içindeki kriptoları yakın takibe aldı. İpin ucu MOSSAD ve ClA`ya kadar gidiyordu. Oynanan oyunun farkına varınca görevden uzaklaştırıldı. O da bu işin izini sürdü. Sonunda elde ettiği bilgilerle Başbakanın kapısını çaldı

ARINÇ BUNU KASTETMİŞ

Arınç`ın "bizi uyutmuşlar" dediği kirli oyun bu! İşin içinde yok yok, Cemaat dedikleri yapı bir Truva atı...

Şunu da söyleyeyim, sızdıkları yönlendirdikleri tek "Cemaat" yapısı da bu değil! Bildik derin yapı işte; Media Mafia, Sermaye, Siyaset, Bürokrasi, STK, tekmili birden işin içinde...

BÜTÜN İSİMLER BELİRLENDİ

Peki, madem bunlar biliniyor, ne bekleniyor..?

Söyleyeyim: Elde o kadar çok belge ve bilgi var ki, bunların gözden geçirilip, yapının efradına cami, ağlarına mani bir şekilde tasnif edilmesi gerekiyor.. Ordu, Polis ve istihbarat örgütü içindeki yapılanmada görev alan yeşil kabuki, aktif profesyonel ve kripto isimler ve bağlantı kurdukları, Media, Sermaye, dış kanalları hepsi ortaya çıkartılmış..


OCAK`TA CEMAATE DARBE İNECEK

Bu bilgilerin çoğu istihbarat kaynaklı arşiv bilgileri değil, Cemaatin kendi içinden gelen aktüel bilgiler ve belgeler. Her gün bunlara yenileri ekleniyor.. Bu tasnif işi tamamlanınca, Ocak içinde dava açılır sanırım.

Bu ultra modern darbe girişimi ve paralel devlet yapılanması davası Ergenekon ve Balyoz`dan daha ilginç olacağa benziyor...

Bakarsınız bu ara birileri ülkeyi terketmek zorunda kalabilir...

CEMAAT O İSMİ BİLİYOR

Cemaat bu bilgileri Başbakan`a aktaran ismi biliyor. Başbakan üzerlerine yürümeden acele ile ve panik içinde operasyonu başlatmaya karar verdiler.. Yarın geç olabilir diye düşünmüş olmalılar.. Erdoğan da onların harekete gömmesini bekledi.. Ben 6 aydır yazıyordum bu konuyu.. Bu iş bir yıldır masada bekletiliyor..

 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Ocak ayında
hımm
şöyle odun sobası olacak ki..
bir taraftan odunlar :) ateşe atılırken
üzerinde kestane kebabını afiyetle yemek iyi gider..
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
İnşallah açılır da
Tek Parti rejiminin de gerçek niyetini herkes anlamış olur
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Nedim Şener, Ahmet Şık isimli yazarları,cemaati konu edinen ve henüz yayınlanmamış kitap taslağı için mahkemelerde süründürürken bütün dünya AK partiyi sorumlu tuttu.
cemaatin uzayan tırnakları kesildiğinde bundan en çok fayda sağlayacak olan çok partili rejim olur.

siz parti misiniz ki tek partili rejim ortaya çıksın :) zekaya bak.
bunların hepsini üst üste koyup tonlarca ağırlıkta pres uygulasanız hepsinden toplam bir kişilik zeka çıkmaz yahu.

akla bak, başbakana yönelik kişilik haklarına tecavüz edeni mahkemeye vermek tek partili rejime götürürmüş.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Ocak ayında
hımm
şöyle odun sobası olacak ki..
bir taraftan odunlar :) ateşe atılırken
üzerinde kestane kebabını afiyetle yemek iyi gider..

Hayale bak

ERGENEKON TUTUKLARI DIŞARI CEMEAT ÜYELERİ İÇERİ

Dikkat et KESTANE SEN OLMAYASIN ? @mahabad AHİRETTE KESTANE OLMAK ÇOK ZOR.
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
ERGENEKON TUTUKLARI DIŞARI CEMEAT ÜYELERİ İÇERİ
Ergenekon davasından hüküm giymiş şahısları kim dışarı salıyor?



F.Gülen ergenekon ve balyoz tutukluları için mahkeme hesap vermeleri karşısında ciğer yanıyor diyor.
senin liderin ergenekon hükümlüleri için ciğerim yanıyor diyor sen ergenekon tutukları dışarı diye yüzsüzce ifade kullanıyorsun.
yaw ne biçim ahlak var sizde?

sağlam ar damarınız hiç mi yok?
 
Üst