alitufan2003
Profesör
Bunları sonra yine konuşuruz.
Soru bu değil, soru şu?
Necm suresinde baş kaynak olarak verdiğiniz ve her yerde zikrettiğiniz, Necm suresi ayetinin Kur'an için indirildiğini kabul ettiniz mi?
İşine gelmedi değil mi..:glm
Çünkü cevabın yok...
Ama ehl-i sünnet yüzyıllardır bilir ki;
Kur'an-ı kerim ve Sünnet-i seniyye'yi birbirinden ayırmak mümkün değildir.
Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz;
İnsanları dünya saâdetine ve âhiret selâmetine ulaştıracak ne varsa hepsini açıklamış, geriye bir şey bırakmamıştır.
Hazret-i Kur'an Cebrâil Aleyhisselâm vasıtası ile Resulullah Aleyhisselâm'a indirildi. Şeriat sahibi yalnız odur. Onun şeriatı olduğuna göre, Allah-u Teâlâ'nın hükmünü ancak o tebliğ edebilir. İlâhî hükümleri hükümsüz sayarak Resulullah Aleyhisselâm'ı aradan çıkarmaya çalışmak, Allah-u Teâlâ'ya karşı gelmektir.
Oruç Âyet-i kerime'si nâzil olunca, müslümanlar Ramazan orucunun farz olduğunu anladılar ve oruçlarını tuttular.
Fakat oruçlu olduğunu unutarak yenilen veya içilen bir şeyin orucu bozup bozmayacağı hakkında Âyet-i kerime'lerde açık bir hüküm yoktu.
Kur'an-ı kerim'de zekât'ın farz olduğu bildirilmekteydi. Ancak ne kadar malı olana zekâtın farz olduğu, hangi mallardan zekât verileceği, nisap miktarları belli değildi. Hacc da böyledir.
Âyet-i kerime'lerde temiz olan şeylerin helâl, pis olan şeylerin de haram olduğu haber verilmiş, fakat bunların neler olduğu bildirilmemiştir.
Bütün bunları birer birer izah eden Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in Hadis-i şerif'leri ve Sünnet-i seniyye'sidir.
Allah-u Teala bize ne emretmiş???
“O Peygamber’e uyun ki, doğru yolu bulasınız.” (A’râf: 158) Peki nasıl uyacağız???
Sizin iddialarınıza göre hepsi yalan..
Bazıları da der ki, Allah'a iman yeterlidir...
"Onların çoğu Allah'a iman etmişler, fakat müşrik olarak yaşarlar." (Yusuf: 106)Neden??Resulullah Aleyhisselâm'a iman etmedi de ondan...
"Kim Allah'a ve Resul'üne iman etmezse, bilsin ki biz kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır." (Fetih: 13)
Allah-u Teâlâ bir Âyet-i kerime'sinde Zât-ı akdes'i ile Resulullah Aleyhisselâm'ı bir tutmuş, ona yapılan muhalefeti kendisine yapılan muhalefet gibi saymıştır.
"Allah'a ve Peygamber'e muhalefet edenler, işte onlar en aşağılık kimseler arasındadırlar." (Mücâdele: 20)